Game Of Thrones'un yazarından 12 yıldır beklenen kitabıyla ilgili açıklama

"Bu konuda başımın etini yemenize gerek yok"

Amerikalı yazar, Jon Snow'u konu alan ve Game of Thrones'un devamı niteliğindeki bir dizi üzerinde de çalışıyor (HBO)
Amerikalı yazar, Jon Snow'u konu alan ve Game of Thrones'un devamı niteliğindeki bir dizi üzerinde de çalışıyor (HBO)
TT

Game Of Thrones'un yazarından 12 yıldır beklenen kitabıyla ilgili açıklama

Amerikalı yazar, Jon Snow'u konu alan ve Game of Thrones'un devamı niteliğindeki bir dizi üzerinde de çalışıyor (HBO)
Amerikalı yazar, Jon Snow'u konu alan ve Game of Thrones'un devamı niteliğindeki bir dizi üzerinde de çalışıyor (HBO)

Game of Thrones'un yazarı George R.R. Martin, çok sevilen Buz ve Ateşin Şarkısı (A Song of Ice and Fire) serisinin 5. ve 6. kitapları arasındaki 12 yıllık uzun boşluğa değindi. 

HBO'nun efsanevi dizisinin uyarlandığı kitap serisi kapsamında en son 2011'de Ejderhaların Dansı (A Dance with Dragons) yayımlanmıştı.

Martin o zamandan bu yana Kış Rüzgarları (The Winds of Winter) başlıklı 6. kitap üzerinde çalışıyor. Ancak aradan geçen 12 yıla rağmen kitabın hâlâ yayımlanmamış olması, serinin hayranları arasında adeta acı bir şaka haline geldi. 

Martin, meslektaşı Cassandra Clare'e verdiği röportajda bu konuya değindi.

Mart 2025' kadar çıkacağından emin değil

Reddit'te alıntılanan röportaj sırasında Clare, 2025 martında çıkması planlanan bir kitabı olduğundan bahsetti. 

75 yaşındaki George R.R. Martin ise "Gerçekten moral bozan şu ki belki de Kış Rüzgarları'ndan önce çıkacak, kim bilir?" dedi.

Çalışıyorum... Bildiğimiz gibi Kış Rüzgarları'nı 12 yıl geciktirdim. Bunu açıkça söyleyeceğim, bu konuda başımın etini yemenize gerek yok.

Buz ve Ateşin Şarkısı'nın son iki kitabından ilki olması planlanan Kış Rüzgarları'nın adı 2012 yılında onaylanmıştı. 

10 yıl sonra 2022'ye gelindiğinde Martin, kitabın yüzde 75 oranında tamamlandığını onaylarken, yazılacak tahmini 400 ila 500 sayfa kaldığını da eklemişti.

Independent Türkçe



İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
TT

İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)

Beden korkusu (body horror) türünün öncüsü kabul edilen usta yönetmen David Cronenberg, sinema salonlarına dair nostaljik duygular taşımadığını ve dijitalleşen film yapım süreçlerini daha verimli bulduğunu söyledi.

Interview Magazine için meslektaşı Jim Jarmusch'a konuşan Cronenberg, filmlerinin toplu bir izleyiciyle sinema salonunda izlenmesinin kendisi için özel bir anlam taşımadığını belirtti.

"O hissi yaşamıyorum"

"Filmleri gerçek sinema salonlarında sadece arada sırada, genellikle film festivallerinde izliyorum ve projeksiyon kalitesi her zaman iyi olmuyor" diyen Cronenberg, sözlerine şöyle devam etti: 

Venedik'te Spike Lee'yle sahnedeydim. Sinemanın bir katedral gibi olduğunu, neredeyse dini bir yönü bulunduğunu söylüyordu. Ona, 'Ben Arabistanlı Lawrence'ı (Lawrence of Arabia) akıllı saatimden izliyorum ve orada bin deve var, hepsini görebiliyorum' dedim. Şaka yapıyordum ama anlatmak istediğim şey, sinema deneyimini o kadar da etkileyici bulmadığımdı. Belki yaşlandığım içindir. O toplu izleme hissini yaşamıyorum.

Teknolojiye karşı açık yaklaşımı filmlerine de yansıyan Cronenberg, dijital kameralarla çalışmanın kolaylıklarının, film şeridinin sunduğu görsel avantajların önüne geçtiğini düşünüyor. Kurgu süreçlerinde film şeridiyle çalışmanın epey kısıtlayıcı olduğunu belirten usta yönetmen, dijital araçların sağladığı kontrol imkanlarını öne çıkardı.

"İnsanların dijital platformlarda bir filmi izledikten sonra duyduğu tutkuyu, eskiden sinema salonundan çıktıktan sonra hissettiğimiz heyecana benzetiyorum" diyen Cronenberg, "Farklı olabilir ama daha kötü değil. Ayrıca filmle çalışmayı da özlemiyorum. Kurgu ve montaj benim için tam bir kabustu. Artık çok daha fazla kontrol sahibiyiz ve bir film yapıyorsanız, bir dereceye kadar kontrol manyağısınız demektir" ifadelerini kullandı.

Cronenberg'in son filmi Kefenler (The Shrouds) şu sıralar ABD sinemalarında gösterimde. Yönetmenin 2024 Cannes Film Festivali'nde prömiyer yapan filminde, eşini kaybeden bir adamın yas sürecini, karısının cesedini canlı yayın yapan bir tabut içinde saklayarak yaşaması konu ediliyor.

"Böyle bir filmi sadece Cronenberg çekebilir"

Filmin başrollerinde Fransız aktör Vincent Cassel, Guy Pearce ve Diane Kruger yer alıyor. Yardımcı rollerdeyse Sandrine Holt, Elizabeth Saunders ve Al Sapienza var.

IndieWire'ın incelemesinde filmle ilgili şu yorum yer alıyor:

Yönetmenin eşinin kaybından ilham alan Kefenler, sadece David Cronenberg'in çekebileceği türden bir yas hikayesi. Alaycı, duygusuz ve zaman zaman öylesine cansız ki, sanki film kendisi de katılaşmış gibi. Görüntüler, projeksiyondan perdeye ulaşmadan çok önce ölmüş gibi duruyor. Ama başka ne beklenirdi ki?

Kefenler, Türkiye'de 23 Mayıs'ta sinemaseverlerle buluşacak.

82 yaşındaki Kanadalı sinemacı, Sinek (The Fly), Çarpışma (Crash) ve Müstakbel Suçlar (Crimes of the Future) gibi filmleriyle de tanınıyor. 

Independent Türkçe, IndieWire, Interview Magazine