Ridley Scott kendini Martin Scorsese'yle kıyasladı

Her iki yönetmenin de önümüzdeki Oscar Ödülleri için rekabet eden filmleri var

(Reuters)
(Reuters)
TT

Ridley Scott kendini Martin Scorsese'yle kıyasladı

(Reuters)
(Reuters)

Ridley Scott kendisini, yönetmen çağdaşı Martin Scorsese'den ayıran özelliğe dikkat çekti: üretkenlik.

Yakın zamanda verdiği bir röportajda Scott, Scorsese'nin Oscar adayı son filmi Dolunay Katilleri'ni (Killers of the Flower Moon) çekmesi için geçen sürede kendisinin 4 film çektiğini söylemişti.

Joaquin Phoenix'in 19. yüzyıldaki Fransız imparatorunu canlandırdığı Napolyon'la (Napoleon) yönetmen koltuğuna geri dönen Scott bu yorumları, The Times'a verdiği röportajda yapmıştı.

Gladyatör'ün (Gladiator) yönetmeni, Scorsese'nin ömrünün tükenmesiyle ilgili endişesini paylaşıp paylaşmadığı sorusuna şöyle yanıt vermişti:

Hayır, bunu düşünmüyorum. Sabah kalkıyorum ve şöyle diyorum: 'Ah harika! Stres dolu bir gün daha'.

Scott, "Gladyatör'den bu yana 19 film yaptım, meşgulüm" deyip şöyle devam etmişti:

 [Scorsese] Dolunay Katilleri'ne başladığından beri 4 film yaptım.

Napolyon'un iktidara yükselişinin ve Vanessa Kirby'nin canlandırdığı Joséphine de Beauharnais'le çalkantılı ilişkisinin gerçek öyküsünü anlatan Napolyon, eleştirmenleri ikiye böldü.

Kimileri tarihi destanı bir "başyapıt" diye nitelendirirken, kimileri de tarihi yanlışlıklar nedeniyle eleştirdi. Scott daha önce Napolyon'un hatalarını gösterip eleştirenlere "işine bak" demişti.

Britanyalı yönetmen BBC News'e verdiği son röportajda, yeni filmini beğenmeyen Fransız eleştirmenlere sert bir yanıt vermişti.

Scott, "Fransızlar kendilerini bile sevmiyorlar" demişti. Tüm Fransızları kastetmediğini açıklayarak, "Paris'te filmi izlettiği seyircilerin filme bayıldığını" hatırlatmıştı.

Phoenix de filmi savunmuştu ve The New Yorker'a Scott'ın Napolyon hikayesini ele alışının mutlak gerçeklerden ziyade yönetmenin karaktere benzersiz bakış açısıyla ilgili olduğunu söylemişti.

Joker oyuncusu, "Napolyon'u gerçekten anlamak istiyorsanız, muhtemelen kendi araştırmanızı ve okumanızı yapmalısınız" demişti.

Çünkü bu filmi izlerseniz, Ridley'in bakış açısından anlatılan bir deneyim olduğunu göreceksiniz.

Napolyon, Apple TV+'ta yayımlanmadan önce 24 Kasım'da sinemalarda gösterime girecek.

Phoenix ve Scott daha önce 2000'de epik gişe canavarı Gladyatör filminde birlikte çalışmışlardı. Phoenix filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus Decimus Meridius'un düşmanı Commodus'u canlandırmıştı.

Scott'ın Gladyatör 2 için planları olduğu ilk olarak 2018'de açıklanmıştı. 4 yıl sonra, Paul Mescal ve Connie Nielsen'in rol aldığı devam filminin vizyon tarihi 22 Kasım 2024 olarak belirlendi.

Independent Türkçe 



Dikkat çeken araştırma: Evlilik fetüs algısını etkiliyor

Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)
Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)
TT

Dikkat çeken araştırma: Evlilik fetüs algısını etkiliyor

Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)
Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)

Evli olmayan hamile kadınların büyük bir kısmının, fetüsü babaya benzettiği tespit edildi. Evli anne adaylarındaysa bu oran kayda değer derecede düşük. 

Daha önce yapılan çalışmalarda annelerin, yeni doğan bebeklerini babasına benzetmeye daha yatkın olduğu gözlemlenmişti. 

Araştırmalarda ayrıca çocuklarının kendisine benzediğini düşünen babaların, onlara daha fazla ilgi gösterdiği öne sürülüyor.

Bazı uzmanlar bu durumu babalık belirsizliği (paternity uncertainty) denen bir olguyla açıklıyor. Bu terim, özel testler yapılmadan bir erkeğin, partnerinin çocuğunun biyolojik babası olduğundan kesin bir şekilde emin olamayacağını ifade ediyor.

Bu belirsizliğin, erkeklerin bazı üreme stratejilerini ve davranışlarını şekillendirmiş olabileceği düşünülüyor. Erkeklerin, başkasının çocuklarına kaynak yatırımı yapma riskini azaltmak için kıskançlık ve sahiplenme gibi mekanizmalar geliştirmiş olabileceği iddia ediliyor. 

Erkekler, bebeğin babası olduklarına dair güven duyduklarında çocuklarına destek, koruma ve kaynak sağlama olasılıkları da artıyor.

Bu nedenle annelerin, çocuklarının babalarına benzediğini düşünmeye daha yatkın olabileceği tahmin ediliyor.

Bulguları hakemli dergi Evolution and Human Behavior'da yayımlanan bir çalışmada, bu eğilimin bebek doğmadan da görülüp görülmediği araştırıldı. 

Çalışmaya, hamilelik döneminde düzenli olarak bir doğum kliniğine kontrole giden ve ortalama yaşı 31 olan 190 ebeveyn katıldı. Çiftlerin yüzde 80'i evliyken, yüzde 20'sinin ilişkisi vardı.

Katılımcılara ultrason görüntülerindeki fetüsün kime benzediği soruldu. Seçenekler arasında "Anne", "Baba", "Annenin bir akrabası", "Babanın bir akrabası" ve "Kimseye benzemiyor" vardı.

Babaların yüzde 49'u fetüsün kendisine benzediğini söylerken, annelerin yüzde 74'ü babaya benzediğini belirtti.

Ekip daha sonra yanıtları katılımcıların ilişki durumuna göre analiz etti. Evli erkeklerin yüzde 47'si fetüsün kendilerine benzediğini söylerken, bu oran evli olmayan erkeklerde yüzde 58'di. 

Diğer yandan evli kadınların yüzde 69'u ve evli olmayan kadınların yüzde 93'ü fetüsün babaya benzediği görüşündeydi.

Araştırmacılar makalede şu ifadeleri kullanıyor:

Anneler, babayla fenotipik benzerlik kurarak babalık belirsizliğini azaltıyor ve böylece çocukları daha rahimdeyken yatırımı güvence altına alıyor.

Bulgular, evrimsel kökeni olabilecek ilginç bir duruma işaret ediyor. Öte yandan bulguların küçük bir gruptan ve tek bir soru üzerinden elde edildiğini belirtmekte fayda var. 

Çeşitliliği daha yüksek geniş gruplarla yapılacak kapsamlı çalışmalar, yeni araştırmanın bulgularını desteklemeye yardımcı olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Evolution and Human Behavior