Hapishanede ölen mahkumun ailesi: "Cesette kalp eksik"

Davaya göre mahkumun organı bir tıp fakültesine verilmiş olabilir

(Temsili/Pexels)
(Temsili/Pexels)
TT

Hapishanede ölen mahkumun ailesi: "Cesette kalp eksik"

(Temsili/Pexels)
(Temsili/Pexels)

Federal bir davaya göre, hapishanede hayatını kaybeden Alabamalı bir mahkumun ailesi, cesedin "ciddi derecede çürümüş" ve kalbi alınmış bir şekilde gönderilmesinin ardından kapalı tabutla cenaze töreni yapmak zorunda kaldı.

Davaya atıfta bulunan Fox News, Brandon Dotson'ın ailesi cesedin ABD'deki Alabama Ceza İnfaz Kurumu'ndan (ADOC) çıkarılması için 5 gün boyunca uğraştı ancak ceset nihayet aileye teslim edildiğinde "boynunun arkasında morarma ve kafasında aşırı şişlik" olduğunu bildirdi.

Davaya göre aile daha sonra bağımsız bir otopsi yapması için patolog tuttu ve adamın kalbinin göğüs boşluğundan çıkarıldığı ortaya çıktı.

Aile, kalbin nerede olduğunu ya da kimin aldığını bilmediklerini söylüyor. Aynı zamanda Dotson'ın ölümüne neyin sebep olduğunu da tam olarak bilmiyorlar.

Dava dilekçesinde, "[Alabama Ceza İnfaz Kurumu] [Dotson'a] otopsi yaptı ve kalbini çıkardı, böylece ölümün gerçek nedenini gizledi" dendi.

Davalılar bu eylemi gerçekleştirerek, Davacıyı bağımsız bir otopsi yoluyla merhumun nasıl öldüğünü belirleme olanağından mahrum bırakan kilit kanıtları kasıtlı veya sorumsuzca yok etmiş ya da değiştirmiştir.

Hırsızlık suçundan hüküm giyen Brandon Dotson, Alabama'nın Ventress Cezaevi'nde hayatını kaybetti ve iddiaya göre ailesine kalbi olmadan teslim edildi (Kuzey Alabama bölgesindeki ABD Bölge Mahkemesi)
Hırsızlık suçundan hüküm giyen Brandon Dotson, Alabama'nın Ventress Cezaevi'nde hayatını kaybetti ve iddiaya göre ailesine kalbi olmadan teslim edildi (Kuzey Alabama bölgesindeki ABD Bölge Mahkemesi)

Aile, bağımsız bir patolog tarafından incelenebilmesi için Dotson'ın kalbinin geri getirilmesini istiyor.

Ailenin avukatı Law & Crime'a yaptığı açıklamada, "Kalbin nerede olduğunu halen bilmiyoruz. Cezaevlerindeki kişilerin zarar görmesini engellemek devletin sorumluluğudur" dedi.

ADOC, bu yıl onlarca kişi için yapamadığı gibi Brandon için de bunu yapmadı.

Dotson hırsızlık suçundan hüküm giymiş ve 99 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Ölümünden önce Ventress Cezaevi'nde 19 yıl hapis yatmıştı.

Davada, cezaevi personelinin uyguladığı iddia edilen suistimalin "ölüm cezasına eşdeğer" olduğu iddia ediliyor.

Dava dilekçesine göre Dotson, başka bir mahkumun kendisini şiddet uygulayarak tehdit ettiği yönünde cezaevi personeline şikayette bulunmuş. Davada, personelin Dotson'ı cezaevinin "tecrit hücresi" bölümünden diğerlerinin yanına taşıdığı ve bunun da onu daha fazla risk altına sokmuş olabileceği iddia ediliyor.

Davada Alabama Ceza İnfaz Kurumu, Ventress Cezaevi müdürü, Alabama Adli Tıp Departmanı müdürü ve ismi açıklanmayan cezaevi çalışanları sanık olarak yer alıyor.

Ayrıca Alabama Birmingham Heersink Tıp Fakültesi de kalbin "muhtemel alıcısı" olduğu iddiasıyla davalı olarak gösteriliyor. Dava dilekçesinde, eyalet Ceza İnfaz Kurumu'nun daha önce tıp öğrencilerine laboratuvar çalışmalarında kullanmaları için "insan organları ve dokuları" sağlaması gerekçe gösteriliyor.

The Independent yorum için Alabama Ceza İnfaz Kurumu ve tıp fakültesine ulaştı ancak henüz yanıt alamadı.

Independent Türkçe



Netflix'in seri katil dizisinin yeni yıldızı tepki çekti

Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)
Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)
TT

Netflix'in seri katil dizisinin yeni yıldızı tepki çekti

Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)
Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)

Sons of Anarchy'nin yıldızı Charlie Hunnam, Ryan Murphy'nin Netflix dizisi Canavar'ın (Monster) üçüncü sezonunda, azılı seri katil Ed Gein'i canlandırmak üzere kadroya dahil oldu fakat bu seçimden herkes memnun değil.

Gerçek suç antoloji dizisi, 19 Eylül'de Netflix'e dönüyor ve 1996'da ebeveynlerinin cinayetinden hüküm giyen Menendez kardeşler Lyle ve Erik'i işliyor.

Dizinin birinci sezonunda, Mare of Easttown ve X-Men'in yıldızı Evan Peters, "Milwaukee Yamyamı" ve "Milwaukee Canavarı" isimleriyle de bilinen, 1978 ila 1991'de 17 yetişkin erkek ve oğlan çocuğunu öldürerek parçalara ayıran Jeffrey Dahmer'ı canlandırmıştı.

İkinci sezon henüz Netflix'te gösterime girmemişken dizinin üçüncü sezonunda, Teksas Katliamı'ndaki Deri Surat (The Texas Chainsaw Massacre'daki Leatherface), Sapık'taki (Psycho) Norman Bates ve Kuzuların Sessizliği'ndeki (The Silence of the Lambs) Buffalo Bill gibi popüler kültürde bir dizi kurmaca katile ilham veren seri katil Ed Gein'e odaklanılacağı duyurulmuştu.

44 yaşındaki Hunnam, iki kadını öldürerek ve birçok mezar soyarak, çaldığı vücut parçalarıyla evini dekore ettiği hatta parçalardan mobilya ve giysi yaptığı 1957'de ortaya çıkan Gein'i canlandıracak.

Bu, Gein'in hikayesinin ilk ele alınışı değil. In the Light of The Moon isimli, Ed Gein olarak da bilinen 2000 yapımında Steve Railsback başroldeydi ve eleştirmenler, filmi sert bir şekilde yermişti.

Gein'in hikayesinin yeni yorumu, sosyal medyada şimdiden tepki çekiyor ve pek çok kişi Hunnam'ın rolü canlandırmak için doğru kişi olmadığını düşünüyor.

Bir kişi şöyle yazdı:

Popüler olmayan bir görüş: Seri katilleri romantize etmeyi bırakmalıyız. Charlie Hunnam'ı seviyorum ve bu canlandırmayı izleyebilirim ama Ed Gein asla gerçek hayatta tanışmak isteyeceğim biri değil.

Başka biri de ekledi:

Ed Gein şeytani biri. Bu katiller şeytani. Ryan Murphy'nin dizileri onları seks sembollerine çeviriyor.

Bir başkası da şöyle dedi:

Ed Gein gelmiş geçmiş en kötü seri katillerden biriydi, Sapık (Psycho) ve Deri Surat'a ilham vermişti ve Charlie Hunnam gibi görünmüyordu. Çekici olmaması lazım.

Canavar, sansasyon yarattığı halde tartışmalara da konu olmuştu. Birinci sezonun popülerleşmesinin ardından dizinin kurbanları suistimal ettiğine inanan birçok kişi yapımı kınamıştı.

Jeffrey Dahmer'ın kurbanlarının aileleri de tepki göstererek dizinin travma yarattığını ifade etmişti. Daha sonra, ailelerden bazılarını geçmişte temsil eden Milwaukeeli bir avukat, Murphy'ye kârını eski müvekkilleriyle paylaşması için çağrı yapmıştı.

Thomas M. Jacobson, o dönemde "Murphy'nin Dahmer kurbanlarının aileleri adına atabileceği tek anlamlı adım, suistimal edildikleri ve travmaları sürdüğü için Netflix'in kârından maddi bir karşılık vermek olur" demişti.
Independent Türkçe