Emekli Çekler hobi olarak Wikipedia yazarlığına soyundu

Emeklilere özel kurslar veriliyor

Kadnerova, hakkında yazdığı yerleri mutlaka gidip gördüğünü söylüyor (AFP)
Kadnerova, hakkında yazdığı yerleri mutlaka gidip gördüğünü söylüyor (AFP)
TT

Emekli Çekler hobi olarak Wikipedia yazarlığına soyundu

Kadnerova, hakkında yazdığı yerleri mutlaka gidip gördüğünü söylüyor (AFP)
Kadnerova, hakkında yazdığı yerleri mutlaka gidip gördüğünü söylüyor (AFP)

Çekya'da bazı emekliler boş zamanlarında hobi olarak Wikipedia maddelerini geliştirmeye başladı.

Wikimedia Vakfı'nın Çekya birimi yöneticisi Klara Joklova, ülkedeki ortalama Wikipedia yazarlarının 15-35 yaş arası erkekler olduğunu söylese de bu profilin tam tersi isimler de siteye katkı sunuyor.

Bunlardan biri de emekli kütüphaneci Jirina Kadnerova.

Güneşli bir pazar günü Prag'ın kuzeyindeki Sobehrdy köyüne giden Kadnerova, burada bulunan bir Protestan kilisesiyle ilgili Wikipedia'ya aktarmak için bilgi topladı.

AFP'ye konuşan Kadnerova, ülkede 2013'te başlatılan "Büyükler Wikipedia'ya yazıyor" isimli programdan ders aldığından bu yana açık kaynak ansiklopedisine katkıda bulunduğunu söyledi.

80 yaşındaki Kadnerova, "Tabii ki, uzun yıllar boyunca Wikipedia kullandım. Çünkü kütüphaneciler onunla çalışır. Ancak katkı sunacağımı hiç düşünmemiştim" diye konuştu.

7 yıl önce fikri ilk olarak torununun ortaya attığını söyleyen emekli kadın, "Kolayca formüle edebileceğim iyi bir deneyimim olduğunu söyledi. Daha da önemlisi veri tabanları ve kataloglarda yolumu bulmayı biliyordum" dedi.

Kadnerova o günden sonra sitede birçoğu tarihi alanlara yoğunlaşan 100'den fazla makale yayımlamış ve 1500'den fazla maddeye de katkıda bulunmuştu.

Prag'daki Wikipedia kursuna öncülük eden üniversite öğrencisi Jan Mysak, emeklilerin verimli bir grup olduğuna dikkat çekerken, "Her şeyden önce zamanları var. Bunun yanında yaşam tecrübesine de sahipler ve neyle ilgili yazmak istediklerini biliyorlar" diye konuştu.

Şu ana kadar yaklaşık 700 emeklinin Wikipedia yazarı olmak için verilen kursları geçtiği belirtildi.

Wikipedia'nın Çekçe sürümünden yarım milyondan fazla madde bulunuyor ve bu maddelere 600 düzenli ve binlerce düzensiz yazar tarafından katkıda bulunuluyor.

300'den fazla dilde 62 milyon başlık barındıran siteyi her ay 1 milyardan fazla kullanıcı ziyaret ediyor.

Independent Türkçe



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature