Bebek liderliğinde beslenmenin gelişimdeki etkisi ortaya kondu

Aileler, çocuklarının yeterince beslenemeyeceğinden endişe duyuyor

Bazı bilim insanları bebek liderliğinde beslenmenin, çocukların büyüdüğü zaman yemek seçmesinin önüne geçebileceğini söylüyor (Pexels)
Bazı bilim insanları bebek liderliğinde beslenmenin, çocukların büyüdüğü zaman yemek seçmesinin önüne geçebileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Bebek liderliğinde beslenmenin gelişimdeki etkisi ortaya kondu

Bazı bilim insanları bebek liderliğinde beslenmenin, çocukların büyüdüğü zaman yemek seçmesinin önüne geçebileceğini söylüyor (Pexels)
Bazı bilim insanları bebek liderliğinde beslenmenin, çocukların büyüdüğü zaman yemek seçmesinin önüne geçebileceğini söylüyor (Pexels)

Bebeklerin kendi kendine yemek yemesinin gelişimlerini olumlu etkilediği tespit edildi. 

Püre halindeki gıdalar yerine, bebeklerin kendi elleriyle katı gıdalar yemesi gittikçe popülerleşiyor. Uzmanlar bebeklerin 6 aylıkken, anne sütü ve mamaların yanı sıra katı kıtalar tüketmeye başlayabileceğini söylüyor. 

Fakat bazı ebeveynler çocuklarının, bebek liderliğinde beslenme denen bu yöntemde yeterli beslenmeyeceğinden endişe duyuyor. Bu alanda yeterli araştırma yapılmadığını söyleyen bilim insanları, 70 sağlıklı bebekle bir çalışma yürüttü. 

Bulgularını Amerikan Beslenme Derneği'nin 29 Haziran - 2 Temmuz'da düzenlenen toplantısında dün sunan araştırmacılar, bebeklerin nasıl beslendiğini 5 aylıkken takip etmeye başladı. 

Toplam kalorinin en fazla yüzde 10'unu püre halindeki gıdalardan alan bebeklerin, bebek liderliğinde beslendiği kabul edildi. Çocukların boyu, kilosu ve baş çevresinin ölçümleri bir yaşına gelene kadar her ay kaydedildi. 

Araştırmacılar bebek liderliğinde beslenme uygulanan ve uygulanmayan çocukların kalori alımında kayda değer bir fark olmadığını saptadı. Hatta kendilerini besleyen bebeklerin boy ve kilo açısından daha fazla geliştiği görüldü. 

Bilim insanları ayrıca yüksek gelirli ailelerin bebek liderliğinde beslenme yöntemini tercih etmeye daha yatkın olduğunu gözlemledi. Bu gruptaki çocukların yaşıtlarından daha fazla gelişim göstermesi de bundan kaynaklanıyor olabilir. Bu konuda yapılacak yeni çalışmaların soru işaretlerini gidermesi bekleniyor. 

Çalışmanın yazarlarından Dr. Kinzie Matzeller  "Bebek liderliğinde beslenmeyle ilgili en büyük endişelerden biri, bebeklerin büyümesini destekleyecek kadar yeterli besin sağlayıp sağlamadığının bilinmemesiydi" diyor

Bebek liderliğinde beslenmenin büyüme için yeterli kalori sağladığını bilmek güven veriyor.

Dr. Matzeller bu yöntemi denemek isteyen ebeveynlerin, çocuklarına çeşitli gıdalar vermesini öneriyor. Diyetisyen haşlanmış sebze, peynir ve küçük parça etlerin kolay çiğneneceğini söylüyor.

Ayrıca çocuğun boğulmaması için yiyeceklerin bebeğin yumruğu büyüklüğündeki şeritler halinde verilmesi gerektiğinin altını çiziyor. 

"Bebek liderliğinde beslenme, çocuğunuzun belki de başka türlü alamayacağı farklı yiyecek türlerini beslenmesine dahil etmenin harika bir yolu olabilir" diyen Dr. Matzeller ekliyor:

Bir bebeğin bir gıdayı kabul etmesi için genellikle 15 kez maruz kalması gerekir; bu nedenle ısrarcı olmak çok önemli.

Bilim insanları bebek liderliğinde beslenmeyi daha geniş bir grupta incelemeyi ve çocuklar büyüdükçe beslenmelerinin nasıl etkilendiğini araştırmayı planlıyor. 

Independent Türkçe, Forbes, Evening Standard, Amerikan Beslenme Derneği



Z kuşağına göre yetişkinlik 27 yaşında başlıyor

Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)
Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)
TT

Z kuşağına göre yetişkinlik 27 yaşında başlıyor

Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)
Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)

Z kuşağı, gerçek yetişkinliğin 27 yaşında başladığını düşünüyor.

Talker Research'ün Life Happens adına yaptığı bir araştırma, farklı kuşaklardan 2 bin Amerikalıyla anket yaparak modern yetişkinliği tanımlayan kilometre taşlarını ve bakış açılarını inceledi.

Araştırma, Z kuşağındaki birçok kişinin, yetişkinliğin 18 yaşında başladığı fikrine karşı çıkarak 27 yaşında başladığına inandığını tespit etti. Pek çok kişi "yetişkinliği" ekonomik bağımsızlıkla (yüzde 45) ve eğlence (yüzde 38) yerine sorumluluklara öncelik vermekle bağdaştırıyor. Başka kilometre taşları arasında taşınmak (yüzde 46) ve ilk işini bulmak (yüzde 28) yer alıyor fakat Z kuşağının birçok üyesi bu adımları attıktan sonra bile kendini yetişkin hissetmiyor.

Toplumsal normların değişmesiyle artık yetişkinlik için belirli bir yaştansa kişisel dönüm noktaları daha çok önem kazanıyor ve bağımsızlıkla istikrar temel belirteçler haline geliyor.

Çoğuna göre yetişkinliğin zaman çizgisi artık çok daha esnek, sabit bir yaştansa kişisel deneyimlere bağlı. Baby boomer (1946-1964 arasında doğanlar -çn.) gibi eski nesiller, genç yaşta evlenmek, ev satın almak, 20'li yaşlarında çocuk sahibi olmak gibi geleneksel normlara uyum sağlamak için baskı hissederken Z kuşağı, "yetişkin" etiketini benimsemede duygusal dengeye, kariyer tatminine ve kendini keşfetmeye öncelik veriyor.

Hatta Talker Research'ün araştırmasında, tüm yaş gruplarından katılımcıların yüzde 72 gibi yüksek bir oranı, yetişkinliğin geçmiş yıllara göre çok farklı göründüğü konusunda hemfikir. Bu düşünce, genç kuşakların daha önceki dönemlerde baskın olan "herkese uyan tek tip" yetişkinlik anlayışını giderek daha fazla reddetmesiyle uyumlu.

Ancak bu gecikme, özellikle de finansal planlama alanında endişelere yol açıyor. Ulusal Sigorta ve Mali Müşavirler Birliği'nin (NAIFA) CEO'su Kevin Mayeux, araştırmada yetişkinliğe geçiş sürecinin uzamasına rağmen pek çok gencin hâlâ emeklilik planlaması yapmadığına dikkat çekti, bu da onların uzun vadeli istikrarını önemli derecede etkileyebilir.

Mayeux "Gençlerin bu kadar çoğunun emekliliklerine yönelik adımlar atmaması veya hayat sigortası satın almaması endişe verici olsa da bu adımları atmak için hiçbir zaman çok geç değil" dedi.

Yine de bu eğilim, Z kuşağı için yetişkinliğin doğrudan sosyal kilometre taşlarına ulaşmaktansa bireylerin kendi hayatlarını yönetmekte özgüven kazanmaya bağladığını gösteriyor. Katılımcıların kayda değer bir kısmının 27 yaşını yetişkinliğin "gerçek" başlangıcı diye nitelemesi, birinin hayatında yetişkinlik dönemine geçiş yapmasında sosyal baskılar yerine kişisel dönüm noktalarının belirleyici olması gerektiğine duyulan inancın büyüdüğüne işaret ediyor.

Nihayetinde yetişkinliğin tanımı değişiyor olabilir fakat bağımsızlık, güvenlik ve kendini gerçekleştirme arzusu, 18, 27 veya hangi yaş olursa olsun, o tanımın merkezinde yer almayı sürdürüyor.

Independent Türkçe