Kafaya darbe almanın, beyindeki tehlikeli bir virüsü uyandırdığı bulundu

Boks gibi sporlarda kafaya alınan darbeler, uzun vadeli sağlık sorunları yaratabilir (AP)
Boks gibi sporlarda kafaya alınan darbeler, uzun vadeli sağlık sorunları yaratabilir (AP)
TT

Kafaya darbe almanın, beyindeki tehlikeli bir virüsü uyandırdığı bulundu

Boks gibi sporlarda kafaya alınan darbeler, uzun vadeli sağlık sorunları yaratabilir (AP)
Boks gibi sporlarda kafaya alınan darbeler, uzun vadeli sağlık sorunları yaratabilir (AP)

Kafa travması alan kişilerin beyninde uyuyan bir virüsün harekete geçerek Alzheimer gibi hastalıklara zemin hazırladığı tespit edildi.

Bazı sporlarda veya kazalarda kafasına güçlü darbe alan kişilerin yaşadığı beyin sarsıntısı, uzun vadeli sorunlara yol açabiliyor.

Bilim insanları bu tür kafa travmalarının Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıklara neden olabileceğini söylüyor. 

Ancak bu sürecin arkasındaki mekanizma bugüne kadar net bir şekilde ortaya konmamıştı. 

Tufts ve Oxford üniversitelerinden araştırmacılar, herpes simpleks virüs tip 1 (HSV-1) adlı virüse odaklanarak bu gizemi aydınlattı. 

En çok uçuğa yol açmasıyla bilinen HSV-1, ağızdan temas yoluyla bulaşıyor. Fakat aynı zamanda bu virüs, pek çok kişinin beyninde aktive olmadan varlığını sürdürüyor. 

Bilim insanları, kafa travmaları ve HSV-1'in uyku halinden çıkması daha önce Alzheimer'la ilişkilendirildiği için arada bir bağlantı olup olmadığını araştırmaya karar verdi.

Bulguları hakemli dergi Science Signaling'de 7 Ocak Salı günü yayımlanan çalışmada, insan beyninin üç boyutlu bir modeli kullanıldı.

Araştırmacılar modeldeki hücrelerin, gerçekte olduğu gibi birbirleriyle iletişim kurmasını sağlayarak bazılarının içine uyuyan HSV-1 virüsleri yerleştirdi.

Daha sonra bu yapıya beyin sarsıntısı oluşturacak darbeler uygulandı. 

Bilim insanları bunun ardından HSV-1'in uyanarak iltihaplanmaya ve Alzheimer'la ilişkilendirilen proteinlerin birikmesine yol açtığını gözlemledi.

Araştırmacılar hafif beyin travmalarının bile hafıza kaybı ve bilişsel gerilemeye neden olan süreci başlattığını düşünüyor.

Çalışmanın ortak liderliğini üstlenen Prof. Ruth Itzhaki "Bu yaralanmaların beyin modelinde uykuda olan HSV-1 virüsünü aktive edebildiğini ve beyinde Alzheimer hastalarında gördüğümüz değişikliklere yol açacak iltihaplanmayı başlatabildiğini keşfettik" diyerek ekliyor:

Hem demans ve Alzheimer'ın risk faktörlerini hem de bunların hangi mekanizmayla geliştiğini anlamak, tedaviyi ve hastalığı önleme çalışmalarını mümkün olduğunca erken başlatmak açısından önemli.

Bilim insanları kafa travmalarının ardından virüs veya iltihaplanma önleyici ilaçlar kullanılarak hastalığın ilerlemesinin önüne geçilebileceğini umuyor.

Independent Türkçe, New Atlas, BBC, Science Signaling



Mürver suyunun zayıflamaya etkisi ortaya kondu

Mürver suyu (Washington Eyalet Üniversitesi)
Mürver suyu (Washington Eyalet Üniversitesi)
TT

Mürver suyunun zayıflamaya etkisi ortaya kondu

Mürver suyu (Washington Eyalet Üniversitesi)
Mürver suyu (Washington Eyalet Üniversitesi)

Yeni bir klinik araştırma, her gün mürver suyu içmenin bağırsak bakterilerinde olumlu değişikliklere yol açabileceğini ve kilo yönetimi için metabolizmayı iyileştirebileceğini öne sürüyor.

Nutrients adlı akademik dergide yayımlanan araştırma, bir hafta boyunca günde yaklaşık 350 ml mürver suyu içmenin bağırsakta yaşayan mikrop topluluğunu değiştirmek ve vücudun glikoz toleransıyla yağ oksidasyonunu iyileştirmek için "güçlü bir araç" olabileceğini buldu.

Avrupa'ya özgü mürver ağaçlarında bulunan koyu mor meyve, tıbbi bitki ve bağışıklık sistemi takviyesi olarak yaygın kullanılıyor.

Ancak ABD'deki Washington Eyalet Üniversitesi'nden araştırmacılar, mürverin sağlığa olan diğer faydalarının yeterince anlaşılmadığını söyledi.

Çalışmanın ortak yazarı Patrick Solverson, "Mürver, ticari ve besinsel olarak yeterince takdir edilmeyen bir meyve. Şimdi insan sağlığı için değerini anlamaya başlıyoruz ve sonuçlar çok heyecan verici" dedi.

Rasgele hale getirilen, plasebo kontrollü bu küçük çalışmada meyvenin, kilolu 18 yetişkin üzerindeki etkileri değerlendirildi.

Katılımcılar ya mürver suyu ya da benzer tat ve renkte bir plasebo tüketti.

Araştırmacılar, mürver suyu tüketen katılımcıların, firmicutes ve actinobacteria gibi bakteri grupları da dahil yararlı bağırsak mikroplarının miktarını önemli ölçüde artırdığını tespit etti.

Meyve suyunun bakteroidetes gibi zararlı bakterilerin miktarını da azalttığını söyleyen bilim insanları, mürver tüketiminden kaynaklanan mikrobiyal değişikliklerin metabolizmayı da iyileştirdiğini buldu.

Önceki çalışmalar sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomunun optimal besin emiliminin anahtarı olduğunu göstermişti.

Yeni çalışma, mürver suyunun katılımcıların kan şekeri seviyelerini yaklaşık yüzde 24 düşürdüğünü ve karbonhidrat tüketiminden sonra vücudun şekerleri işleme yeteneğini önemli ölçüde artırabileceğini gösterdi.

Meyve suyunu tüketen katılımcıların insülin seviyelerinde yüzde 9'luk düşüş görüldü.

Araştırmacılar ayrıca meyve suyunu içenler arasında yüksek karbonhidratlı bir öğünden sonra ve egzersiz sırasında yağ oksidasyonunun veya yağ asitlerinin parçalanmasının önemli ölçüde arttığını tespit etti.

Bilim insanları bunun, meyvenin iltihap sökücü, diyabet önleyici ve mikrop öldürücü etkileri bilinen bitki bazlı biyoaktif bileşikler olan yüksek antosiyanin yoğunluğundan kaynaklanabileceğini söylüyor.

Diğer meyveler de antosiyanin içeriyor ancak genellikle daha az yoğunlukta.

Örneğin, bir kişinin yaklaşık 180 ml mürver suyunda bulunanla aynı antosiyanin dozunu elde etmek için günde 4 bardak böğürtlen tüketmesi gerekiyor.

Dr. Solverson, "Bu çalışma, yüzyıllardır halk ilacı olarak kullanılan mürverin metabolik ve prebiyotik sağlığa sayısız fayda sağladığına dair artan kanıtlara katkıda bulunuyor" dedi.

Araştırmacılar, meyvenin etkilerini daha büyük, daha uzun süreli çalışmalarda test etmeyi, her iki cinsiyette ve farklı yaş gruplarında faydalarını yeterince araştırmayı umuyor.

Bilim insanları "Bulgularımız EBJ kaynaklı antosiyaninlerin bağırsak sağlığı ve obeziteyle ilgili sonuçlar üzerindeki biyoaktivitesini doğruluyor. Bulgularımızı doğrulamak ve daha uzun süreler boyunca test etmek için takip araştırması gerekiyor" diye yazdı.

Independent Türkçe