Kült dizi 22 yıl sonra dönüyor: Oscarlı yönetmen çekecek

Amerikalı oyuncu Sarah Michelle Gellar, Joss Whedon tarafından yaratılan fantastik dizide oynamaya başladığında henüz 19 yaşındaydı (The WB)
Amerikalı oyuncu Sarah Michelle Gellar, Joss Whedon tarafından yaratılan fantastik dizide oynamaya başladığında henüz 19 yaşındaydı (The WB)
TT

Kült dizi 22 yıl sonra dönüyor: Oscarlı yönetmen çekecek

Amerikalı oyuncu Sarah Michelle Gellar, Joss Whedon tarafından yaratılan fantastik dizide oynamaya başladığında henüz 19 yaşındaydı (The WB)
Amerikalı oyuncu Sarah Michelle Gellar, Joss Whedon tarafından yaratılan fantastik dizide oynamaya başladığında henüz 19 yaşındaydı (The WB)

Buffy the Vampire Slayer'ın 7 sezonluk yayın hayatını tamamlamasının üzerinden 20 yıldan fazla zaman geçti ancak sevilen doğaüstü drama geri dönmeye hazırlanıyor. 

Kaynaklara göre yeni dizi, Hulu'dan pilot bölüm siparişi almaya çok yaklaştı. 

Buffy Summers rolüyle dönüyor

Devam dizisinde Sarah Michelle Gellar'ın canlandırdığı ikonik Buffy Summers rolüyle geri dönmesi bekleniyor. 

Kendisini uzun süredir bir Buffy hayranı diye tanımlayan Oscar ödüllü yönetmen Chloé Zhao, dizinin pilot bölümünü çekecek. Senaryo ise Natasha Lyonne'un sevilen komedisi Poker Face'in yazarları Nora ve Lilla Zuckerman'a emanet.

42 yaşındaki Çinli yönetmen Zhao, 2020 yapımı filmi Nomadland'le En İyi Yönetmen dalında Akademi Ödülü'nü kazanmıştı.

Kaynaklar, yeni Buffy dizisinin daha genç bir Avcı'ya odaklanacağını ve Gellar'ın canlandırdığı Buffy Summers'ın olayların odağında yer almayacağını belirtiyor. 

Dizinin mitolojisine göre aynı anda yalnızca bir Avcı olabiliyordu ancak final sezonunda yüzlerce potansiyel Avcı'nın güçlerinin uyanmasıyla bu kural bozulmuştu.

Pilot bölüm siparişinin ötesinde, dizinin senarist ekibi kurulma aşamasında. Bu da Hulu ve stüdyoların projeyi bir diziye dönüştürme konusunda büyük beklentilere sahip olduğunu gösteriyor. 

İkonik dizinin diğer yıldızları da dönebilir

İlk Buffy dizisinin oyuncu kadrosundan başka isimlerin geri dönüp dönmeyeceği henüz net değil ancak Deadline, bu ihtimalin güçlü göründüğünü yazıyor.

Buffy Evreni'nin bir sonraki bölümü olarak tanımlanan bu yeni uyarlamanın yönetici yapımcılığını Gellar, Zhao, Nora ve Lilla Zuckerman üstlenirken, ilk dizinin yapımcıları Gail Berman, Fran ve Kaz Kuzui de projeye dahil oluyor. 

Buffy'nin yaratıcısı Joss Whedon, 1992 yapımı filme de imza atmıştı ancak bu projede yer almayacak. 

Whedon, 2021'de karşılaştığı çok sayıda toksik davranış iddiasının ardından Hollywood'da herhangi bir projede çalışmadı.

Buffy evrenindeki üçüncü dizi

Pilot bölüm diziye dönüşürse bu, Buffy evrenindeki üçüncü dizi olacak. 

Buffy the Vampire Slayer, 1997-2001'de WB kanalında 5 sezon yayımlandıktan sonra UPN'e geçerek iki sezon daha devam etmişti. 

Yan dizi Angel ise 1999'dan 2004'e kadar WB'de 5 sezon boyunca ekranlara gelmişti.

47 yaşındaki Gellar, 2023'e kadar Buffy'yi yeniden canlandırma fikrine sıcak bakmadığını söylemişti. Ancak geçen yıl aralık ayında, rol aldığı Dexter'ın öncül dizisi Original Sin'in tanıtımını yaparken bu fikre açık olduğunu ifade etmişti.

"Hep 'hayır' derdim ama..."

"Komik, çünkü hep 'hayır' derdim çünkü o kendi baloncuğunun içinde ve çok mükemmel" diyen Gellar, sözlerine şöyle devam etmişti: 

Ama Sex and the City ve Dexter'ı izleyip bunu yapmanın yolları olduğunu fark edince, 'belki' diye düşünmeye başlıyorsunuz.

Kaynaklara göre, Gellar'ın bu açıklamaları yaptığı dönemde yeni Buffy dizisi için görüşmeler başlamıştı. Bu görüşmelerin halihazırda son aşamalarına gelindiği belirtiliyor.

Independent Türkçe, Deadline, Variety, Hollywood Reporter



İnsanlar havalimanlarında neden tuhaf davranıyor?

Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)
Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)
TT

İnsanlar havalimanlarında neden tuhaf davranıyor?

Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)
Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)

Pek çok kişi havalimanlarında tuhaf veya agresif davranan kişilere denk gelmiştir. 

Özellikle öfkeli yolcuların problemli davranışlar sergilediği olaylar son yıllarda artıyor. Bunun karşısında havalimanında alkol servis edilmemesi gerektiği yönünde çağrılar yapılıyor.

Ancak bu davranışların arkasında sadece alkol olmayabilir. Birleşik Krallık'taki Leeds Beckett Üniversitesi'nde psikoloji dersleri veren Steve Taylor, Conversation için kaleme aldığı yazıda bu meseleyi masaya yatırıyor. 

Taylor, bazı kişilerin uçma korkusundan dolayı gerildiğini ve bu nedenle agresif davranışlar sergileyebileceğini söylüyor. Ayrıca bazıları rahatlamak için içki içebiliyor ve bu da daha pervasız davranmalarına yol açıyor olabilir. 

Havalimanlarının gürültülü ve kalabalık ortamının da duruma pek fayda sağladığı söylenemez. 

Psikolog, bunların yanı sıra havalimanlarında zaman ve mekan algısının bulanıklaşmasının da rol oynadığını düşünüyor. 

Taylor, "Havalimanları şimdiki zamanın hoş karşılanmadığı bir yokluk bölgesidir. Herkesin dikkati geleceğe, uçuşlarına ve varış noktalarına ulaştıklarında onları bekleyen maceralara yönelir" diyerek ekliyor: 

Geleceğe bu kadar yoğun bir şekilde odaklanmak, özellikle uçuşlar rötar yaptığında hayal kırıklığı yaratıyor.

Havalimanlarında bulanıklaşan tek şey zaman ve mekan algısı değil. Bu ortamlarda insanların, tanımadıkları kişilerle sohbet etme ihtimali artıyor. 

Taylor'a göre sosyal sınırların esnediği bu ortam, toplumun normal kurallarının ortadan kalkmasına neden olabilir. 

Yazıda ayrıca başka bir ülkeye yapılan yolculuklarda, ulusal sınırların arasında kalmanın da davranışları etkileyebileceğine değiniliyor. Eğer farklı bir zaman dilimindeki bir yere seyahat ediliyorsa hem mekan hem zaman algısı daha fazla bozulabilir.

"Kendimizi zaman ve mekan üzerinden tanımlarız" diyen Taylor ekliyor:

Ayrıca kendimizi ülkemizle de tanımlarız. Bu tür işaretler olmadan kendimizi başıboş hissedebiliriz. 

Yapılan araştırmalar, bu türden oryantasyon bozulmalarının geçici olsa bile ruh sağlığını olumsuz etkileyebileceğini gösteriyor.

Diğer yandan Taylor, kimliği belirleyen şeylerden veya zamandan "azade olunan" havalimanlarının özgürleştirici bir etki de yaratabileceğini söylüyor.

Psikolog, "Bir dizide her hafta aynı karakteri canlandırmak zorunda kalan oyuncular gibi, rollerimizin güvenliğinden hoşlanıyoruz ancak kendimizi yeni zorluklarla test etmeyi ve esnetmeyi arzuluyoruz" diye yazıyor: 

Dolayısıyla normal rutinlerimizin ve ortamlarımızın dışına çıkmak canlandırıcı bir his veriyor. İdeal olan, havalimanında başlayan özgürlüğün yurtdışı maceralarımız boyunca devam etmesi.

Independent Türkçe, Conversation, Guardian, Human Studies