Yem olmak istemeyen erkek ahtapotlar, çiftleşme sırasında partnerini zehirliyor

(Wen-Sung Chung/Queensland Üniversitesi)
(Wen-Sung Chung/Queensland Üniversitesi)
TT

Yem olmak istemeyen erkek ahtapotlar, çiftleşme sırasında partnerini zehirliyor

(Wen-Sung Chung/Queensland Üniversitesi)
(Wen-Sung Chung/Queensland Üniversitesi)

Bilim insanları, erkek mavi çizgili ahtapotların kendilerinden çok daha büyük partnerleri tarafından öldürülmemek ve yamyamlığa maruz kalmamak için seks sırasında dişilere zehir vererek onları felç ettiğini buldu.

Queensland Üniversitesi'nden araştırmacılar bu türün erkek ahtapotunun, çiftleşme sırasında dişileri hareketsiz bırakmak için ölümcül tetrodotoksin zehrinin bir dozunu onlara isabetli bir şekilde enjekte ettiğini söylüyor.

Yassısolucanlar, yumuşakçalar, amfibiler ve balon balığı gibi balıklar da dahil birçok canlı, bu ölümcül nörotoksini avını öldürmek ve kendini savunmak için kullanıyor.

Hakemli dergi Current Biology'de yayımlanan yeni çalışma, erkek mavi çizgili ahtapotların üreme sonrası yamyamlığa uğramamak için dişinin ana atardamarını isabetli bir şekilde hedef alıp ısırarak onu hareketsiz hale getirdiğini ortaya koydu.

Mavi halkalı ahtapotla yakın akraba olan bu tür, simbiyotik bakteriler kullanarak tetrodotoksin zehrini tükürük bezlerinde hapsediyor.

Bilim insanları, ahtapotun toksin dolu tükürüğünü büyük avlarını felç etmek ve ardından yutmak için kullandığını daha önce belgelemişti.

Bu son derece güçlü toksinin insanlarda ölümcül zehirlenmelere yol açtığı vakalar da daha önce kaydedilmişti.

Dişi mavi çizgili ahtapotlar erkeklerin yaklaşık iki katı büyüklüğünde olsa da bilim insanları yeni çalışmada, erkeklerdeki tükürük bezinin dişilerinkinden yaklaşık üç kat daha ağır olduğunu gözlemledi.

Araştırmacılar, erkeklerin üreme sırasında yamyamlığa maruz kalma riski taşıdığını da biliyor.

Laboratuvarda ahtapot çiftleşme deneyleri yapan bilim insanları, erkeklerin "yüksek hassasiyetli bir ısırıkla" dişinin aortunu hedef aldığını ve yaklaşık bir saat süren çiftleşme sırasında tetrodoksin enjekte ettiğini saptadı.

Toksin, dişi ahtapotların yaklaşık 8 dakika sonra nefes almayı bırakmasına, vücutlarının solgunlaşmasına ve göz bebeklerinin ışığa tepkisiz hale gelmesine neden oluyor. Bu işaretler felç olduklarını gösteriyor.

Bilim insanları "Bu asfiksi benzeri durumda dişilerin vücut rengi soluklaştı. Gözbebekleri de daraldı ve tetrodotoksin zehirlenmesi sırasında yaşandığı gibi sinir kontrolünün kaybının belirtisi olan parlak ışık flaşlarına karşı tüm reflekslerini kaybetti" diye yazıyor.

Dişiler hareketsiz kaldıktan sonra, erkekler başarılı bir şekilde çiftleşti ve dişiler, kollarının kontrolünü yeniden kazanıp erkekleri ittiğinde çiftleşme sona erdi.

Çalışmadaki dişi ahtapotların hiçbiri ölmedi, bu da ölümcül zehre karşı dirençli olduklarına işaret ediyor.

Öte yandan ısırık bölgesinde çıkıntılar ve açık yaralar gibi yaralanma belirtileri gösterdiler.

Bilim insanları, erkeklerin partnerlerini felç etmeye yönelik bu stratejisinin muhtemelen çiftleşme sonrası yamyamlığa uğrama tehlikesini azaltmak amacıyla evrimleştiğini söylüyor.

Araştırmacılar "Dişileri zehirlemek onları hareketsiz hale getirerek erkeklerin başarılı bir şekilde çiftleşmesini sağlıyor" diye yazıyor.

Independent Türkçe



Bilim insanlarına göre tuhaf uzaylılar gazlarda saklanıyor olabilir

Metil halojenür gazlarının atmosferde tespit edilebileceği potansiyel bir Hiyanus dünyasının tasviri (NASA/ESA/CSA/Joseph Olmsted/STScI)
Metil halojenür gazlarının atmosferde tespit edilebileceği potansiyel bir Hiyanus dünyasının tasviri (NASA/ESA/CSA/Joseph Olmsted/STScI)
TT

Bilim insanlarına göre tuhaf uzaylılar gazlarda saklanıyor olabilir

Metil halojenür gazlarının atmosferde tespit edilebileceği potansiyel bir Hiyanus dünyasının tasviri (NASA/ESA/CSA/Joseph Olmsted/STScI)
Metil halojenür gazlarının atmosferde tespit edilebileceği potansiyel bir Hiyanus dünyasının tasviri (NASA/ESA/CSA/Joseph Olmsted/STScI)

Araştırmacılar, uzaylı yaşamın gazların içinde saklanıyor olabileceğini söylüyor.

Yeni çalışmaya göre, bizimkine hiç benzemeyen uzak gezegenlerdeki gazların içinde dünya dışı varlıklar bulabiliriz.

Uzaylı yaşam arayışında gazların kendisi, potansiyel bir bölge olarak diğer yerlere kıyasla ihmal ediliyor. Ancak bilim insanlarına göre bu gazlar aslında nispeten kolay ve hızlı bir şekilde incelenebilir.

Hatta bunu NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu'nu kullanıp ötegezegenlere bakarak bile yapabileceğimizi belirtiyorlar.

Bu gazlara metil halojenürler adı veriliyor. Dünya'da genellikle bakteriler, mantarlar ya da benzerleri tarafından üretilen metil halojenürler, bir halojen atomuna bağlı karbon ve hidrojen atomlarından meydana geliyor.

Webb teleskobuyla görülemeyecek kadar küçük ve sönük olan Dünya benzeri gezegenlerde bunları saptamak mümkün olmayabilir. Ancak Hiyanus gezegenleri diye bilinen diğer dünyalar, arama için muhtemel yerler olabilir.

Kaliforniya Üniversitesi Riverside kampüsünden astrobiyolog Eddie Schwieterman, ortak yazarı olduğu makale hakkında "Atmosferdeki gürültü ve teleskop sınırlamalarının biyoimzaların tespitini zorlaştırdığı Dünya benzeri bir gezegenin aksine, Hiyanus gezegenleri çok daha net bir sinyal sunuyor" diyor.

Bu tür gazları üretecek yaşam formlarının neye benzeyeceğini bilmiyoruz ancak daha önce karşılaştığımız her şeyden tamamen farklı görünebilirler.

Schwieterman yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanıyor:

Eğer onları bulursak, bu mikroplar anaerobik olacaktır. Çok farklı bir ortama adaptasyon sağlamış olacaklar ve bu gazların metabolizmalarının makul bir çıktısı olduğunu söylemek dışında bunun neye benzediğini gerçekten tasavvur edemiyoruz.

Çalışma, The Astrophysical Journal Letters'da yayımlanan "Examining the Potential for Methyl Halide Accumulation and Detectability in Possible Hycean-type Atmospheres" (Olası Hiyanus Tipi Atmosferlerde Metil Halid Birikimi ve Tespit Edilebilirlik Potansiyelinin İncelenmesi) başlıklı yeni bir makalede anlatılıyor.

Independent Türkçe