Mississippi çamurunda dev "deniz canavarı" fosili keşfedildi

Mosazorlar en üst düzey avcılardı ve en büyükleri 9 bin kilogram ağırlığa ulaşabiliyordu

Mosasaurlar yaklaşık 66 milyon yıl önce yaşamıştır (Dinosaurs in the Wild)
Mosasaurlar yaklaşık 66 milyon yıl önce yaşamıştır (Dinosaurs in the Wild)
TT

Mississippi çamurunda dev "deniz canavarı" fosili keşfedildi

Mosasaurlar yaklaşık 66 milyon yıl önce yaşamıştır (Dinosaurs in the Wild)
Mosasaurlar yaklaşık 66 milyon yıl önce yaşamıştır (Dinosaurs in the Wild)

Bilim insanları, bir zamanlar okyanuslara hükmeden dev bir “deniz canavarı”nın kalıntılarının Mississippi Nehri kıyısında jeologlar tarafından ortaya çıkarıldığını açıkladı.

Jeologlar, yaklaşık 82 ila 66 milyon yıl önce, Kretase döneminin sonlarında yaşamış, mosazor diye bilinen dev deniz kertenkelesinin fosilleşmiş tek bir omurunu keşfetti.

Mississippi Çevre Kalitesi Departmanı Jeoloji Ofisi'nden jeolog James Starnes, yerel gazete Hattiesburg American'a “Bu gerçek bir deniz canavarı” dedi. “Bu, mosazorların ulaşabileceği en büyük boyuttur.”

Mosazorlar en üst düzey avcılardı ve en büyükleri 9 bin kilogram ağırlığa ve 15 metre uzunluğa ulaşabiliyordu.

Starnes, Live Science'a “Ne olduğunu hemen anladım ama büyüklüğü karşısında tamamen hayran kaldım” dedi.

Fosil bulduğunuzda hissettiğiniz duygu, profesyonel olsanız bile asla eskimez. Ama daha önce hiç görmediğiniz bir şey bulduğunuzda, coşku çok büyük olabilir.

Deniz sürüngeninin 15 Nisan'da keşfedilen kemiği, eyalette bulunan en büyük kemiklerden biri olabilir.

Starnes, “Bu büyük bir hayvan. Bu hayvanın erişebileceği maksimum ağırlık yaklaşık 9 ton. Bu, karada yürüyen çoğu dinozordan daha büyük” dedi.

Kemik, bir zamanlar tamamen su altında kalan bir bölgede bulundu.

2022'de Fas'ta Thalassotitan atrox adı verilen başka bir dev mosazor türü keşfedilmişti.

Cretaceous Research adlı bilimsel dergide tanımlanan dev deniz kertenkelesinin uzunluğu 9 metreye varabiliyordu ve modern iguanalarla varanların uzak bir akrabasıydı.

Bazı mosazorlar balık ve kalamar gibi küçük avları yemek için evrimleşirken, diğerleri ammonitleri ve istiridyeleri ezerek besleniyordu. Birleşik Krallık'taki Bath Üniversitesi'nden bilim insanları da dahil olmak üzere, yeni keşfedilen türün diğer tüm deniz sürüngenlerini avlamak için evrimleştiğini öne sürüyor.

Mosazorlar, yaklaşık 66 milyon yıl önce, gezegendeki tüm türlerin yaklaşık yüzde 75'inin yok olduğu K-Pg olayında (dinozorları yeryüzünden silen Kretase-Tersiyer yok oluşu -çn.) Kretase döneminin sonunda ortadan kayboldu.

Soylarının tükenmesinin kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, Meksika'nın Yucatan Yarımadası'na düşen devasa bir asteroit çarpmasının sonuçlarıyla ilişkili olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, mosazorlar gibi üst düzey avcıların ortadan kaybolmasıyla balina ve fokların okyanuslarda hakimiyet kurmasının yolunun açıldığını ve kılıç balığı, ton balığı gibi balıkların da ortaya çıktığını belirtti.

Independent Türkçe



Denizaslanı Ronan, insanlardan daha iyi ritim tutuyor

Ronan'ın becerileri bilim insanlarını etkilemeye devam ediyor (Colleen Reichmuth)
Ronan'ın becerileri bilim insanlarını etkilemeye devam ediyor (Colleen Reichmuth)
TT

Denizaslanı Ronan, insanlardan daha iyi ritim tutuyor

Ronan'ın becerileri bilim insanlarını etkilemeye devam ediyor (Colleen Reichmuth)
Ronan'ın becerileri bilim insanlarını etkilemeye devam ediyor (Colleen Reichmuth)

Ronan isimli bir denizaslanının, pek çok insandan daha iyi ritim tutabildiği ortaya çıktı. 

Kaliforniya Üniversitesi Long Marine Laboratuvarı'nda yaşayan Ronan, müziğe ritim tutmak üzere eğitilip 2013'te bunu başardığında ünlü olmuştu. Bu beceriye sahip olduğu saptanan insan dışı ilk memeli olan denizaslanı o dönemde sadece üç yaşındaydı.

Papağanların vücutlarını hareket ettirerek ritim tutabildiği biliniyor. Ayrıca son yıllarda yapılan çalışmalarda maymunlar ve sıçanlar gibi memelilerin ritim tutma becerileri görülüyor.

Ancak Ronan ününü korumaya devam ederken bilim insanları hayvanın, şarkı söylemeyi ya da müzikal iletişimi öğrenmeden ritim tutmasının dikkat çekici olduğunu belirtiyor. 

Meksika Nörobiyoloji Enstitüsü'nden Hugo Merchant, "Bilim insanları bir zamanlar sadece insanlar ve papağanlar gibi sesle öğrenen hayvanların ritim tutmayı öğrenebileceğine inanıyordu" diyor.

Merchant'ın yer almadığı bir araştırma ekibi, bulguları hakemli dergi Scientific Reports'ta 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada Ronan'ın becerilerini 10 yıldan uzun süre sonra tekrar test etti.

New College of Florida'dan yıllardır Ronan'ın becerileri üzerine çalışan Peter Cook ve ekibi, yeni bir deney tasarladı. Dakikada 112, 120 ve 128 vuruşluk tempolarda Ronan'ın başını nasıl hareket ettirdiğini izlediler. Hayvanın bu tempolardan ikisini hiç duymamış olması, Ronan'ın yeni ritimleri öğrenme becerisini ölçmelerine olanak tanıdı.

Ardından Ronan'ın kayıtlarını, 18-23 yaşlarındaki 10 kişinin kollarını aynı tempolarla hareket ettirme becerisiyle karşılaştırdılar. Cook, "El, denizaslanının kafası ve kol da denizaslanının boynu gibi ve yaklaşık aynı boyuttalar, bu nedenle aynı miktarda alanda hareket ederek görevi yerine getirebilirler" diye açıklıyor.

Bulgular, Ronan'ın bütün parametrelerde birinci sırada olduğunu gösteriyor. 

Dr. Cook, "Kesinlik ve tutarlılığın hiçbir ölçütünde Ronan'dan daha iyi seviyede bir insan yoktu" diyerek ekliyor: 

Ve tüm ölçümlerde çoğu insandan daha iyiydi, bu yüzden gerçekten zirveye yükseldi.

Araştırmacılar ayrıca 15 yaşındaki hayvanın, eskisine göre kendini geliştirdiğini de söylüyor. 

Ekip bulguların ritim tutma becerisinin, sesle öğrenen hayvanlara has olduğu teorisine meydan okuduğunu savunuyor ancak bazı bilim insanları bu görüşe katılmıyor. 

Tufts Üniversitesi'nden bilişsel nörolog Aniruddh D. Patel, Ronan'ın ritim tutmayı eğitimle öğrendiğine, insan ve papağanların buna ihtiyaç duymadığına dikkat çekiyor. Patel, denizaslanlarının sesle öğrenme yeteneklerinin araştırılması gerektiğini ifade ediyor.

Araştırmacılar hem diğer denizaslanlarının ritim tutma becerilerini hem de Ronan'ın daha düzensiz ritimlere ayak uydurma yeteneğini incelemeyi planlıyor. 

Cook "Hızlanan ya da yavaşlayan, sabit kalmayıp değişen ritimlere ayak uydurabilir mi?" diyor: 

Bunlar insanların gayet iyi yapabildiği şeyler. Peki insan olmayan bir canlı bunları başarabilir mi?

Independent Türkçe, New York Times, Guardian, Scientific Reports