Nolan'ın yeni filmi vizyona girmeden bir yıl önce rekor kırdı

Matt Damon, Christopher Nolan'ın The Odyssey'inde Yunan kahraman Odisseus rolünde (Universal Pictures)
Matt Damon, Christopher Nolan'ın The Odyssey'inde Yunan kahraman Odisseus rolünde (Universal Pictures)
TT

Nolan'ın yeni filmi vizyona girmeden bir yıl önce rekor kırdı

Matt Damon, Christopher Nolan'ın The Odyssey'inde Yunan kahraman Odisseus rolünde (Universal Pictures)
Matt Damon, Christopher Nolan'ın The Odyssey'inde Yunan kahraman Odisseus rolünde (Universal Pictures)

Christopher Nolan'ın yaklaşan tarihi epik filmi The Odyssey tamamen IMAX kameralarla çekilerek bunu yapan ilk ticari film oluyor.

IMAX Başkanı Rich Gelfond, şirketin perşembe günü Cannes Film Festivali'nde verdiği yıllık basın yemeğinde haberi doğruladı.

Deadline'ın haberine göre Gelfond, "Chris, The Odyssey'in çekimlerine başlamadan bir yıl önce beni aradı ve tüm filmi IMAX kameralarla çekmek istediğini söyledi. Bu pek çok nedenden dolayı yapılamamıştı" dedi.

Chris beni aradı ve eğer sorunların nasıl çözülebileceğini bulursak, filmi yüzde 100 IMAX'le çekeceğini söyledi. Ve işte bunu yapıyoruz. Bizi işimizin bu yönünü, film kayıt cihazlarımızı, film kameralarımızı yeniden düşünmeye zorladı. Dolayısıyla bu, en azından yüzde 100 oranında, IMAX kameralarla çekilen ilk film olacak.

Homeros'un epik Yunan destanından uyarlanan The Odyssey'de Matt Damon efsanevi kahraman Odisseus'u canlandırıyor. Diğer karakterleri kimlerin canlandıracağı henüz belli değil ama oyuncu kadrosunda Tom Holland, Zendaya, Robert Pattinson, Charlize Theron, Lupita Nyong'o ve Anne Hathaway gibi isimler yer alıyor. Yakın zamanda duyurulan oyuncular arasında Mia Goth, Jon Bernthal, John Leguizamo, Benny Safdie ve Elliot Page de var.

Homeros'un destanında Yunan adası İthake Kralı Odisseus, Truva Savaşı'nın ardından evine doğru uzun bir yolculuğa çıkıyor. "Odyssey"yi (macera dolu uzun yolculuk), karşılaştığı sayısız tehlike ve mitolojik yaratıklar nedeniyle tehlikeli bir hal hal alıyor.

Nolan'ın dünya çapında 975,8 milyon dolar hasılat yapan Oppenheimer'ı, sadece IMAX ekranlarından 190 milyon doların üzerinde gelir elde etti.

Daha hafif ve yüzde 30 daha sessiz olduğu bildirilen yeni IMAX kameralar, eskilerinde sıkça karşılaşılan film stokunun taranması ve işlenmesi gibi sorunları ortadan kaldıracak ve yönetmenin çekimler sırasında günlük ham görüntüleri kolayca izlemesini sağlayacak.

IMAX, Tenet'in de yönetmeni olan Nolan işini bitirdikten sonra kullanılan yeni kameraları kiralamayı planlıyor.

dfgthy
Nolan'ın Oppenheimer'ı sadece IMAX ekranlarından 190 milyon doların üzerinde hasılat elde etti (Universal Studios)

Ryan Coogler'ın Günahkarlar'ı (Sinners) ve Tom Cruise'un Görevimiz Tehlike (Mission: Impossible) serisinin son filmi gibi yapımların bazı bölümleri IMAX kameralar ya da IMAX onaylı kameralarla çekildi.

ABD basınında çıkan haberlere göre The Odyssey, 250 milyon dolarlık bütçesiyle Nolan'ın kariyerindeki en pahalı film olacak.

7 Oscar kazanan bir önceki filmi Oppenheimer 100 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilmişti. Kara Şövalye Yükseliyor (The Dark Knight Rises) da yaklaşık 250 milyon dolara mal olmuştu.

The Odyssey'in bir kısmı Sicilya'daki Favignana adasında çekilecek. Favignana'nın, Homeros'un MÖ 8. yüzyıla ait öyküsünde Odisseus ve tayfasının karaya çıktığı, yiyecek topladığı ve keçileri mangalda pişirdiği yer olduğu düşünülüyor. Ada, Sicilya'nın kuzeybatı kıyısındaki Egadi takımadalarının bir parçası. Çekim yapılan diğer yerler arasında Birleşik Krallık ve Fas da var.

The Odyssey, 17 Temmuz 2026'da sinemalarda gösterime girecek.

Independent Türkçe



İlk kuşların nasıl uçmaya başladığı tartışması noktalandı

UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
TT

İlk kuşların nasıl uçmaya başladığı tartışması noktalandı

UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)

Dinozorlar ve kuşlar arasındaki bağlantıyı ortaya koyan Arkeopteriks cinsine ait fosil, uzun zamandır devam eden bir tartışmayı noktaladı. Bilim insanları Arkeopteriks'in uçabildiğini tespit etti. 

İlk örnekleri 1861'de Almanya'da keşfedilen Arkeopteriks, tüyleri nedeniyle ilk başta kuş sanılmıştı. Ancak keskin dişlere sahip çenesi ve uzun kemikli kuyruğu gibi dinozorlara benzeyen özellikleri de vardı. 

"İlk kuş" diye de bilinen bu cins, kuşlar ve dinozorlar arasındaki bağlantıyı ortaya çıkarmasıyla tanınıyor. 

Öte yandan yaklaşık 150 milyon yıl önce yaşayan Arkeopteriks'in uçup uçamadığı uzun zamandır tartışma konusuydu. Bilim insanları bu dinozora ait fosilleri inceleyerek kuşların ilk nasıl uçmaya başladığını anlamaya çalışıyordu. 

ABD'nin Şikago kentindeki Field Müzesi'nde tutulan son derece iyi korunmuş fosil örneği, bu soru işaretinin giderilmesini sağladı. Yıllarca özel koleksiyoncuların elindeki örnek 2022'de müze tarafından alınmıştı. 

Müzede çalışan Dr. Jingmai O'Connor ve ekip arkadaşları, bilgisayarlı tomografiyle fosili tarayarak iskeletin dijital bir haritasını oluşturdu. Araştırmacılar UV ışığı kullanarak yumuşak doku kalıntılarını açığa çıkarmayı da başardı.

Diğerlerinin aksine bu örnekteki kemiklerin üç boyutlu olarak korunması sayesinde hayvanın kafatası daha detaylıca incelendi. Ekip böylece tarih öncesi kuşların kafatasından modern kuşlarınkine geçişin ilk işaretlerini saptadı.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (14 Mayıs) yayımlanan çalışmadaki en kritik bulguysa Arkeopteriks'in kanatlarında gizliydi. 

Cinsin önceki örneklerinde sadece iki kat kanat tüyü varken, bu örnekte üç kat vardı. Üst kol kemiği üzerindeki bu tüyler kanattan vücuda doğru düzgün bir aerodinamik hat oluşturarak modern kuşların uçmasını sağlıyor. 

Bilim insanları uçamayan tüylü dinozorlarda olmayan bu tüylerin, Arkeopteriks'in uçmasını sağladığını belirtiyor. 

Dr. O'Connor "Arkeopteriks tüyleri olan ilk dinozor ya da 'kanatları' olan ilk dinozor değil. Ancak tüylerini uçmak için kullanabilen bilinen en eski dinozor olduğunu düşünüyoruz" diyerek ekliyor:

Kuşlarla yakın akraba olan ancak tam olarak kuş olmayan tüylü dinozorlarda bu tüyler eksik. Onların kanat tüyleri dirsekte bitiyor. Bu da bize kuş olmayan bu dinozorların uçamadığını, ancak Arkeopteriks'in uçabildiğini gösteriyor.

Öte yandan hayvanda göğüs kemiğinin olmamasından dolayı çok iyi uçamadığı düşünülüyor. Araştırmacılar Arkeopteriks'in tavuklar gibi kısa süren uçuşlar yaptığını ancak çoğunlukla yerde kaldığını tahmin ediyor.

Bilim insanları iyi korunmuş son örnek üzerine çalışmayı sürdürerek Arkeopteriks hakkında daha fazla bilgi edinmeyi planlıyor.

O'Connor "Vücudun koruduğumuz hemen hemen her parçasından heyecan verici ve yeni bir şeyler öğreniyoruz. Ve bu çalışma gerçekten de buzdağının sadece görünen kısmı" diyor.

Independent Türkçe, Science Alert, New York Times, Guardian, Nature