House of the Dragon'un yıldızı, Star Wars evrenine katılıyor

42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)
42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)
TT

House of the Dragon'un yıldızı, Star Wars evrenine katılıyor

42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)
42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)

Sevilen dizi House of the Dragon'daki Daemon Targaryen rolüyle adından söz ettiren Matt Smith, bu kez kendini galaksiler arası bir mücadelede buluyor.

Deadline'ın özel haberine göre Smith, Ryan Gosling ve Mia Goth'la birlikte Star Wars: Starfighter'da rol alacak. Filmin yönetmen koltuğunda geçen yıl Deadpool & Wolverine'i çeken Shawn Levy otururken, senaryosu ise Jonathan Tropper imzasını taşıyor.

Levy onu seçti

Lucasfilm ya da Smith'in temsilcileri konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapmadı. Ancak kaynaklar, Smith'in filmin başlıca kötü karakterlerinden birini canlandıracağını belirtiyor. Levy'nin son haftalarda bu rol için birçok oyuncuyla görüştüğü, sonunda tercihini Smith'ten yana kullandığı ifade ediliyor.

Starfighter'da birden fazla kötü karakter yer alacak. Levy'nin bu karakterlerden biri için hâlâ kadın bir oyuncu arayışında olduğu, bir dönem Anora'nın Oscar ödüllü yıldızı Mikey Madison'ın da bu rol için düşünüldüğü belirtiliyor.

Starfighter, Star Wars: Skywalker'ın Yükselişi'ndeki (Star Wars: Episode IX – The Rise of Skywalker) olaylardan 5 yıl sonrasını konu alıyor. 28 Mayıs 2027'de vizyona girmesi planlanan film, nisanda Japonya'nın başkenti Tokyo'daki Star Wars etkinliğinde duyurulmuştu.

Matt Smith, kısa süre önce HBO'nun sevilen dizisi House of the Dragon'un ikinci sezonunda izleyiciyle buluşmuştu. Yakında başrolünü Austin Butler'la paylaştığı, Darren Aronofsky imzalı gerilim filmi Caught Stealing'le izleyici karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Ayrıca Nick Cave'in Bunny Munro'nun Ölümü (The Death of Bunny Munro) adlı romanından uyarlanan aynı adlı mini dizide de rol alıyor.

Adı daha önce de bu evrenle anılmıştı

Öte yandan, Smith'in adı daha önce de Yıldız Savaşları evreniyle anılmıştı. 2018'de Skywalker'ın Yükselişi'ne katılacağı iddia edilmiş, hatta genç Palpatine'i canlandıracağı öne sürülmüştü. Ancak bu karakteri yeniden Ian McDiarmid oynamıştı. 

Smith, Happy Sad Confused podcast'inde bu konuyla ilgili soruları yanıtsız bıraksa da "Son derece havalı bir rol ve fikir vardı. Hikaye açısından büyük, dönüştürücü bir detaydı ama hayata geçirilemedi" ifadelerini kullanmıştı.

Independent Türkçe, Deadline, Hollywood Reporter, Happy Sad Confused



Deniz kabuğuna üflemenin uyku apnesine iyi geldiği tespit edildi

Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)
Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)
TT

Deniz kabuğuna üflemenin uyku apnesine iyi geldiği tespit edildi

Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)
Spiral şeklindeki bir deniz kabuğuna üflemek, uyku apnesine çare olabilir (Eduardo Verdugo/AP)

Deniz kabuğuna üflemenin uyku apnesine iyi geldiği ortaya çıktı. 

Yaygın bir uyku rahatsızlığı olan obstrüktif uyku apnesi (OUA), hastanın solumunun gece boyunca sık sık durmasına yol açıyor. Yeterli uyku alamamaya veya horlamaya yol açan bu rahatsızlık, yüksek tansiyon, kalp hastalığı ve felç riskini de artırıyor. 

En yaygın tedavi yöntemi hastanın uykusunda, sürekli pozitif hava yolu basıncı (CPAP) cihazını takmasını içeriyor. Ancak burun ve boğaza basınçlı hava üfleyen bu cihaz, hem rahatsız edici olabiliyor hem de herkesin karşılayabileceği bir maliyete sahip değil.

Hindistan'dan bir araştırma ekibi, buna alternatif olarak deniz kabuğuna üflemenin OUA semptomlarını azaltabileceğini tespit etti. 

Binlerce yıldır Hint kültürünün parçası olan bu ritüel, derin nefes alındıktan sonra spiral biçimli bir deniz kabuğuna üflenerek yapılıyor.

Bulguları hakemli dergi ERJ Open Research'te yayımlanan araştırmada 19 ila 65 yaşındaki 30 OUA hastasının uyku kalitesi bir gece boyunca takip edildi. Hastalara ayrıca gün içinde ne kadar uykulu hissettikleri hakkında sorular soruldu.

Daha sonra katılımcılar rasgele bir şekilde deniz kabuğuna üfleme veya derin nefes alma egzersizi yapma grubuna atandı. Eğitim alan katılımcılar haftada 5 gün, en az 15 dakika boyunca bu tedavi yöntemlerini uyguladı. 6 ayın ardından tekrar değerlendirmeye alındılar.

Deniz kabuğuna üfleyenlerin, diğer gruba kıyasla gündüzleri yüzde 34 daha az uykulu hissettiği saptandı. 

Araştırmacılar ayrıca bu kişilerin saatte ortalama 4-5 daha az apne (uyku sırasında solunumun durması) yaşadığını ortaya koydu. Gece boyunca kandaki oksijen seviyeleri de daha yüksek çıktı. 

Çalışmaya liderlik eden Dr. Krishna K. Sharma, "Deniz kabuğuna üfleme, makinelere veya ilaçlara ihtiyaç duymadan uykuyu iyileştirmeyi ve semptomları azaltmayı sağlayabilecek basit ve düşük maliyetli bir nefes alma tekniği" diyerek ekliyor:

Deniz kabuğuna üfleme şekli epey farklı. Bu eylem güçlü titreşimler ve hava akımı direnci yaratıyor, bu da muhtemelen boğaz ve yumuşak damak da dahil, üst hava yolundaki kasları güçlendiriyor. Bunlar OUA hastalarında uyku sırasında sıklıkla çöken bölgeler.

Yeni araştırma CPAP cihazına alternatif sunması nedeniyle önem taşısa da çalışmanın az katılımcıyla yapılmış olması gibi sınırlılıkları var. Ekip birkaç hastaneyi kapsayan daha büyük bir çalışma yürütmeyi planlıyor.

Bu sayede deniz kabuğuna üflemenin neden uyku apnesine iyi geldiği de daha net bir şekilde anlaşılabilir. 

Astım gibi solunum hastalıkları alanında çalışan, Birleşik Krallık merkezli yardım kuruluşu Asthma + Lung UK'den Dr. Erika Kennington "Deniz kabuğu üfleme yaklaşımının daha büyük ölçekte test edilmesi ve alkolü azaltma, egzersiz yapma ve düzgün uyku alışkanlıklarını sürdürme gibi kanıtlanmış diğer stratejilerle karşılaştırılması iyi olur" diyerek ekliyor:

OUA uzun vadeli bir rahatsızlık ancak doğru tedaviler ve yaşam tarzı değişiklikleriyle semptomlarda gerçek bir fark yaratılabilir.

Independent Türkçe, Guardian, MedicalXpress, ERJ Open Research