Bilimkurgu klasiğinin yeni uyarlaması sıfır puan aldı

Ünlü rapçi ve aktör Ice Cube, Büyük Hayaller (The High Note), Yeni Nesil Ajan: Xander Cage'in Dönüşü (xXx: Return of Xander Cage) ve Zor Biraderler serisiyle de tanınıyor (Ride Along)
Ünlü rapçi ve aktör Ice Cube, Büyük Hayaller (The High Note), Yeni Nesil Ajan: Xander Cage'in Dönüşü (xXx: Return of Xander Cage) ve Zor Biraderler serisiyle de tanınıyor (Ride Along)
TT

Bilimkurgu klasiğinin yeni uyarlaması sıfır puan aldı

Ünlü rapçi ve aktör Ice Cube, Büyük Hayaller (The High Note), Yeni Nesil Ajan: Xander Cage'in Dönüşü (xXx: Return of Xander Cage) ve Zor Biraderler serisiyle de tanınıyor (Ride Along)
Ünlü rapçi ve aktör Ice Cube, Büyük Hayaller (The High Note), Yeni Nesil Ajan: Xander Cage'in Dönüşü (xXx: Return of Xander Cage) ve Zor Biraderler serisiyle de tanınıyor (Ride Along)

Amazon Prime Video'nun yeni Dünyalar Savaşı (War of the Worlds) uyarlaması, nadiren rastlanan bir sonuçla gündeme geldi. Film, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da sıfır puanla açılış yaptı.

H.G. Wells'in 1898 tarihli klasik uzaylı istilası romanına dayanan bu yeni uyarlama, başrolünde Ice Cube'un yer aldığı bir gerilim filmi. Yeni filmin tamamı, bilgisayar veya telefon ekranları üzerinden anlatılıyor.

Ice Cube, ABD İç Güvenlik Bakanlığı'nda çalışan tehdit değerlendirme uzmanı Will Radford karakterini canlandırıyor. Radford, "Disruptor" takma adlı gizemli bir bilgisayar korsanının peşindeyken, Dünya'ya düşen göktaşlarının içinden çıkan devasa ve yıkıcı makineler olayları bambaşka bir yöne sürüklüyor.

"Film ilerledikçe daha da gülünçleşiyor"

Eleştirmenler filme karşı son derece acımasız. Variety eleştirmenlerinden Peter Debruge, "felaket" diye nitelediği film hakkında şöyle yazdı: 

Eğer bu projeyi yayımlayan şirket Amazon olmasaydı belki daha da korkutucu olabilirdi. Sizi 90 dakikalık bir Amazon reklam filmine benzeyen bir yapım bekliyor.

ScreenAnarchy, filmi "Önce komik derecede kötü, sonra da tamamen saçma" sözleriyle değerlendirirken, Cinemalogue ise "Yanlış kurgulanmış bu yeniden yapım, herhangi bir gerilim yaratmayı başaramıyor; aksine ilerledikçe daha da gülünçleşiyor" yorumunda bulundu.

İzleyici puanı ise yüzde 15'le biraz daha yüksek olsa da tepkiler yine epey olumsuz. Bir izleyici, "İlkokul çocuklarının iPhone'la çektiği bir film bile bundan iyi olurdu. Hayatımdan çalınan zamanı geri alamayacağım" ifadelerini kullandı.

Başka bir izleyici ise "Tam bir zaman kaybı. Sanki bu filme yaklaşık 14 dolar harcanmış" ifadelerini kullandı. Bir diğeri "Kendimi bir tema parkında ön gösterim izliyormuş gibi hissettim" yorumunu yaptı.

Eva Longoria'nın da rol aldığı Dünyalar Savaşı, Rotten Tomatoes'da yüzde sıfır puan alarak bu skora sahip 50'den az film arasındaki yerini aldı. Aynı listeye Polis Akademisi 4: Vatandaşlar Devriyede (Police Academy 4: Citizens on Patrol) ve İskoçyalı 2 (Highlander 2: The Quickening) gibi tartışmalı yapımlar da dahil.

Dünyalar Savaşı daha önce 2005'te, Steven Spielberg yönetmenliğinde bir filmle beyazperdeye aktarılmıştı. Filmde Tom Cruise, Dakota Fanning, Miranda Otto ve Tim Robbins rol almıştı. 

Yönetmenliğini Rich Lee'nin üstlendiği film, Prime Video üzerinden izlenebiliyor.

Independent Türkçe, GamesRadar, Rotten Tomatoes, ScreenAnarchy, Variety, Cinemalogue



5 bin yıl önce Avrasya'da yayılan vebanın arkasından koyunlar çıktı

Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)
Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)
TT

5 bin yıl önce Avrasya'da yayılan vebanın arkasından koyunlar çıktı

Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)
Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)

Tunç Çağı'nda Avrasya'da yaşanan veba salgının yayılmasında koyunların kritik bir rol oynamış olabileceği tespit edildi. 

İnsanlara bulaşan pek çok hastalık hayvansal kökenli. Hayvanlarda bulunan patojenler bir noktada insanlara geçerek onlar arasında yayılıyor. 

Tarihteki en ölümcül zoonotik hastalıklardan biri olan veba da sıçanların üzerinde yaşayan pireler yoluyla insanlara bulaşarak milyonlarca kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı. 

Diğer yandan 14. yüzyıldaki Kara Ölüm diye bilinen salgından sorumlu patojen, yaklaşık 5 bin yıl önce yayılmaya başlayan patojenden genetik olarak farklı. İnsanlar arasında yayılan bu Yersinia pestis türünün yaklaşık 2 bin yıl önce ortadan kaybolduğu düşünülüyor.

Ancak uzmanlar bu patojenin insanlara nasıl sıçradığını bilmiyordu. Bilim insanları hayvanlardaki hastalıkların geçmişte insanlara nasıl bulaştığını öğrenerek gelecekte yaşanabilecek bu tür olaylara karşı hazırlıklı olabilir.

Aralarında Harvard Üniversitesi'nden isimlerin de yer aldığı bir araştırma ekibi, Tunç Çağı'ndaki Yersinia pestis'in kökenini saptamak için bugünkü Rusya'da bulunan Arkaim arkeolojik kazı alanındaki hayvanlarının kemiklerini ve dişlerini inceledi.

Araştırmacılar 4 bin yıllık bir koyunda, o dönemde insanlara bulaştığı bilinen Y. pestis türünü tespit etti.

Bilim insanları koyundan alınan Y. pestis genomunu diğer eski ve modern genomlarla karşılaştırdı. Koyundan alınan örnek, aynı zamanlarda yakın bir bölgede yaşayan bir insana bulaşan patojenin genomuna çok benziyordu. 

Bulguları hakemli dergi Cell'de dün (11 Ağustos) yayımlanan makalenin ortak yazarı Dr. Christina Warinner şöyle diyor:

Bir koyuna ait olduğunu bilmeseydik, herkes bunun başka bir insan enfeksiyonu olduğunu varsayardı; neredeyse ayırt edilemezler.

Ekip, patojenin henüz bilinmeyen bir yaban hayvanından koyunlara ve oradan da insanlara sıçradığını tahmin ediyor. Öte yandan hastalığın insanlardan koyunlara bulaşmış olması da muhtemel. 

Sözkonusu patojen, diğer veba salgınlarından farklı olarak pireler aracılığıyla bulaşmasını sağlayacak genetik materyalden yoksun. Araştırmacılar bu nedenle başka bir kaynaktan yayılmış olması gerektiğini söylüyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden makalenin bir diğer yazarı Dr. Felix Key "Elimizdeki bulgular eski koyun ve insan enfeksiyonlarının, hâlâ bilinmeyen bir kaynaktan muhtemelen münferit olaylarla yayıldığını gösteriyor" diyerek ekliyor:

Sıradaki adım, o kaynağı bulmak.

Araştırmacılar o dönemde bölgede yaşayan Sintaşta-Petrovka halkının sığır, koyun ve at yetiştiriciliğiyle ilgilendiğine de dikkat çekiyor.

Çalışmanın yazarlarından Dr. Taylor Hermes "Bu erken dönem çoban topluluklarının tahıl depoları, fareleri ve pireleri çekmezdi ve daha önce Sintaşta bireylerinde Y. pestis enfeksiyonları bulunmuştu" diyerek soruyor: 

Kayıp halka çiftlik hayvanları olabilir mi?

Bu toplulukların kullandığı hayvanların yabandaki canlılarla temasa geçmesi hastalığın yayılmasını sağlamış olabilir.

Bilim insanları bunu ve patojenin kısa sürede nasıl geniş bir alana yayıldığını anlamak için çalışmalarına devam etmeyi planlıyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Cosmos Magazine, Cell