Araştırma: Çocukluk ve gençlik dönemlerindeki hareketsiz yaşam atardamar sertleşmesini artırabiliyor

İngiltere'de yapılan bir araştırmada, çocukluk dönemlerindeki hareketsiz yaşam tarzının atardamar sertleşmesini artırabildiği tespit edildi.

AA
AA
TT

Araştırma: Çocukluk ve gençlik dönemlerindeki hareketsiz yaşam atardamar sertleşmesini artırabiliyor

AA
AA

ANI News'ün haberine göre, Oxford, Bristol ve Exeter Üniversiteleriyle Doğu Finlandiya Üniversitesi'nden bilim insanların yaptığı ortak araştırmada, 11 ila 24 yaşları arasındaki 1339 çocuk ve genç incelendi.

Bu kapsamda, 13 yıl boyunca 1339 kişinin atardamar sertliği belirli periyotlarla kontrol edildi.

Bilim insanları, araştırmada, çocuklar ve gençlerdeki hareketsizlik süresinin günde 6 saatten 9 saate çıkmasının atardamar sertleşmesini yaklaşık yüzde 10 artırdığını buldu.

Öte yandan, çalışmada, yaşlanmanın da atardamar sertliğini artırdığı ve bunun ise yetişkinlerde genç yaşta ölüm riskini yüzde 47 artırabildiği vurgulandı.

Ayrıca araştırmada, günde en az 3 saatlik hafif fiziksel aktivitenin atardamar sertleşmesi riskini en aza indirmeye yardımcı olabileceği belirtildi.

Doğu Finlandiya Üniversitesi'nde Dr Andrew Agbaje, "Çalışmalarımız, çocukluk çağındaki hareketsizliğin sağlık için daha önce düşünülenden daha tehlikeli olduğunu vurguluyor gibi görünüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Araştırmanın bulguları, "Acta Physiologica" dergisinde yayımlandı.



Dünya çapında yetişkinler arasında 800 milyondan fazla diyabet hastası var

Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)
Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)
TT

Dünya çapında yetişkinler arasında 800 milyondan fazla diyabet hastası var

Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)
Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)

Yeni bir çalışma, dünya çapında 800 milyondan fazla yetişkinin diyabet hastası olduğunu ortaya koydu. Bu oran, önceki değerlendirmelerde beklenenin iki katı.

Araştırmada ayrıca 30 yaşın üzerinde enfekte olanların yarısından fazlasının tedavi görmediği de ortaya çıktı. Şarku’l Avsat’ın The Lancet'te yayınlanan araştırmadan aktardığına göre, 2022 yılında 18 yaş ve üzeri tip 1 ve tip 2 diyabetli 828 milyon kişinin bulunduğu belirtildi. Araştırmacılar, 30 yaş ve üzeri yetişkinler arasında tedavi görmeyen 445 milyon hastanın bulunduğunu belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) daha önce 422 milyondan fazla insanın kan şekeri seviyelerini etkileyen ve tedavi edilmediği takdirde kalp, kan damarları, sinirler ve diğer organlarda bozulmaya neden olabilen kronik bir metabolik hastalık olan diyabete sahip olduğunu tahmin ediyordu. Diyabetin küresel insidansı 1990'dan bu yana iki kat artarak %7'den %14'e yükseldi. Bu artış büyük ölçüde düşük ve orta gelirli ülkelerde vaka sayısındaki artıştan kaynaklanmakta. Araştırmacılar, insidanstaki artışa rağmen, bu bölgelerdeki tedavi oranlarının artmadığını, bazı yüksek gelirli ülkelerde ise durumun iyileştiğini ve bunun da tedavi açığının genişlemesine yol açtığını ifade etti.

Örneğin Sahra Altı Afrika'nın bazı bölgelerinde diyabet hastası olduğu tahmin edilenlerin yalnızca yüzde beş ila on'u tedavi gördü. Bulaşıcı Olmayan Hastalık Risk Faktörleri İşbirliği ve Dünya Sağlık Örgütü iş birliği ile yürütülen çalışmanın yazarları, bunun tüm ülkeler için tedavi oranları ve tahminleri içeren ilk küresel analiz olduğunu belirtti. Araştırma, 140 milyondan fazla insanı kapsayan binden fazla araştırmaya dayanıyor.