Zintan sokaklarında Libya’nın merhum lideri Albay Muammer Kaddafi rejiminin son bulduğu 17 Şubat Devrimi’nin yıldönümü takip eden Libya basını, başkent Trablus'ta kutlama hazırlıkları yapan Abdulhamid ed-Dibeybe liderliğindeki Ulusal Birlikte Hükümeti’nin (UBH) düşürülmesi sloganlarıyla tankların ve ağır topçu araçların hareket ettiğini bildirdi. Bu hareketlilik, Birleşmiş Milletler (BM) Libya Özel Temsilcisi Abdoulaye Bathily’nin ‘Libya'daki mevcut durumun devam etmesinin ülkenin birliğini tehdit ettiği’ uyarısında bulunmasına neden oldu.
Başbakan Dibeybe liderliğindeki UBH’nin düşürülmesi çağrısında bulunan bu öfkeli hareketlilik Zintan şehrine ulaşırken, şehirdeki bir grup devrimci ise cuma akşamı UBH'ye çeşitli suçlamalarda bulunduğu bir açıklama yaptı. Devrimciler, yaptıkları açıklamada ‘UBH’yi tanımadıklarını’ ilan etti. Ayrıca 17 Şubat Devrimi’ne öncülük edecek, ülkeyi özgür ve adil seçimlere taşıyacak bir yüksek konsey kurulması istenen açıklamada yapıldı. Bildiride, Libya’nın tüm şehirlerindeki devrimcilere ‘devrimi yeniden rotasına oturtmak amacıyla dayanışma’ çağrısı yapıldı ve gerginliği sürdürme tehdidinde bulunuldu. UBH düşene kadar tüm seçeneklerin masada olacağı vurgulanan açıklamada, olabileceklerden tamamen BM Libya Destek Misyonu (UNSMIL) ve uluslararası toplum sorumlu tutuldu.
Bir yandan bu gelişmeler yaşanırken diğer yandan Libya'nın başkenti Trablus'un batı mahallelerinde iki silahlı grup arasında cuma günü gece yarısından sonra çatışma patlak verdi. Çatışmanın nedenlerine ilişkin herhangi bir bilgi edinilemedi. Bir görgü tanığı, çatışmanın İçişleri Bakanı İmad et-Trablusi’ye bağlı Genel Güvenlik Grubu'ndan silahlı kişilerle Cenzur’dan milis güçler arasında yaşandığını söyledi. Henüz çatışmada ölen ya da yaralanan olup olmadığıyla ilgili herhangi bir bilgiye ulaşılamadı.
Tüm bu gelişmeler, Misrata Petrol Deposu Koruma ve Muhafaza Şirketi üyelerinin, meşru taleplerinin yerine getirilmemesi durumunda UBH’ye depoyu kalıcı olarak kapatması için 10 günlük bir süre tanımasından sadece birkaç saat önce yaşandı. Misrata Petrol Deposu Koruma ve Muhafaza Şirketi üyeleri tarafından dün yapılan açıklamada, “Maaş artışları ve Libya Ulusal Petrol Şirketi çalışanlarının faydalandığı sosyal haklar da dahil olmak üzere tüm haklarımızı alana kadar depo kalıcı olarak kapatılacak” denildi. Açıklamada bir tehdit olarak deponun kapatılmasının ülke genelindeki petrol depolarını, sahalarını ve limanlarını etkileyeceği vurgulandı.
BM Libya Özel Temsilcisi Abdoulaye Bathily, dün yaptığı açıklamada, Libya'da kurumların kırılganlığı ve devlet içindeki derin bölünmelerin ‘ülkenin istikrarı için ciddi riskler oluşturduğunu’ ifade etti.
Halkın hayatını doğrudan etkilediği için ‘Libyalı yöneticilerin sorumluluklarını üstlenmeleri, karar ve eylemlerinden sorumlu tutulmaları gerektiğini’ söyleyen BM Libya Özel Temsilcisi, “Libya halkının yeterince beklediğini ve toplumsal dokuya uyumu yeniden sağlamak, ekonomiyi canlandırmak ve ulusun egemenliğini ve onurunu yeniden tesis etmek için doğu, batı ve güneydeki tüm bölgeleri birleştiren birleşik bir hükümet kurma konusunda daha fazla gecikmeyi kabul edemeyeceğini biliyoruz” şeklinde konuştu. Bathily, UNSMIL’in, barış ve adaleti sağlama, meşru kurumlar kurma ve herkes için kapsamlı, iyi bir yönetimi benimseme arayışlarında Libyalıların yanında olma konusundaki kararlılığını bir kez daha vurguladı.
Öte yandan ABD'nin Libya Büyükelçisi ve Özel Temsilcisi Richard Norland, ülkesinin, Libyalıların uzun vadeli hedeflerine ulaşma, ülkenin tüm bölgeleri için eşit kalkınmayı garanti eden birleşik bir hükümet seçme, uzun soluklu barışa ve refaha ulaşma çabalarını desteklemedeki kararlılığını yineledi. ABD’li yetkili, dün yaptığı açıklamada, “Libyalı tüm yöneticileri aralarındaki anlaşmazlıkları bir kenara bırakmaya, ulusun ortak çıkarlarını ön planda tutmaya ve Libya'yı tarihinde çok önemli olan yeni bir ana ve Libya halkının hak ettiği daha iyi bir geleceğe götürecek dürüst bir diyaloga girmeye güçlü bir şekilde teşvik ediyoruz” ifadelerini kullandı. Norland, ülkesinin Libya’nın doğusu, batısı ve güneyindeki sakinleriyle ortaklığını güçlendirmeye devam ettiğini de sözlerine ekledi.
Diğer taraftan Avrupa Birliği (AB) Libya Misyonu tarafından dün yapılan açıklamada, yalnızca birlik, barış ve refahla dolu bir geleceğe ulaşma arayışlarında Libya halkını destekleme kararlılığı vurgulandı. Bu arada AB’nin Libya Büyükelçisi Nicola Orlando, basında yer alan ‘marjinal ve tartışmalı isimlerle çeşitli görüşmeler yaparak Libya'daki siyasi sahneyi karmaşıklaştırmakla’ suçlandığı haberler karşısında sessizliğini koruyor.
Libya’nın doğusundaki Bingazi şehrinden haberler aktaran “Akhbarlibya24” adlı haber sitesine göre, Orlondo’nun gerçekleştirdiği söz konusu görüşmeler, kamuoyunda büyük bir öfkeye yol açarken, Orlando'nun ülkesine sınır dışı edilmesi istendi. UBH Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe’nin mensubu olduğu ailenin reisi Ali ed-Dibeybe ile Misrata'da yaptığı son görüşmeye değinen haber sitesi, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in ‘Almanların ve Fransızların performansıyla ilgili çekincelerinin olduğu bir dönemde’ Orlando'yu çağırıp uyardığını bildirdi.
Bir diğer gelişmede Libya Temsilciler Meclisi (TM) dün, Libya halkı arasındaki bölünmenin sürmesine karşı koyma, ülkenin çıkarları için çabaları birleştirme ve kendi ifadesiyle ‘ülkenin tarihindeki bu zor aşamanın’ üstesinden gelmek için ulusal uzlaşıyı destekleme çağrısında bulundu.
Dibeybe’den iddialara ret
UBH Başbakanı Dibeybe, hükümetinin başkent Trablus'ta 17 Şubat Devrimi'nin yıldönümü için düzenlediği kutlamaların din ve ahlakla çeliştiği iddialarını reddetti. Dibeybe, cuma akşamı yaptığı açıklamada, ‘devrime ikna olmayanlar’ diye nitelendirdiği kişileri eleştirdi.