Putin'le röportaj yapan ABD'li gazeteciye Avrupa'dan yaptırım talebi

Seyahat yasağı getirilmesi istendi

54 yaşındaki Tucker Carlson, Fox News'teki görevinden geçen yıl ayrıldı (Reuters)
54 yaşındaki Tucker Carlson, Fox News'teki görevinden geçen yıl ayrıldı (Reuters)
TT

Putin'le röportaj yapan ABD'li gazeteciye Avrupa'dan yaptırım talebi

54 yaşındaki Tucker Carlson, Fox News'teki görevinden geçen yıl ayrıldı (Reuters)
54 yaşındaki Tucker Carlson, Fox News'teki görevinden geçen yıl ayrıldı (Reuters)

ABD'nin tanınmış muhafazakar gazetecilerinden Tucker Carlson'ın Moskova'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le bir araya gelmesi Avrupa Birliği'nde rahatsızlık yarattı.

Newsweek'e konuşan Avrupa Parlamentosu'ndan vekiller, Carlson'a yaptırım uygulanabileceğini söyledi.

ABD'li gazetecinin Donald Trump'ın sözcüsü olduğunu ve Avrupa'ya seyahat yasağı uygulanması gerektiğini söyleyen eski Belçika Başkanı ve AP milletvekili Guy Verhofstadt, "Putin bir savaş suçlusu olduğuna ve ona yardım eden herkese AB yaptırımı uygulandığına göre, Dış Eylem Servisi'nin Carlson'ın dosyasını da incelemesi mantıklı olacaktır" ifadelerini kullandı.

Eski milletvekili Luis Garicano ise, Verhofstadt'ın düşüncelerini paylaştığını belirterek, "O artık bir haberci değil, Avrupa topraklarındaki en çirkin rejim için çalışan bir propagandacı" ifadelerini kullandı.

AB'nin diplomatik kolu olan Dış Eylem Servisi (EEAS), bloğun dış politikalarından sorumlu ve aynı zamanda yaptırım uygulanacak kişilerle ilgili kanıtları inceleyen birim.

Putin'le röportaj yapmak için Kremlin'e giden Tucker Carlson için yaptırım çağrıları dile getirilse de, Avrupa Parlamentosu'nun yaptırım uygulama yetkisi bulunmuyor.

Newsweek'e konuşan EEAS Sözcüsü Peter Stano, ypatırımlarla ilgili süreci gizli yürütmeyi tercih ettiklerini ancak AB kurumları içinde Carlson'a yaptırım uygulanmasıyla ilgili bir tartışma olmadığını söyledi.

Bir Avrupalı diplomat, Carlson'a seyahat yasağı uygulanabilmesi için ABD'li gazetecinin Moskova'nın saldırgan eylemleriyle bağlantısının kanıtlanması gerektiğine dikkat çekti.

Kısa süre önce Fox News'teki görevinden ayrılarak bağımsız çalışmaya başlayan Carlson, hafta başında Moskova'da görüntülenmişti.

Salı günü yayımladığı videoda Putin'le röportaj yaptığı duyuran Carlson, "Vladimir Putin'i çok sevdiğimiz için burada değiliz. ABD'yi sevdiğimiz için buradayız ve onun müreffeh ve özgür kalmasını istiyoruz" demişti.

Birçok Amerikalının, Putin'in Ukrayna'yı neden işgal ettiğini bilmediğini belirten Carlson, "Onun sesini hiç duymadınız. Bu yanlış" diye konuştu.

Birçok Batılı gazetecinin röportaj taleplerini reddeden Putin'in neden Tucker Carlson'la görüştüğü sorusuna yanıtsa Kremlin'den geldi.

Carlson'ın Batılı anaakım haber medyasının aksine "tek taraflı bir habercilik anlayışına" sahip olmadığını belirten Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, "O Rusya yanlısı değil, Ukrayna yanlısı da değil. Amerika yanlısı. Ama en azından geleneksel Anglo-Sakson medyasının tam tersi pozisyon alıyor" ifadelerini kullandı.

Vladimir Putin'in verdiği röportaj bu gece TSİ 02.00'de Carlson'ın internet sitesinden yayımlanacak.

Independent Türkçe



Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
TT

Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)

ABD ordusunun açıklamasına göre Amerika Birleşik Devletleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı bir gemiyi hedef alan yeni bir saldırı düzenleyerek "dört terörist uyuşturucu kaçakçısını" öldürdü.

Güney Komutanlığı gemiyle ilgili olarak şunları belirtti: “İstihbarat, geminin Doğu Pasifik'te bilinen bir uyuşturucu kaçakçılığı rotası üzerinde seyrettiğini ve uyuşturucu kaçakçılığı operasyonlarına karıştığını doğruladı.”

Açıklamada ayrıca, “Dört terörist uyuşturucu kaçakçısı öldürüldü ve hiçbir ABD askeri personeli yaralanmadı” denildi.

Başkan Donald Trump'ın yönetimi, aylardır Venezuela'ya deniz kuvvetleri takviyesi yaparak ve ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığını iddia ettiği teknelere yönelik ölümcül saldırılar düzenleyerek artan bir baskı uyguluyor. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu saldırılarda (son saldırı dahil) en az 99 kişi hayatını kaybetti.


Rapor: Çin, ABD tarafından finanse edilen nükleer teknoloji araştırmalarından faydalanıyor

Amerikan bayrağı (AFP)
Amerikan bayrağı (AFP)
TT

Rapor: Çin, ABD tarafından finanse edilen nükleer teknoloji araştırmalarından faydalanıyor

Amerikan bayrağı (AFP)
Amerikan bayrağı (AFP)

ABD Kongresi'nin dün yayınladığı bir raporda, Çin'in ABD Enerji Bakanlığı'ndan fon alan Amerikalı araştırmacılarla olan ortaklıklarını kullanarak Çin ordusuna hassas nükleer teknolojiye, ekonomik ve askeri uygulamaları olan diğer yeniliklere erişim sağladığı ortaya çıktı.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre raporun yazarları, Amerika Birleşik Devletleri'nin ileri teknoloji araştırmalarını korumak ve Pekin'in Amerikan vergi mükellefleri tarafından finanse edilen araştırmalardan faydalanmasını engellemek için daha fazla çaba göstermesi gerektiğinin altını çiziyor.

Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri'nde bilimsel araştırmaların korunmasını iyileştirmek için çeşitli değişiklikler önerdiler; bunlar arasında Enerji Bakanlığı tarafından Çin ile ortaklık içeren araştırmalar için fonlama kararlarına rehberlik edecek yeni politikalar geliştirilmesi de yer alıyor.

Bu soruşturma, Kongre'nin, iki ülke arasındaki teknolojik ve askeri rekabet ortamında, Amerikan araştırmalarının Çin'in askeri genişlemesini desteklemek için kullanılmamasını sağlama yeteneğini güçlendirme çabaları çerçevesinde geliyor.

Temsilciler Meclisi Çin Komünist Partisi Faaliyetleri Seçim Komitesi ve Temsilciler Meclisi Eğitim ve İşgücü Komitesi'nden araştırmacılar, Haziran 2023 ile bu yılın Haziran ayı arasında yayınlanan ve ABD Enerji Bakanlığı tarafından finanse edilen bilim insanları ile Çinli araştırmacılar arasındaki iş birliğini içeren 4 bin 300'den fazla araştırma makalesini ortaya çıkardı.

Bu makalelerin yaklaşık yarısı, Çin ordusu veya sanayi üssüyle bağlantılı Çinli araştırmacılar tarafından yazılmıştır.

Özellikle endişe verici olan, araştırmacıların federal fonların, Pentagon'un Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren Çin askeri şirketleri veri tabanında listelenen bazı şirketler de dahil olmak üzere, doğrudan Çin ordusu için çalışan Çin devletine ait laboratuvarlar ve üniversitelerle yapılan araştırma iş birliklerine aktarıldığını tespit etmeleridir.

Raporda ayrıca Amerikalı araştırmacılar ile Çin'de siber saldırılar düzenlemek ve insan hakları ihlallerinde bulunmakla suçlanan gruplar arasındaki iş birliğine de dikkat çekildi.


Moskova ve Tahran "koordinasyon yol haritası" imzaladı

Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)
Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)
TT

Moskova ve Tahran "koordinasyon yol haritası" imzaladı

Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)
Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İranlı mevkidaşı Abbas Arakçi dün Moskova'da diplomatik koordinasyon için bir "yol haritası" imzaladılar; bu, iki ülke arasındaki kapsamlı stratejik ortaklık anlaşması çerçevesinde atılan ilk pratik adım oldu.

İki bakan, ikili ilişkiler ile İran nükleer programı da dahil olmak üzere bölgesel ve uluslararası konuları kapsayan "kapsamlı ve detaylı" görüşmeler gerçekleştirdi.

Lavrov, diplomatik planın ikili iş birliği için "özel bir statü" oluşturduğunu ve yirmi yılı aşkın bir süre için koordinasyon çerçevesini belirlediğini vurgulayarak, yeni istişare planının düzenli siyasi koordinasyon mekanizmalarını derinleştirdiğini belirtti. Ayrıca Moskova'nın İran'ın barışçıl amaçlı uranyum zenginleştirmesine destek verdiğini açıklayan Lavrov, Batı'nın önlemlerini ve yaptırımlarını "yasa dışı" ve siyasi çözümlere engel olarak nitelendirdi.

Arakçi ise Tahran'ın nükleer tesislerine verilen hasara rağmen zenginleştirmeye devam edeceğini vurgulayarak, Rusya ile ilişkilerin "giderek daha yakın ve birbirine bağlı hale geldiğini" ifade etti. İmzalanan planın "iki dışişleri bakanlığının 2026-2028 dönemi için gündemini belirlediğini ve önümüzdeki üç yıl boyunca iş birliği için bir yol haritası görevi gördüğünü" kaydetti.