Mısır Fetva Kurumu Darul İfta "uzman olmayanların" dini görüşlerinin yayılmasına karşı uyarıda bulundu

Mısır Fetva Kurumu Darul İfta "uzman olmayanların" dini görüşlerinin yayılmasına karşı uyarıda bulundu
TT

Mısır Fetva Kurumu Darul İfta "uzman olmayanların" dini görüşlerinin yayılmasına karşı uyarıda bulundu

Mısır Fetva Kurumu Darul İfta "uzman olmayanların" dini görüşlerinin yayılmasına karşı uyarıda bulundu

Mısır Fetva Kurumu (Darul İfta), "uzman olmayanların" dini görüşlerini ve fetvalarını "geçersiz" olarak nitelendirdi. Darul İfta, fetva alanında uzman olmayanların bazı sosyal medya sitelerinde dolaşan fetvalarına ve dini görüşlerine karşı uyarıda bulundu.

 Mısır Müftüsü Şevki Allam, konuya ilişkin açıklamasında, "Yol gösterici bir fetva, toplumlarda istikrarı sağlamak ve aşırılık yanlısı fikirlerle mücadele etmek için önemli bir araçtır" dedi.

 Darul İfta daha önce "bilgisiz veya niteliksiz fetva vermenin veya özellikle kamu işlerinde uzman olmayan kişilerce fetva yayınlamanın tehlikesi" konusunda uyarıda bulunmuştu. Mısır Fetva Kurumu gençlere ve sosyal medyayı kullananlara sürekli olarak "doğrulamadan, araştırmadan, insanlar ve toplum üzerindeki etkilerini bilmeden söylenti yaymayın, bilgi ve haber yayınlamayın" çağrısında bulundu.

Mısır Müftüsü Cuma akşamı Darul İfta aracılığıyla yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Denetimsiz fetva toplumları yok eden her şeyden daha çok tehlikelidir. Fetva hukuki esaslara uygun değilse veya dinen meşru çerçevede yayınlanmadıysa hiç şüphesiz sorun teşkil edecek, toplum için kafa karışıklığına ve kargaşaya neden olacaktır. Metinlerin doğru anlaşılmasından ve gerçeğin tam olarak bilinmesinden hareketle verilen yol gösterici fetvalar, bilime, çalışmaya ve beceriye dayalı yapılaşma ve medeniyetleşme sürecinin vazgeçilmez bir ayağını temsil eder. Bunun nedeni, ümmete hidayet etmede ve mensuplarını İslam'ın hüküm ve amaçlarının gerçekleşmesine ciddi ve disiplinli bir şekilde katkıda bulunmaya yönlendirmede oynadığı büyük roldür.”

Mısır Temsilciler Meclisi (Parlamento) Dini Komitesi, Mart 2022'de, "fetva verme uygulamasını düzenleyen" yasanın bazı hükümlerini değiştirmek hedefiyle 61 milletvekili tarafından sunulan bir yasa tasarısını onayladı. Bu tasarıya göre önerilen değişiklikler, görsel, işitsel veya elektronik ortamda fetva verme ve din dersleri ve din işlerine ilişkin söylemlerde bulunmanın “yalnızca uzmanlara mahsus” olmasını öngördü. Bu yasayı ihlal edenler için "50 bin liradan 100 bin liraya kadar para cezası veya 6 aydan bir yıla kadar hapis cezası" gibi cezalar belirlendi.

Allam, “Darul İfta’nın fetva verme metodolojisi bilimseldir ve ilmi mirasa dayanır. Mısır fetva kurumuna bir soru sorulduğunda, cevabı metodolojisi ve birikmiş deneyimleri olan alimler verir. Kurum bazen tıp, iktisat, siyaset gibi çeşitli bilim dallarının uzmanlarına başvurur. Kurum bunu fetva vermeden önce konuyu açıklığa kavuşturmak ve tüm detaylara hakim olmak için yapar. Bu bilimsel metodoloji, sosyal medyada fetva verenlerin çoğunda, özellikle de fetva verme konusunda uzman olmayanlarda genellikle mevcut değildir. Çünkü verdikleri fetvaların gerçekliğine dair bir kanıtları ve anlayışları yok. Çağ uzmanlaşma çağıdır; bu nedenle fetva uzmanı, çeşitli alanlarda onaylanmış çalışmalara ve kanıtlanmış araştırmalara başvurmalıdır. Hele kamu işlerinde fetva meselesini uzman olmayan veya bu iş için ehil olmayan birine isnad etmek beyhudedir, çünkü bu bir emanettir. Uzmanlara başvurmak gerekir, bu nezaket değildir; aksine, uzmanlığa ve ilme saygı göstermektir.”

 



Mısırlı göçmenler Meksika’dan ABD’ye sızmaya çalışıyor

Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi’nin uluslararası uzman kuruluşlarla koordinasyon içinde düzenlediği bir önceki konferanstan (Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi Facebook sayfası) 
Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi’nin uluslararası uzman kuruluşlarla koordinasyon içinde düzenlediği bir önceki konferanstan (Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi Facebook sayfası) 
TT

Mısırlı göçmenler Meksika’dan ABD’ye sızmaya çalışıyor

Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi’nin uluslararası uzman kuruluşlarla koordinasyon içinde düzenlediği bir önceki konferanstan (Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi Facebook sayfası) 
Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi’nin uluslararası uzman kuruluşlarla koordinasyon içinde düzenlediği bir önceki konferanstan (Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi Facebook sayfası) 

Bazı Mısır vatandaşlarının Meksika'da tutuklanması, ‘yasadışı göç’ için yeni rotaların varlığı hakkında birçok soruyu gündeme getirdi.

Şarku’l Avsat’ın Meksika medyasından aktardığı habere göre, 129'u Mısırlı olmak üzere 137 göçmen ABD'ye yasadışı yollardan girmeye çalışırken tutuklandı. Meksika basını, tutuklama sürecinin koşullarının netlik kazanmamasına rağmen Akdeniz ülkelerinin topraklarına yönelik göç operasyonlarını kontrol altına almak için önlemlerini sıkılaştırdığından bahsetti. Mısırlı yetkililerin son yedi yıldır topraklarından yasadışı göç olgusunu engelleyici sıkı güvenlik önlemleri uyguladığı bir dönemde, yasadışı göç olgusu hakkında tekrar konuşulması herkesi şaşırttı.

Meksikalı yetkililerden nakledildiği üzere, Meksika Ulusal Göç Enstitüsü, insan kaçakçılığı ve uyuşturucu merkezi olarak bilinen Meksika Körfezi kıyısındaki Veracruz eyaletinde terk edilmiş bir otobüste 129 Mısırlı ve 8 Moritanyalı göçmen buldu. 

Meksika Ulusal Göç Enstitüsü yaptığı açıklamada, Federal Göçmenlik Bürosu ajanlarının, çoğunluğu Mısır'dan gelen yabancı göçmenleri taşıyan bir yolcu otobüsünün yeri hakkında ihbar aldığını ve yasal işlem başlatıldığını bildirdi. Açıklamaya göre her yolcu, isimlerinin yazılı olduğu bir bileklik takıyordu. 

Her yıl binlerce göçmen, Meksika’nın 3 bin 100 kilometrelik sınırı boyunca ABD'ye gizlice giriyor. Uluslararası Göç Örgütü (IOM) verilerine göre, 2014'ten geçen yılın sonuna kadar 7 bin 661 göçmen ABD topraklarına geçmeye çalışırken öldü veya kayboldu. Son aylarda, Meksika'da göçmenlikle ilgili yetkili makamlar, Afrika ve Asya'daki 80 ülkeden ve hatta Avrupa ülkelerinden gelen düzensiz göçmen sayısında dikkate değer bir artış olduğunu kaydetti.

Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi Başkanı Naile Gabr, “İnsan kaçakçılığı çetelerinin, yasadışı yollardan göç etmek isteyenleri kandırmak için yeni yollar aramaktan vazgeçmediğini” söyledi. Gabr, “Mısır'da ve Akdeniz bölgesindeki bazı ülkelerde güvenlik önlemlerinin sıkılaştırılmasının bu çetelerin akla gelmeyecek yollar aramaya başvurmasının nedenleri arasında olabileceğine” işaret etti.

Şarku’l Avsat’a özel açıklamalarda bulunan Gabr, Mısır'ın, yasadışı göçle mücadele stratejisiyle 2016 yılından bu yana göçmenlerin kıyılarından ayrılmasını engellemenin yanı sıra insan kaçakçılığı yapan organize suç çetelerine karşı ‘caydırıcı’ nitelikte cezalar uyguladığını açıkladı. Bu cezalar Mısır'ın göçmenler için bir geçiş ülkesi olarak görülmesine son vermeye katkıda bulundu ve ardından göçmen çeteleri faaliyetlerini yürütmek için alternatif yollar aramaya başladı. 

Gabr, “Türkiye ve Balkanlar üzerinden Avrupa ülkelerine tedavi, eğitim veya spor takımları seyahatleri gibi aldatma yöntemleri yoluyla son zamanlarda popüler olan başka yöntemler olduğunu” da sözlerine ekledi. Gabr, “Bazı Latin Amerika ülkelerinin şu anda turistleri çekmek için kolaylıklar sağladığını ve insan kaçakçılığı çetelerinin suç operasyonlarını yürütmek için bunu kullandığını” belirtti.

Gabr, çeşitli kıtalarda faaliyet gösteren uluslararası ‘insan kaçakçılığı’ çetelerinin faaliyetlerine karşı koymak için uluslararası koordinasyonun önemini vurguladı. Başkanlığını yaptığı Mısır Yasadışı Göçle Mücadele Komitesi’nin çeşitli ülkelerdeki ilgili kurum ve kuruluşlarla yürüttüğü koordinasyona işaret eden Gabr, bu ay sonunda Mısır'ın ev sahipliğinde uluslararası kurumların yanı sıra Afrika ve ABD'den yasadışı göçle mücadele kurumlarının katılımıyla düzenlenen bölgesel konferansa da değindi.

Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli ise geçtiğimiz ay İtalya'nın başkenti Roma'da düzenlenen Uluslararası Göç ve Kalkınma Konferansı faaliyetlerine katıldığı esnada “operasyonel kabiliyetlerin desteklenmesi, ekipman sağlanması, uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi ve göçmen kaçakçılığı şebekeleri tarafından istismar edilen boşlukların doldurulmasıyla sınır kontrolü ve göçmen kaçakçılığıyla mücadele alanlarında uluslararası koordinasyonun yoğunlaştırılması gerektiğini” vurguladı.

ABD’nin göç kuralları nedeniyle Meksika sınırındaki binlerce göçmen geçen Mayıs ayında yasadışı şekilde sınırı geçmek yerine sınırın Meksika tarafında kalarak resmi sığınma başvurusu yapmaya başladı.

Kovid-19 pandemisinin başlamasının ardından, Madde 42 ismiyle bilinen yeni bir göç düzenlemesi uygulanmaya başlamıştı. Madde 42, ABD'ye gelen sığınmacıların, bir mahkemeye çıkarılmadan hızlı bir şekilde sınır dışı edilmelerine olanak tanıyordu.

Pandemiye özel olarak çıkarılan bu düzenlemenin süresi cuma günü doldu. Sınır hattındaki göçmenlerin bir kısmı düzenleme değişmeden sınırı geçmeye çalışırken, on binlerce kişiyse sınırın Meksika tarafında kaldı.

Sınırı yasadışı şekilde geçen kişilerin sığınma başvuruları bazı istisnalar dışında geçersiz sayılırken, ABD'ye girişleri 5 yıl süreyle yasaklanıyor. Madde 42'nin yürürlükte olduğu üç yıllık dönemde yasadışı geçişler için böyle bir uygulama yapılmıyordu ve geri gönderilen kişilerin tekrar yasadışı giriş yaptığı vakalar sıklaşmıştı.

Sınır hattında bekleyen on binlerce göçmenin, ABD hükümeti ait bir uygulama üzerinden resmi sığınma başvurusu yapması gerekiyor.

Ancak yavaş internet bağlantısı ve teknik problemler nedeniyle bu işlemlerin çok vakit aldığı, bazı göçmenlerin ise cep telefonu ya da bilgisayarının bulunmadığı belirtiliyor.

Meksika göç ajansının paylaştığı bilgiye göre, birçoğu Haiti, Venezuela ve diğer Latin Amerika ülkelerinden olan sınır hattındaki göçmenlerin sayısı 27 bine yaklaşıyor. ABD'ye göreyse bu rakam 60 bin civarında.