İsrail, ciddi bir anayasal kriz yolunda ilerliyor

İsrail Başbakanı Netanyahu'nun resmi ziyarette bulunduğu Lefkoşa'daki Başkanlık Sarayı yakınlarında protesto gösterisi düzenlendi.
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun resmi ziyarette bulunduğu Lefkoşa'daki Başkanlık Sarayı yakınlarında protesto gösterisi düzenlendi.
TT

İsrail, ciddi bir anayasal kriz yolunda ilerliyor

İsrail Başbakanı Netanyahu'nun resmi ziyarette bulunduğu Lefkoşa'daki Başkanlık Sarayı yakınlarında protesto gösterisi düzenlendi.
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun resmi ziyarette bulunduğu Lefkoşa'daki Başkanlık Sarayı yakınlarında protesto gösterisi düzenlendi.

İsrail’deki gözlemciler, anayasal krize doğru bozulmanın başladığını, bu ayın demokrasinin en önemli bileşenlerinin, yani yargı bağımsızlığının yok edileceği bir dönüm noktası olacağını vurguluyor.

Bir yanda Netanyahu başkanlığındaki hükümet ve Adalet Bakanı Yariv Levin ile diğer yanda ise Yargıtay, Başsavcılık, Askeri Savcılık, hükümetin hukuk danışmanı, baro ve hemen hemen tüm yargı kurumları arasındaki çatışma artıyor. Yargı alanındaki yetkililer, pazartesi günü Barolar Birliği konferansı öncesinde yaptıkları açıklamada, hükümetin yalnızca hakim sayısındaki ciddi eksiklikleri görmezden gelmekle kalmayıp, ayrıca bu eksikliği yargı birimini ve Yargıtay’ı kışkırtmak için kullandığını ortaya çıkardı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre hakim sayısının azlığı ve bugün yaklaşık 800 aktif hakimin yaşadığı baskı nedeniyle mahkemelerde ilerlemeyen 55 bin dosya olduğu ortaya çıktı. Mahkemeye intikal eden bir dosyanın ortalama üç yılda kapandığı kaydediliyor. Bu süre, Batılı ülkelerdeki sürenin iki katı olarak belirtiliyor.

xcsdvf
İsrail Yüksek Mahkemesi Başkanı Esther Hayut, 3 Ağustos’ta Başbakan’ın azlini sınırlayan yasaya karşı sunulan dilekçe ile ilgili duruşmaya katıldı. (AP)

Söz konusu yetkililer, görevlerine son verilen 21 hakimin bulunduğunu ve yerlerine herhangi bir hakimin atanmadığını doğruladı. Ayrıca bu yıl sonunda 22 hakimin emekli olacağı biliniyor. Bu, yerlerine yeni hakimlerin atanmasının bütçede artış gerektirmediği anlamına geliyor. Bu durumun vatandaşı sıkıntıya uğrattığının farkında olmasına rağmen bir değişiklik yapmayan Adalet Bakanı Yariv Levin ise Hakim Atama Komitesi'nin iyileştirme davetini, onlara yönelik nefreti derinleştirmek amacıyla reddediyor. Nitekim iktidar sistemini devirme ve yargıyı zayıflatma planı kapsamında bu adımları planlı atıyor.

Protesto kampanyası liderlerinin belirttiğine göre hükümetin planı 225 yasa tasarısı veya temelli yasal değişiklikten oluşuyor. Bunlardan 84 yasa, yargı otoritesini ve hükümet sisteminde denge sağlama yeteneğini ortadan kaldırmayı amaçlıyor. 53 yasa genel olarak insan haklarını etkilemeyi amaçlarken 37 yasa ise dini baskı yaklaşımını pekiştiriyor. Kalan 30 yasa demokratik temelleri ortadan kaldırmayı ve seçimlerin bütünlüğünü sağlamayı hedeflerken 21 yasa ise ifade özgürlüğünü ve özgür medyayı etkiliyor.

dc
Adalet Bakanı Yariv Levin nisan ayında Kudüs'te Knesset önünde konuşma yaptı. (EPA)

Protesto kampanyasının ortaya çıkardığında göre hükümet, Yüksek Mahkeme Başkanı’nı en önemli yetkilerinden mahrum bırakacak bir yasa çıkarmayı planlıyor. Mahkemede çeşitli dosya ve davaları değerlendirmek üzere toplanan hakim heyetinin seçilmesi yetkisinin hakimlerin belirleneceği dijital bir sistemle değiştirilmesi planlanıyor. Muhalefet yetkilileri, bu gelişmenin Hayut'a ve gelecek ayın ortasında onun yerine geçecek olan Yargıç Yitzhak Amit'e doğrudan bir darbe indireceğine inanıyor.

Yüksek Mahkeme'nin, hükümetin planına karşı iddiaları karara bağlamak üzere 14 Eylül’de tarihi bir oturumda toplanması bekleniyor. İsrail'in kuruluşundan bu yana ilk kez, mahkeme heyeti tüm yargıçlardan (15 yargıç) oluşacak.

sxadvf
İsrail hükümeti Hukuk Danışmanı Gali Baharav-Miara. (Facebook)

Hükümetin Hukuk Danışmanı Gali Baharav-Miara, plana karşı yapılan dilekçeleri dinlemeden önce resmi tutumunu Yüksek Mahkeme'ye duyurdu. Açıkça planın iptal edilmesini tavsiye eden Miara şunları söyledi:

“Makullük Yasası, Yüksek Mahkeme'nin kapılarını hükümetin kendilerine yönelik aşırı nitelikteki mantıksız muamelesinden zarar gören her kişi veya gruba sonuna kadar kapatıyor. Böylece, hükümet gücünün keyfi ve olumsuz kullanımına karşı halkın kendisini savunması için çok önemli bir araç ellerinden alınmış oluyor.”

Mahkeme ayrıca Adalet Bakanı'nın hakimleri atayacak bir komite toplamaya mecbur bırakılması çağrısında bulundu. Bu durumdan rahatsız olan Bakan Levin, Gali Baharav-Miara’nın görevden alınacağı günün yaklaştığı imasında bulundu.

Bezalel Smotrich ve Itamar Ben Gvir gibi diğer bakanlar da Gali Baharav-Miara’yı eleştirdi. Hükümetin savunma avukatları, objektif ve profesyonel bir yanıt verebilmeleri için mahkeme oturumunun birkaç ay ertelenmesini talep etti.

Mahkemenin bu talebi reddetmesi ardından bakanlar ise mahkemenin kararlarına saygı duymamakla tehdit etti. Ancak bu durum İsrail’i ciddi bir anayasal krize sürükleyebilir. Zira her bir parti ve her bir birey tıpkı hükümet gibi mahkemeye ve yasalara isyan edebilir, böylece sistemli ve kanunlu bir devlet olmayabilir. Böyle bir adımın sadece İsrail'de değil, aynı zamanda uluslararası statüsünde de geniş yansımaları olabilir.



Trump: Kazakistan İbrahim Anlaşmaları'na katılacak

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Trump: Kazakistan İbrahim Anlaşmaları'na katılacak

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, bugün Kazakistan'ın İsrail ile Müslüman çoğunluklu ülkeler arasındaki ilişkileri normalleştiren İbrahim Anlaşmaları'na katılacağını duyurdu.

Bu açıklama, Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev arasında gerçekleşen bir telefon görüşmesi sonrasında yapıldı.

Trump, Truth Social platformunda şunları yazdı: "Normalleşmeyi resmileştirmek için yakında bir imza töreni duyuracağız ve bu güçler kulübüne katılmak isteyen birçok ülke daha var."

 Kazakistan'ın İsrail ile halihazırda tam diplomatik ve ekonomik bağları var, bu da hareketin büyük ölçüde sembolik olacağı anlamına geliyor.

Trump, ABD'nin uzun süredir Rusya'nın hakimiyetinde olan ve giderek Çin'in de ilgi odağı haline gelen bölgede nüfuz kazanmaya çalıştığı bir dönemde, dün Beyaz Saray'da Tokayev ve dört Orta Asya lideriyle bir araya geldi.


Güvenlik Konseyi, Suriye Devlet Başkanı ve İçişleri Bakanı'na yönelik yaptırımları kaldırdı

TT

Güvenlik Konseyi, Suriye Devlet Başkanı ve İçişleri Bakanı'na yönelik yaptırımları kaldırdı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

BM Güvenlik Konseyi, pazartesi günü Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi planlanan Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'ya yönelik yaptırımları kaldırdı.

ABD tarafından dün hazırlanan bir karar tasarısı, Suriye İçişleri Bakanı Enes Hattab'a yönelik yaptırımları da kaldırdı.

Karar tasarısına 14 ülke destek verirken, Çin çekimser kaldı.

Güvenlik Konseyi, "Suriye'nin egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve ulusal birliğine tam saygı" taahhüdünü yineledi. Ayrıca, Suriye'nin tam, güvenli, hızlı ve engelsiz insani yardım erişimi sağlama ve terörizmle mücadele etme taahhüdünü memnuniyetle karşıladı. Güvenlik Konseyi kararı ayrıca, Suriye'nin "yabancı terörist savaşçıların" oluşturduğu tehdidi ele almasını, tüm Suriyelilerin insan haklarını korumasını, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele etmesini, geçiş dönemi adaletini ilerletmesini, kalan kimyasal silahları ortadan kaldırmasını ve kapsayıcı, Suriye liderliğinde bir siyasi süreç başlatmasını beklediğini belirtti.

ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, kararı memnuniyetle karşılayarak, "Konsey, bu metnin kabulüyle Suriye'nin yeni bir döneme girdiğine dair güçlü bir siyasi mesaj vermiştir" dedi. Çin ise oylamada çekimser kalırken, Çin Büyükelçisi Fu Cong, Suriye'de "kırılgan güvenlik durumundan" "faydalanabilecek" "yabancı terörist savaşçıların" varlığından özellikle endişe duyduğunu belirterek, Konsey'in durumu tam olarak değerlendirmemiş olmasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Suriye'ye Hoş Geldiniz

Suriye Dışişleri Bakanlığı ise Güvenlik Konseyi oylamasının ardından Suriye'ye ve halkına verdiği destekten dolayı ABD'ye teşekkürlerini iletti. Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, "X" platformunda yaptığı paylaşımda, "Suriye, ABD ve dost ülkelere Suriye'ye ve halkına verdikleri destekten dolayı teşekkürlerini sunar" ifadesini kullandı. Şeybani, Suriye diplomasisinin "engelleri ortadan kaldırma ve daha açık ve istikrarlı bir Suriye geleceğine giden yolu açmada aktif varlığını ve istikrarlı ilerleme kaydetme yeteneğini" bir kez daha teyit ettiğini belirtti.

Eş-Şara'ya yönelik yaptırımların resmen kaldırılması büyük ölçüde sembolik nitelikte; zira benzer adımlar, başkanlık görevi sırasında Suriye dışına çıkmak zorunda kaldığı her seferinde atılmıştı. Varlık dondurma ve silah ambargosu da kaldırılacak. ABD Başkanı Donald Trump, eş-Şara'nın savaştan zarar görmüş ülkesinde barışa doğru "iyi ilerleme" kaydettiğini söylemesinin ardından, 10 Kasım'da Suriye Devlet Başkanı'nı görüşmeler için ağırlayacak.

sdfg
Trump ve Eş-Şara'nın geçen mayıs ayında Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmeden (AP)

Bu, eş-Şara'nın Washington'a ilk ziyareti olsa da eylül ayında Birleşmiş Milletler'e yaptığı ve on yıllardır New York'ta BM Genel Kurulu'na hitap eden ilk Suriye devlet başkanı olduğu tarihi ziyaretinin ardından ABD'ye yapacağı ikinci ziyaret olacak. Geçtiğimiz yılın sonlarında yönettiği güçler tarafından Beşşar Esed'i deviren eş-Şara, mayıs ayında ABD başkanının bölge turu sırasında Riyad'da Trump'la ilk kez bir araya geldi. Washington, eş-Şara liderliğindeki silahlı grup Heyet Tahrir eş-Şam'ı geçen temmuz ayında terör örgütleri listesinden çıkardı. Şam, pazar günü yaptığı açıklamada, Suriye devlet başkanının Washington'da kalan yaptırımların kaldırılması, yeniden yapılanma ve terörle mücadele gibi konuları görüşeceğini belirtti.


Trump, uluslararası istikrar gücünün "çok yakında" Gazze'ye konuşlandırılmasını bekliyor

Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)
Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)
TT

Trump, uluslararası istikrar gücünün "çok yakında" Gazze'ye konuşlandırılmasını bekliyor

Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)
Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)

ABD Başkanı Donald Trump, ABD'nin BM Güvenlik Konseyi'ne Trump'ın barış planını desteklemeyi amaçlayan bir karar taslağı sunacağını açıklamasından bir gün sonra, uluslararası istikrar gücünün Gazze'ye "çok yakında" ulaşmasını beklediğini söyledi.

Cumhuriyetçi başkan, Beyaz Saray'da Orta Asya ülkelerinin liderleriyle yaptığı bir toplantıda, İsrail ile Hamas arasındaki ateşkesin yürürlüğe girmesinden yaklaşık bir ay sonra hala vahim bir insani durumla karşı karşıya olan Gazze Şeridi'ne uluslararası gücün konuşlandırılmasıyla ilgili bir gazetecinin sorusuna yanıt olarak, "Çok yakında olacak. Ve Gazze'de işler çok iyi gidiyor" ifadelerini kullandı.

Öte yandan Trump, İran'ın ABD yaptırımlarının kaldırılmasını talep ettiğini ve konuyu görüşmeye açık olduğunu ifade etti.

"Açıkçası, İran yaptırımların kaldırılması olasılığını soruyor. ABD'nin İran'a uyguladığı çok ağır yaptırımlar var ve bu da işleri zorlaştırıyor" diyen Trump, "Bunu duymaya açığım ve neler olacağını göreceğiz, ancak bu fikre de açığım" şeklinde konuştu.