Çin, Nijer krizinde "arabuluculuk rolü" oynamayı planlıyor

Nijer Başbakanı Ali Mahamane Lamine Zeine (Reuters)
Nijer Başbakanı Ali Mahamane Lamine Zeine (Reuters)
TT

Çin, Nijer krizinde "arabuluculuk rolü" oynamayı planlıyor

Nijer Başbakanı Ali Mahamane Lamine Zeine (Reuters)
Nijer Başbakanı Ali Mahamane Lamine Zeine (Reuters)

Çin'in Niamey Büyükelçisi Jiang Feng, Nijerya ulusal televizyonuna verdiği röportajda, Çin hükümetinin Nijer'deki siyasi krizde "arabuluculuk rolü" oynamayı planladığını söyledi.

Feng, askeri rejim tarafından atanan Nijer Başbakanı Ali Mahamane Lamine Zeine ile yaptığı görüşme sonrasında, Çin hükümetinin Nijer krizine siyasi bir çözüm bulmak için bölgedeki ülkelere tam saygı göstererek iyi niyet ve arabulucu rolü oynamayı planladığını aktardı.

Çinli yetkili, Pekin’in her zaman diğer ülkelerin iç işlerine karışmama ilkesine sadık kaldığını ve Afrika ülkelerini kendi sorunlarını çözmeye teşvik ettiğini vurguladı.

Çin, özellikle enerji sektöründe Nijer'in önemli bir ekonomik ortağı.

İki ülke, ham petrolün (Nijer'in güneydoğusunda) Agadem yataklarından Benin'in Sömbeki limanına ihraç edilmesi amacıyla 2 bin kilometre uzunluğunda, Afrika'nın en uzun petrol boru hattının inşası üzerinde çalışıyor.

Agadem sahaları, Nijer'in güneyindeki Zinder'de, sermayesinin çoğunluğuna Çinli şirketin sahip olduğu, günlük 20 bin varil üretim kapasiteli bir rafineri kuran Çin Ulusal Petrol Grubu (CNPC) tarafından işletiliyor.

Darbeden sonra Nijerya, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu'nun (ECOWAS) kararlaştırdığı yaptırımların uygulanmasıyla Nijer'e elektrik tedarikini durdurdu.



Netanyahu'nun Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi'ne katılımının teyit ve ardından iptal edilmesinin ardındaki gerçekler

İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump'ın katılımıyla Knesset'te konuşmasını yaparken (AFP)
İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump'ın katılımıyla Knesset'te konuşmasını yaparken (AFP)
TT

Netanyahu'nun Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi'ne katılımının teyit ve ardından iptal edilmesinin ardındaki gerçekler

İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump'ın katılımıyla Knesset'te konuşmasını yaparken (AFP)
İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump'ın katılımıyla Knesset'te konuşmasını yaparken (AFP)

Ahmed Abdulhekim

Kahire ve Tel Aviv'in, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Gazze ile ilgili Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi'ne katılacağını duyurması ve ardından katılımın hızla iptal edilmesi, Kızıldeniz sahillerindeki tatil beldesinde düzenlenen zirve ile ilgili kafa karışıklığına yol açtı. Bu durum, zirveye katılacak davetlilerin listesinde Netanyahu'nun adının daha önce yer almaması sebebiyle, bu kararın alınmasının ve ardından geri adım atılmasının arkasındaki nedenler hakkında bir dizi soruyu tetikledi.

 

İsrail medyası ile Mısır Cumhurbaşkanlığı, Netanyahu'nun zirveye katılacağını vurgularken, Mısır Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada Netanyahu’nun katılımına ilişkin davetin, ABD Başkanı Donald Trump ile Mısırlı mevkidaşı Abdulfettah es-Sisi arasında, bu sabah Trump İsrail'de iken İsrail Başbakanı Netanyahu eşliğinde gerçekleşen bir telefon görüşmesi sırasında, Trump’tan geldiği doğrulandı. Sisi’nin Netanyahu ile de görüştüğünün belirtildiği açıklamada, “Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın katılacağı barış zirvesine Netanyahu’nun da katılması kararlaştırıldı” denildi.

Ancak Mısır Cumhurbaşkanlığı, çok geçmeden Netanyahu'nun “dini bayram” nedeniyle zirveye katılamayacağını duyurdu. Bu, Trump'tan aldığı daveti öven İsrail Başbakanlık Ofisi'nin de belirttiği aynı gerekçeydi.

Davet nasıl gerçekleşti?

The Independent Arabia'nın bu sabah başlamadan önce incelediği Şarm el-Şeyh Zirvesi'nin nihai davetli listesine göre, Netanyahu katılımcı liderler arasında değildi. Şarku’l Avsat’ın Amerikan internet sitesi Axios'tan aktardığı habere göre Netanyahu'ya davet, Tel Aviv'de Başkan Trump'ı kabul etmesinin ardından yapıldı. İnternet sitesi, ismi açıklanmayan bir kaynağa dayanarak, “Netanyahu'nun Şarm el-Şeyh Zirvesi'ne katılması, Başkan Trump'ın Netanyahu ile birlikte Ben Gurion Havalimanı'ndan Knesset'e ABD başkanlık limuzininde yaptığı yolculuk sırasında planlandı” dedi.

Axios, “Muhabirinin Başkan Trump ile İsrail'e giderken Başkanlık uçağında yaptığı röportajda, Trump'ın Netanyahu'nun konferansa davet edilmediğinden haberi olmadığını ve davetlerin Mısırlılar tarafından yapıldığını söylediğini” bildirdi. Site haberinde, “Trump’ın, limuzuni ile havalimanından Knesset'e giderken Netanyahu'ya katılmasının daha iyi olacağını söylediğini” belirtti ve ismi açıklanmayan kaynaktan aktardığına göre, Netanyahu da Trump'ın davetini kabul etti.

Axios'un üst düzey bir ABD yetkilisine dayandırdığı habere göre, “Bundan sonra Başkan Trump, Gazze'deki savaşın başlangıcından bu yana görüşmeyen Sisi ve Netanyahu arasında arabuluculuk yapmaya başladı. ABD Başkanı, Mısır Cumhurbaşkanı'nı arayarak Netanyahu'yu zirveye davet etmesini istedi. Kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanı Sisi ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında temas kuruldu ve Netanyahu, Şarm el-Şeyh Konferansına resmen davet edildi.”

Sisi ve Netanyahu arasında Trump'ın da katıldığı bir telefon görüşmesi yapıldığına dair haberler İsrail medyasında yer alırken, Mısır Cumhurbaşkanlığı, İsrail Başbakanı ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Şarm el-Şeyh Zirvesine katılacağını doğruladı. Açıklamada, “Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını pekiştirmek ve anlaşmaya bağlılığı teyit etmek için barış zirvesine katılacak” denildi. Yine açıklamada, Netanyahu ve Trump'ın pazartesi günü İsrail'den Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah es-Sisi ile bir telefon görüşmesi yaptığı da belirtildi. Yaklaşık bir saat sonra ise Mısır Cumhurbaşkanlığı, Netanyahu'nun “dini bayram” nedeniyle zirveye katılamayacağını duyurdu. Başkan Trump'ın, Sisi ile yaptığı telefon görüşmesi sırasında İsrail Başbakanı'nın zirveye katılmasını önerdiğini yineledi.

İptal nedeniyle ilgili 3 farklı anlatı

Netanyahu'nun Başbakanlık Ofisi, Başkan Trump'tan aldığı davete atıfta bulunarak, Şarm el-Şeyh Zirvesine katılamamasının nedenini “dini bayrama” bağladı. İsrail Başbakanı, ABD Başkanı'na davet için teşekkür etti ve zirve tarihinin pazartesi akşamı başlayıp salı günü gün batımına kadar devam eden Simhat Tora bayramının başlangıcına denk gelmesi nedeniyle zirveye katılamayacağını belirtti.

Buna karşılık, İsrail gazetelerinde zirveye katılmamasının gerçek nedenleri konusunda çelişkili haberler yer aldı. Israel Hayom gazetesinin haberine göre, Netanyahu'nun Şarm el-Şeyh Zirvesi'ne katılımı, başta Türkiye olmak üzere birçok ülkenin güçlü muhalefeti sonrasında iptal edildi. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Başbakanı'nın zirveye katılması durumunda zirveye katılmayacağı tehdidinde bulundu. Türk medyası, savaş suçları işlediği için Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından hakkında tutuklama kararı verilen İsrail Başbakanı'na yapılan davet nedeniyle, Erdoğan'ın Şarm el-Şeyh Zirvesi'ne katılmama kararı aldığını, ancak Netanyahu'nun zirveye katılmayacağını öğrendikten sonra zirveye katılmaya karar verdiğini aktardı.

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani de aynı tutumu benimsedi. Irak Haber Ajansı, ismi açıklanmayan kaynaklara dayanarak, Sudani'nin “hem Mısır hem de Amerikan taraflarına, Netanyahu'nun katılması halinde Irak'ın zirveden çekileceğini bildirdiğini ve Irak’ın bu pozisyonunda kararlı olduğunu” söyledi. Sudani “Mısır tarafının Netanyahu'ya Şarm el-Şeyh Zirvesine katılması için resmi bir davette bulunmadığını, Trump'ın Netanyahu'yu getirmeye çalıştığını ve katılımını sağlamak için diplomatik temaslarda bulunduğunu” açıkladı. Irak Haber Ajansı, “diğer katılımcıların tutumlarının Irak'ınkine benzer olduğunu ve bu nedenle Trump'ın Netanyahu'yu Şarm el-Şeyh Zirvesine getirme girişiminin başarısız olduğunu” bildirdi. Öte yandan, İsrailli Yedioth Ahronoth gazetesi, Mısır Cumhurbaşkanı’nın Netanyahu'yu davet etmediğini ve Mısır ile Arap dünyasının İsrail Başbakanı’nın zirveye katılımını reddettiğini bildirdi.

Mısır Cumhurbaşkanı ve Amerikalı mevkidaşı, 20 ülkenin liderleri ile BM Genel Sekreteri António Guterres'in katıldığı Gazze ile ilgili Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi’ne eş başkanlık ediyor. Zirve, ABD, Mısır, Katar ve Türkiye'nin Gazze'deki savaşı sona erdirmek için arabuluculuk yaptığı ve ilk aşamalarında İsrailli rehinelerin Filistinli tutuklular ile takasını öngören bir anlaşmaya varılmasının ardından gerçekleşti. Anlaşmanın ilk aşaması ayrıca İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden kademeli olarak çekilmesini de onaylıyor. Bir sonraki aşama ise Hamas'ın silahsızlandırılmasını ve yönetimden ayrılarak yerine “Trump başkanlığındaki yeni bir uluslararası geçiş organının gözetim ve denetimine tabi, teknokrat ve siyasi olmayan bir Filistin komitesi” kurulmasını öngörüyor.


Savaşın sonunu ilan eden Trump barışı müjdeliyor

Savaşın sonunu ilan eden Trump barışı müjdeliyor
TT

Savaşın sonunu ilan eden Trump barışı müjdeliyor

Savaşın sonunu ilan eden Trump barışı müjdeliyor

ABD Başkanı Donald Trump, dün İsrail ve Mısır da dahil olmak üzere bölgeye yaptığı kısa ziyaretle Gazze'deki savaşı sona erdirme planını pekiştirdi. Ziyaret, İsrail ile Hamas arasında esir değişiminin başlamasıyla eş zamanlı olarak gerçekleşti.

Trump, savaşın sona erdiğini ve anlaşmanın geçerli olacağına dair güvenini ilan ederek, bölge için "barış" ve "yeni bir şafak"ın habercisi oldu. Trump, dün Mısır, Türkiye ve Katar liderleriyle birlikte Mısır'ın Şarm el-Şeyh kentinde savaşı sona erdirme anlaşmasını imzaladı ve bu olayı "Ortadoğu için büyük bir gün" olarak nitelendirdi.

ABD Başkanı, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile birlikte, çok sayıda ülke ve uluslararası kuruluştan lider ve temsilcinin katıldığı Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi'ne başkanlık etti. Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman, zirveye kendi adına katılmak üzere Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan'ı görevlendirdi.

Trump, Arap ve İslam liderlerinin anlaşmaya varma çabalarını övdü ve Suudi Veliaht Prensi'nin bölgede barış ve istikrarı sağlamadaki rolünü takdir etti. Trump, "O ilham verici bir lider... ve ülkesi için harika bir iş çıkardı" ifadelerini kullandı.

Sisi ise Trump'a seslenerek, "Gerçek liderliğin savaş açmakta değil, savaşları sona erdirme becerisinde olduğunu kanıtladın" dedi. "İki devletli çözüm" çağrısını yineleyen Sisi, "Filistinlilerin İsrail ile birlikte bağımsız bir devlete sahip olma hakkı olduğunu" ifade etti.

Trump, Şarm El-Şeyh'e varmadan önce Knesset'e yaptığı açıklamada, hem İsrailliler hem de Filistinliler için "uzun bir kabusun" nihayet sona erdiğini belirterek, "bölgeyi tüketen kaos güçlerinin tamamen yenildiğini" söyledi. Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve muhalefet lideri Yair Lapid'i barış sürecini kolaylaştırmak için iş birliği yapmaya çağırdı.


Ekvador'da silahlı bir grubun düzenlediği saldırıda 6 kişi öldü, 17 kişi yaralandı

Ekvadorlu askeri personel, 12 Ekim 2025'te Ekvador'un Los Chasques kentinde bir araçta arama yapıyor (EPA)
Ekvadorlu askeri personel, 12 Ekim 2025'te Ekvador'un Los Chasques kentinde bir araçta arama yapıyor (EPA)
TT

Ekvador'da silahlı bir grubun düzenlediği saldırıda 6 kişi öldü, 17 kişi yaralandı

Ekvadorlu askeri personel, 12 Ekim 2025'te Ekvador'un Los Chasques kentinde bir araçta arama yapıyor (EPA)
Ekvadorlu askeri personel, 12 Ekim 2025'te Ekvador'un Los Chasques kentinde bir araçta arama yapıyor (EPA)

Ekvador'da pazar akşamı ülkenin güneybatısındaki Guayaquil'de futbol maçı sırasında silahlı bir grup tarafından düzenlenen saldırıda altı kişi öldü, 17 kişi yaralandı. Polis dün yaptığı açıklamada, saldırının uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı olduğundan şüphelenildiğini duyurdu.

Bir polis kaynağı gazetecilere, pazar günü yerel saatle 23:00 civarında (Pazartesi günü 04:00 GMT) "altı veya yedi kişinin" motosikletlerden ve iki dört çeker araçtan inerek "ateş açtığını" söyledi.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre silahlı çatışmada yapılan ön incelemede, tüfek veya tabancalardan atılan en az 85 mermi tespit edildi.

İki kişi olay yerinde hayatını kaybederken, dört kişinin de hastanede hayatını kaybettiği bildirildi.

Futbol maçını izleyen üç çocuk da dahil olmak üzere yaralıların bacaklarında, ayak bileklerinde ve kaburgalarında yaralanmalar meydana geldi.

sdfrg
Ekvadorlu askeri personel, 12 Ekim 2025'te Ekvador'un Los Chasques kentinde bir araçta arama yapıyor (EPA)

Polis, ölenlerden ikisinin sabıkalı olduğunu ve saldırının uyuşturucu ticaretindeki bir güç mücadelesine bağlandığını belirtti.

Polise iki şüphelinin tutuklandığını belirtti.

Ülkenin Pasifik kıyısında önemli limanları bulunuyor. Bu da onu Kolombiya ve Peru gibi komşu ülkelerde üretilen kokainin Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'ne ihraç edildiği ana merkezlerden biri haline getiriyor.

Hükümet verilerine göre, Güney Amerika'da üretilen kokainin yüzde 70'inden fazlasının Ekvador limanları üzerinden ihraç edildiği tahmin ediliyor.

Başkan Daniel Noboa'nın organize suçla mücadele çabalarına rağmen, yaklaşık 18 milyonluk ülkede yılın ilk altı ayında 4 bin 600'den fazla cinayet kaydedildi; bu sayı, 2024'ün aynı dönemine kıyasla yüzde 47'lik bir artışı temsil ediyor.