İsveç, Avrupa'daki uzay yarışını kazanmak için yeni bir adım atıyor

Ukrayna savaşı, Avrupa'nın kendi uydularını uzaya göndermekte ne kadar geride olduğunu bir kez daha gösterdi

Esrange üssündeki araştırmalar, İsveç Ulusal Uzay Ajansı'yla ortak yürütülüyor (SSC)
Esrange üssündeki araştırmalar, İsveç Ulusal Uzay Ajansı'yla ortak yürütülüyor (SSC)
TT

İsveç, Avrupa'daki uzay yarışını kazanmak için yeni bir adım atıyor

Esrange üssündeki araştırmalar, İsveç Ulusal Uzay Ajansı'yla ortak yürütülüyor (SSC)
Esrange üssündeki araştırmalar, İsveç Ulusal Uzay Ajansı'yla ortak yürütülüyor (SSC)

İsveç, Avrupa'da Rusya dışında yörüngeye uydu fırlatan ilk uzay üssünü kurmayı hedefliyor. 

Devlete ait İsveç Uzay Şirketi (SSC), Kuzey Kutup Dairesi'ne yaklaşık 195 kilometre uzaklıktaki Esrange Uzay Üssü'ndeki çalışmalarının son safhasına geldi.

İsveç'in kuzeyindeki Kiruna kasabasının yaklaşık 40 kilometre doğusunda yer alan ve 1966'da kurulan üs, ilk etapta Avrupa Uzay Ajansı'na aitti. Arazinin mülkiyeti, 1972'de yeni kurulan SSC'ye devredildi. 

SSC'nin üst düzey yetkililerinden Stefan Gustafsson, Birleşik Krallık'ın önde gelen gazetelerinden Guardian'a "Birinci olacağımıza inanıyorum" dedi. Gustafsson, hangarların ve sıvı yakıt sistemlerinin hazır durumda olduğunu, fırlatma rampalarında da son aşamaya gelindiğini belirtti.

Firma, Avrupa'daki uzay yarışında başlıca Norveç'in Andoya Uzay Merkezi ve BK'nin SaxaVord roket fırlatma üssüyle mücadele ediyor. 

SSC yetkilisi, planlarda aksama yaşanmaması durumunda ilk uydu fırlatmasının ilkbaharda gerçekleştirileceğini söyledi.

Bunun başarıya ulaşması halinde Esrange üssünü 2030'a kadar bir "hızlı fırlatma" merkezine dönüştürmeyi hedeflediklerini belirten Gustafsson, "Bir gece önceden gönderilmesi istenen uyduları ertesi gün fırlatabileceğiz" dedi.

Gustafsson, geçen yıl 24 Şubat'ta Ukrayna savaşının çıkmasıyla çalışmalarını hızlandırdıklarını ifade ederek, şunları söyledi: 

Ukrayna savaşının başlamasından sonra Avrupa'nın kendi uydu fırlatma kapasitesine sahip olmadığı daha da belirginleşti. Bu açıdan Rusya'ya ve Kazakistan'daki Rus fırlatma üssü Baykonur'a bağımlıyız. Ayrıca bunlar Avrupa Uzay Ajansı'yla Rusya arasındaki teknik işbirliğini de gerektiriyor.

Guardian'ın paylaştığı verilere göre geçen yıl itibarıyla yörüngede 6 bin 905 aktif uydu yer alıyor. 2021'deyse bu sayı 4 bin 800'dü.

Telekomünikasyon, internet altyapısı, araştırma çalışmaları ve ulusal güvenlik ihtiyaçlarının karşılanması için her hafta ortalama 50 yeni uydu yörüngeye fırlatılıyor. Önceki 10 yılda fırlatılan 4 bin 600 uyduya kıyasla 2022 ila 2031'de yörüngeye yaklaşık 18 bin 500 küçük uydunun fırlatılması bekleniyor.

Öte yandan SSC'nin Esrange üssünden fırlattığı TEXUS-58 roketinin nisanda Norveç'e düşmesi de gündem olmuştu. Firma, roketin 250 kilometre irtifaya ulaştıktan sonra arıza nedeniyle düştüğünü bildirmişti.

Yerleşim yerine 10 kilometre yakına düşen roket, daha sonra helikopterle İsveç'e geri götürülmüştü. 

Norveç Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamadaysa atışla ilgili bilgilendirmede bulunulmadığı belirtilmiş ve "Norveç sınırında herhangi bir izinsiz eyleme izin verilemez" denmişti.

Indepedent Türkçe



Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
TT

Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)

Bir analiste göre Donald Trump, muhafazakar yorumcu Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından Demokrat Parti'yi yasaklamayı planlıyor olabilir.

CNN'den Jamal Simmons, Trump ve Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Yardımcısı Stephen Miller'ın son yorumlarının Birleşik Devletler'deki iki partili sistemin geleceği konusunda "kesinlikle endişe verici" olduğunu söyledi.

Kirk suikastının siyasi etkisini ele almak üzere Kaitlan Collins'in The Source programına katılan Simmons, şunları söyledi:

Başkan aşırılıkçı örgütlere karşı harekete geçeceğini söyledikten sonra özel kalem müdürü yardımcısı da bugün çıkıp Demokrat Parti'yi aşırılıkçı örgüt diye niteledi. Bu da şu soruyu akla getiriyor: Birleşik Devletler Başkanı, Demokrat Parti'yi yasaklayacak mı? Gidişat bu yönde mi? Birleşik Devletler Başkanı, Adalet Bakanlığı'nı Demokrat Parti'nin üzerine mi salacak?

Endişesinin bu olup olmadığı sorulduğunda Simmons, şu cevabı verdi:

Kesinlikle endişe verici. Bu başkan, siyasi düşmanlarını hedef almak için Adalet Bakanlığı'nı kullanmaya istekli olduğunu gösterdi. Bu, ülkedeki iki partili demokratik sistem hakkında çok ciddi sorular ortaya çıkarıyor.

Trump yönetimindeki üst düzey isimler pazartesi günü, kamuoyuna herhangi bir kanıt sunmadan, cinayetin organize bir sol görüşlü terör planının sonucu olduğunu iddia etti. Arkasındaki grupların peşine düşeceklerine söz verdiler.

Kirk'ün podcast'inin Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in sunduğu özel bölümüne katılan Miller, "Bu suikasta yol açan organize kampanyaya duyduğumuz tüm öfkeyi, bu terör ağlarını kökünden söküp atmak için kullanacağız" dedi.

Vance ayrıca program sırasında, "sol görüşlü aşırılığın" Kirk'ün öldürülmesinin "nedenlerinden biri" olduğunu söyledi.

Trump geçen hafta, Demokratlardan sandıkta "intikam" almak istediğini söylemişti; bu da en azından partinin seçim rakibi olacağına hâlâ inandığını gösteriyor. Ardından şunları eklemişti:

Sorun soldaki radikaller; onlar acımasız, korkunç ve politik açıdan kurnazlar.

Ağustosta verdiği bir röportajda Miller, "Demokrat Parti siyasi bir parti değil. Yurtiçindeki bir aşırılıkçı örgüt" demişti.

Demokrat Parti, Amerikan vatandaşları için savaşmıyor, onları umursamıyor veya temsil etmiyor.  Sadece azılı suçluların, çete üyelerinin, yasadışı göçmen katillerin ve teröristlerin savunulmasına adanmış bir kuruluştur.

Independent Türkçe


Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
TT

Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)

Fizikçiler, gizemli "hayalet parçacıkların" keşfi karşısında yıllardır şaşkınlık içinde.

Elektrik yükü olmayan bu nötr atom altı parçacıkların bilimsel adı "nötrinolar". Elektrik veya manyetik kuvvetlerle yakalanamayan bu parçacıklar, fiziksel maddelerin içinden rahatça geçebiliyor.

Ancak parçacık fizikçileri Çin'in tepelerindeki fütüristik bir yeraltı gözlemevindeki yeni sıvı kubbe sayesinde bu zor yakalanan parçacıkları gözlemleyerek gizli bilimsel sırları ortaya çıkarmayı umuyor.

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir maddeyi barındırırken, nötrinolar yakındaki iki nükleer santral aracılığıyla sürekli yer altından besleniyor. İnce bir akrilik tabakayla kaplı küresel yapının tamamıysa 45 bin ton saf suyla dolu koruyucu bir silindir içinde duruyor.

Nötrinolar sintilatördeki protonlarla çarpışınca, günde yaklaşık 50 adet olmak üzere, çok küçük ama kaydedilebilir flaşlar yayıyor. Dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, nötrinoları uzaktan izliyor, ölçüyor ve kütlelerine göre sıralıyor.

Dünya çapında 700 fizikçiyle işbirliği yapan Çin Bilimler Akademisi'nden Wang Yifang, The Times'a şöyle diyor: 

Nötrino kütlesinin hiyerarşisini öğreneceğiz ve bu sayede parçacık fiziği, nötrinolar ve kozmoloji için bir model oluşturabiliriz.

Nötrinolar, süpernova patlamalarının yıldız füzyonları tarafından üretilebildikleri için evrendeki en bol parçacıklar. Wang, atom altı parçacıklar üzerine yapılan bu araştırmanın "evreni anlamamıza" katkı sağlayabileceğini söylüyor.

Bilim insanı günde 50 adet olmak üzere 100 bin flaş üretmenin ve istatistiksel açıdan anlamlı okumalar elde etmenin sadece 6 yıl süreceğini düşünüyor.

Nötrinolar ilk kez 1930'da Avusturyalı fizikçi Wolfgang Pauli tarafından öngörülmüştü. Pauli, elektrik yükü veya kütlesi olmayan ve maddeden serbestçe geçebilen bir parçacığın var olabileceği teorisini ortaya atmıştı. Araştırmaya göre, bir saniyede yaklaşık 100 trilyon nötrino vücudumuzdan geçiyor.

Bu keşif üzerine Pauli, "Korkunç bir şey yaptım. Saptanamayan bir parçacık olduğunu varsaydım" demişti. Fizikçi, kimsenin bir nötrino yakalayamayacağına dair bir kasa şampanya üzerine bahse girmişti. Ancak çeyrek asır sonra bu bahsi kaybetti.

Artık elektron, müon ve tau isminde üç tür nötrino olduğunu ve her birinin diğerine dönüşebildiğini biliyoruz. Bilim insanları bunları analiz ederek neden "madde"nin "antimadde"den daha fazla olduğu gibi, bilimin en büyük gizemlerini çözmenin anahtarını bulabilir.

Independent Türkçe


Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
TT

Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)

Fransa, İsrail'in dün Gazze'ye yönelik başlattığı kara harekatını kınayarak, Binyamin Netanyahu hükümetine "artık askeri gerekçesi kalmayan bu yıkıcı harekata son vermesi" çağrısında bulundu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "açlık, temel ihtiyaç maddeleri ve acil bakıma erişimin yetersizliği ile karakterize edilen son derece ciddi insani ve sağlık durumu"na dikkat çekerek, İsrail'e "Gazze'ye insani yardım girişine yönelik tüm kısıtlamaları derhal kaldırması" ve "ateşkes sağlanması ve tüm rehinelerin serbest bırakılması amacıyla müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlatılması" çağrısını yineledi.