İran, döviz kaynaklarını kullanmak için işlemlerin başlatılması konusunda Katar ile anlaştı

İran'ın, Güney Kore'de ABD'nin yaptırımları nedeniyle dondurulan yaklaşık 5,6 milyar avroluk petrol geliri, ABD ile tutuklu takası kapsamında serbest bırakılarak Katar'daki bankalara aktarılmıştı

(AA)
(AA)
TT

İran, döviz kaynaklarını kullanmak için işlemlerin başlatılması konusunda Katar ile anlaştı

(AA)
(AA)

İran Merkez Bankası, ABD ile tutuklu takası kapsamında serbest bırakılan yaklaşık 5,6 milyar avroluk döviz kaynaklarının kullanılması amacıyla bankacılık işlemlerinin başlatılması konusunda Katar ile anlaştığını duyurdu.

İran resmi haber ajansı IRNA'nın Merkez Bankasının açıklamasına dayandırdığı habere göre, beraberindeki heyetle Katar'ı ziyaret eden İran Merkez Bankası Başkanı Muhammed Rıza Ferzin, Katarlı mevkidaşı Bender bin Muhammed Al Sani ile bir araya geldi.

İki ülke arasındaki bankacılık ilişkilerinin ele alındığı görüşmede, ABD ile tutuklu takası kapsamında serbest bırakılarak Katar'daki bankalara aktarılan İran'ın döviz kaynaklarının kullanılması için gerekli işlemlerin başlatılması konusunda anlaşma sağlandı.

İran'ın Güney Kore'de dondurulan petrol gelirleri tutuklu takasıyla serbest bırakıldı

ABD ve İran, 10 Ağustos'ta ABD'de tutuklanan 5 İran vatandaşıyla İran'da tutuklu 5 ABD vatandaşının takası ve İran'ın Güney Kore'deki yaklaşık 6 milyar dolarlık bloke edilen petrol gelirine erişimi konusunda anlaşmıştı.

Anlaşma kapsamında söz konusu kişiler, 18 Eylül'de yaklaşık 5,6 milyar avronun Katar'daki bankalarda İran'a ait 6 hesaba aktarılmasının ardından serbest bırakılmıştı.

ABD yönetimi, serbest bırakılan kaynakların Katar hükümetince kontrol edileceğini ve İran'ın yalnızca ilaç ve gıda gibi insani yardım malzemeleri için ödeme yapmak üzere paraya erişebileceğini duyurmuştu.

İran Merkez Bankası Başkanı Ferzin, Katar'a transfer edilen döviz kaynaklarına erişim hakkında görüşmeler yapmak üzere Doha'ya gitmişti.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.