Fransa'da Yahudi bir kadın bıçaklandı, evine "gamalı haç" çizildi

30 yaşındaki kadının hayati tehlikesi bulunmuyor

Geçen hafta Paris'in bazı mahallelerinde duvarlara Davud'un yıldızının çizilmesi üzerine anti-semitizm soruşturması başlatılmıştı (Reuters)
Geçen hafta Paris'in bazı mahallelerinde duvarlara Davud'un yıldızının çizilmesi üzerine anti-semitizm soruşturması başlatılmıştı (Reuters)
TT

Fransa'da Yahudi bir kadın bıçaklandı, evine "gamalı haç" çizildi

Geçen hafta Paris'in bazı mahallelerinde duvarlara Davud'un yıldızının çizilmesi üzerine anti-semitizm soruşturması başlatılmıştı (Reuters)
Geçen hafta Paris'in bazı mahallelerinde duvarlara Davud'un yıldızının çizilmesi üzerine anti-semitizm soruşturması başlatılmıştı (Reuters)

Fransa'nın Lyon kentinde Yahudi bir kadın evinde uğradığı saldırıda bıçaklandı.

Lyon polisi ve Lyon Belediye Başkanı, saldırganın eve gamalı haç çizdiğini açıkladı.

30 yaşındaki kadının kapısında "mezuza" asılı olduğu belirtildi. Mezuza, bazı Yahudilerin evlerinin kapısına astığı dini metinlerin yer aldığı parşömen tomarı şeklindeki simgeye verilen isim.

Karnından bıçaklanan kadının hastaneye kaldırıldığı ve hayati tehlikesinin bulunmadığı ifade edildi.

Saldırganın maskeli olduğunu ve koyu renk kıyafetler giydiğini söyleyen kadın, çalan kapıyı açtıktan sonra iki kez bıçaklandığını aktardı.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Lyon Belediye Başkanı Gregory Doucet, "Böyle bir şiddet eylemi kabul edilemez. Kurbana ve ailesine tüm desteğimi sunuyorum" ifadelerini kullandı.

Başsavcılık konuyla ilgili, "Yahudi düşmanlığı motivasyonuyla cinayet girişimi" soruşturması başlattı.

Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin geçen hafta yaptığı açıklamada, 7 Ekim'deki Hamas saldırılarının ardından Fransa'da 857 Yahudi düşmanı eylemin kayıtlara geçtiğini belirtmişti.

Lyon Başhahamı Daniel Dahan ise, geçen üç haftada sadece Lyon'da 36 Yahudi düşmanı olay görüldüğünü söyledi.

Öte yandan başkent Paris'teyse binlerce kişi Filistin'e destek gösterisinde bir araya geldi. Gösteri, Fransa'da izin alınmış en büyük eylem olarak kayıtlara geçti.

Fransız yetkililer daha önce bazı Filistin'e destek gösterilini yasaklamış ve katılanları gözaltına almıştı.

Independent Türkçe



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.