Gazze'deki İsrailli esirlerin aileleri, Batı Kudüs'te Netanyahu'nun ofisi önünde toplandı

İsrail ordusunun 43 gündür saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'ndeki İsrailli esirlerin aileleri ve destekçileri, esir takası talebiyle Tel Aviv’den 5 gün önce çıktıkları yürüyüşe tamamlayarak Batı Kudüs’teki Başbakanlık Ofisi önünde toplandı

Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (AP)
Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (AP)
TT

Gazze'deki İsrailli esirlerin aileleri, Batı Kudüs'te Netanyahu'nun ofisi önünde toplandı

Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (AP)
Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (AP)

Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e düzenlediği saldırılarda kaçırılan ve Gazze’de tutulan 240’a yakın İsrailli esirin aileleri ve onlara destek veren binlerce İsrailli, 14 Kasım’da Tel Aviv'den yola çıkmalarının ardından bu akşam Batı Kudüs’e ulaştı.

Başbakanlık Ofisi önünde toplanan kalabalık, esirlerin fotoğraflarının yer aldığı dövizler taşıyarak, “Onları hemen eve getirin” sloganları attı.

Burada konuşan esir yakınları, Netanyahu hükümetinden elinden gelen her şeyi yapmasını talep etti.

Gazze’de 28 yaşındaki bir İsrailli esirin annesi Orin Gantz, burada yaptığı konuşmada, çocuklarının serbest kalması için 5 gün yürüdüklerine işaret ederek, "Gazze'ye yürümemiz gerekirse oraya da yürüyeceğiz. Nereye gitmemiz gerekiyorsa gideceğiz, çocuklarımızdan vazgeçmeyeceğiz.” dedi.

Ailesinden 7 kişi Gazze’de esir tutulan Yuval Haran, “Yolculuk bitmedi. 43 gün çok uzun. Herkes evine dönene kadar her şekilde yola devam edeceğiz.” diye konuştu.

İsrail’in 43 gündür aralıksız bombardımana tuttuğu Gazze’deki yakınları için “zamanın giderek dolduğunu" aktaran aileler, Başbakan Binyamin Netanyahu’dan ve Savaş Kabinesi’nden cevap beklediklerini duyurdu.

Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (AP)
Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (AP)

“Hükümetimizin yeteri kadar gerekeni yapmadığını düşünüyorum”

AA'nın konuştuğu İsrailli esir yakınlarından çoğu, İsrail ordusunun Gazze’deki saldırılarına karşı bir tutum almazken, aralarında sayıları az olsa da savaşın son bulmasını isteyenler de bulunuyor.

Ancak esir yakınlarının hepsi bir görüşte birleşiyor: İsrail hükümetinin esirleri her ne yolla olursa olsun geri getirmesi ve bunun için gereken her şeyi yapması.

Yürüyüşe Gazze’deki esirlerden İsrail ve Rus vatandaşı erkek arkadaşı Andrey Kozlov (27) için katılan Jennifer Master, AA'nın soruları üzerine, "Hasta, umutsuz hissediyorum. Hükümetimizin yeteri kadar gerekeni yapmadığını düşünüyorum." dedi.

İsrailli genç kadın, “Onların durumunu bilmiyoruz. Sağlıklılar mı ölüler mi bilmiyoruz. Gazze’de 3 kişinin öldüğünü biliyoruz. Nasıl öldüler bilmiyorum. Kimin hayatta olduğunu bilmek istiyorum. Onların eve geri getirilmelerini istiyorum." ifadelerini kullandı.

İsrailli yetkililerin kendileriyle temasa geçip geçmediğine ilişkin bir soruyu Master, “Hayır, temasa geçmiyorlar. Belki iki haftada bir defa geçiyorlar. Hiçbir bilgiye sahip değiller.” diye yanıtladı.

Esir arkadaşının aynı zamanda Rus vatandaşı olduğunu kaydeden İsrailli kadın, bu yüzden Rusya’dan da buna dahil olmasını beklediğini söyledi.

Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (Reuters)
Hamas hareketi tarafından kaçırılan rehinelerin aileleri protesto yürüyüşü yaptı (Reuters)

“Savaş Netanyahu’nun dar siyasi amaçlarına hizmet ediyor”

Esir aileleri ile dayanışma için gelen Juda Ronen, Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması çağrısı yaptı.

Ronen, “Geçen her gün fatura daha da çok artıyor. Bu yüzden ilk günden itibaren bir (esir takası) anlaşma yapmadığı için hükümete çok kızgın ve öfkeliyim. Esirleri evlerine döndürmek için çözüm (esir takası) anlaşması yapılmalıdır.” görüşünü paylaştı.

Netanyahu hükümetinin İsrailli esirleri “iki defa” kaderine terk ettiğini dile getiren Ronen, “Önce 7 Ekim’de onları koruyamayarak terk ettiler, şimdi ise onları geri getirmeyerek.” dedi.

Ronen, ateşkes çağrısı yapma nedenine ilişkin şunları aktardı:

Çünkü savaş, hiçbir esiri evine, hiçbir ölüyü yaşama geri getirmeyecek. Daha fazla ölüm, şimdiden ölmüş olan insanları geri getirmeyecek. Bugünkü savaş Netanyahu’nun dar siyasi amaçlarına hizmet ediyor, Gazze ve İsrail halklarının barış içinde bir arada yaşama amacına değil.

Akrabası Gazze’de esir tutulan Yanai Man, Netanyahu’ya karşı tutum almakla birlikte İsrail ordusuna destek verdiğini söyledi.

Man, “Netanyahu çok kötü bir başbakan. Şimdiye kadar istifa etmesi gerekiyordu. Bu onun suçu. Bu terörü o inşa etti ve ona güvenmiyorum. İsrail ordu liderleri ise bu şartlar altında iyi iş çıkarıyor.” görüşünü savundu.

Ailelerin temsilcileri, gösterinin ardından akşam saatlerinde, İsrail hükümetinin Savaş Kabinesi’ndeki Bakanlar Benny Gantz ve Gadi Eizenkot ile görüşecek. Ancak aileler Başbakan Netanyahu ile de görüşmek istiyor.



Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
TT

Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)

Bir analiste göre Donald Trump, muhafazakar yorumcu Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından Demokrat Parti'yi yasaklamayı planlıyor olabilir.

CNN'den Jamal Simmons, Trump ve Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Yardımcısı Stephen Miller'ın son yorumlarının Birleşik Devletler'deki iki partili sistemin geleceği konusunda "kesinlikle endişe verici" olduğunu söyledi.

Kirk suikastının siyasi etkisini ele almak üzere Kaitlan Collins'in The Source programına katılan Simmons, şunları söyledi:

Başkan aşırılıkçı örgütlere karşı harekete geçeceğini söyledikten sonra özel kalem müdürü yardımcısı da bugün çıkıp Demokrat Parti'yi aşırılıkçı örgüt diye niteledi. Bu da şu soruyu akla getiriyor: Birleşik Devletler Başkanı, Demokrat Parti'yi yasaklayacak mı? Gidişat bu yönde mi? Birleşik Devletler Başkanı, Adalet Bakanlığı'nı Demokrat Parti'nin üzerine mi salacak?

Endişesinin bu olup olmadığı sorulduğunda Simmons, şu cevabı verdi:

Kesinlikle endişe verici. Bu başkan, siyasi düşmanlarını hedef almak için Adalet Bakanlığı'nı kullanmaya istekli olduğunu gösterdi. Bu, ülkedeki iki partili demokratik sistem hakkında çok ciddi sorular ortaya çıkarıyor.

Trump yönetimindeki üst düzey isimler pazartesi günü, kamuoyuna herhangi bir kanıt sunmadan, cinayetin organize bir sol görüşlü terör planının sonucu olduğunu iddia etti. Arkasındaki grupların peşine düşeceklerine söz verdiler.

Kirk'ün podcast'inin Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in sunduğu özel bölümüne katılan Miller, "Bu suikasta yol açan organize kampanyaya duyduğumuz tüm öfkeyi, bu terör ağlarını kökünden söküp atmak için kullanacağız" dedi.

Vance ayrıca program sırasında, "sol görüşlü aşırılığın" Kirk'ün öldürülmesinin "nedenlerinden biri" olduğunu söyledi.

Trump geçen hafta, Demokratlardan sandıkta "intikam" almak istediğini söylemişti; bu da en azından partinin seçim rakibi olacağına hâlâ inandığını gösteriyor. Ardından şunları eklemişti:

Sorun soldaki radikaller; onlar acımasız, korkunç ve politik açıdan kurnazlar.

Ağustosta verdiği bir röportajda Miller, "Demokrat Parti siyasi bir parti değil. Yurtiçindeki bir aşırılıkçı örgüt" demişti.

Demokrat Parti, Amerikan vatandaşları için savaşmıyor, onları umursamıyor veya temsil etmiyor.  Sadece azılı suçluların, çete üyelerinin, yasadışı göçmen katillerin ve teröristlerin savunulmasına adanmış bir kuruluştur.

Independent Türkçe


Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
TT

Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)

Fizikçiler, gizemli "hayalet parçacıkların" keşfi karşısında yıllardır şaşkınlık içinde.

Elektrik yükü olmayan bu nötr atom altı parçacıkların bilimsel adı "nötrinolar". Elektrik veya manyetik kuvvetlerle yakalanamayan bu parçacıklar, fiziksel maddelerin içinden rahatça geçebiliyor.

Ancak parçacık fizikçileri Çin'in tepelerindeki fütüristik bir yeraltı gözlemevindeki yeni sıvı kubbe sayesinde bu zor yakalanan parçacıkları gözlemleyerek gizli bilimsel sırları ortaya çıkarmayı umuyor.

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir maddeyi barındırırken, nötrinolar yakındaki iki nükleer santral aracılığıyla sürekli yer altından besleniyor. İnce bir akrilik tabakayla kaplı küresel yapının tamamıysa 45 bin ton saf suyla dolu koruyucu bir silindir içinde duruyor.

Nötrinolar sintilatördeki protonlarla çarpışınca, günde yaklaşık 50 adet olmak üzere, çok küçük ama kaydedilebilir flaşlar yayıyor. Dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, nötrinoları uzaktan izliyor, ölçüyor ve kütlelerine göre sıralıyor.

Dünya çapında 700 fizikçiyle işbirliği yapan Çin Bilimler Akademisi'nden Wang Yifang, The Times'a şöyle diyor: 

Nötrino kütlesinin hiyerarşisini öğreneceğiz ve bu sayede parçacık fiziği, nötrinolar ve kozmoloji için bir model oluşturabiliriz.

Nötrinolar, süpernova patlamalarının yıldız füzyonları tarafından üretilebildikleri için evrendeki en bol parçacıklar. Wang, atom altı parçacıklar üzerine yapılan bu araştırmanın "evreni anlamamıza" katkı sağlayabileceğini söylüyor.

Bilim insanı günde 50 adet olmak üzere 100 bin flaş üretmenin ve istatistiksel açıdan anlamlı okumalar elde etmenin sadece 6 yıl süreceğini düşünüyor.

Nötrinolar ilk kez 1930'da Avusturyalı fizikçi Wolfgang Pauli tarafından öngörülmüştü. Pauli, elektrik yükü veya kütlesi olmayan ve maddeden serbestçe geçebilen bir parçacığın var olabileceği teorisini ortaya atmıştı. Araştırmaya göre, bir saniyede yaklaşık 100 trilyon nötrino vücudumuzdan geçiyor.

Bu keşif üzerine Pauli, "Korkunç bir şey yaptım. Saptanamayan bir parçacık olduğunu varsaydım" demişti. Fizikçi, kimsenin bir nötrino yakalayamayacağına dair bir kasa şampanya üzerine bahse girmişti. Ancak çeyrek asır sonra bu bahsi kaybetti.

Artık elektron, müon ve tau isminde üç tür nötrino olduğunu ve her birinin diğerine dönüşebildiğini biliyoruz. Bilim insanları bunları analiz ederek neden "madde"nin "antimadde"den daha fazla olduğu gibi, bilimin en büyük gizemlerini çözmenin anahtarını bulabilir.

Independent Türkçe


Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
TT

Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)

Fransa, İsrail'in dün Gazze'ye yönelik başlattığı kara harekatını kınayarak, Binyamin Netanyahu hükümetine "artık askeri gerekçesi kalmayan bu yıkıcı harekata son vermesi" çağrısında bulundu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "açlık, temel ihtiyaç maddeleri ve acil bakıma erişimin yetersizliği ile karakterize edilen son derece ciddi insani ve sağlık durumu"na dikkat çekerek, İsrail'e "Gazze'ye insani yardım girişine yönelik tüm kısıtlamaları derhal kaldırması" ve "ateşkes sağlanması ve tüm rehinelerin serbest bırakılması amacıyla müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlatılması" çağrısını yineledi.