Rusya: Ukrayna 6 aylık karşı saldırıda 125 bin asker, 16 bin silah kaybetti

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Ukrayna’nın "karşı saldırı" gerçekleştirdiği esnada 125 binden fazla asker, 16 binden fazla silah kaybettiğini ileri sürdü

Sergey Şoygu (AA)
Sergey Şoygu (AA)
TT

Rusya: Ukrayna 6 aylık karşı saldırıda 125 bin asker, 16 bin silah kaybetti

Sergey Şoygu (AA)
Sergey Şoygu (AA)

Şoygu, Savunma Bakanlığı üst düzey yetkilileri ile yaptığı toplantıda Rus ordusunun Ukrayna’daki eylemlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Ukrayna’da tam seferberlik, Batı silahlarının tedariki ve stratejik rezervlerin kullanılmasının çatışma alanındaki durumu değiştirmediğini belirten Şoygu, "Bu umutsuz eylemler sadece Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin birliklerindeki kayıpları artırdı. Sözde karşı saldırının 6 ayı boyunca düşman 125 binden fazla insan ve 16 bin adet farklı silah kaybetti." ifadelerini kullandı.

Rus birliklerinden oluşan grupların Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine büyük zarar verdiğini savunan Şoygu, Rus askerlerinin “avantajlı bir konuma gelerek kontrol alanlarını her yöne genişlettiğini” bildirdi.

Şoygu, “Özel askeri operasyon deneyimini dikkate alarak aktif savunma yapmaya ve ordumuzun muharebe potansiyelini artırmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.

Rus Silahlı Kuvvetlerinde yeni bir akademik dönemin başladığını aktaran Şoygu, 2024 yılında çabaların “özel askeri operasyon” görevlerini çözmek için birliklerin hazırlanmasına odaklanılacağını vurguladı.

Şoygu, özel askeri operasyon bölgesinde 2’si tamamlanmış olan 7 eğitim sahasının donatılacağını ifade etti.

Muharebe eğitimleri kapsamında yıl boyunca çok sayıda tatbikat yapılmasının planlandığı bilgisini de veren Şoygu, 4'ü Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü ve Şanghay İşbirliği Örgütü üye ülkeleriyle olmak üzere yabancı ülkelerle 20 civarında askeri tatbikat yapacaklarını dile getirdi.

Şoygu ayrıca, Rus Silahlı Kuvvetlerinin tüm birliklerinin katılımıyla “Okyanus-2024” isimli stratejik komuta ve personel tatbikatının yapılacağını da sözlerine ekledi.



Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
TT

Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)

Filistinlileri destekleyen “Filistin Eylem” hareketinin kurucularından biri olan Hader, dün, hareketin terörle mücadele yasaları uyarınca yasaklanmasına ilişkin İngiliz hükümetinin kararını, hareketin yaptığı yasal itirazın incelenmesine kadar askıya alma girişiminde başarısız oldu.

2020 yılında hareketin kuruluşuna katılan Huda Amuri, Londra Yüksek Mahkemesi'nden, hareketin terör örgütü olarak yasaklanmasının, bu ayın sonlarında yasaklamanın yasadışı olduğu iddiasıyla yapılacak duruşma öncesinde askıya alınmasını talep etti. 

İngiliz milletvekilleri, hareketin üyelerinin Kraliyet Hava Kuvvetleri üssüne girerek iki uçağa zarar vermesini protesto etmek için hareketin yasaklanmasına karar verdi.

Doğrudan hareketler

Yasak, Filistin Eylem Hareketi'ne üyeliği, en fazla 14 yıl hapis cezası ile cezalandırılacak bir suç haline getirecek.  Şarku’l Avsat’ın Reuters’ten aktardığına göre, İngiliz yasası uyarınca yasaklanan gruplar arasında DEAŞ ve El Kaide örgütleri de bulunuyor.

Filistin Eylem Hareketi, İngiltere'de İsrail ile bağlantılı şirketleri doğrudan eylemlerle hedef almaktadır. Bu eylemler genellikle şirketlerin binalarının önlerine kırmızı boya dökülmesi, girişlerinin kapatılması veya ekipmanların tahrip edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Hareket, İngiliz hükümetini İsrail'in Gazze'ye yönelik sürekli bombardımanını savaş suçu olarak nitelendirerek, bu suçlara iştirak etmekle suçlamakta.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Filistin Hamas örgütünün İsrail'e düzenlediği saldırının ardından başlayan Gazze savaşında ihlallerde bulunduğunu defalarca reddetti.

Amuri'nin avukatı Rıza Hüseyin davanın, İngiltere'nin doğrudan eylemler gerçekleştiren bir hareketi yasaklamaya çalıştığı ilk vaka olduğunu belirterek, bunu “düşüncesiz, ayrımcı ve otoriter bir yasal yetkinin kötüye kullanımı” olarak nitelendirdi.

Hükümetin kararını eleştirenler, aralarında BM uzmanları ve sivil özgürlükler savunucuları da olmak üzere, mülke zarar vermenin terör düzeyine ulaşmadığını söylüyor.

Savunma şirketlerinin hedef alınması

Hareket özellikle İsrail'in Elbit Savunma Sistemleri şirketine odaklandı. İngiliz hükümeti, hareketi yasaklama kararını alırken, geçen yıl şirketin bir binasına yapılan baskını gerekçe gösterdi.

Hareketin yasaklanması kararı, dört üyesinin İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait “Brize Norton” hava üssünde askeri uçaklara kırmızı boya püskürtülmesi olayının ardından geldi.

Hüseyin, bu olayın aktivistlerin bir hükümet veya askeri tesisi hedef aldığı tek olay olduğunu ve önceki tüm olayların özel şirketlere yönelik olduğunu belirterek, hareketin terör örgütü olarak sınıflandırılmasına itiraz etti.

İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper bu hafta yaptığı açıklamada, meşru protestolarda şiddet ve suç teşkil eden eylemlere yer olmadığını ve Filistin Eylem Hareketi'nin faaliyetlerinin yasaklanmış örgüt olarak sınıflandırılması için gerekli eşiği aştığını söyledi.

Yargıç Martin Chamberlain, Amuri'nin açtığı davayı reddetti, bu da “Filistin Eylem” hareketinin yasağının gece yarısı yürürlüğe gireceği anlamına geliyor.

Hüseyin, pazartesi günü temyiz süreci tamamlanana kadar geçici bir erteleme talebinde bulundu, ancak Chamberlain, "Bu gece Temyiz Mahkemesi'ne gitmek zorunda kalacaksınız." diyerek bu talebi reddetti.

Amuri yaptığı açıklamada, “Hükümetin yarattığı bu korkunç kabusu önlemek için acil temyiz başvurusunda bulunacağız” ifadelerini kullandı.