Ukrayna yardımına onay, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Johnson'ı riske soktu

Muhafazakarların artan hoşnutsuzluğu, Mike Johnson'ın Ukrayna yardımını geçirmek için Demokratlara bel bağlamasının ardından daha da artacak gibi görünüyor.

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Ukrayna yardımına onay, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Johnson'ı riske soktu

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Washington DC'deki milletvekilleri aylarca süren gecikmelerin ardından nihayet Cumhuriyetçi Parti kontrolündeki Temsilciler Meclisi'nden Ukrayna'ya askeri yardım paketini geçirdi.

Şubatta Senato'dan geçen üç parçalı ulusal güvenlik ek paketinin bir parçası olan 60,8 milyar dolarlık paket, salı günü son bir oylama için üst meclise geri dönüyor. Ardından imza için Joe Biden'ın masasına gidecek. Üst meclisteki Cumhuriyetçiler ve Demokratlar, Ukrayna'nın giderek daha da vahim bir hal alan durumunu gerekçe göstererek aylarca yasanın geçmesi için Temsilciler Meclisi'ndeki meslektaşlarına baskı yapmıştı. Ancak alt meclis ağırdan alarak tasarının detayları üzerine boş yere tartışmış ve sonunda tasarıyı üçe bölerek Ukrayna'ya yapılacak yardımın büyük bir kısmını kredi sistemine dönüştürmüştü.

Bu değişiklik yapılsa da Temsilciler Meclisi'ndeki Cumhuriyetçiler için bu siyasi bir yenilgi oldu. Mitch McConnell da dahil Senato'daki Cumhuriyetçi Parti üyelerinden haftalarca kamuoyu önünde eleştiri alan Temsilciler Meclisi'ndeki Cumhuriyetçiler, sonunda yasanın geçmesi için Demokratların desteğine bel bağlayarak yasanın bitiş çizgisine gelmesini sağlayabildi. 

Daha da kötüsü Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson, bu zorluktan meclis başkanlığının (bugüne kadar ulaştığı) en düşük seviyesinde çıkıyor. Halihazırda Johnson'ın görevden alınmasına yönelik önergeye imza atan üç Cumhuriyetçi, Demokratların Johnson'ı kurtarmaya yönelik herhangi bir girişiminin, Cumhuriyetçi lidere karşı daha fazla muhafazakar toplanmasına neden olarak geri tepeceğine dair açıkça uyarıda bulunuyor. Temsilciler Meclisi Başkanı'nın partisinden birkaç üye, bir oylama yapılması halinde Johnson'ı destekleyeceklerini söylese de partideki pek çok kişi düşüncesini belli etmiyor.

Meclis Başkanı Mike Johnson, cumartesi günü gazetecilere verdiği röportajda "Yasayı eleştirenler olduğunu biliyorum, bunu anlıyorum" dedi.

Ancak Senato tasarısında Temsilciler Meclisi'nin pek çok iyileştirme yaptığı ve bizim oraya gönderdiğimiz paketin çok daha iyi olduğuna dair hiçbir şüphe yok.

Bu yasa, daha önceki sevkıyatlar kapsamında Ukrayna'ya gönderilen mühimmat ve diğer malzemelerin yeniden stoklanması için ABD'ye fon sağlarken, yeni silah ve savunma sistemlerinin tedariki için de milyarlarca dolar ayırıyor.

Ek paket kapsamında kabul edilen yasanın diğer iki parçası İsrail ve Tayvan'ın savunmaları için finansman sağlıyor. 

Alt meclisteki oylama hafta sonu sona ermiş olabilir ancak Johnson'ın tam bir isyanla karşılaşmaması için önümüzdeki günlerde muhafazakarların eleştirileriyle yüzleşmesi muhtemel; Cumhuriyetçilerin 112'si Ukrayna tasarısı aleyhine oy kullandı. 

Yönetimdeki Demokratlar ve Cumhuriyetçiler yasanın geçişini kutlarken, kısa bir süre önce Washington'a yaptığı ziyaretle yasanın kabulü için bizzat görüşme yapan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski tarafından da bir zafer olarak müjdelendi. Yasa geçtiğinde Temsilciler Meclisi'nde alkışlar koptu ve milletvekilleri dağıttıkları Ukrayna bayraklarını salladı ancak kürsüden uyarı gelince durdular.

Biden başkanlığı altındaki Temsilciler Meclisi'ndeki Cumhuriyetçi Parti grubunun Ukrayna yardımını kesip kesmeyeceği sorusu artık çözülmüş gibi görünüyor. Ancak Johnson'ın bu grubun kontrolünü elinde tutmaya devam edip edemeyeceği artık her zamankinden daha şüpheli.
Independent Türkçe

 



Ukrayna'nın başkenti Kiev'de füze saldırısının ardından şiddetli patlamalar meydana geldi

Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)
Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)
TT

Ukrayna'nın başkenti Kiev'de füze saldırısının ardından şiddetli patlamalar meydana geldi

Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)
Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)

Bu sabah Kiev'de birkaç güçlü patlama meydana geldi ve yetkililer Ukrayna başkentinin füze saldırısı altında olduğu konusunda uyarıda bulundu.

Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko Telegram'da şunları yazdı: "Başkentte patlamalar oldu. Hava savunma kuvvetleri çalışıyor. Sığınaklarda kalın."

Ukrayna Hava Kuvvetleri de bu sabah ülke genelinde hava alarmı ilan etti.


ABD'den tepki çeken plan: 80 bin göçmeni "Amazon gibi" depolayacaklar

ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
TT

ABD'den tepki çeken plan: 80 bin göçmeni "Amazon gibi" depolayacaklar

ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)

Donald Trump yönetimi, ABD'ye yasadışı yollarla giren göçmenlerin gözaltında tutulması için bir adım daha atıyor.

İç Güvenlik Bakanlığı, büyük sanayi depolarını gözaltı merkezlerine çevirmek için harekete geçti. 

Washington Post'un özel haberine göre yüklenici şirketlere çağrı yapılarak bu işi üstlenmeleri istenecek.

Bu planla toplamda 80 bini aşkın göçmenin elden geçirilecek depolarda tutulması planlanıyor.

Mevcut sistemde hangi tesiste boş yer varsa göçmenler oraya gönderiliyor. 

Yeni planla birlikte 5-10 bin kişi taşıyabilecek 7 dev tesis ya da 1500 kişi kapasiteli 16 merkezden birine hızlıca sevk edilecekler.

Planın savunucuları, yeni planın göçmenlerin daha rahat ve "verimli" bir şekilde sınır dışı edilebilmesini sağlayacağını savunuyor.

Diğer yandan bu plan eleştiri de topluyor. Depoların insanların yaşaması için planlanmadığını vurgulayan insan hakları savunucuları yapılacak tüm değişikliklere rağmen havalandırma, ısıtma, su tesisatı ve hijyende büyük sıkıntılar yaşanabileceğini işaret ediyor. 

National Immigration Project'ten Tania Wolf, göçmenlere insan gibi davranılmayacağını öne sürerek "Daha iyi bir ifade bulamadım ama insanlara sığır muamelesi yapıyorsunuz" dedi. 

ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) Direktör Vekili Todd Lyons'un nisanda düzenlenen bir sınır güvenliği konferansında Amazon depoları örneğini verdiği hatırlatıldı:

Bunu bir iş gibi görmeyi daha iyi becermeliyiz. Prime gibi ama insanlarla yapılanı.

Amerikan gazetesi taslağın nihai halini henüz almadığını ve detayların değişebileceğini bildirdi. 

Washington Post, ay başında ICE'nin 68 bini aşkın göçmeni tesislerinde tuttuğunu ve bunlardan yüzde 48'inin herhangi bir hüküm giymediğini veya suçlamayla karşı karşıya olmadığını belirtti. 

Donald Trump'ın "sınır çarı" diye tanımladığı Tom Homan'ın 2025'te 580 bine yakın kişiyi sınır dışı ettiklerini duyurduğu da anımsatıldı. 

Independent Türkçe, Washington Post, Daily Beast


Myanmar'daki iç savaşta salgın riski: Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz

Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
TT

Myanmar'daki iç savaşta salgın riski: Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz

Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)

Myanmar'daki iç savaş, sıtma ve kolera gibi hastalıkların bölgeye yayılmasına neden olabilir.

New York Times'ın haberine göre, yatırımlarda silahlara öncelik veren cunta yönetimleri tarafından Myanmar sağlık sistemi yıllardır ihmal ediliyor.

Sivil hükümet döneminde hastalık kontrolünde bazı ilerlemeler kaydedilmiş olsa da 2021'de ordunun yeniden iktidarı ele geçirmesiyle bunlar tersine döndü.

UNICEF'e göre Myanmar, hiç aşılanmamış çocukların sayısının en fazla olduğu ülkeler arasında. İç savaşla boğuşan ülkedeki doktorlara göre, boğmaca ve difteri gibi önlenebilir hastalıklar artıyor.

Cunta sağlık sistemini korumadığı gibi hastane ve tıbbi tesislere de saldırıyor.

Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre Myanmar ordusu, bu yıl sağlık tesislerine en az 67 saldırı düzenledi.

Myanmar'ın Bangladeş sınırına yakın bir bölgede isyancıların elindeki 300 yataklı hastanenin bu ay bombalanması sonucu en az 34 kişi hayatını kaybetmişti.

Köylüler ve ayrılıkçı örgütler, hava saldırılarından korunmak için sıtma gibi hastalıkları taşıyan sivrisineklerin istila ettiği ormanlarda saklanıyor. Bazı doktorlar 20 defa sıtma geçiren hastaları tedavi ettiklerini söylüyor.

Ayrıca Myanmar'da 2021'deki darbenin ardından Tayland'da da sıtma vakalarının arttığı belirtiliyor.

Çatışmalar nedeniyle, Myanmar-Tayland sınırındaki Mae Sot kasabasında yer alan Mae Sot Genel Hastanesi'ne giden hasta sayısı yaklaşık yüzde 50 arttı.

Ancak hastane müdür yardımcısı Dr. Rojanasak Thongkhamcharoen, gelen Myanmarlı hastaları tedavi etmekten başka seçenekleri olmadığını belirtiyor:

Myanmar'daki sağlık durumunu önemsemezsek, çocuk felci gibi uzun süredir görülmeyen hastalıkların yeniden ortaya çıkmasıyla karşılaşabiliriz. Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz.

Tayland-Myanmar sınırında çalışan epidemiyolog Dr. Voravit Suwanvanichkij de şu uyarıları paylaşıyor:

Bu kriz insanları geceleri uykusuz bırakmalı. Myanmar'ın çoğu epidemiyolojik bir kör noktaya dönüştü.

Ülkede nisanda yaşanan  7,7 ve 6,4 büyüklüğündeki iki depremde 3 binden fazla kişi hayatını kaybetmiş, halihazırda zaten yetersiz olan sağlık sistemi de iflasın eşiğine gelmişti.

Independent Türkçe, New York Times, Think Global Health