Kadavra çetesi çökertildi

Baskınlarda 18 ton kemik bulundu

Polis baskınlarında, kadavralardan elde edilen tonlarca kemik ele geçirildi (Unsplash)
Polis baskınlarında, kadavralardan elde edilen tonlarca kemik ele geçirildi (Unsplash)
TT

Kadavra çetesi çökertildi

Polis baskınlarında, kadavralardan elde edilen tonlarca kemik ele geçirildi (Unsplash)
Polis baskınlarında, kadavralardan elde edilen tonlarca kemik ele geçirildi (Unsplash)

Çin'de krematoryumlardan en az 4 bin ceset çalan suç çetesiyle ilgili soruşturma başlatıldı. 

Hong Kong merkezli İngilizce yayın yapan South China Morning Post'un (SCMP) aktardığına göre en az 7 eyalette faaliyet gösteren organize suç örgütü, Çin'deki krematoryum ve laboratuvarlardan en az 4 bin ceset çaldı. 

Çin'in kuzeyindeki Şansi eyaletinin başkenti Taiyuan'daki savcılığın başlattığı soruşturmada, çetenin 2015-2023'te yasadışı faaliyetlerinden yaklaşık 380 milyon Çin Yuanı (yaklaşık 1,7 milyar TL) kazandığı belirlendi. 

Şansi Aorui Biomaterials, Şansi Osteorad Biomaterials ve Siçuan Hengpu Technology şirketlerinin yasadışı yollardan bu kadavraları alarak, diş kemik grefti ürettiği öne sürülüyor. 

Bu greftler, çenede kemik kaybı yaşandığı zaman bölgedeki kemik yoğunluğunu artırmak için uygulanan bir malzeme. Genellikle implant işlemlerinden önce de kullanılan greftler insan ya da hayvan kemiklerinden üretilebiliyor. 

Soruşturma belgelerine göre ceset kaçakçılığı operasyonunda, aralarında cenaze evi işletmecilerinin, doktorların ve şirket yöneticilerinin yer aldığı en az 75 kişi gözaltına alındı.

Amerikan haber dergisi Newsweek'in aktardığına göre Şansi Osteorad Biomaterial, Taiyuan'da 1962'de kurulan Çin Radyasyondan Korunma Enstitüsü'nün (CIRP) bir yan kuruluşu. CIRP, Çin devletine ait Ulusal Nükleer Şirketi'ne bağlı faaliyet gösteriyor. 

Haberde, 1999'da kurulan Şansi Osteorad şirketinin ülkenin en büyük diş kemik grefti üreticilerinden olduğu belirtiliyor.

Ceset kaçakçılığı skandalına üniversitelerin karıştığı da öne sürülüyor. Soruşturma kayıtlarına göre, Guangşi Zhuang Özerk Bölgesi'ndeki Guilin Tıp Üniversitesi'nin anatomi bölümü, cenaze evlerinden tanesi yaklaşık 900 Çin Yuanı'na en az 450 kadavra satın aldı. Bölümün daha sonra bunlardan en az 300'ünü tanesi yaklaşık 10 bin Çin Yuanı'na Şansi Osteorad'a sattığı savunuluyor.

Şandong eyaletindeki Kingdao Üniversitesi'nde bir cerrahın da aynı firmaya yüksek fiyatlardan kadavra sattığı öne sürülüyor. 

Çin polisinin soruşturma kapsamında çeşitli noktalara düzenlediği baskınlarda 18 ton kemik ve 34 bin adet yarım kalmış veya tamamlanmış diş kemik grefti bulduğu bildirildi. 

Diğer yandan Şansi Aorui şirketinin yöneticisi olduğu belirtilen ve adı "Su" olarak paylaşılan şüphelinin suçunu kabul ettiği aktarıldı. 

Taiyuan savcılığından SCMP'ye gönderilen açıklamada, kadavraları çalıp satan suç örgütüyle ilgili soruşturmanın devam ettiği belirtilirken, sürece dair daha fazla detay paylaşılmadı.

Independent Türkçe, SCMP, Newsweek, TASS



Çin: ABD'nin gemilere el koyması uluslararası hukukun 'ciddi bir ihlalidir'

Venezuela kıyıları açıklarında demirlemiş iki petrol tankeri (AFP)
Venezuela kıyıları açıklarında demirlemiş iki petrol tankeri (AFP)
TT

Çin: ABD'nin gemilere el koyması uluslararası hukukun 'ciddi bir ihlalidir'

Venezuela kıyıları açıklarında demirlemiş iki petrol tankeri (AFP)
Venezuela kıyıları açıklarında demirlemiş iki petrol tankeri (AFP)

Çin Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, ABD'nin diğer ülkelere ait gemilere keyfi el koymasının uluslararası hukukun ciddi bir ihlali olduğunu belirterek, Pekin'in tüm tek taraflı ve yasadışı yaptırımları reddettiğini yineledi.

Reuters'e göre, Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Lin Jian günlük basın toplantısında, Venezuela'nın diğer ülkelerle ilişkilerini güçlendirme hakkına sahip olduğunu söyledi.

ABD yetkilileri pazar günü Reuters'e, ABD Sahil Güvenliği'nin Venezuela yakınlarındaki uluslararası sularda bir petrol tankerini takip ettiğini doğruladı. Bu, iki gün içinde ikinci, başarılı olması halinde ise iki haftadan kısa bir süre içinde üçüncü operasyon olacak.

Bir yetkili, "ABD Sahil Güvenliği, Venezuela'nın yaptırımlardan kaçınma çabalarına karışan 'gölge filo'ya ait bir gemiyi takip ediyor" dedi ve gemi "sahte bayrak altında seyrediyor ve mahkeme kararıyla el konulması gerekiyor" ifadesini kullandı.

Başka bir yetkili, tankerin yaptırımlara tabi olduğunu ancak henüz gemiye çıkılmadığını ve geminin, yakınından geçerek veya uçarak da dahil olmak üzere çeşitli şekillerde ele geçirilebileceğini belirtti.

İsimlerinin açıklanmasını istemeyen yetkililer, operasyonun tam yerini veya hedef alınan geminin adını açıklamadılar.

ABD Başkanı Donald Trump, birkaç gün önce Venezuela'ya giriş veya çıkış yapan yaptırım uygulanan tüm petrol tankerlerine "abluka" uygulanacağını duyurdu.

Trump'ın Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro'ya karşı yürüttüğü baskı kampanyası, bölgede askeri yığılmaya ve Güney Amerika’nın yakınlarındaki Pasifik ve Karayip denizlerinde gemilere yönelik 20'den fazla askeri baskına yol açtı.

Bu saldırılarda en az 100 kişi hayatını kaybetti.


İran geniş çaplı füze tatbikatlarına başladı

Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.
Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.
TT

İran geniş çaplı füze tatbikatlarına başladı

Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.
Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.

İran medyası, ülke genelindeki çeşitli illerde füze denemelerinin başladığını bildirdi.

İran Devrim Muhafızları'na bağlı Fars Haber Ajansı, görgü tanıklarının ifadelerine ve vatandaşlardan gelen haberlere dayanarak, İran genelinde çeşitli yerlerde füze denemelerinin yapıldığını belirtti.

Haberlere göre, füzeler Loristan eyaletinin başkenti Hürremabad'da, Batı Kürdistan eyaletinin (batı) Mahabad şehrinde, İsfahan'da, Tahran'da (merkez) ve ülkenin kuzeydoğusundaki Horasan eyaletinin başkenti Meşhed'de görüldü.


Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
TT

Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)

ABD’nin Miami kentinde yapılan Gazze anlaşması çerçevesindeki dörtlü arabuluculuk toplantısının sonuçları, haftalar sürebilecek istişarelere işaret ediyor. İsrail kaynaklarından sızan bilgiler, Gazze Şeridi’nin kontrol altındaki alanının yüzde 50’sinden fazlasını kapsayan ve Hamas’ın bulunmadığı bölgede silahsızlandırma olasılığına dair ipuçları veriyor.

Sızıntılar, sarı hat bölgesinde ikinci aşamadan bağımsız kısmi bir yeniden imar planının hazırlandığını öne sürüyor. Uzmanlar, bu hamleyi, arabulucular ve Hamas üzerinde baskı kurmak için bir araç olarak değerlendiriyor; amaç, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahlarını bırakmasını sağlamak.

Uzmanlar, tek taraflı girişimlerin, Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını aksatabileceğini ve İsrail’in bölgeyi bölme ve tamamen çekilmeme hedeflerine hizmet edebileceğini belirtiyor. İlk aşaması 10 Ekim’de uygulamaya konulan barış planının maddeleri de bu olasılıklara işaret ediyor.

İsrail Kanal 12 televizyonuna konuşan bir güvenlik kaynağı, ordunun sarı hat bölgesinde silahsızlandırma çalışmalarını tamamlamak üzere olduğunu belirtti. Kaynağa göre, söz konusu bölge Gazze Şeridi’nin doğusunda yer alıyor ve toplam alanın yaklaşık yüzde 52’sini kapsıyor.

Ekim ayında imzalanan Gazze anlaşmasından bu yana, sarı hat içinde faaliyet gösteren altı tugay, yer üstü ve yer altındaki altyapının onlarca kilometresini yok etti. Aynı kaynak, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahsızlandırmanın önemine dikkat çekti.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre İsrail ordusu cumartesi günü, Han Yunus’un güneyinde sarı hattın İsrail tarafında Hamas’a ait tünellerin patlatıldığını ve yıkıldığını gösteren görüntüler paylaştı.

Bu adımlar, Yedioth Ahronoth gazetesinin yaklaşık bir hafta önce aktardığı habere göre, Tel Aviv’in, ABD talebi üzerine Gazze Şeridi’nde enkaz kaldırma maliyetlerini karşılamayı ve geniş çaplı mühendislik çalışmalarını üstlenmeyi ilk etapta kabul etmesinin ardından geldi. Haberde, Refah bölgesinde yeniden imar için bir alanın boşaltılmasının planlandığı ifade edildi.

Buna karşılık Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati cumartesi günü yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nde yeniden imar çalışmalarının acilen başlatılması gerektiğini vurguladı. Abdulati, tek taraflı çözümleri veya Filistin topraklarının demografik ve coğrafi yapısını değiştirme girişimlerini reddettiklerini ve Filistin halkının topraklarından zorla çıkarılmasına izin verilmeyeceğini belirtti.

dcfr
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc'de İsrail ordusu tarafından çizilen sarı hattı temsil eden beton blok (AFP)

Mısır Dış İlişkiler Konseyi üyesi ve İsrail konularında uzman akademisyen Ahmed Fuad Enver, sarı hattın silahsızlandırılmasıyla ilgili açıklamaların İsrail tarafından yapılan belirsiz ve baskı amaçlı beyanlar olduğunu belirtti. Enver, bu adımların ikinci aşamayı etkilemeyi amaçladığını vurguladı.

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal ise sızıntıları, arabulucular ve Hamas üzerinde ‘doğrudan baskı’ kurma girişimi olarak nitelendirdi. Nazzal, Hamas’ın silahsızlandırılmasının zaman alacağını ve uygulanmasının zorluklar içereceğini, ayrıca İsrail içinde sahte zafer algısı yaratmayı hedeflediğini ifade etti.

Söz konusu tartışmalar, Miami’de yapılan toplantının sonuçlarıyla eş zamanlı olarak gerçekleşti. Mısır, Katar, Türkiye ve ABD’yi temsil eden arabulucuların açıklamasına göre, ABD’nin gönderdiği diplomat Steve Witkoff’un X hesabından aktardığı mesajda, ikinci aşama görüşmelerinde Gazze’de birleşik otorite altında sivil ve kamu düzeninin korunmasını sağlayacak bir yönetim organının güçlendirilmesine vurgu yapıldığı belirtildi. Arabulucular, geçiş sürecinde sivil ve güvenlik alanları ile yeniden inşayı yönetmek üzere Barış Konseyi’nin kurulması ve aktif hale getirilmesine destek verdiklerini açıkladı.

xscdfg
Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü mensupları, 2023 yılında er-Rimal mahallesinde yıkılan bir binanın enkazı arasında ceset arıyor. (AFP)

Arabulucular, tüm taraflara yükümlülüklerini yerine getirme, itidal gösterme ve denetim mekanizmalarıyla iş birliği yapma çağrısında bulundu. Ayrıca ikinci aşamanın uygulanmasını ilerletmek amacıyla önümüzdeki haftalarda görüşmelerin devam edeceği açıklandı.

Ahmed Fuad Enver, ikinci aşama için geri sayımın başladığını belirterek, “İsrail’in bu aşamaya girmesi için zorunlu bir süreç olacak… Ocak ayında bunu görebiliriz” dedi.

Nizar Nazzal ise Miami toplantısının ikinci aşamanın ana hatlarını çizdiğini, Barış Konseyi, Gazze Yönetim Komitesi ve istikrar güçlerinin oluşturulmasının uygulamaya konduğunu söyledi. Nazzal, buna bağlı olarak İsrail’in, silahsızlandırma ve saldırıların devamı gibi engellere rağmen ABD baskısı altında ikinci aşamaya katılmak zorunda kalacağını ifade etti.