Beyaz Saray: Musk, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'ndan sorumlu değil, Başkan'ın danışmanı

 Elon Musk ve ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde (Reuters)
Elon Musk ve ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde (Reuters)
TT

Beyaz Saray: Musk, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'ndan sorumlu değil, Başkan'ın danışmanı

 Elon Musk ve ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde (Reuters)
Elon Musk ve ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde (Reuters)

Beyaz Saray, milyarder Elon Musk'ın teknik olarak Devlet Verimlilik Dairesi ekibinin bir parçası olmadığını, ancak Başkan Donald Trump'ın kıdemli danışmanı olduğunu belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre Trump yönetimi binlerce federal çalışanı işten çıkarmak için harekete geçerken, Musk'ın özel rolü, Devlet Verimlilik Dairesi'nin hükümet verilerine erişimi konusundaki yasal savaşta kilit rol oynayabilir.

Musk'ın bakanlığın günlük operasyonlarını yöneten idari bir yetkili yerine bir danışman olarak tanımlanması, yönetimin, Musk'ın seçilmemiş ve Senato tarafından onaylanmış bir atama için çok fazla güce sahip olduğunu savunan bir davayla mücadele etmesine yardımcı olabilir.

Pazartesi günü yapılan açıklama, Trump yönetiminin Musk ve kabine ekibinin hükümet sistemlerine erişimini yasaklamak isteyen birkaç Demokrat eyalet tarafından açılan davayla mücadele ettiği bir dönemde geldi.

Dava, Musk'ın Anayasa'yı ihlal ederek “sınırsız güce” sahip olduğunu savunuyor.

Öte yandan Trump yönetimi, Musk'ın Verimlilik Bakanlığı'nın bir çalışanı olmadığını ve Beyaz Saray Yönetim Ofisi Direktörü Joshua Fisher'in mahkeme belgelerinde belirttiği üzere “kendi başına hükümet kararları alma yetkisine sahip bulunmadığını” savunuyor.



Ukrayna savaşı etkisi: ABD-Rusya yakınlaşması, Çin’i endişelendiriyor

Ukrayna ordusu, özellikle doğu cephesinde Rus birliklerin ilerleyişini durdurmaya çalışıyor (AFP)
Ukrayna ordusu, özellikle doğu cephesinde Rus birliklerin ilerleyişini durdurmaya çalışıyor (AFP)
TT

Ukrayna savaşı etkisi: ABD-Rusya yakınlaşması, Çin’i endişelendiriyor

Ukrayna ordusu, özellikle doğu cephesinde Rus birliklerin ilerleyişini durdurmaya çalışıyor (AFP)
Ukrayna ordusu, özellikle doğu cephesinde Rus birliklerin ilerleyişini durdurmaya çalışıyor (AFP)

ABD ve Rusya’nın Ukrayna savaşını sonlandırmak için yeniden temas kurması, Çin’i endişelendiriyor. 

Amerikan medya kuruluşu CNN, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le diyaloğu tekrar başlatarak “yıllardır oturmuş ABD dış politikasını altüst ettiğini” yazıyor. 

Bu durumun, Çin lideri Şi Cinping’in Washington ve Moskova’yla ilişkilerini kaçınılmaz olarak etkileyeceğine dikkat çekiliyor.

Trump, yaklaşık bir ay önce yaptığı açıklamalarda, Ukrayna savaşının durdurulması için Çin’in desteğinin gerektiğini söylemişti. Pekin’in Rusya üzerindeki etkisinin, çatışmaların sonlandırılması için önemli olduğunu belirtmişti. 

Ancak son gelişmelerle Pekin’in “Rusya’nın müttefiki ve küresel güç olarak barış görüşmelerinin dışında bırakıldığı” ifade ediliyor. 

Washington’ın, Kremlin’le bağlarını güçlendirerek Rusya’nın İran, Kuzey Kore ve Çin’le ilişkilerini zayıflatmayı amaçlayabileceği yazılıyor. Diğer yandan özellikle Rusya ve Çin arasındaki ilişkilerin derin olduğu, Washington’ın burada istediğini elde edemeyebileceği aktarılıyor.

Şanghay'daki Doğu Çin Normal Üniversitesi’nden Yu Bin şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Çin ve Rusya ilişkileri kendine has özellikler barındırıyor, özellikle son 10 yıllık dönemde oluşturulan güçlü bir temele ve kurumsal bağlara sahip.

Yu, ABD-Rusya hattında anlaşma sağlanması ve Ukrayna savaşının sonlanması halinde, Washington’ın Pekin’e “yoğunlaşabileceğine” dikkat çekiyor. 

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, geçen ayki açıklamasında Tayvan meselesine de atıfta bulunarak Çin’in “Hint-Pasifik bölgesindeki saldırganlığıyla mücadele etmeyi” amaçladıklarını söylemişti.

Trump ve Putin arasındaki yakınlaşma sinyalleri, Ukrayna ve Avrupa ülkelerinde sürecin dışında bırakılma endişesi yaratıyor.

Çin ise Ukrayna’daki barış görüşmelerinin tamamen dışında kalmamak için, Avrupa ülkelerine göz kırparak süreçte “tüm tarafların rol oynaması gerektiğini” bildirmişti. 

Independent Türkçe, CNN, Bloomberg