Pakistan, Khunjerab kara sınırından Çin'e ihracatını "kirazla" artırmak istiyor

Pakistan-Çin sınırı (Fotoğraf: Muhammed Semih Uğurlu- AA)
Pakistan-Çin sınırı (Fotoğraf: Muhammed Semih Uğurlu- AA)
TT

Pakistan, Khunjerab kara sınırından Çin'e ihracatını "kirazla" artırmak istiyor

Pakistan-Çin sınırı (Fotoğraf: Muhammed Semih Uğurlu- AA)
Pakistan-Çin sınırı (Fotoğraf: Muhammed Semih Uğurlu- AA)

Pakistan, Çin ile tek kara geçiş noktası Khunjerab Sınır Kapısı'ndan bu ülkeye yönelik ihracatını "kiraz" aracılığıyla artırmak istiyor.

Kovid-19 ve Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'yle ilgili güvenlik endişeleri nedeniyle Kasım 2019'da kapatılan Pakistan-Çin arasındaki Khunjerab Sınır Kapısı, nisanda tekrar faaliyete başladı.

Khunjerab sınırı, Pakistan’ın Gilgit-Baltistan bölgesi ile Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ni birbirine bağlıyor.

İki ülke arasındaki tek kara geçiş noktası olan Khunjerab, Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru'nun da (CPEC) önemli bir parçası.

Karakurum Geçidi’nin Pakistan’daki başlangıç noktası kabul edilen Khunjerab, 4 bin 714 metre rakımla dünyadaki en yüksek sınır geçiş noktası olma özelliğini de taşıyor.

Karakurum kara yolunun 1978'de resmi olarak açılışından bu yana her iki ülkedeki iş insanları, Çin ile Pakistan arasındaki bu geçiş noktasından faydalandı.

Eskiden, Orta Asya ve Çin'den gelen ticaret kervanları, Khunjerab sınırını da içine alan Pamir bölgesinin çeşitli noktalarından bugünkü Hindistan ve Pakistan topraklarına mal götürüyordu.

Bugün Karakurum kara yolu, büyük oranda tarihi İpek Yolu güzergahını takip ediyor.

Gilgit-Baltistan'daki Khunjerab, Afganistan, Tacikistan, Hindistan ve Çin'in Tibet Özerk Bölgesi ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin kesişme noktasında yer almasıyla önemli bir konuma sahip.

- Kiraz ihracatı hedefleniyor

Başbakan Şahbaz Şerif'in Kasım 2022'de Pekin'e yaptığı ziyaretin ardından Çinli iş insanlarından oluşan 15 kişilik heyet, mayısta Gilgit-Baltistan'a gelerek kiraz ticaretini kolaylaştırmak adına çeşitli anlaşmalar imzaladı.

Pakistan'ın Gilgit-Baltistan bölgesi, ülkedeki kiraz üretiminin büyük bir kısmını tek başına karşılıyor.

Gilgit-Baltistan'da 2001'de 2 bin 678 ton olan kiraz üretimi, son yıllarda ortalama 8 bin tonun üzerinde gerçekleşti.

Pakistanlı yetkililer de bölgenin bu avantajını kullanarak, Çin'e kiraz ihracatı yapmayı hedefliyor.

Gilgit-Baltistan Baş Sekreteri Muhyiddin Vani, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kiraz ihracatının kendileri için önemli olduğunu belirterek, "Kısa sürede kiraz dolu konteynerler gönderilecek." dedi.

- Ticaret hacmi 26,5 milyar dolar

Geçen sene, Pakistan ile Çin arasındaki ticaret hacmi 26,5 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Çin'in Pakistan'a ihracatı 23,9 milyar dolar, Pakistan'ın Çin'e ihracatı da 3,41 milyar dolar olarak kayıtlara geçti.

İki ülke arasındaki ticaretin büyük bir kısmı deniz yolu aracılığıyla yapılıyor.

- Kara sınırında dış ticaret dengesi yüzde 96 ile Çin lehine

2019’da Khunjerab sınırından yapılan ticaret hacmi, bir önceki yıla göre yüzde 47 artarak 856,3 milyon dolar oldu. Bu miktarın büyük kısmı Çin'in Pakistan’a ihracatı şeklinde gerçekleşti.

2018’de Çin’den Pakistan’a Khunjerab sınırından 1508 konteyner giriş yaparken, buna karşılık Pakistan’dan sadece 61 konteyner gönderildi.

Bu durum, sınırdan yapılan ticaretin yüzde 96’sının Çin’den Pakistan’a ihracat şeklinde gerçekleştiği anlamına geliyor. Pakistan ise ticaret hacminde yüzde 4’lük bir değere sahip.

Khunjerab sınırındaki dış ticaret dengesi neredeyse tamamen Çin'in lehine bir görünüm sunuyor.

- Pakistan, Khunjerab sınırındaki dış ticaret dengesini kendi lehine çevirmek istiyor

Çin’in Pakistan’a gönderdiği ürünlerin yüzde 40’ı sınıra komşu Gilgit-Baltistan’da tüketilirken, Pakistan’ın Çin'e gönderdiği ürünlerin ise Gilgit-Baltistan’a ekonomik olarak çok küçük katkıları oluyor.

Söz konusu kara sınırından Çin, Pakistan'a büyük oranda elektronik cihazlar, ayakkabı, kıyafet ve yedek parçalar gönderiyor.

Pakistan ise bu sınırdan Çin'e kıymetli taş, kuru meyve, şifalı bitkiler ve kifayet ürünleri gönderiyor.

Pakistan, Khujerab sınırı üzerinden Çin'in lehine olan bu ticaret dengesini kendi lehine doğru çevirmek istiyor.



Bitcoin’de yükseliş devam ediyor... 90 bin dolar seviyesine yaklaştı

Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)
Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)
TT

Bitcoin’de yükseliş devam ediyor... 90 bin dolar seviyesine yaklaştı

Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)
Kripto para birimi Bitcoin'in fiziksel temsilleri (Reuters)

Dünyanın en popüler kripto para birimi Bitcoin (BTC), 90 bin dolara yaklaşarak yeni rekorlar kırmaya devam ederken, ABD doları da başlıca para birimleri karşısında son dört ayın en yüksek seviyesine çıktı.

Devam eden bu yükselişle birlikte Bitcoin 89 bin dolar sınırını aşarak kripto para piyasasının toplam değerini pandeminin başlangıcından bu yana en yüksek seviyelere taşıdı.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg'den aktardığına göre bazı analistler, potansiyel bir Donald Trump yönetiminin kripto para birimlerini destekleyeceği ve bunun da piyasadaki düzenleyici kısıtlamaların hafifletilmesine yardımcı olabileceği beklentisiyle Bitcoin'in bu yılın sonuna kadar 100 bin dolara ulaşmasını ve muhtemelen 2025'in sonuna kadar 150 bin doları aşmasını bekliyor.

Bu alana yoğun yatırım yapan şirketler arasında, Bitcoin'in umut vaat eden geleceğine olan derin inancını yansıtacak şekilde, kısa bir süre önce toplam değeri 2 milyar dolardan fazla olan 27 bin 200 Bitcoin daha satın aldığını duyuran MicroStrategy de yer alıyor.

Bu bağlamda, Onramp Bitcoin'in kurucu ortağı Jesse Myers, 11 Kasım'da X platformunda yaptığı paylaşımda, “Bitcoin'in neden yükselmeye devam ettiğini merak ediyorsanız... Evet, yeni yönetim son zamanlardaki yükselişte etkili oldu. Ancak esas mesele bu değil. Asıl olay, yarılanmanın üzerinden 6 ay geçmiş olması” ifadelerini kullandı.

Myers, nisan ayında blok ödüllerini 6,25 BTC'den 3,125 BTC'ye düşüren ve blok başına verimi azaltırken blok üretmeyi daha zor hale getiren ‘Bitcoin yarılanmasının’ etkisine işaret etti. Bu sürecin piyasada bir ‘arz şokuna’ neden olduğunu, çünkü mevcut fiyatlarla satışa sunulan miktarların artan talebi karşılamakta yetersiz kaldığını ve arz ve talebin yeniden dengelenmesini gerektirdiğini belirtti.

Bu yılın ocak ayında piyasaya sürülen Bitcoin borsa yatırım fonları (ETF'ler) da talep artışına katkıda bulundu. ABD’de listelenen Bitcoin ETF’leri 11 Kasım’da sadece bir günde yaklaşık 13 bin 940 BTC giriş gördü. Günlük çıkarılan BTC sayısı ise sadece 450. Myers bunu, Bitcoin'e olan talepteki eşi benzeri görülmemiş artışın açık bir yansıması olarak değerlendirdi.

Her dört yılda bir ‘balon’ oluşması fikri bazılarına garip gelse de Myers, 2012, 2016 ve 2020 yıllarında yaşanan yarılanmaların ardından bu olgunun gerçekleştiğini ve şimdi de aynı senaryonun tekrarlandığını vurgulayarak, Bitcoin fiyatlarının yükselmeye devam edeceğini söyledi.

Diğer yandan On-chain analisti James Check, Bitcoin'in piyasa değerini altınınkiyle karşılaştırarak bu görüşü destekledi. Altın geçtiğimiz yıl piyasa değerine yaklaşık 6 trilyon dolar eklerken, piyasaya sürekli olarak büyük miktarlarda yeni ve geri dönüştürülmüş altın giriyor. Buna karşın, Bitcoin'in piyasa değeri sadece 1,6 trilyon dolar civarında ve sınırlı mevcudiyeti onu zor durumdaki yatırımcılar tarafından elde tutulan nadir bir emtia haline getiriyor.

Check, bu kıtlığın Bitcoin yatırımcılarının birikmiş deneyimleriyle birleştiğinde, Bitcoin'i gelecekte daha fazla yükseliş için olgunlaştırdığı sonucuna vardı.