İstanbul, dünyanın "bağlantısı en fazla" havalimanları sıralamasında zirvede

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

İstanbul, dünyanın "bağlantısı en fazla" havalimanları sıralamasında zirvede

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Yeni veriler, Londra Heathrow Havalimanı'nın dünya çapında en fazla bağlantısı olan havalimanları sıralamasında ilk 10'dan düştüğünü gösteriyor.

Havacılık analiz şirketi Cirium'un yaptığı anket, Birleşik Krallık'ın en büyük merkezinin, farklı destinasyonlara uçuş sayısında 2023'te yer aldığı 8. sıradan 12'ye düştüğünü ortaya koydu.

Şirket, Ocak ve Haziran 2024 arasında her merkezin kaç havalimanına hizmet verdiğini hesapladı.

Türkiye merkezinden 309 destinasyona uçuş hizmetiyle İstanbul, dünyanın "bağlantısı en fazla" havalimanı oldu. Bağlantıların çoğu, dünyada en kapsamlı uçuş ağına sahip taşıyıcı olan Türk Hava Yolları tarafından sağlanıyor.

İkinci, üçüncü ve 4. sırada Avrupa'daki üç temel merkez yer alıyor: Frankfurt (296 destinasyon), Paris Charles De Gaulle (282) ve Amsterdam (270, bağlantısı en fazla olan Amerikan havalimanı Chicago O'Hare'le 4. sırayı paylaşıyor).

İlk 10'a giren tek diğer Avrupalı havalimanı, kalkış ekranlarında 234 konumla listeye 10. sıradan dahil olan Roma Fiumicino.

Heathrow, tüm Avrupalı rakiplerinden daha fazla yolcu taşıdığı halde destinasyon sayısında 12. sıraya düşerek Denver'ın arkasına ve Cidde'nin önüne yerleşti.

Heathrow, yılın ilk yarısında 221 farklı havalimanına hizmet verdi. Batı Londra'daki merkez yine de pandemi öncesinde listedeki 18. sırasına göre daha iyi bir konumda.

Londra Gatwick, Heathrow'un yaklaşık yarısı kadar yolcu taşıyor. Ama Sussex'teki havalimanı, daha büyük olan rakibinden yalnızca iki sıra ve üç destinasyon geride kaldı. Gatwick tabloda 14. sıraya geçerek diğer "ikincil" havalimanlarının çok önünde yer aldı.

xscdfvrg
Dünya sıralaması: Ocak ile Haziran 2024 arasında bağlantısı en fazla havalimanları (Cirium)

Dış hatlarda en yoğun havalimanı unvanını Heathrow'dan alan Dubai, 269 destinasyonla 6. sıraya yerleşti.

Dallas-Fort Worth, Şanghay Pudong ve Atlanta, tabloda sırasıyla 7, 8 ve 9. oldu. İlk 20'nin yarısı Avrupalı havalimanlarıydı. Çin ve ABD'nin ise listede 4'er havalimanı var.

Geri kalan iki havalimanıysa Ortadoğu'da: Dubai 6. sıradayken Cidde, Londra Heathrow'un yalnızca bir sıra ve iki destinasyon gerisinde kalarak kalkış ekranlarında 219 konumla 13. sırada bulunuyor.

The Independent, Heathrow ve Gatwick'le temasa geçse de henüz yanıt alamadı.

Independent Türkçe



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal