Rusya’dan Tartus Üssü’nde güç gösterisi

Tartus’ta Rus Deniz Bayramı kutlandı (Getty İmages)
Tartus’ta Rus Deniz Bayramı kutlandı (Getty İmages)
TT

Rusya’dan Tartus Üssü’nde güç gösterisi

Tartus’ta Rus Deniz Bayramı kutlandı (Getty İmages)
Tartus’ta Rus Deniz Bayramı kutlandı (Getty İmages)

Rusya, Pazar günü kutlanan Donanma Günü dolayısıyla Tartus Üssü’nde savaş gemisi ve çeşitli deniz donanmasıyla güç gösterisi yaparak farklı çevrelere mesajlar verdi.
Suriye’deki Rus güçlerinin çeşitli askeri yetenekleri daha önce birçok münasebetle sergilenmişti. Hmeymim Hava Üssü’ndeki Rus güçler 2016’dan bu yana her Mayıs ayında Nazilere karşı zafer kutlamaları dolayısıyla kara ve hava askeri gücünü sergiliyor.
Moskova, Tartus’u bir deniz üssüne dönüştürdüğünden bu yana burada onlarca askeri eğitim gerçekleştirdi. Tartus Üssü, iskeleyi genişletme çalışmaları ve bölgeyi yeniden imar faaliyetleri sonrasında Rusya’nın ülke dışındaki en büyük deniz üslerinden biri haline geldi. Rusya bu üste rutin bir şekilde gerçekleştirdiği eğitim ve tatbikatlar üzerinden Suriye krizindeki gelişmelerle bağlantısı bulunan taraflara ‘askeri mesajlar’ veriyor.
Bu eğitimlerin sonuncusu geçtiğimiz hafta düzenlendi. Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Amiral Makarov firkateyni mürettebatının, Akdeniz'deki Daimi Görev Gücü kapsamındaki görevini, düşman uçaklarına karşı hava savunması sağlama eğitim planlarına uygun şekilde yerine getirdiği ve su altında temsili düşmanın düzenlediği saldırıyı püskürttüğü” belirtildi.
Rus güçlerinin eğitimi, Suriye içindeki bazı çevrelerin askeri hareketliliğinin son dönemde artması üzerine geldi.
Bakanlığın açıklamasında, “Eğitimler sırasında fırkateyn bünyesindeki hava savunma birlikleri, bir insansız hava aracının (İHA) yaklaştığı bilgisini alarak, yerini tespit ettiler. İHA, uçaksavar topçusu tarafından Ştil-1 hava savunma füze sistemine ait güdümlü füzeleri kullanılarak imha edildi” ifadelerine yer verildi.
Pazar günü Donanma Günü dolayısıyla Tartus Üssü’nde düzenlenen geçit töreninde savaş gemileri ve Rus donanmasına bağlı destek gemilerinin yetenekleri sergilendi.
Geçit törenine ilk kez dizel ve elektrikle çalışan denizaltı katıldı. Amiral Makarov firkateyni’nin deniz mayınlarını tarama görevini yerine getirdiği törende, Deniz Kuvvetlerine ait KIL-158 isimli lojistik destek gemisi ve SB-36 kurtarma römorkörü boy gösterdi.
Geçit törenine ayrıca havadan da katılım oldu. Bu kapsamda törende Ka-27PS, Mi-8AMTSh ve Mi-35 tipi nakliye ve atak helikopterleri yer aldı. Helikopterlere ek olarak, Su-24 cephe bombardıman uçağı, Su-34 ve Su-35 tipi çok fonksiyonlu uçaklar, A-50 tipi uzak menzilli radar uçağı ve An-26 ile An-72 tipi nakliye uçakları da geçit törenine katıldı.
Moskova’nın geçit töreninde yaptığı güç gösterisi, Suriye’deki daimi varlığını güçlendirdiğinin ispatı olarak görülebilir. Rusya, Suriye’deki Hmeymim Hava Üssü ile Tartus Üssü’ne yeni topraklar ve tesisler katarak genişletme çalışmalarını sürdürüyor. Rusya’nın Suriye’deki bu etkisi, 2015 yılında Moskova-Şam arasında imzalanan anlaşmadaki ek protokol çerçevesinde gelişti. Suriye tarafı protokolün detaylarına ilişkin bilgi vermedi.
Öte taraftan Rusya’nın Donanma Gününe özel hazırladığı geçit törenine Suriye tarafı da iki füze botuyla sembolik bir katılım gösterdi.



ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
TT

ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)

Reuters'ın haberine göre Trump yönetimi, göçmenleri askeri uçakla Libya'daki gözaltı merkezlerine göndermeyi planlıyor.

The New York Times'a konuşan yetkililer, uçağın çarşamba günü kadar erken kalkabileceğini söyledi. Uçuşta yer alacak kişilerin uyrukları henüz belli değil.

Libya'da şiddetli çatışmalar var ve insan hakları grupları, ülkedeki göçmen gözaltı merkezlerini "korkunç" ve "içler acısı" diye niteliyor.

Bu girişim, Trump yönetiminin göçmenleri ABD'ye girmekten caydırmaya ve ülkede yasadışı olarak bulunanlara, zor koşullara sahip ülkelere gönderilebilecekleri mesajını vermeye çalıştığı dönemde geldi.

Yine de uçuş, yasal, lojistik ya da diplomatik kısıtlamalar nedeniyle gerçekleşmeyebilir. Yönetim daha önce de bir grup Venezuelalıyı El Salvador'a gönderdiği için sert tepkiyle karşılaşmıştı. Bu kişiler teröristlere ayrılmış bir hapishanede tutuluyor.

Dışişleri Bakanlığı, "suç, terörizm, patlamamış kara mayınları, iç karışıklık, insan kaçırma ve silahlı çatışmalar" nedeniyle Amerikan halkına Libya'ya gitmemeyi tavsiye ediyor.

Ülke, uzun yıllar diktatörlük yapan Muammer Kaddafi'nin 2011'de devrilmesinden bu yana yıllardır süren iç savaşla karşı karşıya ve hâlâ bölünmüş durumda. Birleşmiş Milletler'in tanıdığı hükümet Libya'nın batısını Trablus'tan yönetiyor. Aynı zamanda doğu, ülkenin petrol sahalarının çoğunu kontrol eden savaş lordu Halife Hafter liderliğindeki hükümet tarafından yönetiliyor.

ABD'nin Trablus'taki hükümetle sadece resmi ilişkisi var ama bu Hafter'in oğlu Saddam'ın geçen hafta Washington'ı ziyaret etmesini ve birkaç Trump yetkilisiyle görüşmesini engellemedi. Trump'ın Beyaz Saray'daki ilk döneminde Hafter'le dostane bir ilişkisi vardı.

Libya, Avrupa'ya gitmeye çalışan göçmenler için merkez niteliğinde. Ülkede mülteciler ve göçmenler için çok sayıda gözaltı tesisi var. Uluslararası Af Örgütü, 2021 tarihli raporunda bu tesislerin "erkeklere, kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel şiddet" kanıtlarıyla "korkunç" bir "cehennem manzarası" oluşturduğunu belirtmişti.

Öte yandan Küresel Gözaltı Projesi, Libya'da tutulan göçmenlerin "fiziksel kötü muamele ve işkencenin" yanı sıra zorla çalıştırma ve köleliğe maruz kalabileceğini açıklamıştı.

Dışişleri Bakanlığı geçen sene yıllık raporunda ülkedeki gözaltı merkezlerindeki "sert ve hayati tehlike oluşturan" koşullara işaret etmişti. Raporda göçmenlerin "göçmenlik mahkemelerine ya da yasal süreçlere erişimlerinin olmadığı" belirtilmişti.

Carnegie Endowment for International Peace'de Libya uzmanı olan Frederic Wehrey, The Times'a şunları söyledi:

Bu göçmen hapishanelerinde bulundum ve burası göçmenler için uygun bir yer değil. Savunmasız birini atmak için korkunç bir yer.

Independent Türkçe