Avrupa yaz sonrası Kovid-19 tedbirlerini sıklaştıracak

İspanya, çok sayıda vakanın kaydedildiği bölgelerde önleyici prosedürleri sıkılaştırdı (Reuters)
İspanya, çok sayıda vakanın kaydedildiği bölgelerde önleyici prosedürleri sıkılaştırdı (Reuters)
TT

Avrupa yaz sonrası Kovid-19 tedbirlerini sıklaştıracak

İspanya, çok sayıda vakanın kaydedildiği bölgelerde önleyici prosedürleri sıkılaştırdı (Reuters)
İspanya, çok sayıda vakanın kaydedildiği bölgelerde önleyici prosedürleri sıkılaştırdı (Reuters)

Kovid-19 vakalarındaki artış, Avrupa ülkelerinin yaz tatili sezonunu canlandırma ve yılın ilk çeyreğinden bu yana yavaş seyreden ekonomik faaliyetleri yeniden hızlandırma planlarını engelledi. Birkaç Avrupa ülkesinde koronavirüs salgının yeni merkez üslerinin patlak vermesi, önleyici tedbirlerin sıkılaştırılması ve yeni hareket kısıtlamalarının getirilmesine neden oldu. Amerika'da da şiddetli bir şekilde devam eden salgın, şuana kadar 21 milyon 617 bin kişiyi etkisi altına aldı; 768 bin 995 kişinin ise ölümüne sebep oldu.
AFP’nin haberine göre, Londra'nın Fransa'dan gelenleri tabi tutacağı 14 günlük karantina uygulaması dün sabah yürürlüğe girdi. Neredeyse tüm Avrupa, salgınla ilgili kısıtlamalara geri döndü. Dün New York'ta müzelerin yakında yeniden misafir ağırlamaya başlayacağı, Cezayir'de ise cami, kafe ve plajların açılacağı duyurusuna rağmen, birçok ülke yeni bir salgın dalgasından kaçınmak için yerel önlemleri yeniden uygulamaya koydu.
Çok sayıda vaka nedeniyle, İngiliz hükümeti Cumartesi itibariyle Fransa, Hollanda ve Malta'dan gelen yolcuları bir aylık muafiyetin ardından yeniden 14 günlük karantina uygulamasına tabi tutmaya başladı. Bu da yüz binlerce yolcunun yaz tatili planlarını engellemiş oldu. Fransa’daki yaklaşık 160 bin İngiliz’in ve İngiltere’de tatil yapan yaklaşık 300 bin Fransızın söz konusu uygulama yürürlüğe girmeden önce ülkelerine dönmek için yalnızca birkaç saatleri vardı.
Kararın dün yürürlüğe girmesinin ardından, dün gece uzun kuyrukların oluştuğu Calais limanında hareket her zamanki haline dönmüştü. Can kayıpları bakımından Avrupa’da salgından en çok etkilenen bölge olan İngiltere, ekonomisini canlandırmaya çalıştığı sırada vakalarda artış kaydedilmesinden korkuyor. İngiltere’nin kararından duyduğu üzüntüyü dile getiren Fransa ise ‘karşı önlem’ alacağını duyurdu.
Yaz başında önleyici prosedürlerin kaldırılmasının ardından dünyanın yeni bir kapanışa hazırlığını yansıtan mevcut sahnede, Brüksel gibi bazı Avrupa şehirlerinde ve Paris mahallelerinde maske takmak zorunlu hale geldi.
Virüsün ülke genelinde yüzde 2,4'lük bir orana kıyasla yüzde 4,14'lük bir oranla hızla yayıldığı Paris’te, Louvre Müzesi’nin ve Champs-Élysées (Şanzelize) Caddesi’nin bulunduğu mahalleler de dahil olmak üzere birkaç mahallede maske takmak dün itibariyle zorunlu hale getirildi. Dini yerler ve çevresindeki sokaklarda da maske takma zorunluluğu mevcut.
Alman turistlerin sık sık kullandığı Kanarya Adaları’nı istisna tutarak İspanya'yı riskli ülke olarak sınıflandıran Almanya, buradan gelenleri Kovid-19 teşhis testleri ve karantinaya tâbi tuttu. Yunanistan’a girişlerde Kovid-19 testinden çıkan negatif sonuçların sunulmasını öngören zorunlu prosedürlerin uygulanmaya başlamasının ardından, Yunanistan'da çalışan binlerce Arnavut Cuma günü Yunanistan sınırında mahsur kaldı.
Can kayıpları bakımından dünyada salgından en çok etkilenen ülke olan ABD’de 172 bin 606 can kaybı kaydedildi. Ardından gelen Brezilya’da 107 bin 297, Meksika’da 56 bin 543, Hindistan’da ise 50 bin 99 kişi koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti.
Haziran ayı sonlarından bu yana vakalarda artışın yaşandığı ABD’de, Johns Hopkins Üniversitesi’nin bildirdiğine göre Cuma günü en az 60 bin vaka ve bin 280 can kaybı kaydedildi. ABD iç güvenlik organının bildirdiğine göre, ABD'nin Meksika ve Kanada ile sınırları, en az 21 Eylül'e kadar zorunlu olmayan seyahatler için kapalı kalacak.
Seul ve çevresinde yeni bir salgın dalgasının patlak vermesi korkusuyla dün Güney Kore’de koronavirüsle mücadelede alınan tedbirler sıkılaştırıldı. Zirâ toplamda 15 bin 318 vaka ve 305 can kaybının kaydedildiği ülkede 166 yeni vaka ile son beş ay içerisindeki en yüksek günlük vaka sayısı kaydedildi.



Trump, Venezuela'dan karayoluyla yapılan uyuşturucu sevkiyatlarını hedef almakta kararlı

ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
TT

Trump, Venezuela'dan karayoluyla yapılan uyuşturucu sevkiyatlarını hedef almakta kararlı

ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, Karayipler'deki ABD güçlerinin ülkesinin kıyıları açıklarında bir petrol tankerine el koymasının ardından ABD'yi "korsanlıkla" suçladı.

Maduro devlet televizyonunda yaptığı açıklamada, "Mürettebatı kaçırdılar, gemiyi çaldılar ve Karayipler'de yeni bir dönemi, suç teşkil eden korsanlık dönemini başlattılar" ifadelerini kullandı.

İlgili bir gelişme olarak, ABD Başkanı Donald Trump bugün Beyaz Saray'da gazetecilere yaptığı açıklamada, ülkesinin yakında Venezuela'dan ABD'ye kara yoluyla gelen uyuşturucu sevkiyatlarını engellemek için operasyonlar yapmaya başlayacağını söyledi.

Trump, son haftalarda karayoluyla yapılan uyuşturucu kaçakçılığını hedef almaya başlayacağı yönünde defalarca tehditte bulundu.


Eurovision Şarkı Yarışması'nı kazanan Nemo, İsrail'in katılımına protesto amacıyla ödülü iade ediyor

2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
TT

Eurovision Şarkı Yarışması'nı kazanan Nemo, İsrail'in katılımına protesto amacıyla ödülü iade ediyor

2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)

Eurovision Şarkı Yarışması'nın İsviçreli galibi Nemo, dün yaptığı açıklamada, Gazze'deki savaş nedeniyle İsrail'in yarışmaya katılmasına yönelik son protesto olarak ödülü iade edeceğini söyledi.

2024 yılında "The Code" adlı şarkısıyla birinci olan Nemo, İsrail'in yarışmaya katılmasının, yarışmanın kapsayıcılık ve herkes için onur idealleriyle çeliştiğini belirtti.

Bu yorumlar, Eurovision Şarkı Yarışması'nın organizatörü olan Avrupa Yayın Birliği'ne karşı yapılan son protestolar arasında yer alıyor. Birliğin geçen hafta İsrail'in Avusturya'da düzenlenecek 2026 etkinliğine katılmasına izin vermesinin ardından beş ülke yarışmadan çekilmişti.

Nemo, Instagram paylaşımında şunları yazdı: “Eurovision, birlik, kapsayıcılık ve tüm insanlar için onuru savunduğunu söylüyor. Bu değerler, bu yarışmayı benim için çok anlamlı kılıyor. Ancak İsrail'in katılımının devam etmesi, BM Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu'nun (İşgal Altındaki Filistin Toprakları, Doğu Kudüs ve İsrail hakkında) soykırım teşkil ettiği sonucuna vardığı bir döneme denk gelmesi, bu idealler ile Avrupa Yayın Birliği'nin aldığı kararlar arasında açık bir çelişkiyi göstermektedir.” İsrail, soykırım suçlamalarını reddederek, uluslararası hukuka saygı duyduğunu ve 7 Ekim 2023'te Gazze'den Filistinli İslamcı grup Hamas'ın sınır ötesi saldırısının ardından kendini savunma hakkına sahip olduğunu belirtiyor.

İzlanda'nın kamu yayın kuruluşu ROV, çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze savaşı sırasındaki eylemlerini gerekçe göstererek yarışmadan çekilen İspanya, Hollanda, İrlanda ve Slovenya'ya katılarak, ülkenin gelecek yılki Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmayacağını duyurdu.

Nemo, ciddi bir şeylerin ters gittiğinin açık ve bu ülkelerin yarışmadan çekilmesine neden olduğunu belirterek, Eurovision ödülünü Cenevre'deki Avrupa Yayın Birliği genel merkezine göndereceğini söyledi. Nemo sözlerine şöyle devam etti: "Bu, bireyler veya sanatçılarla ilgili değil. Bu, yarışmanın, ciddi ihlallerle suçlanan bir ülkeyi aklamak için defalarca kullanılmasıyla ilgili; oysa Avrupa Yayın Birliği yarışmanın apolitik olduğunu ısrarla savunuyor."

Şarkıcı, yaklaşık 160 milyon izleyiciye ulaşan yarışmayı düzenleyen Avrupa Yayın Birliği'ne net bir mesajı olduğunu söyledi. Nemo, “Söylediğiniz kişi olun. Sahnede kutladığımız değerler sahne dışında yaşanmazsa, en güzel şarkılar bile anlamsız hale gelir” ifadelerini kullandı. Sözlerine şöyle devam etti: “Bu sözlerin eylemlerle eşleştiği anı özlüyorum. O zamana kadar bu ödül sizin.”


ABD, Venezuela açıklarındaki tankere el koydu: Trump’ın stratejisi nedir?

ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)
ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)
TT

ABD, Venezuela açıklarındaki tankere el koydu: Trump’ın stratejisi nedir?

ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)
ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)

ABD'nin Venezuela açıklarındaki petrol tankerine el koymasıyla Karayipler'de gerginlik arttı.

ABD Başkanı Donald Trump, dün yaptığı açıklamada Venezuela açıklarındaki petrol tankerine "iyi bir gerekçeyle" el koyduklarını savundu.

Venezuela Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamadaysa ABD'nin hamlesi "hırsızlık ve uluslararası korsanlık eylemi" diye nitelendi.

Trump'ın "Venezuela petrolüne el koymak istediği" ve bu yüzden uyuşturucu kaçakçılığını bahane ederek ülke açıklarındaki gemilere saldırı düzenlediği savunuldu.

Adlarının paylaşılmaması şartıyla CBS'e konuşan kaynaklar, el konan tankerin adının Skipper olduğunu belirtiyor.

Trump yönetimi uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele gerekçesiyle Güney Mızrağı Operasyonu'nu başlattığını geçen ay duyurmuştu. Amerikan ordusu, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford'un da aralarında bulunduğu çok sayıda savaş gemisiyle birlikte 15 bin askerini bölgeye sevk etmişti.

Bölgede eylülden bu yana en az 22 operasyon düzenleyen Amerikan ordusu, uyuşturucu kaçakçılığına karıştığını iddia ettiği 87 kişiyi öldürdü.

Kaynaklar, tankere yönelik harekatın USS Gerald R. Ford'dan kaldırılan iki askeri helikopterle gerçekleştirildiğini söylüyor.

20 yıllık tankere baskın düzenleyen ekipte özel harekatçıların ve donanma askerlerinin yer aldığı aktarılıyor.

ABD Adalet Bakanı Pam Bondi, X'ten yaptığı paylaşımda operasyonun görüntülerine yer vermiş, tankerin Venezuela'dan İran'a petrol taşıyarak yaptırımları deldiğini öne sürmüştü.

ABD Hazine Bakanlığı, İran Devrim Muhafızları ve Hizbullah arasındaki petrol kaçakçılık ağında rol oynadığı gerekçesiyle Skipper'ı 2022'de yaptırım listesine almıştı.

Bakanlığın açıklamasında tankerin, yine ABD'nin yaptırım uyguladığı Rus iş insanı Viktor Artemov'un kontrolündeki şirketlerden birine ait olduğu savunulmuştu.

Geminin üzerinde Guyana bayrağı olması da dikkat çekti. Ancak Guyana yönetiminden yapılan açıklamada, geminin ülkede kaydı olmadığı iddia edildi.

Diğer yandan Reuters'ın aktardığına göre Venezuela limanlarında 80'den fazla tanker var ve bunlardan en az 30'u ABD'nin yaptırım listesinde.

Analizde, Venezuela'dan hareket eden tankerlerin genellikle konumlarını gizleyerek Çin ve Malezya'ya petrol taşıdığına dikkat çekiliyor. Bu gemilere, Venezuela devletine ait petrol şirketi PDVSA'nın limanlarında sahte isimler altında yükleme yapıldığı öne sürülüyor.

CNN'in haberinde de Trump'ın ekonomik baskıyı artırmak için tankeri hedef aldığı belirtiyor. Bölgede yaptırımları delerek petrol taşıyan "gölge filo" kaptanlarına gözdağı verilmek istendiği de yazılıyor.

Trump, ABD'nin 2019'dan beri yaptırım uyguladığı Latin Amerika ülkesine ekonomik baskıyı artıracaklarını önceki açıklamalarında belirtmişti.

Independent Türkçe, CBS, CNN, Reuters