Avrupa ülkelerinde koronavirüs vaka sayısı 5 milyonu aşarken Fransa yeni kısıtlamalar getirmeye hazırlanıyor

Avrupa ülkelerinde koronavirüs vaka sayısı 5 milyonu aşarken Fransa yeni kısıtlamalar getirmeye hazırlanıyor
TT

Avrupa ülkelerinde koronavirüs vaka sayısı 5 milyonu aşarken Fransa yeni kısıtlamalar getirmeye hazırlanıyor

Avrupa ülkelerinde koronavirüs vaka sayısı 5 milyonu aşarken Fransa yeni kısıtlamalar getirmeye hazırlanıyor

Avrupa'da yeni tip koronavirüsten (Kovid-19) etkilenenlerin sayısı 5 milyonu aşarken, Fransa da İngiltere örneğinde olduğu gibi başkent Paris’teki kısıtlamaları artırmak için hazırlanıyor.
AFP haber ajansının istatistiklerine göre Avrupa'da 227 bin 130 ölüm olmak üzere toplam 5 milyon 421 vaka kaydedildi. Salgın dünya çapında hızla yayılmaya devam ederken sadece ABD’de Kovid-19 kaynaklı ölümlerin sayısı salı günü 200 binden fazla ölüme ulaştı.
Avrupa’da son bir hafta içinde 380 binden fazla yeni vaka açıklandı. Bu rakamlar salgının başlangıcından bu yana bölgede bir hafta içinde kaydedilen en yüksek rakamlar oldu. Vaka sayısındaki söz konusu artışın bir kısmının nedeni, Fransa gibi bazı Avrupa ülkelerinde yapılan testlerin sayısındaki ciddi artışla (haftada bir milyondan fazla test)  açıklanıyor. Şu anda her 100 bin kişide 204 vaka kaydeden Paris'teki ani artış nedeniyle yetkililer başkentte daha sert tedbirler açıklamaya hazırlanıyor.
Yetkililerin alacağı önlemler arasında, akşam saat sekizden itibaren alkol satışının ve 10'dan fazla kişinin toplanmasının yasaklanması, toplu etkinliklerde izin verilen maksimum kişi sayısının 5 binden bine düşürülmesi yer alıyor. AFP’ye göre Paris’teki yaşlı bakım evleri, ulaşım araçları ve barların ve restoranların açılış ve kapanış saatlerine ilişkin yeni tedbirlerin uygulanması olası gözükmüyor.
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, salı günü yaptığı açıklamada 6 ay sürebilecek yeni kısıtlamaları duyurdu. Johnson, yeni önlemler kapsamında perşembe gününden itibaren tüm bar ve restoranların sadece masalara hizmet vereceğini ve bu yerlerin saat 22.00'de kapanacağını belirterek evden çalışmaya devam edilmesini istedi. 
Yeni tedbirlerin 6 ay süreyle yürürlükte kalabileceğini belirten Johnson, ihlal durumunda para cezası verileceği, bu konuda askerden de destek alma seçeneğinin söz konusu olduğunu vurguladı. Başbakan, virüsün bulaşma oranının düşürülememesi durumunda daha büyük kısıtlamalara gideceklerini bildirdi.
Avrupa’da salgından en çok etkilenen ülkelerinden biri olan İspanya'da, salgının merkez üssü haline gelen başkent Madrid’deki yetkililer, cuma günü virüsün yayılmasını durdurmak için diğer bölgelere hareket özgürlüğüne ilişkin yeni kısıtlamaları duyuracak. İspanya'nın başkenti Madrid’de ve bazı mahallelerinde bir milyondan fazla insanın, işe, doktora, okula, mahkemeye gitmek veya bakıma muhtaç yakınlarına bakmak gibi belirli nedenler dışında mahallelerinin dışına çıkmaları engellendi.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, dün Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün açıklamasına göre korumalarından birine koronavirüs bulaşması nedeniyle karantina altına alındı. Sözcü, Bakan Maas'a yapılan ilk testin negatif çıktığını belirtti. Ayrıca açıklamasında, “Bakanlığın şu anda daha fazla kişiye koronavirüs bulaşıp bulaşmadığını tespit etmek için sağlık alanındaki yetkililerle ile işbirliği içinde çalıştığını ve bu konuda alınacak tedbirlere dair ilgili tarafların en kısa sürede bilgilendirileceğini” bildirdi.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, geçen hafta Brüksel'de Avrupa dışişleri bakanları ile toplantı öncesinde Belarus’un muhalefet lideri Svetlana Tikhanovskaya ile resmi olmayan bir kahvaltıya katılmıştı. Almanya Başbakanı Angela Merkel da, geçen Mart ayında koronavirüs bulaşmış bir doktorla teması nedeniyle iki haftalık karantinaya alınmış, o dönemde işine evden devam edeceğini duyurmuştu.
Worldometer'in web sitesindeki istatistiklere göre salgın, Aralık ayının sonundan bu yana dünyada 32 milyon kişiyi etkilerken, 970 binden fazla kişinin de yaşamını yitirmesine neden oldu. Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre, geçen hafta kaydedilen tüm yeni vakaların yüzde 38'inden fazlasının görüldüğü ABD’de ölümler yüzde 22 oranında azalsa bile salgından en çok etkilenen ülke olmaya devam ediyor.
Dünyanın diğer bölgelerinde bazı ülkeler aldıkları önlemleri hafifletmeye başladı. Medyaya göre Japonya, yabancı uyrukluların ülkede üç aydan fazla kalmasına izin vererek Ekim aydan itibaren ülkeye giriş kısıtlamalarını hafifletmeyi planlıyor. Turistler bu önlemlerin dışında tutulacak ve günlük giriş izni bin kişi ile sınırlı olacak. Ayrıca, ülkenin salgından etkilenen ekonomisini yeniden toparlamak için çabalayan Japonya’nın 2021'e ertelenen 2020 Yaz Olimpiyatları’na ev sahipliği yapmaya hazırlandığı kaydedildi. 
Öte yandan salgın, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantılarını da etkiledi. New York'ta salı günü başlayan ve herhangi bir devlet başkanı veya hükümetin katılmadığı toplantılara ülke liderleri bir hafta boyunca BM’nin web sitesinde yayınlanan önceden kaydedilmiş video mesajlar yoluyla katılacak.



ABD, Ortadoğu’ya ilk kamikaze İHA filosunu konuşlandırdı

Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
TT

ABD, Ortadoğu’ya ilk kamikaze İHA filosunu konuşlandırdı

Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)

ABD ordusu, bugün (Çarşamba), Ortadoğu’da konuşlandırılacak ilk tek yönlü saldırı tipi (kamikaze) insansız hava araçları (İHA) filosu için yeni bir görev gücü oluşturduğunu açıkladı.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Savunma Bakanı Pete Hegseth’in dört ay önce düşük maliyetli ve hızlı temin edilebilen İHA teknolojilerinin edinilmesi ve konuşlandırılmasını hızlandırma talimatının ardından Scorpion Strike (TFSS- Akrep Sokması) adlı görev gücünü hayata geçirdi.

CENTCOM’a göre bu görev gücü, sahadaki birliklere hızlı şekilde düşük maliyetli ve etkili saldırı İHA kapasitesi sağlamak amacıyla tasarlandı. Yeni görev gücü, Ortadoğu’da konuşlu olan “FLM–136 Lucas” tipi düşük maliyetli saldırı İHA’lardan oluşan bir filoyu şimdiden kurmuş durumda.

Lucas İHA’ları geniş menzile sahip ve otonom çalışacak şekilde tasarlandı. Fırlatma yöntemleri arasında “mancınık/katapolt”, roket destekli kalkış, yer sistemleri ve mobil platformlar bulunuyor.

CENTCOM Komutanı Amiral Brad Cooper, “Bu yeni görev gücü, yeniliği caydırıcılık unsuru olarak kullanmamızı sağlıyor. Müttefiklerimizi gelişmiş İHA yetenekleriyle donatmak, Amerikan askeri gücünü ve yeniliğini ön plana çıkarıyor, kötü niyetli aktörleri caydırıyor” dedi.

ABD basınına göre FLM-136 İHA’sı, İran’ın yaygın olarak kullandığı “Shahd 136” İHA’larını model alıyor. İran ve desteklediği milisler, bu İHA’larla ABD güçlerini ve ticari gemileri hedef aldı; Rusya ise aynı modeli Ukrayna’daki şehir ve birliklere saldırılarda kullandı.

Bu adım, İran’ın ABD’ye ait imha edilmiş İHA’ları taklit edip yeniden mühendislik yoluyla kendi versiyonlarını üretme taktiğini andırıyor. ABD’ye ait “RQ-170 Sentinel” gibi İHA’lar bu yöntemle kopyalanmıştı.

Yeni “FLM-136” İHA’sı tamamen otonom kontrol özellikli olup, insan müdahalesine neredeyse gerek duymuyor. Hedefe yönlendirme için sensörler ve yapay zekâdan yararlanıyor ve yaklaşık 6 saat boyunca uçabiliyor.

ABD’nin Ortadoğu’ya saldırı tipi İHA filosu konuşlandırması, yaklaşık iki yıl önce üç Amerikan askerinin, Ürdün’ün kuzeydoğusundaki bir üsse İran yapımı bir saldırı İHA’sı ile düzenlenen saldırıda hayatını kaybetmesinin ardından geldi.

ABD ordusu, mali yıl 2026 sonunda tüm birimlerin küçük, tek yönlü saldırı İHA’larıyla donatılmasını hedefliyor.


ABD neden Venezuela’nın petrol kaynaklarına göz dikti?

ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
TT

ABD neden Venezuela’nın petrol kaynaklarına göz dikti?

ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)

ABD uyuşturucu kaçakçılığını önleme gerekçesiyle Venezuela’ya baskıyı artırırken, Donald Trump’ın asıl hedefinin ülkedeki petrol yatakları olduğu belirtiliyor. 

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC+) üyelerine ve Genel Sekreter Heysem el-Gays’a pazar günü gönderdiği mektupta, ABD’nin petrol kaynaklarını ele geçirmek istediğini söylemişti. 

Maduro yönetimi, ABD’nin eylemlerinin ülkeyi "istikrarsızlaştırmayı" ve ihracat kapasitesini zayıflatmayı amaçladığını savunuyor. 

Mektupta, bu gerilimin devam etmesi halinde Venezuela’nın petrol üretiminin ve dünya piyasasının istikrarının "ciddi şekilde tehlikeye girebileceği" belirtilerek OPEC+ üyelerine dayanışma çağrısı yapılmıştı.

Kolombiya lideri Gustavo Petro da Trump’ın "uyuşturucuyla mücadeleyi bahane ederek Venezuela’daki petrol kaynaklarını ele geçirmeye çalıştığını" söylemişti. 

ABD Dışişleri Bakanlığı ise Karayipler’deki askeri yığınağın uyuşturucu kaçakçılığını ve düzensiz göçmen akışını engelleme amacı taşıdığını, Venezuela’nın petrol kaynaklarıyla ilgisi olmadığını savunmuştu. 

ABD Enerji Enformasyon Dairesi’ne göre Venezuela, dünyadaki ham petrol rezervlerinin neredeyse beşte birine sahip. Yaklaşık 303 milyar varil ham petrole denk gelen bu miktar, dünyadaki en büyük ham petrol rezervini oluşturuyor. 

Diğer yandan Karakas yönetimi gerek ABD’nin uyguladığı yaptırımlar gerek de ekipman eksikliği nedeniyle bu potansiyeli gerçek anlamda kullanamıyor. Latin Amerika ülkesi günde yaklaşık 1 milyon varil petrol üretiyor. Bu yüksek bir rakam olmasına rağmen küresel ham petrol üretiminin sadece yüzde 0,8'ini oluşturuyor.

CNN’in analizinde, ABD’nin benzin üretimine uygun hafif ham petrol çıkardığına ancak Venezuela’daki gibi ağır ham petrole sahip olmadığına dikkat çekiliyor. Ağır ham petrol üretimi dizel, asfalt ya da fabrikalarla diğer ağır ekipmanlarda kullanılıyor. 

Trump yönetiminin, bu petrol kaynaklarına ulaşmak için Maduro’yu devirip yerine "Batı yanlısı" bir lider getirmeyi deneyebileceği yorumu yapılıyor. Böyle bir senaryoda Karakas yönetimine uygulanan ağır ekonomik yaptırımları hafifletilebileceği ve Amerikan petrol şirketlerinin ülkede daha yoğun faaliyet gösterebileceği belirtiliyor.

ABD'nin Karayipler'deki askeri yığınağı

Trump yönetimi uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele gerekçesiyle Güney Mızrağı Operasyonu'nu başlattığını bu ay duyurmuştu. Amerikan ordusu, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford'un da aralarında bulunduğu çok sayıda savaş gemisiyle birlikte 15 bin askerini bölgeye sevk etmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, uyuşturucu kaçakçılığından sorumlu tuttuğu Güneşler Karteli'ni (Cartel de los Soles) terör örgütü ilan etmiş, liderinin Maduro'nun olduğunu öne sürmüştü.

Bölgede eylülden bu yana en az 21 operasyon düzenleyen Amerikan ordusu, uyuşturucu kaçakçılığına karıştığını iddia ettiği 83 kişiyi öldürdü. 

Independent Türkçe, CNN, Fox News


55 kartel lideri gizlice gönderildi: Amerika’ya hoş geldiniz!

Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
TT

55 kartel lideri gizlice gönderildi: Amerika’ya hoş geldiniz!

Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)

Meksika gizli operasyonlarla yakaladığı kartel liderlerini Donald Trump'ın baskısıyla ABD'ye teslim etti. 

Wall Street Journal'ın haberinde, çete liderlerinin gönderildiği operasyonlardan ilkinin 9 ay önce gerçekleştiği belirtiliyor. Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi'nin (DEA) eski direktörü Derek Maltz'ın mahkumları "Amerika'ya hoş geldiniz!" diye karşıladığı aktarılıyor. 

İkinci operasyonsa ağustosta yapıldı. Meksika yönetiminin, ABD Başkanı Donald Trump'ın baskısıyla toplamda 55 kartel liderini gönderdiği belirtiliyor. 

Mahkumlar arasında Meksika'nın en büyük suç örgütleri olan Sinaloa, Jalisco Yeni Nesil Karteli ve Zetas çetelerinden üst düzey isimlerin yer aldığı ifade ediliyor. 

ABD'ye iade edilenlerden biri de 1985'te DEA ajanı Enrique "Kiki" Camarena'yı öldürmekle suçlanan Rafael Caro Quintero. 

Amerikalı yetkililer, mahkumların çoğunun Meksika'daki uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ağına dair ilk elden bilgiler paylaşabileceğini bekliyor. Kara para aklama operasyonlarından uyuşturucu kaçakçılığında rüşvet alan siyasetçiler, ordu görevlileri ve finans sektörü yetkililerinin adlarının öğrenilebileceği ifade ediliyor.  

Tutukluların, ceza indirimi veya daha rahat hapishane koşulları karşılığında işbirliğine yanaşabileceğine dikkat çekiliyor.

55 kartel liderinin ABD'ye teslim edilmesi için yürütülen gizli operasyonlarda binlerce Meksikalı özel harekatçının görev yaptığı aktarılıyor. 

20 Ocak-2 Mayıs'ta DEA'in direktörlüğünü geçici olarak üstlenen Maltz, "Ajansımızın tarihinde hiç bu kadar çok sayıda kötü adamın Meksika'dan çıkarıldığını görmemiştik" diyor. ABD'ye teslim edilenler arasında paramiliter Zetas uyuşturucu çetesinin liderleri Miguel Angel ve Omar Trevino kardeşlerin de yer aldığını belirtiyor. 

Trump'ın uyuşturucuyla mücadele önlemlerinin artırılmaması halinde gümrük tarifelerini yükseltme tehdidinin, Meksika'nın mahkumları iade etmesinde önemli rol oynadığı yazılıyor. 

Meksikalı yetkililer, devlet başkanı Claudia Sheinbaum'un bu hamleyle "ABD müdahalesinden kurtulduğunu" söylüyor. Uyuşturucuyla mücadele operasyonlarının artırılmaması durumunda Amerikan ordusunun, Meksika'daki fentanil tesislerini ya da kartel liderlerini hedef alan drone saldırıları düzenleyerek ülkeyi "kaosa sürükleyeceğinden" endişelenildiği belirtiliyor.

Kaynaklar, ABD ve Meksika arasında üçüncü bir mahkum transferiyle ilgili görüşmelerin devam ettiğini de bildiriyor. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, New York Times