İran Devrim Muhafızları Özel Kuvvetleri ülke dışında çatışıyor

“Sabirin” Özel Kuvvetler Birimi’nden bir tabur, Tahran’daki askeri geçit törenine katıldı (Tasnim)
“Sabirin” Özel Kuvvetler Birimi’nden bir tabur, Tahran’daki askeri geçit törenine katıldı (Tasnim)
TT

İran Devrim Muhafızları Özel Kuvvetleri ülke dışında çatışıyor

“Sabirin” Özel Kuvvetler Birimi’nden bir tabur, Tahran’daki askeri geçit törenine katıldı (Tasnim)
“Sabirin” Özel Kuvvetler Birimi’nden bir tabur, Tahran’daki askeri geçit törenine katıldı (Tasnim)

İran Devrim Muhafızları Ordusu Kara Kuvvetleri’ne bağlı Sabirin Özel Kuvvetler Birimi Komutanı Muhammed Tahiri, Sabirin Birimi’nin Devrim Muhafızları’nda askeri ve istihbarat çalışmaları yürütmekten sorumlu “Kudüs Gücü” kuvvetlerinin yanında “şiddetli kara savaşların hala muharebe görevlerini sürdürdüklerini” duyurdu.
Devrim Muhafızları’na bağlı Tasnim ajansına yaptığı açıklamada Tahiri, komuta ettiği kuvvetlerin “savaş yeteneklerine sahip ve gelişmiş muharebe ekipmanlarıyla teçhiz edilmiş olduğuna”, İran toprakları içinde veya Kudüs Gücü ile birlikte ülke toprakları dışında savaşlara katıldığına işaret etti.
İran Devrim Muhafızları 2016 yılında, Suriye’de Sabirin Tugayı’nın bulunduğunu resmen duyurarak, Tugaydaki üst düzey bir komutanın ve bazı unsularının öldürüldüğünü doğruladı. Tahiri, İran dışındaki operasyonlarda ölenlerin sayısına herhangi bir atıfta bulunmada, girdiği çatışmalar sırasında Sabirin güçlerinin 30 unsurunu kaybettiği, 100 unsurunun ise yaralandığı bilgisine yer verdi.
Tahiri, Cundullah örgütünün, Kara Kuvvetleri Komutanı Yardımcısı Nur Ali Şuşteri ve Devrim Muhafızları’dan bazı komutanların öldürüldüğü 2009 yılındaki bombalı saldırılarının ardından, aralarında “Adalet Ordusu’nun” (Ceyşü’l Adl) da bulunduğu Belucistan bölgesindeki silahlı grupların yanı sıra, özellikle PKK terör örgütünün İran uzantısı PJAK, Komala ve Kürdistan Demokratik Partisi’nin uzantılarıyla verilen mücadeleye atıfta bulunarak, “Sabirin” güçlerinin ülkenin kuzeybatı ve güneydoğu sınırlarında muhalif gruplarla çatışmalara girdiğini belirtti.
Tahran yönetimi, etnik haklarını savunmak için isyan bayrağını yükselten muhalefet partilerini “Devrim karşıtı” ve “terör örgütleri” olarak görüyor.
Tahiri, komuta ettiği kuvvetlerin, “Devrim Muhafızları’nın en seçme kara kuvvetlerinden meydana geldiğini” belirterek, “ülkenin güvenliğini sağlamak için, önemli ve etkili operasyonlar gerçekleştirdiklerini” sözlerine ekledi.
Sabirin Özel Kuvvetler Biriminin kuruluşu, İran, Irak ve Türkiye arasındaki sınır üçgeninde, Devrim Muhafızları’na ağır kayıplar verdiren PJAK örgütünün faaliyetlerine karşı koymak amacıyla Devrim Muhafızları’nın en seçme ekiplerinin bir araya getirildiği 1999-2000 yıllarına kadar uzanıyor. 2012 yılının Temmuz ayında, o zamanlar Sabirin Birliği Komutanı olan Murtaza Miriyan, Devrim Muhafızları’nın, İngiliz Ordusu Özel Kuvvetleri’nin eğitim prosedürlerine tabi olduğunu ifade etmişti. Medya kaynaklarına göre, Sabirin Birimi, Devrim Muhafızları’nın “Zülfikar” adını verdiği ABD yapımı M-16 piyade tüfekleri kullanıyor.
Öte yandan, İran ajansları, Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri’nin emriyle General Muhsin Sasani’nin Sivil Savunma Komutan Yardımcılığı pozisyonuna atandığını bildirdi. Bu tayin kararı, geçtiğimiz Temmuz ayının sonunda Natanz nükleer tesisinin bazı kısımlarına zarar veren patlamadan sonra orduda yapılan ilk değişiklikti. Tahran yönetimi Natanz nükleer tesisindeki patlamayla ilgili daha sonra yaptığı açıklamada, herhangi bir partiye suçlama yöneltmeden, bunun bir sabotaj eyleminin sonucu olduğunu açıklamıştı. Ancak Tasnim ajansı, ordudaki bu üst düzey değişikliği, Ali Asgar Zarei’nin hastalığına bağladı.
İran Silahlı Kuvvetler Genel Koordinatörü Orgeneral Ali Abdullahi, “Yeni tehditleri önlemek için savunma alanında yeni bir yaklaşıma, metoda ve düşünceye ihtiyacımız var” ifadelerine yer verdi. Abdullahi, “siber ve elektronik tehditler gibi yeni tehditlerin artmasıyla birlikte, gelecekteki savaşların tamamen farklı olacağına” dikkat çekti.
Abdullahi, Sivil Savunma Teşkilatı tarafından, aralarında Petrol Bakanlığı ve İran Atom Enerjisi Kurumu’nun da yer aldığı çeşitli bakanlıklarda ve yürütme organlarında yapılan “incelemelere” atıfta bulunarak, bu alanlarda çok önemli tedbirler alındığını belirtti. Öte yandan, yetkililerin sivil savunma konusuna bakış açılarını değiştirmek için daha fazla adım atılması çağrısında bulundu.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.