Anketler ABD seçimleri hakkında ne söylüyor?

ABD Başkanı Donald Trump ve Demokrat rakibi Joe Biden (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Demokrat rakibi Joe Biden (AFP)
TT

Anketler ABD seçimleri hakkında ne söylüyor?

ABD Başkanı Donald Trump ve Demokrat rakibi Joe Biden (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Demokrat rakibi Joe Biden (AFP)

ABD’li seçmenler, Başkan Donald Trump’ın Beyaz Saray’da dört yıl daha kalıp kalmayacağına bugün karar verecek.
Anket şirketleri son zamanlarda seçmenlere hangi adayı tercih ettiklerini sorarak, ABD halkının ruh halini tespit etmeye çalıştı.
Ulusal anketler, bir adayın ülke genelindeki popülaritesini görmek için iyi bir rehber olsa da, seçimin sonucunu tahmin etmekte her zaman başarılı olamıyor. 
Örneğin 2016’da Demokrat Hillary Clinton, Cumhuriyetçi rakibi Donald Trump’tan yaklaşık üç milyon daha fazla oy almasına rağmen kaybetti. Bu yüzden en fazla sayıda oyu kazanmak her zaman başkanlığı kazanmayı garanti etmiyor.
Joe Biden, yılın başından bu yana birçok ulusal ankette Donald Trump’ın önünde yer aldı ve son aylarda yaklaşık 10 puan önde görünüyor.
Bu seçimlerin sonucunu belirleyecek eyaletler hangileri?
Çoğu eyalet her zaman aşağı yukarı aynı şekilde oy kullanıyor. Bu da, gerçekte, her iki adayın da kazanma şansına sahip olduğu yalnızca birkaç eyalet olduğu anlamına geliyor.
Seçimlerin kazanılacağı veya kaybedileceği yerler olarak görüldüğü için bu eyaletler ‘savaş alanı’ olarak biliniyor.
Savaş alanlarında kim önde?
Kritik öneme sahip eyaletlerdeki anketler Joe Biden’i önde gösterse de, son günlerde Trump ile arasındaki fark azaldı.
Biden, Cumhuriyetçi rakibinin 2016’da yüzde 1’in altında bir farkla kazandığı üç sanayi eyaleti olan Michigan, Pennsylvania ve Wisconsin’de iyi gidiyor gibi görünüyor.
Anca Biden’in seçim kampanya ekibini endişelendiren, Trump’ın 2016'da kazandığı eyaletler Iowa, Ohio ve Teksas oldu.
The Economist, Biden’in Trump’ı yenme ihtimalinin yüksek olduğuna inanırken, siyasi analiz sitesi Five Thirty Eight ise Trump’ın bir dönem daha kazanacağını düşünüyor.
Kovid-19 Trump’ın oylarını etkiledi mi?
Ipsos anketinden elde edilen verilere göre, ABD’lilerin yalnızca yüzde 35’i Trump’ın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele yöntemine katılıyor. Cumhuriyetçiler arasında ise bu oran en fazla yüzde 76’ya çıkıyor.
Anketlere güvenebilir miyiz?
2016 başkanlık seçimlerinde önde yer alan Clinton’ın kaybetmesi nedeniyle anketleri görmezden gelmek kolay ancak bu tamamen de doğru olmaz.
Bu yıl yaşanan koronavirüs salgını ve onun ekonomiye, insanlara ve hatta nasıl oy verileceğine dair etkisi nedeniyle her zamankinden daha fazla belirsizlik var. Bu nedenle sonuçları hakkında bazı şüpheler olsa da, tüm anketler okunmalı.



"Putin'in beyni" Dugin, ABD'de kıymete bindi

Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)
Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)
TT

"Putin'in beyni" Dugin, ABD'de kıymete bindi

Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)
Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)

Rus siyaset uzmanı, sosyolog ve filozof Aleksandr Dugin, ABD'de ilgi görmeye başladı.

Donald Trump'ın başını çektiği Amerika'yı Yeniden Harika Yap (Make America Great Again/MAGA) hareketine bağlı kişilerin podcast'lerinde gittikçe daha fazla görünüyor. 

Wall Street Journal (WSJ) "Putin'in beyni" diye anıldığını bildirdiği 63 yaşındaki Rus'u okuyucularına tanıttı. 

Rus radikal sağının önde gelenlerinden Dugin'in Moskova'ya Batı tarzı liberal demokrasiye sırtını dönüp Ortodoks Hıristiyan değerlerine dayanan Rusya İmparatorluğu'nu yeniden kurma çağrısını uzun süredir yaptığı ve Vladimir Putin'in de zamanla bu fikre yanaştığı bildirildi. 

Tucker Carlson ve Alex Jones gibi ünlü sunuculara röportaj veren Dugin'in George Soros, duyarcılık (wokeism) ve trans aktivizmi karşıtlığıyla Trump destekçilerinin ilgisini çektiği aktarıldı. 

Rusya'yla ABD'nin ilişkilerini geliştirmeye çalışan Trump döneminde, Dugin'in de kültürel olarak benzer bir yakınlaşmanın peşinde olduğu savunuldu. 

WSJ'ye yazılı açıklama gönderen Dugin, "Trump ve Trumpçılıkla ilgileniyorum. Trumpçılar da muhtemelen benim fikirlerim, teorilerim ve felsefi-ideolojik keşiflerimle ilgileniyor" dedi. 

Yeni kitabı Trump Devrimi'nde, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'nı (USAID) kapatma planlarını öven Dugin, bu hamleyi "Küreselciliğin genel merkezine yönelik bir füze saldırısı" diye nitelemişti.

Bunu hatırlatan WSJ, Rusya'nın eski Sovyetler Birliği topraklarını yeniden ele geçirmesi için ABD'nin küresel süpergüç olma iddiasından vazgeçmesinin önemli olduğunu belirtiyor. 

Diğer yandan onu eleştirenler, Dugin'in Kiev yönetimini Nazi diye adlandırarak Ukrayna'da soykırım yapılmasını savunduğunu söylüyor. 

Örneğin Stockholm Doğu Avrupa Çalışmaları Merkezi'nden Andreas Umland şöyle diyor:

O yalnızca bir Rus faşisti. Çok aşırı tarafta, toksik bile denebilir.

Ağustos 2022'de bir festivale katılan Dugin, Rus devlet kanallarında yorum yapan kızı Darya'nın bindiği otomobile son anda binmedi. 

Bu hamle onun hayatını kurtarsa da 30 yaşındaki Darya Dugina, içinde bulunduğu aracın Moskova bölgesindeki Odintsovo yakınlarında infilak etmesi sonucu öldü.

Moskova, Ukrayna'nın bu saldırıyı düzenlediğini bildirirken ülkedeki yayın organları asıl hedefin Aleksandr Dugin olduğunu iddia etti. 

ABD istihbaratı da Washington'ın haberi olmadan Ukrayna'nın böyle bir işe giriştiğini belirtse de Kiev sorumluluğu reddediyor. 

Dugin bu olay sonrasında verdiği röportajlarda kızının siyah beyaz bir fotoğrafını arkasına yerleştiriyor. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP