Biden’ın kabine adayları

Jay Inslee Enerji Bakanı (solda) (New York Times), Susan Gordon Ulusal İstihbarat (DNI) Direktörü (AP), William Burns de Dışişleri Bakanı görevleri için aday gösterildiler. (Getty)
Jay Inslee Enerji Bakanı (solda) (New York Times), Susan Gordon Ulusal İstihbarat (DNI) Direktörü (AP), William Burns de Dışişleri Bakanı görevleri için aday gösterildiler. (Getty)
TT

Biden’ın kabine adayları

Jay Inslee Enerji Bakanı (solda) (New York Times), Susan Gordon Ulusal İstihbarat (DNI) Direktörü (AP), William Burns de Dışişleri Bakanı görevleri için aday gösterildiler. (Getty)
Jay Inslee Enerji Bakanı (solda) (New York Times), Susan Gordon Ulusal İstihbarat (DNI) Direktörü (AP), William Burns de Dışişleri Bakanı görevleri için aday gösterildiler. (Getty)

ABD Başkanı Donald Trump ile başkan seçilen Joe Biden arasındaki iktidarın devriyle ilgili yaşanan tartışmalı geçiş süreci sürmesine rağmen Amerikan medyasının bir kısmı Biden'ın kabinesine atamayı düşündüğü adayların isimlerini açıkladı. Medyada çıkan haberlere göre Biden, Trump'ın kurduğu ve neredeyse 40 yıldır çoğunlukla beyaz erkek adaylardan seçilen yönetimin aksine farklı yüzler ve isimler seçmeyi, etnik ve cinsiyet temsilinin tabanını genişletmeyi planlıyor. Biden ayrıca yeni yönetiminin ABD'deki değişiklikleri giderek daha fazla yansıtacağını söylüyor. The New York Times gazetesi, Biden'ın geçen yaz kaleme aldığı bir köşe yazısındaki şu ifadeleri aktardı:
“Okul sıralarından mahkemelere, bakanlıklara kadar her alanda liderliğimizin ve kurumlarımızın ABD’nin gerçek imajını yansıttığından emin olmalıyız.”
Ancak Biden'ın yönetim biçimi, Senato'nun kontrolünü ve partisindeki siyasi akımları, özellikle ilerici olanları elinde tutmaya çalışmaya devam eden Cumhuriyetçilerle çatışabilir. Bu, onu yönetimi için seçtiği isimler üzerinde anlaşmak üzere müzakerelere ve pazarlıklara girmeye zorlayabilir. Biden'ın yönetiminde Cumhuriyetçi isimlere de yer vereceği neredeyse kesinleşirken Delaware eyaletinin eski Senatörü Ted Kaufman, bakanlıkları dolduracak adayların listesini hazırlamakla görevlendirildi.
The New York Times, dün Biden yönetiminde seçilecek muhtemel isimlerin veya Biden yönetiminde pozisyon almakla ilgilendiklerini ifade edenlerin bir listesini yayınladı.

Dışişleri Bakanlığı
Dışişleri Bakanı aday listesinde, Warren Christopher ve Madeleine Albright gibi eski dışişleri bakanları bünyesinde görev yapmış olan eski diplomat ve Carnegie Enstitüsü Başkanı William Burns yer alıyor. Diğer bir isim de Cumhuriyetçilerle de iyi ilişkileri olan Senato Dış İlişkiler Komitesi’nde görev yapan Chris Coons. Muhtemel diğer isim ise Susan Rice. Kendisi, Obama'nın Ulusal Güvenlik Danışmanı, Dışişleri Bakan Yardımcılığı ve ABD'nin BM Daimi Temsilciliği görevlerinde bulundu. Ancak Cumhuriyetçiler arasında sorunlu bir figür olarak biliniyor.

Savunma Bakanlığı
Savunma Bakan Yardımcılığı görevinde bulunan Michele Flournoy, bu pozisyona getirilme şansı en yüksek olanlar arasında görülüyor. Flournoy, bu yüksek pozisyona getirilen ilk kadın olabilir. Listede ayrıca Illinois Senatörü olan ve Irak'ta 2014'te helikopter kazasında 2 bacağını da kaybeden eski Yarbay Tammy Duckworth de var. Eski İç Güvenlik Bakanı siyahi Jeh Johnson'ın ismi de Savunma Bakanlığı için geçiyor.

Ulusal Güvenlik Danışmanlığı
Antony Blinken, bu pozisyon için neredeyse tek aday olarak görülüyor. Biden'a üst düzey dış politika danışmanlığı yapan ve Senato Dış İlişkiler Komitesi’ndeki yardımcısı olan Antony Blinken, aynı zamanda Obama döneminde Dışişleri Bakan Yardımcısı görevinde bulundu.

Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Başkanlığı
Önceden Barack Obama'nın ulusal güvenlik danışmanı olarak görev yapan Tom Donilon'un adı bu görev için ilk sıralarda gösterildi. Ayrıca Obama yönetiminde eski CIA Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Avril Haynes ve daha önce yabancı istihbarat yetkilisi ve CIA Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Mike Morell’in isimleri de listede yer aldı.

Ulusal İstihbarat Direktörü
Sue Gordon, Başkan Trump yönetiminde Ulusal İstihbarat Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. Ancak bu görevinden 2019 yılında istifa etti. Pozisyon için yarışan bir diğer isim ise eski başkan Barack Obama'nın baş güvenlik danışmanı olarak görev yapan Lisa Monaco.

Adalet Bakanlığı
Adalet Bakanı adayları arasında, Kamala Harris'in Kaliforniya'da başsavcı olarak yerini alan ve eyalet senatörü olarak da onun yerine geçmesi beklenen Xavier Becerra var. 2017'de şaşırtıcı bir şekilde kazandıktan sonra, Cumhuriyetçi eyaletlerden Alabama'dan Senato koltuğunu kaybeden eski federal savcı Doug Jones’un adı da bu görev için geçiyor.
Aynı zamanda Atlanta eyaletinde eski başsavcı Sally Yates ve Trump döneminin başlarında haftalarca Adalet Bakanı Yardımcısı olarak çalışan ve 7 Müslüman ülkeye vize yasağına karşı çıkmasının ardından kovulan Demokratik Ulusal Komite (DNC) Başkanı Tom Perez de adları geçenler arasında bulunuyor.

Hazine Bakanlığı
Federal Rezerv Bankası'na liderlik eden ve büyük bankacılık ve finans kurumlarında yüksek rütbeli görevlerde bulunan ilk siyah eşcinsel Raphael Bostic, Hazine Bakanlığı pozisyonunda olma olasılığı en yüksek isimler arasında yer alıyor. Bu isimler arasında Federal Rezerv Bankası Yönetim Kurulu üyesi ve eski Hazine Bakanı Yardımcısı Lael Brainard ve aynı şekilde Federal Rezerv yönetim kurulunun eski üyesi ve eski Hazine Bakanı Yardımcısı görevinde bulunan Sarah Bloom Raskin bulunuyor. Massachusetts Senatörü Elizabeth Warren ve 2014'ten 2018'e kadar Federal Rezerv Yönetim Kurulu üyesi olan Janet Yellen da adaylığı muhtemel isimler arasında görülüyor.

İç Güvenlik Bakanlığı
Florida eyaletinin Orlando kentinde 27 yıl emniyet müdürü olarak çalışan ve Biden’ın adayları arasında yer alan Florida Temsilcisi Val Deming İç Güvenlik Bakanlığı’nın başına geçmek için yarışıyor. Ayrıca listede Obama yönetiminin Vatandaşlık ve Göçmenlik Servisi'nde çalışan Kübalı-Amerikalı Alejandro Mayorkas’ın da adı var.

Tarım Bakanlığı
Tarım Bakanlığı için Kuzey Dakota'dan eski senatör Heidi Heitkamp ve Minnesota'dan Senatör Amy Klobuchar yarışıyor.

Eğitim Bakanlığı
2016'da Hillary Clinton'ın kampanyasına katılan, eski bir profesör ve aynı zamanda Öğretmenler Federasyonu eski başkanı olan Lily Eskelsen Garcia en şanslı isimler arasında görülüyor. Ayrıca bu pozisyon için Amerikan Öğretmenler Federasyonu başkanı Randi Weingarten’in de ismi geçiyor.

Enerji Bakanlığı
Jay Inslee, bu pozisyon için önde gelen adaylar arasında yer alıyor. Eski başkan adayı olan ve Washington eyaletinin üçüncü kez valisi olan Inslee aynı zamanda önde gelen çevre savunucularından biri olarak biliniyor. Eski Başkan Obama döneminde Enerji Bakanı olan Ernest Moniz ve Obama döneminde Enerji Bakanı Yardımcısı olarak çalışan Elizabeth Sherwood-Randall da listedeki isimler arasında.

Sağlık ve İnsani Hizmetler Bakanlığı
Bu pozisyon için 4 isim öne çıktı. Bu isimler Kuzey Carolina Sağlık Bakanı ve Obama yönetiminde görevde bulunan Mandy Cohen, ABD Gıda ve İlaç İdaresi'nde (FDA) eski müfettiş ve doktor olan David Kessler, New Mexico eyaletinin eski Valisi Michelle Lujan Grisham ve Biden tarafından Kovid-19 salgınıyla mücadele ekibi görev gücü başkanı olarak atanan Dr. Vivek Murthy.

İskan ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı 
Bu görev için aday gösterilen Kaliforniya'dan, ünlü siyahi Temsilciler Meclisi üyesi Karen Bass, Biden yardımcılığına aday gösterilenler arasındaydı. Listede ayrıca Florida'nın  Jacksonville bölgesi eski Belediye Başkanı Alvin Brown, Bill Clinton döneminde İskan ve Kentsel Kalkınma Bakanı Yardımcısı Andrew Cuomo, Obama döneminde eski bir kıdemli idari yetkili olan Maurice Jones, Atlanta Belediye Başkanı ve  Biden'ın yardımcı adayları listesinde yer alan Keisha Lance Bottoms ve düşük gelirli grupları savunmak için bir koalisyona liderlik eden ve Trump'ın federal konut yardımını kesme planlarına karşı çıkan Diane Yentel yer alıyor.

İçişleri Bakanlığı
Yakın zamanda Senato yarışını Cumhuriyetçi Steve Dines'e karşı kaybeden Montana Valisi Steve Bullock, İçişleri Bakanlığı için önde gelen adaylar arasında yer alıyor. Ayrıca Temsilciler Meclisi’nden Doğal Kaynaklar Komitesi Başkan Yardımcısı Deb Haaland, New Mexico'dan Senato üyeliğine üçüncü kez katılmamayı seçen  Tom Udall ve Martin Heinrich de listedeki isimler arasında.

Çalışma Bakanlığı
Bu pozisyona adaylar arasında Obama döneminde Çalışma Bakanı Yardımcısı olarak görevde bulunan Seth Harris, önceden Çalışma Bakanlığı’nda görev alan Michigan eyaletinden Andy Levin ve daha önce bu görevde bulunma talebini dile getiren Demokrat Parti İlerleme Hareketi'nin lideri ve Vermont Senatörü Bernie Sanders var. Ayrıca Kaliforniya Çalışma Bakanı Julie Su da listede yer alıyor. 

Ulaştırma Bakanlığı
Los Angeles’ta geliştirme planını yöneten Belediye Başkanı Eric Garcetti, Ulaştırma Bakanlığı'na liderlik edecek önde gelen adaylar arasında yer alıyor.

Gazi İşleri Bakanlığı
Eski başkan adayı ve Afganistan'da görev yapmış olan eski subay Pete Buttigieg aday listesinin başında yer alıyor. Onu, yine eski subaylardan olan ve Obama döneminde Gazi İşleri Bakanı olarak görev alan Robert McDonald takip ediyor.



Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud: Ortadoğu’daki çatışmanın topraklarımıza sıçramasına izin vermeyeceğiz

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud (SONNA)
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud (SONNA)
TT

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud: Ortadoğu’daki çatışmanın topraklarımıza sıçramasına izin vermeyeceğiz

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud (SONNA)
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud (SONNA)

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, bugün yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Somaliland’ı bağımsız bir devlet olarak tanıma kararının ‘kabul edilemez bir adım, uluslararası normların ihlali ve ülkenin bağımsızlığına açık bir saldırı’ olduğunu söyledi.

İsrail, cuma günü tek taraflı olarak ilan edilen Somaliland’ı ‘bağımsız egemen devlet’ olarak resmen tanıyan ilk ülke oldu.

Bu karar, bölgesel dinamikleri yeniden şekillendirecek, Somali'nin uzun süredir devam eden ayrılıkçılığa karşı muhalefetini sınayacak ve Tel Aviv'e Afrika kıtasının en uzun deniz sınırına sahip ülkede, hassas Afrika Boynuzu bölgesinde bir dayanak noktası oluşturacak.

Somali Cumhurbaşkanı Şeyh Mahmud, parlamentoda yaptığı konuşmada, ‘Ortadoğu’daki çatışmanın ülkemize taşınmasını’ reddettiğini belirterek “Birliği sağlamak için Somaliland ile diyalog konusunda kararlıyız” dedi. Şeyh Mahmud, ülkesinin, saldırıların başlatılabileceği askeri üslerin kurulmasını kabul etmeyeceğini vurguladı.

Arap Birliği'nin olağanüstü toplantısı

Öte yandan Somali'nin Kahire Büyükelçisi ve Arap Birliği (AL) Daimi Temsilcisi Ali Abdi Avari bugün, Tel Aviv’in Somaliland’ı tanımasına atıfla, İsrail'in Filistin halkını topraklarından zorla çıkarmak amacıyla Somali'deki ayrılıkçı bir oluşumu desteklediğini söyledi.

j6y
Hargeisa Savaş Anıtı önünde Somaliland bayrağı taşıyan bir genç (AFP)

Avari, Arap Birliği’nin acil toplantısında “Somali, Filistinlileri topraklarından çıkarmaya yönelik hiçbir girişime taraf olmayacak” dedi.

Bu planları engellemek ve İsrail'in aleni emellerine karşı durmak için çalışacaklarını belirten Avari, İsrail'in Somaliland'ı tanıma kararının ‘tüm Arap ulusal güvenliğini ve Kızıldeniz'deki seyrüseferi etkileyen doğrudan bir saldırı’ olduğunu vurguladı.

Birleşmiş Millerler Güvenlik Konseyi (BMGK), İsrail'in Somaliland'ı bağımsız bir devlet olarak tanımasıyla ilgili olarak pazartesi günü acil bir toplantı düzenleyecek.

Avari, toplantı öncesinde, çoğu Müslüman olan 21 ülke dün geç saatlerde ortak bir bildiri yayınlayarak İsrail'in kararının ‘Afrika Boynuzu'ndaki barış ve güvenlik’ ile daha geniş kapsamda Kızıldeniz bölgesi üzerinde ‘ciddi yansımaları’ olacağı konusunda uyarıda bulundu.

Somali'nin kuzeyinde bulunan ve çoğunluğu Müslümanlardan oluşan nüfusu birkaç milyonu bulan Somaliland, otuz yılı aşkın bir süredir fiilen bağımsız bir bölge.


Lavrov: Ukrayna'daki Avrupa güçleri Rusya için meşru hedefler olacak

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (Reuters)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (Reuters)
TT

Lavrov: Ukrayna'daki Avrupa güçleri Rusya için meşru hedefler olacak

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (Reuters)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (Reuters)

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov bugün yaptığı açıklamada, Rusya'nın Tayvan'ın bağımsızlığına her şekilde karşı olduğunu ve adayı Çin'in ayrılmaz bir parçası olarak gördüğünü söyledi.

Rusya merkezli haber ajansı TASS’a konuşan Lavrov, Japonya’nın artan askeri eğilimlerine atıfla, Japonya'yı ‘askerileşme’ olarak nitelendirdiği eğilimini ‘dikkatlice düşünmeye’ çağırdı.

Öte yandan Lavrov, Ukrayna'da konuşlandırılan herhangi bir Avrupa askeri birliğinin Rusya ordusu için meşru hedef haline geleceğini vurguladı.

Lavrov ayrıca, kanıt sunmadan, Avrupalı politikacıları Kiev ile ilişkilerinde ‘açgözlü’ şekilde hareket etmekle ve Ukrayna halkının ve kendi ülkelerinin halklarının çıkarlarını göz ardı etmekle suçladı.


Trump neden Nijerya'daki askeri operasyonunun hedefi olarak Sokoto şehrini seçti?

ABD saldırısının ardından Oufa köyünde bölge sakinleri hasarı incelerken 27 Aralık 2025 (AFP)
ABD saldırısının ardından Oufa köyünde bölge sakinleri hasarı incelerken 27 Aralık 2025 (AFP)
TT

Trump neden Nijerya'daki askeri operasyonunun hedefi olarak Sokoto şehrini seçti?

ABD saldırısının ardından Oufa köyünde bölge sakinleri hasarı incelerken 27 Aralık 2025 (AFP)
ABD saldırısının ardından Oufa köyünde bölge sakinleri hasarı incelerken 27 Aralık 2025 (AFP)

ABD'nin perşembe günü Nijerya'da DEAŞ’a karşı düzenlediği füze saldırılarının ayrıntıları ve terör örgütlerinin kalelerinin kuzeydoğuda yoğunlaşmasına rağmen ülkenin kuzeybatısında bulunan Sokoto şehrinin seçilme nedenleri hala belirsizliğini koruyor.

Bu gizem, ABD ve Nijerya'nın de hedefin DEAŞ olduğu konusunda anlaşmaya varmış olmalarına rağmen açıklamaları arasındaki tutarsızlığın yanında saldırılar sırasında kimlerin veya nelerin vurulduğu konusunda ayrıntıları açıklamamış olmaları nedeniyle daha da artıyor.

Bu gerçekleri açıklığa kavuşturmak amacıyla, Nijerya Cumhurbaşkanı Bola Tinubu'nun Sözcüsü Daniel Bwala, dün Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada, ABD’nin perşembe günü Nijerya'da gerçekleştirdiği hava saldırılarının, ‘Lakurawa’ adlı yerel bir terör örgütü ve ‘otoyol soyguncusu’ çetelerle iş birliği yapmak üzere Sahel bölgesinden gelen DEAŞ üyelerini hedef aldığını söyledi.

Bwala, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“DEAŞ, Lakowara ve çetelere ekipman ve eğitim sağlayarak onlara yardım etmek için Sahel bölgesinden geçmenin bir yolunu buldu.”

Nijerya Enformasyon ve Kültür Bakanı Muhammed İdris, cuma akşamı yaptığı açıklamada saldırıların Sahel koridoru üzerinden Nijerya'ya sızmaya çalışan DEAŞ üyelerini hedef aldığını söyledi.

Lakowara Grubu

Nijerya gazetesi Premium Times tarafından yayınlanan bir haberde, Sokoto’nun terör örgütlerinden çok çete faaliyetleri ve haydutluktan şikayetçi olduğu belirtildi. Haberde, ABD tarafından düzenlenen hava saldırılarının, yerel liderlerin 2017 yılında haydutlukla mücadele çerçevesinde kurdukları Lakowara Grubu'nu hedef aldığına dikkat çekildi.

adre
ABD Savunma Bakanlığı tarafından yayınlanan ve 25 Aralık'ta belirsiz bir konumda bir askeri gemiden füze fırlatıldığını gösteren videodan alınan bir görüntü (Reuters)

Gazete, haberini New York'taki West Point Askeri Akademisi'ne bağlı bir araştırma ve akademik merkez olan West Point Terörle Mücadele Merkezi (CTC) tarafından 2022 yılında yayınlanan bir araştırmaya dayandırdı. Araştırma, Lakowara üyelerinin Mali'den geldiğini doğruladı. Çalışmada, yerel liderlerin gruba mali destek, sığır ve silah şeklinde lojistik destek sağlayarak grubun büyümesine katkıda bulundukları açıklandı. Aynı kaynak, o dönemde Nijerya polisinin silahlı grubu önemsiz göstererek, üyelerini hayvanları için su aramak üzere göç etmiş ‘şiddet kullanmayan çobanlar’ olarak tanımladığını belirtti. Ancak grup, kısa sürede bölgede kendi kanunlarını uygulamaya başladı ve borçlarını ödemeyi reddeden yerel bir lideri öldürdü.

Lakowara, Müslümanların nüfusun çoğunluğunu oluşturduğu bu ülkede, alkol tüketimini ve müzik dinlemeyi yasakladı, yerel çobanlara vergi uyguladı ve ardından Nijer sınırındaki ordu mevzilerine silahlı saldırılar düzenleyerek Nijer ve Nijerya’nın 2018 yılında silahlı gruba karşı ortak devriye gezileri başlatmasına neden oldu.

Nijer'de 2023 yılında gerçekleşen askeri darbe sonucu Nijerya sınırındaki ortak devriyelerin sona ermesinin ardından Lakorawa, daha cesur hale geldi, faaliyetlerini Kibi şehrine doğru genişletti. Burada polis karakollarına ve yerel kurumlara saldırılar düzenledi.

DAEŞ ve El Kaide ile bağlantıları

Bu silahlı grubun oluşturduğu tehlikeye rağmen, dış bağlantıları konusunda hala büyük bir belirsizlik var. Birçok uzman bu grubu bir grup paralı asker ve hayduttan ibaret olarak görse de DAEŞ ve El Kaide ile olan ilişkisi konusunda fikir ayrılıkları hakim.

West Point Merkezi’nden Mortala Rufai, James Barnett ve Abdulaziz Abdulaziz tarafından yürütülen bir araştırma, Lakowara'nın El Kaide ile, özellikle de Mali merkezli İslam ve Müslümanları Destekleme Grubu (Cemaat Nusret el-İslam vel Müslimin/JNIM) ile bağlantılı olduğunu doğruladı.

Ancak Barnett, son araştırmasında Lakowara’nın artık DEAŞ’ın Sahel eyaletiyle bağlantılı olduğu sonucuna varmıştır.

Sahel bölgesindeki terörist ittifakların çakışması nedeniyle, Lakowara’nın bazı orijinal üyelerinin Ensar’ul-İslam ve Müslümanlarla bağlantılı olabileceğini, ancak bugün DEAŞ’ın Sahel eyaletiyle daha yakından bağlantılı olduklarını açıkladı.

Öte yandan Afrika’da İyi Yönetişim Vakfı'nda araştırmacı olan Malik Samuel, sosyal medya platformu X'te Lakorawa’nın El Kaide’ye daha yakın olduğunu iddia ederek JNIM’e atıfla “DEAŞ ile bağlantısı olduğuna dair herhangi bir kanıt görmedim” ifadelerini kullandı.

Çelişkiler ve şüpheler

Amerikalılar ve Nijeryalılar DEAŞ’ı hedef aldıklarından bahsetmelerine rağmen, ABD saldırılarının hedef aldığı bölgedeki bazı yerel sakinler şaşkınlıklarını dile getirdi. AFP'ye konuşan bölge sakinlerinden Haruna Kalh, “Şaşırdık çünkü bu bölge hiçbir zaman silahlı grupların kalesi olmamıştı” dedi.

d8
ABD’nin Oufa köyüne düzenlediği hava saldırısının ardından meydana gelen hasar, 27 Aralık 2025 (AFP)

Diğerler bölge sakinleri ise ABD’nin hava saldırılarında fırlattığı füzelerin boş tarlalara düştüğünü, can kaybına yol açmadığını ve füze enkazının zarar verdiği Jabo köyünün saldırılarından kısmen etkilendiği söyledi. Militanların son saldırısının iki yıl önce gerçekleştiğini belirttiler.

Nijerya televizyonunda yayınlanan görüntülerde, tarım arazisi gibi görünen bir alanda yanmış metal parçaları görüldü.

d
Jabo köyünde ABD'nin saldırı düzenlediği bölgeye toplanan köylüler 26 Aralık 2025 (Reuters)

Öte yandan Nijerya, hava saldırılarının ‘terör yuvalarını’ hedef aldığını açıkladı.

Açıklamada, hedef alınan bölgelerin ‘Nijerya'ya sızan yabancı DEAŞ üyelerinin toplanma ve hareket noktası olarak kullanıldığı’ belirtildi.

Ancak Nijeryalı analistlerden bazıları, hava saldırılarının Sokoto şehrini hedef almasını şaşırtıcı bulduklarını ifade ettiler. Boko Haram'ın aktif olduğu kuzeybatıda Nijer ve Kano, kuzeydoğuda Borno gibi diğer eyaletlerin çok daha yüksek düzeyde şiddet olaylarına tanık olduğunun altını çizerek Nijerya hükümeti tarafından yapılan dikkate açıklamayı sorguladılar.

Sokoto'nun önemi

Güvenlik analisti Mustafa Gimbo, hava saldırılarının hedefi olarak Sokoto'nun seçilmesinin ‘oldukça tartışmalı’ olduğunu söyledi.

Gimbo, nüfusun çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu bu şehirde neredeyse hiç bulunmayan Hıristiyanları hedef alan terör saldırılarından ziyade haydutluk vakalarının yaşandığını vurguladı.

Bu eyaletin ülkedeki terör yuvası olmadığını belirten Gimbo, daha çok ‘Müslümanların çoğunlukta olduğu bir bölge, ‘Sokoto Halifeliği'nin tarihi merkezi ve Nijerya'daki İslam'ın manevi merkezi’ olduğunu düşündüğünü belirtti.

Sokoto Halifeliği, 1804 yılında kurulan, Batı Afrika'da oldukça etkili bir siyasi ve dini oluşumdu. 19’uncu yüzyıl boyunca, yüzölçümü ve etkisi bakımından Afrika'nın en büyük imparatorluklarından biri haline geldi. Halifeliğin gücü, 20’nci yüzyılın başlarına kadar devam etti, ancak 1903 yılında İngilizlerin Nijerya'nın kuzeyini kolonileştirmesinin ardından fiilen yıkıldı. Sokoto Halifeliğinin dini ve siyasi mirası, kuzey Nijerya ve Batı Afrika'daki Müslümanlar arasında hala varlığını sürdürürken büyük bir sembolik önem taşıyor.

yu7
ABD’nin hava saldırısının Oufa köyünde neden olduğu yıkım, 27 Aralık 2025 (AFP)

Nijerya gazeteleri, ABD Ordusundan emekli subay Pesh Johnson'ın, özellikle Sokoto eyaletinin son zamanlarda Amerikalıların zihninde Hıristiyanlara yönelik saldırıların yuvası olarak anılmaya başladığını söylediği açıklamalarına yer verdi.

Johnson, söz konusu açıklamalarda şunları söyledi:

“Sorun aslında daha karmaşık. Nijerya'nın kuzeyinde şeriat hukuku sorunu da var. Ne yazık ki, Sokoto’da 2022 yılında Deborah Samuel adlı genç bir kadının sınıf arkadaşları tarafından güpegündüz taşlanarak öldürüldüğünü gördük.”

Deborah Samuel, WhatsApp'ta dolaşan ses kayıtlarında İslam dinine hakaret etmekle suçlanmıştı.

Johnson, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugüne kadar, bu masum genç kadının öldürülmesinden sorumlu olanların hiçbiri adalete teslim edilmedi. Bunlar, Amerikalıların takip ettiği konulardan bazıları ve bu yüzden olanları dini zulüm olarak nitelendiriyorlar.”

Öte yandan Nijeryalılar bu olayı özellikle ABD Başkanı Donald Trump saldırıyı kasıtlı olarak Hıristiyanların Noel kutlamalarıyla aynı zamana denk gelecek şekilde planlamasından ötürü ABD'nin saldırılarıyla ilişkilendirdi.

Nijerya Dışişleri Bakanı Yusuf Tuggar, ABD Başkanı Trump’ın saldırıyı duyururken ‘öncelikle masum Hıristiyanları hedef alan ve acımasızca öldüren DEAŞ’lı terörist pislikleri’ hedef aldığını söylemesine rağmen, ABD’nin düzenlediği hava saldırılarını ‘dini bir anlam taşıdığı’ tezini şiddetle reddetti.