Avrupa ülkeleri, yıl sonu sezonunun etkilenmemesi için koronavirüs kısıtlamalarını hafifletmeye başladı

Paris’te işletmelerin tekrar açılması kararının ardından fırınını açan bir dükkan sahibi (AFP)
Paris’te işletmelerin tekrar açılması kararının ardından fırınını açan bir dükkan sahibi (AFP)
TT

Avrupa ülkeleri, yıl sonu sezonunun etkilenmemesi için koronavirüs kısıtlamalarını hafifletmeye başladı

Paris’te işletmelerin tekrar açılması kararının ardından fırınını açan bir dükkan sahibi (AFP)
Paris’te işletmelerin tekrar açılması kararının ardından fırınını açan bir dükkan sahibi (AFP)

Avrupa ülkelerinin bir kısmı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının yayılma hızının azalmasının ardından hafta sonu işletmelerin yeniden açılmasına karar verdi. Bu karar, yıl sonu sezonu yaklaşırken işletme sahiplerinin rahat bir nefes almasını sağladı.
Fransa'da alınan kararlar doğrultusunda tüm mağazalar sıkı sağlık protokolleri çerçevesinde, sokağa çıkma yasağı nedeniyle saat 21.00'a kadar açık olacak.
Polonya'da ticaret merkezleri bugün (Cumartesi) kapılarını yeniden açıyor. İrlandalılar ve Belçikalılar ise mağazaların tekrar açılması için Salı gününe kadar beklese de salgının iki ülkedeki düşüşü doğrulandı. İrlanda Başbakanı Michael Martin, "Her birimizin çabaları ve fedakarlıkları başarıya ulaştı ve çoğu kişinin hayatı kurtarıldı" dedi. Belçika Başbakanı Alexander De Croo ise, "Ülkemizdeki durum iyiye gidiyor. Bu eğilimi sürdürmek önemli" diye konuştu.
Yarından (Pazar) itibaren diğer üç İtalyan bölgesinde de kısıtlamalar kaldırılacak ve zorunlu olmayan dükkanların yeniden açılmasına izin verilecek. Ancak AFP haber ajansına göre Lombardiya (kuzey), Piyemonte (kuzeybatı) ve Calabria (güney) bölgelerinde restoranlar ve barlar, Fransa ve Belçika'da olduğu gibi kapalı kalacak.
Son gelişmelere rağmen Avrupa kıtasındaki ülkelerin çoğu  henüz salgın kısıtlamalarından kurtulmuş değil. Kovid-19 krizini yönetmede iyi bir performans kaydeden Almanya'da kısıtlamalar Ocak ayına kadar yürürlükte kalacak.
Kıbrıs'ta ise yetkililer sokağa çıkma yasağı saatlerini Pazartesi gününden itibaren uzatmaya karar verdiler. Türkiye'de Cumartesi gününden itibaren yaş grubuna göre sokağa çıkma yasağı uygulanacak.
Britanya'da Galler, koronavirüsün Noel'den önce yayılmasını sınırlamak için barlar ve restoranlara yönelik kısıtlamaları sıkılaştıracak. Bu karar, İngiltere'nin üç aşamalı uyarı sistemine dönüşü ve  Kuzey İrlanda’nın yeni bir tecrit uygulaması kararı almasının ardından geldi.
Ancak alınan kararlar bazı İngiliz vatandaşlarını rahatsız etti. İngiltere'nin kuzeyindeki Bradford yakınlarındaki bir kuaför, İngiltere’de modern demokrasiyi kuran tarihi belge olan Magna Carta'ya dayanarak sosyal medyada başlatılan kapanma karşıtı protestoların sembolü haline geldi. Kuaför, İngiltere'de Kasım ayı başından itibaren dört haftalık bir kilitlenmeye rağmen salonunu açık tuttuğu için toplam 17 bin İngiliz sterlini para cezası aldı.

Amerika kıtasında son durum
Atlantik Okyanusu'nun diğer tarafında Meksika’da ise Cuma günü son 24 saatte rekor sayıda vaka kaydedildi. Vakalar bir günde ilk kez 12 bini aştı.
ABD’de, salgının şiddetlendiği Kaliforniya’nın Los Angeles bölgesindeki yetkililer, 20 Aralık'a kadar en az 3 hafta süreyle genel ve özel toplu etkinliklerin çoğunu yasakladı. 
ABD, Kovid-19 kaynaklı 264 bin 823 vaka ile salgından en çok etkilenen ülke olmaya devam ediyor. Ülkedeki kötüleşen durum, Cuma günü gerçekleşen "Black Friday" kampanyası nedeniyle her yıl geleneksel olarak mağazaların önünde sıra bekleyen kalabalıkların bu yıl oluşmamasına yol açtı.
Öte yandan, dünyanın farklı yerlerinde pandeminin ekonomi üzerindeki ciddi etkileri artmaya devam ediyor. Hindistan hükümeti Cuma günü yaptığı açıklamada, mali yılının ikinci çeyreğinde Temmuz ve Eylül ayları arasında gayri safi yurt içi hasılada (GSYİH) yüzde 7,5'lik bir düşüş açıkladı. Ülke böylece 1947'deki bağımsızlığından bu yana ilk kez teknik bir durgunluğa girdi.
9 milyon vakanın kaydedildiği dev Asya ülkesi, vaka sayısı bakımından ABD’den sonra dünya çapında pandemiden en çok etkilenen ikinci ülke oldu.
Pandeminin başlangıcından bu yana tüm dünyada yaklaşık 61 milyon Kovid-19 vakası kaydedildi, 1,4 milyondan fazla kişi hayatını kaybetti.



ABD, Ortadoğu’ya ilk kamikaze İHA filosunu konuşlandırdı

Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
TT

ABD, Ortadoğu’ya ilk kamikaze İHA filosunu konuşlandırdı

Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)

ABD ordusu, bugün (Çarşamba), Ortadoğu’da konuşlandırılacak ilk tek yönlü saldırı tipi (kamikaze) insansız hava araçları (İHA) filosu için yeni bir görev gücü oluşturduğunu açıkladı.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Savunma Bakanı Pete Hegseth’in dört ay önce düşük maliyetli ve hızlı temin edilebilen İHA teknolojilerinin edinilmesi ve konuşlandırılmasını hızlandırma talimatının ardından Scorpion Strike (TFSS- Akrep Sokması) adlı görev gücünü hayata geçirdi.

CENTCOM’a göre bu görev gücü, sahadaki birliklere hızlı şekilde düşük maliyetli ve etkili saldırı İHA kapasitesi sağlamak amacıyla tasarlandı. Yeni görev gücü, Ortadoğu’da konuşlu olan “FLM–136 Lucas” tipi düşük maliyetli saldırı İHA’lardan oluşan bir filoyu şimdiden kurmuş durumda.

Lucas İHA’ları geniş menzile sahip ve otonom çalışacak şekilde tasarlandı. Fırlatma yöntemleri arasında “mancınık/katapolt”, roket destekli kalkış, yer sistemleri ve mobil platformlar bulunuyor.

CENTCOM Komutanı Amiral Brad Cooper, “Bu yeni görev gücü, yeniliği caydırıcılık unsuru olarak kullanmamızı sağlıyor. Müttefiklerimizi gelişmiş İHA yetenekleriyle donatmak, Amerikan askeri gücünü ve yeniliğini ön plana çıkarıyor, kötü niyetli aktörleri caydırıyor” dedi.

ABD basınına göre FLM-136 İHA’sı, İran’ın yaygın olarak kullandığı “Shahd 136” İHA’larını model alıyor. İran ve desteklediği milisler, bu İHA’larla ABD güçlerini ve ticari gemileri hedef aldı; Rusya ise aynı modeli Ukrayna’daki şehir ve birliklere saldırılarda kullandı.

Bu adım, İran’ın ABD’ye ait imha edilmiş İHA’ları taklit edip yeniden mühendislik yoluyla kendi versiyonlarını üretme taktiğini andırıyor. ABD’ye ait “RQ-170 Sentinel” gibi İHA’lar bu yöntemle kopyalanmıştı.

Yeni “FLM-136” İHA’sı tamamen otonom kontrol özellikli olup, insan müdahalesine neredeyse gerek duymuyor. Hedefe yönlendirme için sensörler ve yapay zekâdan yararlanıyor ve yaklaşık 6 saat boyunca uçabiliyor.

ABD’nin Ortadoğu’ya saldırı tipi İHA filosu konuşlandırması, yaklaşık iki yıl önce üç Amerikan askerinin, Ürdün’ün kuzeydoğusundaki bir üsse İran yapımı bir saldırı İHA’sı ile düzenlenen saldırıda hayatını kaybetmesinin ardından geldi.

ABD ordusu, mali yıl 2026 sonunda tüm birimlerin küçük, tek yönlü saldırı İHA’larıyla donatılmasını hedefliyor.


ABD neden Venezuela’nın petrol kaynaklarına göz dikti?

ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
TT

ABD neden Venezuela’nın petrol kaynaklarına göz dikti?

ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)

ABD uyuşturucu kaçakçılığını önleme gerekçesiyle Venezuela’ya baskıyı artırırken, Donald Trump’ın asıl hedefinin ülkedeki petrol yatakları olduğu belirtiliyor. 

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC+) üyelerine ve Genel Sekreter Heysem el-Gays’a pazar günü gönderdiği mektupta, ABD’nin petrol kaynaklarını ele geçirmek istediğini söylemişti. 

Maduro yönetimi, ABD’nin eylemlerinin ülkeyi "istikrarsızlaştırmayı" ve ihracat kapasitesini zayıflatmayı amaçladığını savunuyor. 

Mektupta, bu gerilimin devam etmesi halinde Venezuela’nın petrol üretiminin ve dünya piyasasının istikrarının "ciddi şekilde tehlikeye girebileceği" belirtilerek OPEC+ üyelerine dayanışma çağrısı yapılmıştı.

Kolombiya lideri Gustavo Petro da Trump’ın "uyuşturucuyla mücadeleyi bahane ederek Venezuela’daki petrol kaynaklarını ele geçirmeye çalıştığını" söylemişti. 

ABD Dışişleri Bakanlığı ise Karayipler’deki askeri yığınağın uyuşturucu kaçakçılığını ve düzensiz göçmen akışını engelleme amacı taşıdığını, Venezuela’nın petrol kaynaklarıyla ilgisi olmadığını savunmuştu. 

ABD Enerji Enformasyon Dairesi’ne göre Venezuela, dünyadaki ham petrol rezervlerinin neredeyse beşte birine sahip. Yaklaşık 303 milyar varil ham petrole denk gelen bu miktar, dünyadaki en büyük ham petrol rezervini oluşturuyor. 

Diğer yandan Karakas yönetimi gerek ABD’nin uyguladığı yaptırımlar gerek de ekipman eksikliği nedeniyle bu potansiyeli gerçek anlamda kullanamıyor. Latin Amerika ülkesi günde yaklaşık 1 milyon varil petrol üretiyor. Bu yüksek bir rakam olmasına rağmen küresel ham petrol üretiminin sadece yüzde 0,8'ini oluşturuyor.

CNN’in analizinde, ABD’nin benzin üretimine uygun hafif ham petrol çıkardığına ancak Venezuela’daki gibi ağır ham petrole sahip olmadığına dikkat çekiliyor. Ağır ham petrol üretimi dizel, asfalt ya da fabrikalarla diğer ağır ekipmanlarda kullanılıyor. 

Trump yönetiminin, bu petrol kaynaklarına ulaşmak için Maduro’yu devirip yerine "Batı yanlısı" bir lider getirmeyi deneyebileceği yorumu yapılıyor. Böyle bir senaryoda Karakas yönetimine uygulanan ağır ekonomik yaptırımları hafifletilebileceği ve Amerikan petrol şirketlerinin ülkede daha yoğun faaliyet gösterebileceği belirtiliyor.

ABD'nin Karayipler'deki askeri yığınağı

Trump yönetimi uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele gerekçesiyle Güney Mızrağı Operasyonu'nu başlattığını bu ay duyurmuştu. Amerikan ordusu, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford'un da aralarında bulunduğu çok sayıda savaş gemisiyle birlikte 15 bin askerini bölgeye sevk etmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, uyuşturucu kaçakçılığından sorumlu tuttuğu Güneşler Karteli'ni (Cartel de los Soles) terör örgütü ilan etmiş, liderinin Maduro'nun olduğunu öne sürmüştü.

Bölgede eylülden bu yana en az 21 operasyon düzenleyen Amerikan ordusu, uyuşturucu kaçakçılığına karıştığını iddia ettiği 83 kişiyi öldürdü. 

Independent Türkçe, CNN, Fox News


55 kartel lideri gizlice gönderildi: Amerika’ya hoş geldiniz!

Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
TT

55 kartel lideri gizlice gönderildi: Amerika’ya hoş geldiniz!

Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)

Meksika gizli operasyonlarla yakaladığı kartel liderlerini Donald Trump'ın baskısıyla ABD'ye teslim etti. 

Wall Street Journal'ın haberinde, çete liderlerinin gönderildiği operasyonlardan ilkinin 9 ay önce gerçekleştiği belirtiliyor. Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi'nin (DEA) eski direktörü Derek Maltz'ın mahkumları "Amerika'ya hoş geldiniz!" diye karşıladığı aktarılıyor. 

İkinci operasyonsa ağustosta yapıldı. Meksika yönetiminin, ABD Başkanı Donald Trump'ın baskısıyla toplamda 55 kartel liderini gönderdiği belirtiliyor. 

Mahkumlar arasında Meksika'nın en büyük suç örgütleri olan Sinaloa, Jalisco Yeni Nesil Karteli ve Zetas çetelerinden üst düzey isimlerin yer aldığı ifade ediliyor. 

ABD'ye iade edilenlerden biri de 1985'te DEA ajanı Enrique "Kiki" Camarena'yı öldürmekle suçlanan Rafael Caro Quintero. 

Amerikalı yetkililer, mahkumların çoğunun Meksika'daki uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ağına dair ilk elden bilgiler paylaşabileceğini bekliyor. Kara para aklama operasyonlarından uyuşturucu kaçakçılığında rüşvet alan siyasetçiler, ordu görevlileri ve finans sektörü yetkililerinin adlarının öğrenilebileceği ifade ediliyor.  

Tutukluların, ceza indirimi veya daha rahat hapishane koşulları karşılığında işbirliğine yanaşabileceğine dikkat çekiliyor.

55 kartel liderinin ABD'ye teslim edilmesi için yürütülen gizli operasyonlarda binlerce Meksikalı özel harekatçının görev yaptığı aktarılıyor. 

20 Ocak-2 Mayıs'ta DEA'in direktörlüğünü geçici olarak üstlenen Maltz, "Ajansımızın tarihinde hiç bu kadar çok sayıda kötü adamın Meksika'dan çıkarıldığını görmemiştik" diyor. ABD'ye teslim edilenler arasında paramiliter Zetas uyuşturucu çetesinin liderleri Miguel Angel ve Omar Trevino kardeşlerin de yer aldığını belirtiyor. 

Trump'ın uyuşturucuyla mücadele önlemlerinin artırılmaması halinde gümrük tarifelerini yükseltme tehdidinin, Meksika'nın mahkumları iade etmesinde önemli rol oynadığı yazılıyor. 

Meksikalı yetkililer, devlet başkanı Claudia Sheinbaum'un bu hamleyle "ABD müdahalesinden kurtulduğunu" söylüyor. Uyuşturucuyla mücadele operasyonlarının artırılmaması durumunda Amerikan ordusunun, Meksika'daki fentanil tesislerini ya da kartel liderlerini hedef alan drone saldırıları düzenleyerek ülkeyi "kaosa sürükleyeceğinden" endişelenildiği belirtiliyor.

Kaynaklar, ABD ve Meksika arasında üçüncü bir mahkum transferiyle ilgili görüşmelerin devam ettiğini de bildiriyor. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, New York Times