Koronavirüs araştırması: Kovid-19, zeka düzeyinde kayba neden oluyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Koronavirüs araştırması: Kovid-19, zeka düzeyinde kayba neden oluyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Birleşik Krallık'ta yapılan bir araştırma, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) bilişsel kabiliyetlerde önemli oranda kayba neden olduğu tespit edildi.
Imperial College London ve Cambridge Üniversitesi'nden bilim insanları, Ocak-Aralık 2020 döneminde 12 bin 689’u farklı düzeyde Kovid geçirenlerden oluşan 81 bin 337 kişiyi bilişsel kabiliyetlerini ölçmeye yönelik bir dizi sorudan oluşan bir testten geçirdi. 
The Lancet dergisinde yayımlanan bu araştırma, Kovid-19'dan iyileşenlerin bilişsel kabiliyetlerinin önemli düşüşe uğradığını gözler önüne serdi. 
Buna göre Kovid'i hafif atlatanlar dahil hastalığı geçirenler, zeka testi çözmede hastalık geçirmeyenlere göre daha çok zorlandı. Kovid'i ağır geçirenlerde bilişsel kabiliyet kaybı daha büyük oranda oldu. 
BBC'nin Horizon programı için Büyük Britanya Zeka Testi adlı bir çalışma yürüten araştırmacılar, pandeminin patlak vermesi üzerine bunu Kovid geçirenlerle geçirmeyenler arasında kıyaslama çalışmasına dönüştürdü. 
Kovid'e yakalananların yakalanmayanlara kıyasla zeka testinde daha düşük performans gösterme eğiliminde olduğunu saptayan araştırmacılar, en büyük kaybın akıl yürütme, planlama ve problem çözme gerektiren görevlerde gözlemlendiğini, bunun uzun süren Kovid'de 'beyin sisi', yoğunlaşmada zorluk, doğru kelimeleri bulmada zorlanmanın yaygın görüldüğüne dair önceki bulgularla tutarlı olduğu belirtildi. 
Önceki araştırmalar, Kovid'den iyileşenlerin büyük bölümünün nöropsikiyatrik ve bilişsel komplikasyonlardan etkilendiğini saptamıştı.
Bilişsel düşük performans düzeyi aynı zamanda hastalığın ne kadar ağır geçirildiğiyle de ilgili. En büyük kayıplar, 7 puana varan IQ kaybıyla hastaneye yatırılıp ventilatöre bağlananlarda gözlendi ki, bu, daha önce felç geçirmiş ve öğrenme güçlüğü bildirenlerde gözlemlenenden bile daha büyük bir oran.
Bilişsel gerileme ile hastalandıktan sonra geçen zaman arasındaki bağı da inceleyen bilim insanlarının bu iki etken arasında hiçbir bağ bulamaması Kovid'in geri döndürülemez sonuçlar yarattığı şeklinde yorumlandı.
Sadece 275 katılımcıdan oluşan küçük bir alt grup, hem Kovid'e yakalanmadan önce hem de yakaladıktan sonra sözkonusu zeka testinden geçse de, araştırmada çoğunlukla kesitsel bir metodoloji kullanılması, neden-sonuç hakkında kesin sonuçlar çıkarma yeteneğini sınırladı. Ancak geniş çaplı ve sosyoekonomik açıdan çeşitlilik arz eden örneklem, araştırmacıların önceden var olan koşullar da dahil olmak üzere geniş çeşitlilikteki potansiyel olarak ortak değişkenleri kontrol etmesine izin verdi.
Independent Türkçe



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news