Doha’da Suriye muhalefetini canlandırma amacıyla sempozyum düzenlendi

Doha’da Suriye muhalefetini canlandırma amacıyla sempozyum düzenlendi
TT

Doha’da Suriye muhalefetini canlandırma amacıyla sempozyum düzenlendi

Doha’da Suriye muhalefetini canlandırma amacıyla sempozyum düzenlendi

Suriyeli muhalif grupların liderler, dün Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen sempozyumda bir araya geldi.
‘Suriye nereye gidiyor?’ isimli sempozyumda, muhalefetin performansını iyileştirme ve siyasi geçişin durgunluk halinden nasıl çıkacağına yönelik konular tartışılacak.
Ayrıca sempozyumda, muhalefetin Devlet Başkanı Beşşar el-Esed rejimine karşı çalışmalarına kapsamlı bir bakış açısı sunmaya katkıda bulunacak öneriler de sunulacak.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Salim el-Muslat AFP’ye verdiği demeçte, tüm Suriyelilere bir mesaj göndermenin, tavsiyelerini dinlemenin ve bu temelde yeni bir plan yapmanın önemli olduğunu söyledi.
Muslat, birleşik bir muhalefetin Cenevre’deki muhalefet ve rejim arasında birkaç tur müzakerelere sponsor olan Birleşmiş Milletler’in (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen’a önemli bir mesaj göndereceğini söyledi.
BM’nin Ekim ayında düzenlediği barış görüşmelerinin son turunda, 2011’den bu yana devam eden krizde herhangi bir ilerleme sağlanamadı.
Çoğu yurt dışında olan Suriye muhalefeti, çatışmanın ilk yıllarında büyük bir dış destek aldı ancak son yıllarda çeşitli nedenlerle bu destek giderek azaldı.
Batı’nın dikkati, Suriye rejiminin düşmesini talep etmekten, ülkedeki çatışma hattına giren ‘teröristlerle’ savaşmaya odaklanmaya kaydı.
Ayrıca Suriye muhalefeti saflarını istikrarlı bir şekilde birleştirmeyi başaramadığı gibi, sahada savaşan Suriyeli muhalif gruplarla hedeflerini birleştirmeyi de başaramadı.
Suriye rejimi ise Rusya ve İran’dan aldığı askeri destekle, savaşın başında muhalif gruplar karşısında kaybettiği toprakların çoğunu geri almayı başardı.
2012 yılında Suriye rejiminden ayrılan eski Suriye Başbakanı Riyad Hicab sempozyumda yaptığı konuşmada, “Hukukun üstünlüğü ve herkesin ifade hakkına dayalı, özgür ve birleşik bir demokratik devlete ulaşmak için çıktığımız zorlu yürüyüşümüzde yaptığımız çalışmaları değerlendirmek ve yaptığımız hataları düzeltmek için bu sempozyumda bir araya geldik” dedi.
Hicab, Suriye rejiminin zafer kazandığı yönündeki iddiaların gerçekten uzak olduğunu dile getirerek, meşruiyetini kaybetmiş bir rejimi ayakta tutma çabalarını kınadı.
Krize çözüm bulunması için müzakerelerin şartlarından biri haline gelen ‘Esed’in görevden ayrılmasını’ şu an hiçbir ülke talep etmiyor.
Suriye çatışması yaklaşık yarım milyon insanın ölümüne neden oldu ve milyonlarca insanı yerinden etti.



Suudi Arabistan, İran ve Çin ekonomik ve siyasi iş birliğini genişletecek

Suudi Arabistan-Çin-İran üçlü komitesinin Pekin anlaşmasını takip etmek amacıyla düzenlediği üçüncü toplantı Tahran'da yapıldı. (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Arabistan-Çin-İran üçlü komitesinin Pekin anlaşmasını takip etmek amacıyla düzenlediği üçüncü toplantı Tahran'da yapıldı. (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
TT

Suudi Arabistan, İran ve Çin ekonomik ve siyasi iş birliğini genişletecek

Suudi Arabistan-Çin-İran üçlü komitesinin Pekin anlaşmasını takip etmek amacıyla düzenlediği üçüncü toplantı Tahran'da yapıldı. (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Arabistan-Çin-İran üçlü komitesinin Pekin anlaşmasını takip etmek amacıyla düzenlediği üçüncü toplantı Tahran'da yapıldı. (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

Suudi Arabistan, İran ve Çin, ekonomik ve siyasi alanlar da dahil olmak üzere iş birliğini genişletme arzusunu dile getirdi. Üç ülke, bölgedeki güvenlik, istikrar, barış ve ekonomik refahın artırılması amacıyla diyalog ve bölgesel iş birliğinin önemine vurgu yaptı.

Bu açıklamalar dün Tahran’da düzenlenen Suudi Arabistan-Çin-İran üçlü komitesinin üçüncü toplantısı sırasında yapıldı. Toplantıya İran adına Dışişleri Bakan Yardımcısı Dr. Mecid Taht Revançi başkanlık ederken, Suudi heyetine Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci, Çin heyetine ise Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Miao Deyu başkanlık etti.

Üç ülke, Filistin, Lübnan ve Suriye’deki İsrail saldırılarının derhal durdurulmasını talep ederek, İran’a yönelik saldırı ve ihlalleri kınadı. Tahran, Suudi Arabistan ve Çin’in İsrail saldırılarına yönelik net tutumlarını takdirle karşıladı.

Suudi Arabistan ve İran tarafları, Pekin anlaşmasının tüm hükümlerini uygulama taahhüdünü yineleyerek, Birleşmiş Milletler (BM) ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) tüzükleri ile uluslararası hukuka uygun olarak iki ülke arasında iyi komşuluk ilişkilerini geliştirme çabalarını sürdüreceklerini vurguladı. Taraflar, bu kapsamda egemenlik, toprak bütünlüğü, bağımsızlık ve güvenliğe saygı göstereceklerini ifade etti.

Üç ülke, Suudi Arabistan-İran ilişkilerinde kaydedilen sürekli ilerlemeyi ve bunun iki ülke arasında doğrudan iletişim için sağladığı fırsatları memnuniyetle karşıladı. (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)Üç ülke, Suudi Arabistan-İran ilişkilerinde kaydedilen sürekli ilerlemeyi ve bunun iki ülke arasında doğrudan iletişim için sağladığı fırsatları memnuniyetle karşıladı. (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

Suudi Arabistan ve İran, Çin’in Pekin anlaşmasının uygulanmasını destekleme ve takip etmedeki olumlu rolünü memnuniyetle karşıladı. Çin ise Suudi Arabistan ve İran’ın ilişkilerini farklı alanlarda geliştirme yönünde attıkları adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etme taahhüdünde bulundu.

Üç ülke, Suudi Arabistan-İran ilişkilerinde kaydedilen sürekli ilerlemeyi memnuniyetle karşıladı ve bunun iki ülke arasında tüm düzeylerde doğrudan iletişim imkânı sağladığını vurguladı. Taraflar, özellikle bölgedeki mevcut gerginliklerin bölge ve dünya güvenliğini tehdit ettiği bir dönemde, üst düzey yetkililer arasında yapılan temasların ve karşılıklı ziyaretlerin önemine dikkat çekti.

Katılımcılar, iki ülke arasındaki konsolosluk hizmetlerinde sağlanan ilerlemeyi de memnuniyetle karşıladı. Bu hizmetler sayesinde 2025 yılında 85 binden fazla İranlı hac ibadetini ve 210 binden fazla İranlı umre ibadetini güvenli ve sorunsuz bir şekilde gerçekleştirebildi.

Ayrıca, Suudi ve İranlı merkezler ile bireyler arasında yürütülen araştırma, eğitim, medya, kültür ve fikir alanlarındaki diyaloglarda kaydedilen ilerleme de memnuniyetle karşılandı. Taraflar, iki ülke arasında heyetlerin karşılıklı değişimini ve söz konusu alanlardaki etkinliklere katılımı olumlu buldu.

Üç ülke, BM himayesinde uluslararası olarak kabul edilen ilkeler çerçevesinde, Yemen’de kapsamlı siyasi çözüm için desteğini bir kez daha vurguladı.

Şarku'l Avsat'ın aldığı bilgiye göre Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid el-Hureyci, Çinli mevkidaşı ile bir araya gelerek ikili ilişkileri gözden geçirdi ve tüm alanlarda iş birliğinin güçlendirilmesi ile çok taraflı koordinasyonun artırılması yollarını görüştü.

El-Hureyci ayrıca İranlı mevkidaşı Taht Revançi ile de bir araya gelerek Suudi Arabistan-İran ikili ilişkilerini değerlendirdi ve iş birliği yollarını ele aldı.


Suudi Arabistan Veliaht Prensi, "Kral Salman Hava Üssü"ndeki tesislerin açılışını yaptı

Prens Muhammed bin Salman, Kral Salman Hava Üssü'nün açılışını gerçekleştirdi (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Kral Salman Hava Üssü'nün açılışını gerçekleştirdi (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, "Kral Salman Hava Üssü"ndeki tesislerin açılışını yaptı

Prens Muhammed bin Salman, Kral Salman Hava Üssü'nün açılışını gerçekleştirdi (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Kral Salman Hava Üssü'nün açılışını gerçekleştirdi (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Salman, dün Riyad'da, Suudi Arabistan Kraliyet Hava Kuvvetleri'nin muharebe hazırlığını artırmaya yönelik stratejik geliştirme projeleri kapsamında, merkez sektördeki "Kral Salman Hava Üssü" tesislerinin açılışını gerçekleştirdi.


Riyad ve Doha, yüksek hızlı trenle stratejik ortaklığı pekiştiriyor

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, dün Kral Halid Uluslararası Havalimanı'nda Şeyh Temim'i karşıladı (SPA)
Veliaht Prens Muhammed bin Selman, dün Kral Halid Uluslararası Havalimanı'nda Şeyh Temim'i karşıladı (SPA)
TT

Riyad ve Doha, yüksek hızlı trenle stratejik ortaklığı pekiştiriyor

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, dün Kral Halid Uluslararası Havalimanı'nda Şeyh Temim'i karşıladı (SPA)
Veliaht Prens Muhammed bin Selman, dün Kral Halid Uluslararası Havalimanı'nda Şeyh Temim'i karşıladı (SPA)

Suudi Arabistan ve Katar, iş birliğini ve kalkınma bütünleşmesini güçlendirme, sürdürülebilir kalkınmayı pekiştirme ve bölgede daha geniş kalkınma ve refah beklentilerine yönelik ortak taahhütte bulunma yönünde stratejik bir adım attı.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad, dün Riyad'da düzenlenen Suudi-Katar Koordinasyon Konseyi'nin sekizinci toplantısına eş başkanlık ederek, siyasi, güvenlik, askeri, enerji, sanayi, ekonomi, yatırım, ticaret, teknoloji, altyapı, kültür, turizm ve eğitim gibi öncelikli alanlarda ortak koordinasyonu desteklemeye ve geliştirmeye devam etmenin önemini vurguladılar.

İki taraf, Riyad ve Doha arasında yolcu taşımacılığı için yüksek hızlı elektrikli tren projesinin hayata geçirilmesine ilişkin bir anlaşma da dahil olmak üzere mutabakat zaptı ve anlaşmalar imzaladı.

Uluslararası alanda ise taraflar, uluslararası barış ve güvenliğin korunması için koordinasyonun sürdürülmesi ve çabaların yoğunlaştırılması yönündeki kararlılıklarını yinelediler. Bölgesel ve uluslararası düzeyde karşılıklı çıkarları ilgilendiren konularda görüş alışverişinde bulundular.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Katar Emiri'ni dün el-Yemame Sarayı'nda kabul etti ve burada resmi bir görüşme gerçekleştirdi. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre görüşmede, iki ülke arasındaki yakın ikili ilişkiler gözden geçirildi ve ortak iş birliği olanakları ile çeşitli alanlarda ilişkilerin nasıl geliştirilebileceği ele alındı. Her iki taraf da iki ülke arasındaki iş birliği düzeyinin yükselmesine katkıda bulunan karşılıklı ziyaretlerin olumlu sonuçlarına övgüde bulundu.

Taraflar, iki ülke arasındaki savunma ortaklığını güçlendirme ve geliştirme kararlılıklarını teyit ederken, aralarındaki tüm güvenlik alanlarında mevcut iş birliği ve güvenlik koordinasyonunun düzeyini ve ticaret alışverişini çeşitlendirmek ve artırmak ve karşılaşılabilecek her türlü zorluğun üstesinden gelmek için ortak çalışmaları güçlendirmenin önemini vurguladılar.