BMGK’dan ‘veto’ yetkisinin kötüye kullanımına karşı karar

Liechtenstein BM Daimi Temsilcisi Christian Wenaweser, BM Genel Kurulu'na hitap etti. (Reuters)
Liechtenstein BM Daimi Temsilcisi Christian Wenaweser, BM Genel Kurulu'na hitap etti. (Reuters)
TT

BMGK’dan ‘veto’ yetkisinin kötüye kullanımına karşı karar

Liechtenstein BM Daimi Temsilcisi Christian Wenaweser, BM Genel Kurulu'na hitap etti. (Reuters)
Liechtenstein BM Daimi Temsilcisi Christian Wenaweser, BM Genel Kurulu'na hitap etti. (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) veto gücüne sahip olan Rusya, ABD, Fransa, Birleşik Krallık ve Çin’in, bu hakkı kullanması halinde açıklama yapmasını talep eden kararı kabul etti. BM Genel Kurulunun söz konusu kararı, ‘veto hakkının’ kötüye kullanımına dikkat çekmesi açısından bir ilk olma özelliği taşıyor. Rusya en son, Ukrayna’daki savaşı karşısında, dünya güvenliğini sağlamada en üst yetkili olan BMGK’nın herhangi bir karar almasına engel olmuştu.  
BM Genel Kurulundaki ülkeler yıllardır BMGK daimi üyelerinin ‘veto haklarını’ sınırlayacak reformlar ve değişiklikler yapılması için çalışıyor. Moskova yönetimi, BMGK’nın Suriye’deki savaşla ilgili kararlarını 15 kez veto etmeyi başardı. Daha önce BM Genel Kurulu’nda benzer kararlar alınması yönündeki girişimler sonuçsuz kalmıştı. Ancak bu defa, muhtemelen Rusya’nın Ukrayna savaşının da etkisiyle, Lihtenştayn'ın önerisiyle BM Genel Kurulu’na sunulan karar alkışlar arasında onaylandı.  
Söz konusu karar, BMGK’nın daimi üyelerinin ‘veto hakkını’ ortadan kaldırmıyor ya da sınırlandırmıyor. Ancak karara göre BM Genel Kurulu, BM Güvenlik Konseyinin daimi üyelerinden biri herhangi bir kararı veto ettiğinde 10 gün içinde toplanarak, veto edilen konuyu görüşebilecek ve veto hakkını kullanan ülkeden kendisini savunmasını isteyecek. Daimi üyelerin veto hakkı saklı kalmasına rağmen, BM ‘veto kararının’ gerekçelerini sorgulayabilecek ve böylece BM üyesi ülkelere söz hakkı tanınacak.  
Liechtenstein BM Daimi Temsilcisi Christian Wenaweser, tasarıya destek veren 83 ülke adına söz alarak, BM Genel Kurulu'na hitap etti. BM’ye üye devletlerin, uluslararası barış ve güvenliğin korunmasında birincil sorumluluğu Güvenlik Konseyi’ne verdiklerine işaret eden Wenaweser, konseyin daimi üyelerinin veto hakkını kullanarak görev ve yetkilerine uygun olarak hareket etmediği düşünülen durumlarda, BMGK üyesi olmayan tüm üyelere BM Genel Kurulu’nda söz hakkı verilmesi gerektiği görüşünde oldukları için bu tasarıyı hazırladıklarını vurguladı.  
Ukrayna savaşına dolaylı olarak atıfta bulunan Wenaweser, “Birleşmiş Milletlerin merkezi rolünü ve sesini güvence altına almak için bu yeniliğin yapılması için daha uygun bir zaman ya da daha güçlü bir gereklilik olamazdı” dedi. Söz konusu kararla Rusya'nın hedef alınıp alınmadığı sorulan Wenaweser, tasarının Rusya’yı ya da belirli bir ülkeyi hedef almadığını belirtti. Bununla birlikte, BM Güvenlik Konseyinin daimi üyelerinin veto etme hakkını azaltmaya yönelik uzun süredir tartışılan bu konunun, Rusya'nın Ukrayna'ya başlattığı savaşın ardından yeniden gündeme gelmesi dikkati çekti. BMGK Moskova’nın vetosu nedeniyle Ukrayna savaşına müdahalede bulunamamıştı.  
Liechtenstein tarafından BM Genel Kurulu’na sunulan tasarı, aralarında BM Güvenlik Konseyi’nin iki daimi üyesi ABD ve İngiltere’nin de yer aldığı 83 ülkenin sponsorluğunda oluşturuldu. Rusya, Çin ve Hindistan tasarıya destek vermedi.  
İkinci Dünya Savaşının ardından oluşturulan BMGK’nın reformize edilmesi ve çağdaş şartlara göre dizayn edilerek, güç dağılımın adil bir şekilde gerçekleştirilmesi için uzun süredir güçlü çağrılar bulunuyor. Ancak 1979’da başlayan yapısal değişim çağrıları herhangi bir karşılık bulamamıştı. BM Güvenlik Konseyinde veto hakkını en fazla Rusya kullandı. İlk veto 1946'da Sovyetler Birliği tarafından kullanıldı ve Rusya şimdiye kadar BM Güvenlik Konseyinde 120’nin üzerinde kararı veto etti. BMGK’da şimdiye kadar 200’ün üzerinde karar veto edildi. Veto kararları, Kore savaşı, İsrail-Filistin çatışması, iklim değişiklikleri, Suriye savaşı ve silahlanmayla ilgili konular gibi geniş bir yelpazede alındı. ABD şu ana kadar 86, Britanya 30, Çin ve Fransa ise 18 kez veto hakkını kullandı. BM Genel Kurulu’nun kararının, daimi üyelerin, veto hakkını kullanırken daha dikkatli davranmasını sağlayıp sağlamayacağı bilinmiyor. Özellikle ABD’nin İsrail lehine kullandığı veto kararlarında bir değişim olup olmayacağı merak konusu.  



Moskova'nın faaliyetleri artarken İngiliz Donanması Rus fırkateynini ve petrol tankerini durdurdu

İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)
İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)
TT

Moskova'nın faaliyetleri artarken İngiliz Donanması Rus fırkateynini ve petrol tankerini durdurdu

İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)
İngiliz Kraliyet Donanması devriye gemisi "Severn" (gemi hesabı "X" platformu üzerinden)

İngiltere Savunma Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada, İngiliz devriye gemisinin Manş Denizi'nde takip ettiği bir Rus firkateyni ve petrol tankerini durdurduğunu, Rus donanmasının İngiliz suları etrafındaki faaliyetlerinin son iki yılda yüzde 30 arttığını belirtti.

Bakanlık, Kraliyet Donanması devriye gemisi HMS Severn'in son iki hafta içinde Manş Denizi'nden geçiş yapan Rus firkateyni RFN Stoyky ve tanker Yelnya'yı durdurduğunu açıkladı.

AP’ye göre Severn, sonunda izleme görevini Bretonya açıklarında kimliği belirsiz bir NATO müttefik gemisine devretti.

Bakanlık, İngiltere'nin, kıyılarında konuşlu gemilere ek olarak, NATO'nun Kuzey Atlantik ve Arktik bölgesindeki Rus gemileri ve denizaltılarını izleme misyonu kapsamında İzlanda'ya üç Poseidon keşif uçağı konuşlandırdığını bildirdi.

Bu haber, Savunma Bakanı John Healey'nin gazetecilere, Rus casus gemisi Yantar'ın İskoçya açıklarındaki faaliyetlerini izleyen keşif uçağı pilotlarına lazer ışınları tuttuğunu söylemesinden sadece birkaç gün sonra geldi.

İngiltere, Yantar'ın eylemlerini "pervasız ve tehlikeli" olarak nitelendirerek, topraklarına yönelik herhangi bir ihlale yanıt vermeye hazır olduğunu belirtti.

Haley çarşamba günü yaptığı açıklamada, "Rusya'ya ve Putin'e mesajım şu: Sizi görüyoruz ve ne yaptığınızı biliyoruz" dedi.

Londra'daki Rusya Büyükelçiliği, Haley'nin sözlerine, İngiliz hükümetini "askeri bir saplantıyı körüklemekle" suçlayarak yanıt verdi ve Moskova'nın Birleşik Krallık'ın güvenliğini baltalamaya çalışmadığını ifade etti.


Trump, Müslüman Kardeşler'i terör örgütü ilan etmeyi planlıyor

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde gazetecilere konuşuyor (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde gazetecilere konuşuyor (Reuters)
TT

Trump, Müslüman Kardeşler'i terör örgütü ilan etmeyi planlıyor

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde gazetecilere konuşuyor (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde gazetecilere konuşuyor (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Müslüman Kardeşler'i "yabancı terör örgütü" ilan etme planının son aşamasında olduğunu doğruladı.

Trump, ilan planıyla ilgili bir soruya yanıt olarak dün sağcı Amerikan haber sitesi Just the News'e, "Mümkün olan en güçlü şekilde yapılacak. Nihai belgeler hazırlanıyor" dedi.

Trump'ın açıklaması, Teksas Cumhuriyetçi Valisi Greg Abbott'un geçen hafta Müslüman Kardeşler ve Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi'ni (CAIR) "yabancı terör örgütleri ve ulusötesi suç örgütleri" olarak tanımlamasının ardından geldi.

Abbott, kararında grubun "terör eylemleri gerçekleştiren gruplar da dahil olmak üzere dünya çapındaki yerel şubelere destek sağladığını" ve bu şubelerin faaliyetlerinin çeşitli hükümetler tarafından "terörizme bulaşmaları veya bu ülkeleri istikrarsızlaştırmaya çalışmaları" nedeniyle "kısıtlandığını veya yasaklandığını" söyledi.

CAIR, Abbott'u iftira atmakla suçlayarak, "Başka bir Amerikan Müslüman örgütünü uydurma komplo teorileri ve uydurma sözlerle itibarsızlaştırarak Abbott, bir kez daha ilk önceliğinin Müslümanlara karşı nefret yaymak olduğunu kanıtlıyor" ifadelerini kullandı.


Güney Afrika eski cumhurbaşkanının kızı Rusya'ya savaşçı gönderdiği gerekçesiyle soruşturuluyor

Jacob Zuma (Reuters)
Jacob Zuma (Reuters)
TT

Güney Afrika eski cumhurbaşkanının kızı Rusya'ya savaşçı gönderdiği gerekçesiyle soruşturuluyor

Jacob Zuma (Reuters)
Jacob Zuma (Reuters)

Güney Afrika polisi dün yaptığı açıklamada, eski Cumhurbaşkanı Jacob Zuma'nın kızı Dodozile Zuma-Sambudla ve iki kişinin Ukrayna'da Rusya adına savaşmak üzere 17 kişiyi göndermedeki rolleri nedeniyle soruşturma başlatacaklarını duyurdu.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre soruşturma, Zuma-Sambudla'nın üvey kız kardeşi Nkosazana Bonganiini Zuma-Mncube'nin yetkililerden konuyu incelemelerini istemesinin ardından geldi.

Güney Afrika Cumhurbaşkanlığı bu ayın başlarında, yaşları 20 ile 39 arasında değişen adamların, evlerine dönmek için yardım çağrısı yaptıktan sonra paralı asker güçlerine nasıl katıldıklarını araştıracağını açıklamıştı.

Polis yaptığı açıklamada, "Bayan Mankobi, söz konusu adamların sahte iddialarla Rusya'ya çekildiğini ve Ukrayna savaşında kendi bilgileri veya rızaları olmadan savaşmaları için bir Rus paralı asker grubuna teslim edildiğini söylüyor" dedi.

Polis, soruşturma dosyasının daha detaylı inceleme için uzman polis birimine (Şahinler) teslim edildiğini belirtti. Zuma-Sambodla'nın yasal temsilcisi yorum talebine henüz yanıt vermedi.