Hollanda Başbakanı, Srebrenitsa soykırımında görev yapan Hollandalı askerlerden özür diledi

Fotoğraf:AA
Fotoğraf:AA
TT

Hollanda Başbakanı, Srebrenitsa soykırımında görev yapan Hollandalı askerlerden özür diledi

Fotoğraf:AA
Fotoğraf:AA

Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Srebrenitsa soykırımı sırasında Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde bölgede görev yapan ve onlara sığınan Boşnak sivilleri Sırp güçlerine teslim eden Hollandalı askerlerden kendilerine yeterince sahip çıkılmadığı için özür diledi.
Başbakan Rutte, Schaarsbergen kentinde Srebrenitsa soykırımı sırasında BM bünyesinde bölgede görev yapan Hollandalı askerler için organize edilen özel bir törende konuştu.
Rutte, "Bugün Hollanda hükümeti adına Dutchbat 3 (Srebrenitsa soykırımı sırasında BM bünyesinde bölgede görev yapan askerler) ekibindeki tüm kadın ve erkeklerden özür dilerim." dedi.
Hollandalı askerlerin "imkansız bir göreve" gönderildiklerini belirten Rutte, Srebrenitsa soykırımından Hollandalı askerlerin değil, sadece Sırpların sorumlu olduğunu, Hollandalı askerlerin "haksız eleştiri yağmuruna" karşı dönemin siyasilerinden ve savunma bakanlığından çok az destek aldığını ve askerlere yeterince sahip çıkılmadığını söyledi.
Törende Hollanda Savunma Bakanı Kajsa Ollongren, Hollandalı askerlere şeref ödülü verdi.

- Hollanda da suçlu bulundu
Srebrenitsalı Boşnak sivillerin sığındığı Hollandalı BM askerlerinin soykırımdaki rolü, aradan geçen yıllara rağmen tartışılıyor.
Şehrin işgal edilmesinin ardından çekilen ve kamuoyunun da aşina olduğu görüntülerde, Hollandalı komutan Thom Karremans, 11 Temmuz 1995'te bir araya geldiği Sırp birliklerinin başındaki Ratko Mladic karşısında el pençe duruyor.
Şehre giren Sırplara ateş açıldığı için Karremans'ın ifadesini alan Mladic'in, görüntülerin sonunda ise Karremans'a içki ısmarlaması ve ikilinin birlikte kadeh kaldırması görülüyor.
Hollandalı askerlerin Srebrenitsa'dan uğurlanması öncesinde ise Mladic'in, Karremans ve ailesine çeşitli hediyeler vermesi de bir başka ilgi çekici detay olarak göze çarpıyor.
Karremans hiçbir zaman yaşananlar yüzünden yargılanmazken, Hollanda devleti ise Srebrenitsa'daki soykırımdan "kısmen" suçlu bulundu.
Kurban yakınlarınca 2007'de açılan davada, Lahey Bölge Mahkemesi, Srebrenitsa'nın işgali sırasında BM bünyesinde görevli Hollandalı askerlere sığınan 300 Boşnak sivilin Sırplara teslim edilmesinden Hollanda'yı suçlu buldu.
Hollanda hükümeti geçen yıl soykırıma göz yuman o askerleri 26 yıl sonra ödüllendirme kararı almış, ödülün bu askerlere "jest ve takdir göstergesi" olarak verileceği açıklanmıştı.
Buna göre, 850 Hollandalı askere, hizmetlerinden dolayı 5 biner avro ödeme yapılmıştı.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.