TSK'nın Katar'da Dünya Kupası Kalkanı Harekatı kapsamında görevlendirilmesine ilişkin tezkere kabul edildi

AA
AA
TT

TSK'nın Katar'da Dünya Kupası Kalkanı Harekatı kapsamında görevlendirilmesine ilişkin tezkere kabul edildi

AA
AA

Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Katar'da Dünya Kupası Kalkanı Harekatı kapsamında 6 ay süreyle görevlendirilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan tezkerede, Katar'ın 21 Kasım-18 Aralık tarihlerinde 2022 FIFA Dünya Kupası organizasyonuna ev sahipliği yapacağı belirtildi.
Bu organizasyona dünya sathından 1 milyon kişinin üzerinde katılım beklendiği ifade edilen tezkerede, bu kapsamda düzenlenecek spor etkinliklerinin güvenli şekilde gerçekleştirilebilmesi için Katar Silahlı Kuvvetleri ile Katar hükümeti tarafından davet edilen ülkelerden unsurların katılımıyla Dünya Kupası Kalkanı Harekatı'nın müştereken icra edileceği bildirildi.
Tezkerede, "Dünya Kupası Kalkanı Harekatı, 2022 FIFA Dünya Kupası organizasyonunun başarılı ve güvenli şekilde gerçekleştirilmesi için organizasyonun güvenliğini etkileyebilecek başta terörizm olmak üzere çeşitli tehdit unsurlarına karşı Katar sınırları, kara, hava ve deniz yetki alanlarında gerekli tedbirlerin Katar ve katılımcı ülkeler tarafından müştereken teşkil edilecek Görev Kuvveti vasıtasıyla alınması suretiyle icra edilecektir." ifadesi kullanıldı.
Katar hükümetinin, harekat kapsamında dost ve müttefik ülkelerden silahlı kuvvetlere ait unsurlar ile katkıda bulunmalarını talep ettiği, Türkiye'den de aynı kapsamda talepte bulunduğu belirtilen tezkerede, şunlar kaydedildi:
"Dünya Kupası Kalkanı Harekatı'na ülkemizin yanı sıra ABD, Fransa, İngiltere, İtalya ve Pakistan'ın askeri unsurlarıyla katkıda bulunmaları söz konusu. 2022 FIFA Dünya Kupası'nın dünya genelinde yoğun şekilde takip edilecek bir spor etkinliği olması, Katar ile sahip olduğumuz tarihi, kültürel ve beşeri bağlar ile siyasi, ekonomik, askeri ve diğer alanlarda geliştirdiğimiz müstesna iş birliği, Körfez bölgesinin istikrar ve güvenliğinin tüm bölge bakımından taşıdığı önem muvacehesinde Katar hükümetinin söz konusu talebine olumlu yanıt verilmesinin yararlı olacağı değerlendirilmiştir."
Dünya Kupası Kalkanı Harekatı kapsamında görevlendirilecek TSK unsurlarının, tüm görevlendirme süresince milli komuta altında bulunacağına işaret edilen tezkerede, harekat kapsamında TSK unsurlarınca icra edilebilecek faaliyetlerin de yine milli komuta dahilinde yapılacak değerlendirme suretiyle gerçekleştirileceği bilgisi verildi.
Tezkerede, Dünya Kupası Kalkanı Harekatı'na katılımın, 2022 FIFA Dünya Kupası organizasyonunun güvenliğinin sağlanması için Emniyet Genel Müdürlüğü personelinin Katar'da görevlendirilmesi konusunda 7 Aralık 2021'de iki ülke arasında imzalanan "Büyük Çaplı Organizasyonların Yerine Getirilmesinde İş Birliği Konulu Niyet Mektubunun Uygulanmasına İlişkin Protokol"ün gerekleriyle de uyum ve bütünlük içinde olduğu aktarıldı.
Türkiye ile Katar arasında 23 Mayıs 2007'de Askeri Alanda Eğitim, Teknik ve Bilimsel İş Birliği Anlaşması, 19 Aralık 2014'te Askeri Eğitim, Savunma Sanayii ile Katar Topraklarında Türk Silahlı Kuvvetlerinin Konuşlandırılması Konusunda İş Birliği Anlaşması ve 28 Nisan 2016'da Katar Topraklarında Türk Kuvvetlerinin Konuşlandırılmasına İlişkin Uygulama Anlaşması'nın imzalandığı belirtilen tezkerede, şunlar ifade edildi:
"Bu suretle oluşan güçlü ahdi çerçeve dahilinde teşkil edilen Katar-Türk Birleşik Müşterek Kuvvet Komutanlığı faaliyetlerini sürdürmekte, Katar'ın kurumsal imkan ve kabiliyetinin yanı sıra Körfez bölgesinin güvenlik ve istikrarına da katkıda bulunmaya devam edilmektedir. İki ülke halkları arasındaki güçlü dostluk ve kardeşlik bağları, Katar devletiyle önemli bölgesel sorunların çözümüne yönelik görüş birlikteliğimiz, bölgesel ve uluslararası platformlarda karşılıklı destek ve dayanışmamız ile terörizm ve benzeri tehditlerle mücadelede izlediğimiz ortak kararlı tutum ışığında, Katar ile ilişkilerimizin stratejik önemi haiz olduğu değerlendirilmektedir. Bu mülahazalarla, Katar hükümeti tarafından talep edilen desteği sağlamak ve Dünya Kupası Kalkanı Harekatı'na iştirak etmek üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde TSK'nın, Katar sınırları içinde ve Katar kara suları ile mücavir bölgelerinde görevlendirilmesi ve bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanının belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca 6 ay süreyle izin verilmesi hususunda gereğini bilgilerinize sunarım."



Netanyahu, Trump ile görüşmesinden önce Hamas'ı anlaşmayı ihlal etmekle suçladı

Dün Batı Şeria'daki Beytüllahim'de bulunan Doğuş Kilisesi önündeki Noel Arifesi kutlamalarından (AFP)
Dün Batı Şeria'daki Beytüllahim'de bulunan Doğuş Kilisesi önündeki Noel Arifesi kutlamalarından (AFP)
TT

Netanyahu, Trump ile görüşmesinden önce Hamas'ı anlaşmayı ihlal etmekle suçladı

Dün Batı Şeria'daki Beytüllahim'de bulunan Doğuş Kilisesi önündeki Noel Arifesi kutlamalarından (AFP)
Dün Batı Şeria'daki Beytüllahim'de bulunan Doğuş Kilisesi önündeki Noel Arifesi kutlamalarından (AFP)

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu dün, Refah'ta meydana gelen bombalı saldırıda bir İsrail ordusu subayının yaralanmasından Hamas'ı sorumlu tutmaya çalıştı.

Netanyahu'nun Hamas'a yönelik suçlaması, ABD Başkanı Donald Trump ile ABD'de yapılması beklenen görüşmesinden günler önce geldi. Şarku’l Avsat’ın İbrani medyasından aktardığına göre Netanyahu, Trump'ı İsrail ve Hamas'ın kontrolündeki bölgeler arasında kalıcı bir sınır olarak "sarı hat"ı tanımaya ikna etmek istiyor; bu da fiilen İsrail'in Gazze Şeridi'nin yüzde 58'ini işgal etmesi anlamına gelecektir.

İsrail ordusu, Refah'taki patlamanın ne zaman gerçekleştiğini belirlemek için soruşturma başlatmış olsa da Netanyahu, Trump tarafından sunulan bir plana göre, Hamas'ı geçen ekim ayında yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçladı. Ancak Hamas, patlamanın tamamen İsrail kontrolü altındaki bir bölgede meydana geldiğini ve olayın patlamamış mühimmat nedeniyle oluştuğunu öne sürdü.

Bu arada, İsrail işgal yetkilileri dün Filistin Başkan Yardımcısı Hüseyin el-Şeyh'in Beytüllahim'deki Doğuş Kilisesi'nde Noel kutlamaları için düzenlenen gece yarısı ayinine katılmasını engelleyerek, konvoyunun kiliseye ulaşmasını önledi.


ABD Adalet Bakanlığı: Epstein'ın dosyalarının yayınlanmasını tamamlamak için "birkaç haftaya daha" ihtiyacımız olabilir

Milyarder Jeffrey Epstein (AP)
Milyarder Jeffrey Epstein (AP)
TT

ABD Adalet Bakanlığı: Epstein'ın dosyalarının yayınlanmasını tamamlamak için "birkaç haftaya daha" ihtiyacımız olabilir

Milyarder Jeffrey Epstein (AP)
Milyarder Jeffrey Epstein (AP)

ABD Adalet Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, cinsel suçlardan hüküm giymiş milyarder Jeffrey Epstein hakkındaki dosyaların yayınlanmasının tamamlanması için "birkaç haftaya daha" ihtiyaç duyabileceğini ve yetkililer mağdurları korumak için ayrıntıları incelemeye çalışırken belgelerin tam olarak yayınlanmasının haftalarca gecikeceğini belirtti.

Associated Press'e (AP) göre Adalet Bakanlığı, New York Güney Bölgesi Başsavcılığı ve FBI'ın Epstein davasıyla ilgili olabilecek bir milyondan fazla ek belge bulduğunu açıkladı.

Adalet Bakanlığı açıklamasında bu yeni dosyaların kendilerine ne zaman bildirildiğini açıklamadı.

Adalet Bakanlığı açıklamasında, avukatlarının belgeleri incelemek ve Kongre'nin geçen ay neredeyse oy birliğiyle kabul ettiği yasanın gerektirdiği sansürleri yapmak için gece gündüz çalıştığını vurguladı.

Bakanlık, "Belgeleri en kısa sürede yayınlayacağız. Malzemenin çokluğu göz önüne alındığında, bu süreç birkaç hafta daha sürebilir" dedi.

Trump yönetimi, geçen ay Kongre tarafından kabul edilen bir yasaya uygun olarak, 1990'larda Trump'ın arkadaşı olan merhum finansçı Jeffrey Epstein hakkındaki ceza soruşturmasıyla ilgili dosyaları yayınlamaya başladı.

Kongredeki Cumhuriyetçiler ve Demokratlar, Trump'ın itirazlarına rağmen, mağdurları korumak için kısmi sansürlere izin verirken, tüm belgelerin 19 Aralık'a kadar yayınlanmasını gerektiren yasayı kabul etti.

Şimdiye kadar yayınlanan metinler, bazı Cumhuriyetçileri kızdıran kapsamlı sansürler içeriyordu ve 2026 ara seçimleri öncesinde partiyi tehdit eden skandalı yatıştırmak için pek bir şey yapılmadı.

Adalet Bakanlığı dün sosyal medyada yayınladığı bir mesajda, FBI ve Manhattan'daki ABD Başsavcılığı tarafından Epstein ile potansiyel olarak bağlantılı bir milyondan fazla ek belgenin ortaya çıkarıldığını belirtti, ancak belgelerin ne zaman veya nasıl bulunduğuna dair ayrıntı vermedi.


Yapay zekâ tarafından oluşturulan videoda Netanyahu ve Trump'ın bir savaş uçağını kullandığı görülüyor

Binyamin Netanyahu'nun basın ofisi tarafından yayınlanan videodan
Binyamin Netanyahu'nun basın ofisi tarafından yayınlanan videodan
TT

Yapay zekâ tarafından oluşturulan videoda Netanyahu ve Trump'ın bir savaş uçağını kullandığı görülüyor

Binyamin Netanyahu'nun basın ofisi tarafından yayınlanan videodan
Binyamin Netanyahu'nun basın ofisi tarafından yayınlanan videodan

İsrail Başbakanlık Ofisi dün, Başbakan Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump'ın, adı belirtilmeyen çöl bölgesindeki bir grup binanın üzerinden savaş uçağı uçurduğunu gösteren yapay zeka tarafından oluşturulmuş bir video yayınladı.

Times of Israel'e göre Instagram'da yayınlanan video, İsrail-İran savaşının başlamasının üzerinden altı ay geçmesini anmak amacıyla hazırlanmış gibi görünüyor.

Kısa videoda Netanyahu ve Trump'ın güneş gözlüğü takarak birbirlerine batıkları görülüyor. Altyazıda "Zafer geçit töreninde" yazıyor ve "#altıay" etiketi yer alıyor.

İsrail ve İran arasındaki yıldırım hızıyla gelişen askeri çatışma, İsrail'in 13 Haziran 2025'in erken saatlerinde İran'ın onlarca hedefine sürpriz bir saldırı düzenlemesiyle başlayıp sadece 12 gün sürdü.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel'den aktardığına göre İsrail, İran'ın üst düzey askeri komutanlarına, nükleer bilim insanlarına, uranyum zenginleştirme tesislerine ve balistik füze programına yönelik saldırısının, "Tahran'ın Yahudi devletini yok etme yönünde açıkladığı planını gerçekleştirmesini engellemek için gerekli" olduğunu söyledi.

İran, nükleer silah arayışında olduğunu sürekli olarak reddediyor. Bununla birlikte, uranyum zenginleştirme seviyelerini "barışçıl olmayan amaçlar için kullanılabilecek" seviyelere çıkardı, uluslararası denetçilerin nükleer tesislerine erişimini engelledi ve balistik füze kapasitesini genişletti.

İsrail, İran'ın son dönemde füze kapasitesini yeniden inşa etmek için adımlar attığını ve hâlâ nükleer silah edinme arayışında olduğunu belirtti.

İran, İsrail'in saldırılarına karşılık olarak İsrail'e 500'den fazla balistik füze ve yaklaşık bin 100 insansız hava aracı (İHA) fırlattı. Sağlık yetkilileri ve hastanelere göre, saldırılar İsrail'de 32 kişinin ölümüne ve 3 binden fazla kişinin yaralanmasına neden oldu.

Savaş sona yaklaşırken, Amerika Birleşik Devletleri de İran nükleer tesislerine yönelik saldırılara katıldı.