Rusya Devlet Başkanı Putin: Uluslararası ödemeler sistemi dar bir kulübün kontrolünde

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Gayrimeşru kısıtlamaların uygulandığı günümüzde, saldırı alanlarından birisi de uluslararası ödemelerdir." dedi.

AA
AA
TT

Rusya Devlet Başkanı Putin: Uluslararası ödemeler sistemi dar bir kulübün kontrolünde

AA
AA

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesine uygulanan kısıtlamalar arasında uluslararası ödemelerin de yer aldığını belirterek, “Şu anki uluslararası ödemeler sisteminin düzenlenmesi devletler ve finansal gruplardan oluşan dar bir kulübün kontrolü altında. Bu grup evrenin efendileridir ve tekelci bir şekilde her şeyi kontrol ediyorlar.” dedi.
Putin, başkent Moskova’da Sberbank tarafından düzenlenen "Yapay zeka dünyasında seyahat" konulu uluslararası konferansta konuştu.
Yapay zeka alanındaki atılımların çok önemli olduğunu ve devletler arasındaki rekabet arttığına işaret eden Putin, “Elde edeceğimiz sonuçlar, Rusya'nın dünyadaki yerini, egemenliğimizi, güvenliğimizi, refahımızı, ekonomik, endüstriyel ve sosyal kalkınma görevlerini yeni bir düzeyde çözme yeteneğimizi belirleyecektir.” diye konuştu.
Mevcut on yıla ilişkin hedeflerinin, yapay zekayı ekonominin her alanında uygulamak olduğunu anlatan Putin, “Yapay zeka, ekonominin tüm sektörlerini, sosyal alanı ve kamu yönetim sistemini kapsamalıdır. Bu planlanan yolun önemli bir bölümünü geçtik, yapay zekanın hızlı gelişimi için gerekli temeli oluşturduk.” dedi.
Putin, uluslararası ödeme sistemleri üzerinden Rusya’ya kısıtlamalar getirildiğini belirterek, “Gayrimeşru kısıtlamaların uygulandığı günümüzde, saldırı alanlarından birisi de uluslararası ödemelerdir. Şu anki uluslararası ödemeler sisteminin düzenlenmesi devletler ve finansal gruplardan oluşan dar bir kulübün kontrolü altında. Bu grup evrenin efendileridir ve tekelci bir şekilde her şeyi kontrol ediyorlar.” ifadelerini kullandı.
Dijital para birimleri teknolojilerini temel alarak, yeni uluslararası ödeme sistemleri geliştirilebileceğini vurgulayan Putin, “Katılımcılar için tamamen güvenli ve daha da önemlisi bankalardan, üçüncü taraf müdahalesinden bağımsız yeni bir uluslararası ödeme sistemi oluşturmak mümkün.” değerlendirmesini yaptı.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.