Mısır’da evlilik öncesi test artık zorunlu

Mısır, evlenmek isteyenler için ‘muayene belgesini’ zorunlu hale getirdi. Testler için 303 merkez tahsis etti

 Mısır Sağlık Bakanı (Sağlık Bakanlığı Facebook sayfası)
Mısır Sağlık Bakanı (Sağlık Bakanlığı Facebook sayfası)
TT

Mısır’da evlilik öncesi test artık zorunlu

 Mısır Sağlık Bakanı (Sağlık Bakanlığı Facebook sayfası)
Mısır Sağlık Bakanı (Sağlık Bakanlığı Facebook sayfası)

Genetik hastalıkların yayılmasının engellenmesi kapsamında, Mısır evlilik işlemlerinin tamamlanması için, evlilik öncesi tıbbi muayene ve her iki tarafın da genetik hastalıklar açısından güvenliğini teyit eden Sağlık ve Nüfus Bakanlığı tarafından onaylanmış bir belgenin alınması olmak üzere bazı zorunlu şartlar uyguluyor.
Sağlık Bakanlığı, evlenmek üzere olanlara yönelik tıbbi muayene girişimini uygulamaya başlıyor. Bu girişim, bazı fiziksel muayeneleri ve psikolojik danışmanlıkları içiriyor. Söz konusu belge, bakanlığın 27 şehirde 303 sağlık biriminden alınabiliyor.
Sağlık Bakanlığı ise yaptığı açıklamada, muayenelerin ‘önceden uygulanan zorunlu tıbbi muayenelere ek olarak, bilgilendirici niteliğinde bir yöne sahip olduğunu’ belirtirken, dolandırıcılık veya manipülasyonu önlemek için, gerekli adımların tamamlanmasının ardından her iki tarafa da QR kodu ile destekli dijital bir belgenin verileceğini bildirdi. Bakanlık ayrıca söz konusu testlerin evlilikten en az 14 gün önce yapılması şartını da duyurdu.
Bu girişim, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah el-Sisi tarafından geçen yılın sonunda yapılan bir çağrıya yanıt olarak geldi. Sisi, Kimya Endüstrileri Kompleksi’ndeki projelerin açılışında yaptığı konuşmada, evlenmek üzere olanların muayenelerinin ‘Yalnızca doğurganlık veya engelli olma olasılığını değil, bunun yanı sıra daha fazla şeffaflık ve gelecek nesillerin korunmasını sağlamak amacıyla her iki tarafın da güvenliğini sağlamayı amaçladığını’ belirtti.
Evlilik öncesi tıbbi muayeneler Mısır için yeni bir adım değil, bu muayeneler 2008’den beri yürürlükte, ancak yeni içerikleriyle selefine göre ‘daha katı’ bir hale geldi. Şubat ayının ortalarında Sağlık Bakanlığı bir açıklama yayınladı. Bu açıklama ile, söz konusu muayenelere kan grubu testi, hemoglobin oranı, RH katsayısı testi ve kan şekeri ölçümü gibi olağan testlerin yanı sıra Hepatit C ve B virüs testleri, HIV testi, Akdeniz Anemisi testi, Orak Hücreli Anemi testi gibi bazı yeni testler eklendi. Bakanlık bu açıklamasında, 180 Mısır lirasına (5,9 dolar) mal olan testlerin fiyatlarında hafif bir artış olduğunu da duyurdu.
Mısır Sağlık ve Nüfus Bakanlığı Sözcüsü Hüsam Abdulgaffar ‘Muayenelerin amacının, genetik hastalıkların bulaşmasını azaltmak, eşlerin bulaşıcı hastalık veya diyabet gibi kronik hastalıklardan arınmış olmasını sağlamak olduğunu’ açıklamıştı. Abdulgaffar ayrıca ‘Muayene belgesi sisteminin herhangi bir manipülasyona izin vermeyeceğini’ de belirtti.
Mısır’daki Evlendirme Memurları Sendikası Başkanı İslam Amir, ‘bunun, evliliklerde daha fazla istikrar sağlamak için geç bile kalınmış olduğunu’ belirtti. Bakanlığın talimatına göre, ‘belgeleri göstermedikçe, evlendirme memuru evlilik belgelerini tamamlayamayacak’ açıklamasında bulundu. Amir Şarku’l Avsat’a “Mısır çok yüksek ölçüdeki boşanma oranları nedeniyle sıkıntı çekiyor. Bazıları, özellikle çocuk sahibi olma konusunda, tarafların sağlık durumuna ilişkin şeffaflığın olmamasından kaynaklanıyor. Dolayısıyla zorunlu muayeneler bu krizin aşılmasını ve her iki tarafı da evlilikten sonra değil, evlilikten önce doğru kararı alabilmek için birbirleri hakkında tüm detayları bilmelerini sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Amir ‘evlenmek üzere olanların muayenelerinin daha önceki dönemde sadece bir formalite olduğunu’ belirtirken, ‘15 yıldır evlilik işlemlerini tamamlamak için, resmi bir belgeden başka bir şey olmadığını’ söyledi. Bu girişimde ‘gelecek nesillerin selameti için hiçbir manipülasyon olmamasının sağlanacağını’ belirtti.



Lübnan... Kamplardan silah teslim rüzgarları esiyor

Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)
Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)
TT

Lübnan... Kamplardan silah teslim rüzgarları esiyor

Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)
Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)

Lübnan'daki Filistin kamplarında silahsızlanma rüzgarları esmeye başladı. Fetih hareketi, Beyrut'taki Burc el-Beracine kampında ağır ve orta boy silahlarını Lübnan ordusuna teslim etmeye başladı.

Lübnan ordusu dün akşam, Filistinli yetkililer, Lübnan ordu mensupları ve hafif silahlı Filistin güvenlik güçleri huzurunda, çuvallara konulan bir parti silah teslim aldı.

Filistinli kaynaklar Şarku'l Avsat’a verdiği bilgide, “Silahların teslimi şu anda Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ve Filistin Kurtuluş Ordusu (FKO) gruplarını kapsıyor. Hamas ve ona yakın diğer gruplar silahlarını teslim etmeyi reddediyor ve son saatlerde varılan anlaşma onları kapsamıyor” dedi.

Lübnan'daki Filistinli gruplar ise Burc el-Beracine kampında yaşananların “Fetih hareketinin iç meselesi olduğunu ve kamplardaki Filistin silahlarıyla ilgisi olmadığını” vurguladı. Gruplar, “Filistin toprakları işgal altında olduğu sürece silahlarımız kalacak ve sadece işgalle mücadele için kullanılacak” ifadelerini kullandı.

Diğer yandan, Lübnanlı yetkililer dün, İsrail'in kuzeyindeki bir Arap kasabasından gelen ve bir yıl önce Lübnan topraklarına gizlice girdikten sonra tutuklanan Salih Ebu Hüseyin adlı bir İsrail vatandaşını, Uluslararası Kızılhaç'ın arabuluculuğu ile serbest bıraktı.


Birleşmiş Milletler, Gazze Şeridi'nde ‘kıtlık’ olduğunu resmi olarak doğruladı

Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)
Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)
TT

Birleşmiş Milletler, Gazze Şeridi'nde ‘kıtlık’ olduğunu resmi olarak doğruladı

Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)
Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)

Birleşmiş Milletler Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) tarafından hazırlanan yeni bir rapor, Gazze Şeridi'nde yarım milyondan fazla insanın ‘aşırı açlık ve yetersiz beslenmeden kaynaklanan ölüm’ ile karakterize edilen kıtlık koşullarında yaşadığını doğruladı. Bu, Ortadoğu'da kıtlığın resmi olarak doğrulandığı ilk durum. Raporda, bu koşulların önümüzdeki haftalarda Gazze şehrinden Deyr el-Belah ve Han Yunus'a yayılmasının beklendiği belirtildi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Dünya Gıda Programı (WFP) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO), hayatları kurtarmak için acil ateşkes ve tam, engelsiz insani yardım erişiminin gerekli olduğunu vurgulayan ortak bir bildiri yayınladı. Şarku’l Avsat'ın ulaştığı bildiride kuruluşlar, kıtlığın her ne pahasına olursa olsun durdurulması gerektiğini vurguladı. Bildiride, özellikle sivillerin zorlu koşullarda yaşadığı Gazze Şeridi'nde askeri gerginliğin daha da şiddetlenmesinin, kaçamayan çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve engelliler için korkunç sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunuldu.

Şok edici rakamlar

Raporda, eylül ayı sonuna kadar 640 bin kişinin felaket düzeyinde gıda güvensizliği ile karşı karşıya kalacağı ve açlık endeksinin 5. aşamasına gireceği belirtildi. Bu arada, 1,14 milyon kişi endeksin 4. aşamasında, 396 bin kişi ise üçüncü aşamada (kriz) olacak. Raporda, Gazze Şeridi'ndeki tarım arazilerinin yüzde 98'inin hasar gördüğü veya erişilemez durumda olduğu ve her on kişiden dokuzunun defalarca yerinden edildiği vurgulandı. Raporda, gıda fiyatlarının rekor seviyelere ulaştığı, yemek pişirmek için gerekli yakıt ve suyun kıt olduğu ve pazar ve hizmet sisteminin çöktüğü ifade edildi.

Çocukların ve kadınların çektiği acılar

BM raporuna göre, geçtiğimiz temmuz ayına ait veriler, Gazze Şeridi'nde 12 binden fazla çocuğun akut yetersiz beslenmeden mustarip olduğunu, bu sayının şimdiye kadarki en yüksek rakam olduğunu ve yıl başından bu yana altı kat arttığını gösteriyor... Bunların yaklaşık yüzde 25'i, en tehlikeli ve ölümcül olan ‘şiddetli akut yetersiz beslenmeden’ mustarip. Hayati tehlike arz eden yetersiz beslenmeden mustarip hamile ve emziren kadınların sayısı mayıs ayında 17 bin iken, bu sayının 2026 ortasına kadar 55 bine çıkması bekleniyor. Raporda, her beş çocuktan birinin erken doğduğu veya düşük doğum ağırlığıyla doğduğu ve bağışıklık sisteminin zayıflığı nedeniyle ishal ve solunum yolu enfeksiyonları gibi yaygın hastalıkların ölümcül hale geldiği belirtildi.

Trajik koşullar

Rapora ilişkin yorumda bulunan FAO Genel Direktörü Qu Dongyu, “Gazze halkı hayatta kalmak için tüm imkanlarını tüketti. Açlık ve yetersiz beslenme her gün can almakta. Gıdaya erişim lüks değil, temel bir insan hakkıdır” ifadelerini kullandı.

WFP İcra Direktörü Cindy McCain ise şunları söyledi: “Kıtlık uyarıları aylardır açıkça ortada. Şu anda ihtiyaç duyulan şey, yardımı büyük ölçüde artırmak ve gıdanın en çok ihtiyacı olanlara ulaşmasını sağlamak için daha güvenli koşullar yaratmak.”

UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, “Kıtlık Gazze’de trajik bir gerçeklik ve Deyr el-Belah ile Han Yunus'ta yakın bir tehdit. Kaybedecek zaman yok; çocuklar gözlerimizin önünde açlık ve hastalıktan ölüyor” şeklinde konuştu.

WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, ‘ateşkesin artık ahlaki ve insani bir zorunluluk olduğunu’ vurguladı. Ghebreyesus, “Basit hastalıklar açlık nedeniyle ölümcül hale geliyor ve çökmüş sağlık sistemi acil desteğe ihtiyaç duyuyor” dedi.

Dört kuruluş, acil bir çağrıda bulunarak, kıtlığın daha da kötüye gitmesini önlemek için derhal ve kalıcı bir ateşkes, yardımların engelsiz ulaştırılması, gıda tedarikinin önemli ölçüde artırılması, dağıtım mekanizmalarının iyileştirilmesi, sağlık, su ve sanitasyon sektörlerine acil destek sağlanması ve ticaret akışlarının, temel hizmetlerin ve yerel gıda üretiminin yeniden sağlanması çağrısında bulundu.


Muhammed bin Selman ve Sisi ilişkileri ve gelişmeleri görüştü

Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)
TT

Muhammed bin Selman ve Sisi ilişkileri ve gelişmeleri görüştü

Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman ile Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, dün NEOM Sarayı'nda düzenlenen görüşmede, ikili ilişkileri ve uluslararası gelişmeleri ele aldı. İki lider, başta Filistin'deki gelişmeler olmak üzere bölgedeki son gelişmeleri görüştü.

Toplantıya Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Devlet Bakanı, Kabine Üyesi ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Dr. Musaid el-Ayban ve Suudi Arabistan Genel İstihbarat Servisi Direktörü Halid el-Humeydan ve ilgili yetkililer katıldı.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi Muhammed el-Şenavi yaptığı açıklamada, toplantıda bir dizi ikili iş birliği konusunun yanı sıra bölgesel ve uluslararası alanda karşılıklı ilgi duyulan konulardaki gelişmelerin derinlemesine ele alındığını belirtti. Toplantıda ayrıca, Mısır'ın Gazze Şeridi'nde çeşitli taraflarla koordinasyon halinde ateşkes sağlama çabaları da ele alındı.

El-Şenavi, Sisi'nin, son olarak Riyad ve Paris'in ortak liderliğinde New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Merkezi'nde düzenlenen "İki Devletli Çözüm" konferansının sonuçları olmak üzere, Suudi Arabistan'ın Filistin sorununa ilişkin girişimlerine Mısır'ın verdiği desteği teyit ettiğini belirtti.