Suudi Arabistan "uyuşturucuya karşı savaşın" devam ettiğini açıkladı

Uyuşturucuyla mücadele farkındalık, tedavi ve uluslararası toplumla iş birliği içinde yürütülüyor.

İçişleri Bakanı Müşterek Harekât Odası'nı ziyareti sırasında (SPA)
İçişleri Bakanı Müşterek Harekât Odası'nı ziyareti sırasında (SPA)
TT

Suudi Arabistan "uyuşturucuya karşı savaşın" devam ettiğini açıkladı

İçişleri Bakanı Müşterek Harekât Odası'nı ziyareti sırasında (SPA)
İçişleri Bakanı Müşterek Harekât Odası'nı ziyareti sırasında (SPA)

Suudi Arabistan, uyuşturucuya karşı amansız mücadelesini sürdürüyor. Güvenlik makamları uyuşturucuyu piyasaya sürenleri ve kaçakçıları tutuklamak ve onlara en ağır cezaları uygulamak için aralıksız çalışıyor. Riyad ayrıca uyuşturucuyla mücadele için toplum arasında bilinçlendirme kampanyaları yapıyor ve gizli olarak ihbar edilen bağımlıların tedavisine katkıda bulunuyor.

Uyuşturucuyu piyasaya sürenlere sert darbeler indirilecek

Suudi Arabistan İçişleri Bakanı Prens Abdülaziz bin Suud, uyuşturucuyla mücadele operasyonunun henüz başlangıç aşamasında olduğunu ve son dönemde somut sonuçlar elde edildiğini açıkladı. İçişleri Bakanı uyuşturucu tacirleri ve kaçakçılarına yönelik sert darbelerin indirilmeye devam ettiğini ve bunun kararlılıkla devam edeceğini kaydetti.

Suudi Arabistan İçişleri Bakanı Prens Abdülaziz bin Suud uyuşturucuyla mücadele operasyonunu yöneten merkezi operasyon odası aracılığıyla çalışmaların ilerleyişini inceledi. Bakan Abdülaziz bin Suud, Asayiş Müdürü Korgeneral Muhammed el-Bessami'nin son dönemde gerçekleştirilen güvenlik operasyonlarının sonuçları hakkında yaptığı açıklamayı burada dinledi.

Suudi Arabistan İçişleri Bakanı, uyuşturucuyu piyasaya sürenleri ihbar etmede toplumun rolüne vurgu yaptı (SPA)
Suudi Arabistan İçişleri Bakanı, uyuşturucuyu piyasaya sürenleri ihbar etmede toplumun rolüne vurgu yaptı (SPA)

Kaçakçıların ve uyuşturucu tacirlerinin gençleri hedef almasına veya güvenliği tehdit etmesine hiçbir şekilde izin vermeyeceklerini ifade eden Suudi Arabistan İçişleri Bakanı, vatandaşın farkındalığını ve uyuşturucuyla mücadeledeki rolünü, tacirler ve kaçakçılar hakkındaki raporlar aracılığıyla vurguladı.

Güvenlik görevlilerinin uyuşturucuyla mücadelede gösterdikleri büyük çabayı ve vatanın güvenliğini koruma ve vatandaşları bu tehlikeden korumadaki rollerini öven İçişler Bakanı, Suudi Arabistan'ın tüm bölgelerinde görev yapan güvenlik görevlilerine selamlarını iletti.

Uyuşturucuyu yok etmek için devam eden operasyonlar

Operasyon, uyuşturucunun her türünü ortadan kaldırmayı, yayılımını sınırlamayı, bağımlıların iyileşmesine yardımcı olmayı ve uyuşturucunun bireyler ve genel olarak toplum üzerindeki zararlı etkileri konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Bağımlılığın tamamen ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak için birçok resmi ve özel kuruluş İçişleri Bakanlığı ile iş birliği içinde bu mücadeleye katılıyor.

Suudi Arabistan, türünün en büyüğü olan bir operasyonla geçen yılın Ağustos ayında 47 milyon tablet uyuşturucu amfetamin kaçakçılığını engellemişti. Bu ise Suudi Arabistan'ın sürekli hedef alınmasını ve ulusal güvenliğini tehdit eden girişimleri ortaya koyuyor. Uyuşturucu kaçakçılığı, Krallık'ı sınır kapılarında kontrol sistemlerini geliştirmeye ve bu alanda en gelişmiş ülkelerden biri olmaya sevk etti.

Uluslararası düzeyde uyuşturucu kontrolü

Suudi Arabistan'ın uyuşturucuyla mücadeledeki rolü yalnızca yerel ve bölgesel düzeylerle sınırlı değil. Riyad, bu musibetle yüzleşmek için uluslararası toplumla iş birliği yapıyor. Son olarak, Yunan makamlarıyla koordinasyon halinde olan Krallık, Yunanistan içinde 5 ton 636 kilograma varan büyük miktarlarda esrar kaçakçılığının önlenmesine katkıda bulunan önemli bilgiler sağladı.

Suudi Arabistan Narkotik Kontrol Genel Müdürlüğü Sözcüsü Mervan el-Hazimi Yunanistan makamlarına bilgi aktarıldığını ve uyuşturucuların ele geçirildiğini duyurdu. Ülke dışındaki operasyonların çoğunda olduğu gibi bu da Krallığın uluslararası düzeyde uyuşturucuyla mücadeledeki etkin rolünü teyit ediyor.

Zehir tacirlerini ağır cezalar bekliyor

Uyuşturucu kaçakçılığına karışanlar, Suudi ceza sistemi kapsamında ağır cezalarla karşı karşıya. Uyuşturucu bulundurmak ve kaçakçılığını yapmak, idamla cezalandırılabilir. Bunun yanı sıra yıllarca hapis, kırbaçlama ve büyük para cezaları ise diğer cezalar arasında yer almakta.

Tacirler ve kaçakçıları, yıllarca hapis veya ölüm gibi ağır cezalar bekliyor (SPA)

Uyuşturucu suçlarına karışan herkes adil yargılanıyor. Kendilerini savunma hakları var ve özel ceza mahkemelerinde yargılanıyorlar. Sanığa tüm yasal güvenceleri sağlanıyor ve hakları güvence altına alınıyor.

Suudi Arabistan'da uyuşturucu ticaretiyle mücadeleye büyük önem veriliyor. Güvenlik makamları, uyuşturucu ticareti ve kaçakçılığını kararlılıkla mücadele edilmesi gereken ciddi suçlardan biri olarak kabul ediyor ve bu suçu azaltmayı, toplumun güvenlik ve istikrarını korumayı amaçlıyor.

 



Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

TT

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, İran'a gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında Perşembe günü Tahran'da İran Lideri Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi.

Suudi yönetiminin direktifleri doğrultusunda Hamaney ile görüştüğünü ve kendisine İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını ilettiğini belirten Suudi Savunma Bakanı, “X” platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda liderle ortak ilgi alanlarına giren konuları ele aldıklarını ve iki ülke arasındaki ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini ifade etti.

İran'ın Tasnim haber ajansı Hamaney'in görüşme sırasında “Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz her iki ülke için de faydalı ve birbirimizi tamamlayabiliriz” dediğini aktardı.

Ajans, Hamaney ile yapılan görüşmeye İranGenelkurmay Başkanı General Muhammed Bakıri'nin de katıldığını belirtti.

Dün Tahran'da General Bakıri ile bir araya gelen Prens Halid bin Selman, İran haber ajanslarının aktardığına göre Pekin Anlaşması'nın imzalanmasından bu yana Suudi Arabistan'la ilişkilerin giderek güçlendiğini ve geliştiğini söyledi. Bakıri, Tahran ve Riyad'ın bölgesel güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynayabileceğini belirterek ülkesinin Suudi Arabistan'la savunma ilişkilerini geliştirmeye hazır olduğunu ifade etti. Tasnim'e göre İran, Suudi Arabistan'ın Gazze ve Filistin konusundaki tutumunu memnuniyetle karşılıyor.

sdfgrthyu
Prens Halid bin Selman Perşembe günü İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a vardığında İran tarafından resmi törenle karşılandı (AP)

Ziyareti değerlendiren siyasi çevrelere göre Suudi bakanın ziyareti her iki ülkeyi de ilgilendiren bölgesel ve uluslararası gelişmelerin yaşandığı bir döneme denk geliyor.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Prens Halid bin Selman'ın resmi bir ziyaret için geldiği ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ve ortak ilgi alanlarına giren konuların ele alınacağı bir dizi görüşme gerçekleştireceği belirtildi.

Suudi siyasi analist Abdüllatif el-Melhem, Suudi Savunma Bakanının İran ziyaretinin, Suudi yönetiminin Pekin anlaşmasına bağlılık çerçevesinde iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve geliştirme, ortak çıkarlarını gerçekleştirmek ve iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin pekiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla Riyad ve Tahran arasındaki koordinasyon ve işbirliği düzeyini yükseltme isteğini yansıttığını düşünüyor.

sxcdfrgt
Prens Halid bin Salman dün (Perşembe) Tahran'da İran Cumhurbaşkanı ile bir araya geldi. (EPA)

Suudi liderliğinin bölgede barış ve refahı sağlamayı ve bölgeyi çatışmalar aşamasından istikrar ve güvenlik aşamasına taşımayı ve bölge halklarının daha iyi bir refah, zenginlik ve ekonomik entegrasyon geleceğine yönelik özlemlerini gerçekleştirmeye odaklanmayı amaçladığını belirten Melhem, Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesinin, Suudi Veliaht Prensi'nin “bölgede barış, güvenlik, istikrar ve refahı sağlama ve halklarının özlemlerini karşılama” çabalarının meyvelerinden biri olduğunu kaydetti. Melhem, ziyaretin Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkileri güçlendirmeye yönelik devam eden diplomatik çabaların bir parçası olduğunu belirtti.

Bir dizi toplantı

Ziyaret, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman ile bölgedeki gelişmeleri ele aldıkları ve ortak ilgi alanlarına giren bir dizi konuyu gözden geçirdikleri bir telefon görüşmesi gerçekleştirmesinin üzerinden iki haftadan kısa bir süre geçmesinin yanı sıra Suudi Dışişleri Bakanı'nın Pazartesi günü İranlı mevkidaşıyla yaptığı telefon görüşmesinde bölgedeki gelişmeleri ve sarf edilen çabaları gözden geçirdikleri ikili istişarelerin ardından gerçekleşti.

dfgthy
Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref arasında Kasım 2024'te düzenlenecek Arap-İslam Zirvesi çerçevesinde gerçekleşen görüşme (SPA)

Suudi Savunma Bakanı'nın Tahran ziyaretinde bölgedeki son gelişmelerin ele alınması ve bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili görüş alışverişinde bulunulması bekleniyor. Resmi haber ajansı IRNA'ya göre ziyaret öncesinde, geçtiğimiz Cumartesi günü Umman'ın başkenti Muskat'ta gerçekleştirilen ABD-İran görüşmelerinin ilk turu ve 48 saat önce yine Cumartesi günü Muskat'ta yapılacak bir sonraki turun yanı sıra Suudi ve ABD taraflarının geçtiğimiz hafta beş istasyonda gerçekleştirdikleri bir dizi siyasi ve güvenlik istişaresi gibi bir dizi gelişme yaşandı.

Ziyaret, merhum Prens Sultan bin Abdülaziz'in Mayıs 1999 başında Tahran'a yaptığı ve dört gün süren ve üst düzey İranlı yetkililerle bir araya geldiği ilk ziyaretin ardından, 1979'dan bu yana bir Suudi savunma bakanının İran'a yaptığı ikinci ziyaret olması bakımından tarihi bir önem taşıyor.

Suudi Savunma Bakanı, “Pekin Anlaşması” ve 10 Mart'ta iki ülke arasındaki tarihi uzlaşı ve ilişkilerin Çin himayesinde yeniden başlatılmasının duyurulmasının ardından İran'ı ziyaret eden en önemli Suudi yetkililerden biri.

dfgt
Prens Halid bin Selman Perşembe günü Tahran'da General Bakıri ile bir araya geldi (AP)

Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Tahran'a ilk ziyaretini Haziran 2023'te gerçekleştirmiş ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ilişkilerin normal olduğunu ve iki ülkenin İslami kardeşlik ve iyi komşuluk bağlarıyla birleşmiş, bölgenin önemli ülkeleri olduğunu vurgulayarak bağımsızlık ve egemenliğe tam ve karşılıklı saygı, içişlerine karışmama, uluslararası hukuk ilkeleri, Birleşmiş Milletler Şartı ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi açık bir temele dayandığını belirtmiştir.

Eski Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, dönemin Dışişleri Bakanı adayı Ali Bakıri Kani ve şimdiki Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin yanı sıra Kasım 2023'teki Ortak Arap-İslam Zirvesi'ne katılmak üzere eski İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve 2024 Ortak Arap-İslam Takip Zirvesi'ne katılmak üzere Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref de dâhil olmak üzere bir dizi İranlı yetkili Pekin Anlaşması'nın ardından Suudi Arabistan'a benzer ziyaretlerde bulundu.

“Pekin Anlaşması” Taahhütleri

Pekin Anlaşmasını takip etmek üzere kurulan Suudi-Çin-İran Üçlü Ortak Komitesi, ilki Aralık 2023'te Çin'in başkenti Pekin'de, diğeri ise Kasım 2024'te Riyad'da olmak üzere iki toplantı gerçekleştirmiş ve bu toplantılarda iki ülke Pekin Anlaşmasını tüm maddeleriyle uygulama kararlılıklarını ve Birleşmiş Milletler Şartı, İİT Şartı ve devletlerin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliğine saygı da dâhil olmak üzere uluslararası hukuka bağlılık yoluyla ülkeleri arasında iyi komşuluk ilişkilerini teşvik etme çabalarını sürdürdüklerini vurgularken, Çin de Suudi Arabistan ve İran'ın Pekin Anlaşmasını geliştirme yönünde attıkları adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etmeye hazır olduğunu açıklamıştır.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte İran ve Suudi Arabistan'ın büyüyen ve istikrarlı bir bölgede barış ve huzuru tesis etme niyetinde olduğunu, bunun da “mevcut tehditlerin üstesinden gelmeyi amaçlayan ikili ve bölgesel işbirliğinin sürdürülmesini ve geliştirilmesini” gerektirdiğini belirterek “İran-Suudi eylemlerinin kalkınma, barış, bölgesel ve uluslararası güvenlik çerçevesinde başarılı bir uluslararası ikili ve çok taraflı işbirliği modelini taçlandırdığını” ve iki tarafın tarihi bağlara dayanarak çeşitli siyasi, güvenlik, ekonomik, ticari ve konsolosluk alanlarında işbirliğini geliştirmeye devam ettiğini söyledi.