​Saudi Aramco: Petrolün varil fiyatının 30 dolar olması karşısında rahatız

Aramco, önümüzdeki ay rekor seviyedeki arzı karşılamak için devasa stoklarından günlük 300 bin varil petrol çekecek (Şarku’l Avsat)
Aramco, önümüzdeki ay rekor seviyedeki arzı karşılamak için devasa stoklarından günlük 300 bin varil petrol çekecek (Şarku’l Avsat)
TT

​Saudi Aramco: Petrolün varil fiyatının 30 dolar olması karşısında rahatız

Aramco, önümüzdeki ay rekor seviyedeki arzı karşılamak için devasa stoklarından günlük 300 bin varil petrol çekecek (Şarku’l Avsat)
Aramco, önümüzdeki ay rekor seviyedeki arzı karşılamak için devasa stoklarından günlük 300 bin varil petrol çekecek (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan’ın petrol devi Saudi Aramco’dan dün yapılan açıklamada, önümüzdeki Nisan ayı için olduğu gibi Mayıs ayında da yüksek üretimin süreceği ve petrolün varil fiyatının 30 dolar olması karşısında şirketin ‘oldukça rahat’ olduğu belirtildi.
Aramco geçtiğimiz hafta pazar payını artırmak için Nisan ayında petrol üretimini 12.3 milyon varil gibi rekor bir seviyeye çıkaracağını açıklamıştı.
Aramco CEO'su Emin el-Nasır dün yatırımcılar ve analistlerle şirketin yıllık kârıyla ilgili telekonferans şeklindeki görüşmesi sırasında, “Kısacası Saudi Aramco, son derece düşük fiyatlarla başa çıkabilir ve bunu uzun süre karşılayabilir... Mayıs ayındaki üretimde de... Gelecek aydan itibaren (şirket açısından) bir fark olacağını düşünmüyorum” dedi.
Nasır, üretimdeki ve ihracattaki artışın petrol fiyatlarındaki düşüşe rağmen şirkete olumlu yansıyacağını vurguladı. Bu arada, Aramco’nun üretim maliyetleri, dünyanın en düşük maliyetleri arasında yer alıyor.
Aramco’nun önümüzdeki ay rekor seviyedeki bu arzı karşılamak için devasa stoklarından günlük 300 bin varil petrol çekeceğini belirten Nasır, “Şirket daha fazla maliyete gerek kalmadan, bir yıl boyunca günde maksimum 12 milyon varil petrol üretmeye devam edebilir” diye konuştu. Dünyanın en büyük petrol ihracatçısı olan Suudi Arabistan, yüz milyonlarca varil ham petrolü depoluyor. Bununla birlikte Aramco, maksimum üretim kapasitesini günlük 13 milyon varile çıkarmayı değerlendirdiğini açıklamıştı.
Suudi Arabistan geçtiğimiz hafta, 10 yılı aşkın bir sürenin ardından ilk kez maksimum üretim kapasitesini artıracak bir program başlatacağını duyurarak, Rusya ve diğer petrol üreticilerine, üretim seviyeleri ve pazar payları üzerinde uzun bir savaşa hazır olduğunun sinyalini vermişti.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyesi üreticiler ve OPEC dışı bağımsız üreticiler arasında 2017’den bu yana petrol üretim kesintileri ile ilgili devam eden görüşmelerin 6 Mart’ta çökmesinden bu yana petrol fiyatları varil başına yüzde 39 oranında gerileyerek 31 dolara düştü. OPEC’teki en büyük petrol üreticisi olan Suudi Arabistan, koronavirüs nedeniyle düşen petrol fiyatlarını desteklemek için üretim kesintilerini artırmayı önermiş, ancak Rusya teklifi reddetmişti.
 
SABIC anlaşması
Öte yandan Saudi Aramco’nun Suudi Arabistan Temel Endüstriler Kurumu’nun (SABIC) hisselerinin çoğunluğunu almasına ilişkin anlaşmayla ilgili olarak ise Emin en-Nasır, SABIC anlaşmasının bu yılın ilk yarısında tamamlanmasının beklendiğini belirtti.
Aramco, geçtiğimiz yıl dünyanın en büyük kimya şirketlerinden biri olan SABIC'in 69.1 milyar dolar karşılığında yüzde 70 çoğunluk hissesini Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu’ndan (PIF) satın almak için hisse alım anlaşması imzaladı.
Saudi Aramco’nun SABIC’in hisselerinin çoğunluğunu satın alması, rafineri ve petrokimya sektöründe şirket stratejisinin uygulanmasını hızlandıracak ve uzun vadede petrokimya ürünlerine olan talebin artması beklentisiyle birlikte bu satın alımın sunduğu fırsatları yakalamaya yardımcı olacaktır.
 
“Aramco, petrolün varil fiyatının 30 dolar olması karşısında oldukça rahat”
Söz konusu anlaşma, beklendiği gibi 2020'nin ilk yarısında tamamlandığında, Saudi Aramco üretim kapasitesi açısından en büyük petrokimya üreticilerinden biri olacak. Saudi Aramco Mali İşler Müdürü Halid Debbağ yaptığı açıklamada, “Aramco, petrolün varil fiyatının 30 dolar olması karşısında ‘oldukça rahat’. Bununla birlikte şirket, dağıtım ve hissedarların beklentilerini bu fiyattan yerine getirmeye devam edecek. Temettü vaatlerimizi yerine getirebileceğimiz ve hissedarlarımızın beklentilerini, 30 dolardan (varil fiyatı) ya da daha düşük bir fiyattan karşılayabileceğimiz konusunda oldukça rahatız” ifadelerini kullandı.
Aramco'nun kredi için ‘büyük bir kapasiteye’ sahip olduğunu, ancak ek krediye ihtiyaç duymadığını belirten Debbağ Pazar günü yaptığı açıklamada, şirketin 2019 yılı mali sonuçlarında kredi oranının öz kaynaklarının yüzde - 0,2’sine ulaştığını söyledi. Debbağ ayrıca şirketin koronavirüsün patlak vermesinin ardından geçtiğimiz yıla ait kâr oranlarında da kaydedilen düşüşle birlikte borsada işlem gören bir şirket olarak ilk sonuçların beklentilerin altında açıklanması amacıyla sermaye harcamalarını azaltmayı hedeflediğini belirtti.
Aramco, Pazar günü yayınlanan şirketin mali sonuçlarına ilişkin bir raporda, mevcut piyasa koşulları ve emtia fiyatlarındaki son dalgalanmalar çerçevesinde 2020 yılına ilişkin sermaye harcaması tutarının 25 milyar ila 30 milyar dolar arasında değişmesinin beklendiğini, 2021 ve sonrası için olan sermaye harcamalarının ise halen incelendiğini bildirdi. Raporda, daha düşük üretim maliyetlerinin yanı sıra sürdürülebilir sermayede bir düşüşün şirket için büyük bir esneklik sağladığını ve rakipleri ile arasındaki farkını ortaya çıkardığı belirtildi.

Aramco, düzenli nakit temettü ödemesi yapmayı planlıyor
Öte yandan Saudi Aramco, Yönetim Kurulu’nun onayıyla, 2020 yılı için toplam en az 75 milyar dolar değerinde üç ayda bir olmak üzere düzenli nakit temettü ödemesi yapmayı planlıyor.
Bununla birlikte şirketin 2018 yılında 131,8 milyar riyal (35,1 milyar dolar) olan sermaye harcaması 2019 yılında 122,9 milyar riyal (32,8 milyar dolar) olarak kaydedildi.
Suudi Arabistan, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın ekonomik ve siyasi reform programının bir parçası olarak geçtiğimiz yıl, dünyanın en kârlı şirketi olan milli petrol şirketi Aramco’nun hisselerinin bir kısmını halka arz etme kararı aldı.
Şirket, Nisan 2019’da 12 milyar dolar değerinde ilk uluslararası tahvilin çıkarılmasının ardından geçtiğimiz Aralık ayında dünyanın en büyük halka arzını gerçekleştirdi.
Diğer yandan şirket, 2018 yılında 416.5 milyar riyal (111.1 milyar dolar) olan net karı 2019 yılında 330,7 milyar riyal (88,2 milyar dolar) ile bir gerileme yaşandı. Gerilemenin nedeni, rafineri ve petrokimya sektörlerindeki daha düşük kar marjlarının yanı sıra ham petrol fiyatlarındaki ve üretim miktarlarındaki düşüşe bağlandı. Bununla birlikte şirketin değeri 6 milyar riyale (1.6 milyar dolara) geriledi.
Ayrıca şirketin serbest nakit akışı, 2018 yılında 322 milyar riyal (85.8 milyar dolar) iken 2019’da 293.6 milyar riyal (78.3 milyar dolar) olarak gerçekleşti. 2019 yılında toplam temettüler ise 274.4 milyar riyale (73.2 milyar dolara) ulaştı.
Öte yandan küresel ekonomi, tüm ülkelerin ekonomilerini tehdit eden koronavirüs tehdidi başta olmak üzere birçok zorlukla karşı karşıya. Saudi Aramco CEO’su Nasır, şirketin mali sonuçları ile ilgili raporunda “Koronavirüsün ve hızla yayılmasının, sürekli değişen dünyada çeşitli durumlara uyum sağlayabilmenin önemini yansıttığından şüphe yok” ifadelerini kullandı. Nasır, bu anlayışın, iş ve finansal yönlerinin gücünü korumaya çalışan Saudi Aramco’nun stratejisinin temel dayanağı olduğuna dikkati çekti.
Bir diğer gelişmede ise şirket, Şubat 2020’de Suudi Arabistan’da alışılmışın dışında kalan en büyük gaz sahası olan eş- Şarkiye'deki (Doğu Bölgesi)  sahayı geliştirmek için onay aldı. Birkaç aşamada geliştirilmesi planlanan sahanın rezervlerinin 200 trilyon metreküp olduğu tahmin ediliyor. Sahanın, ilk aşamada 2024 yılı başlarında üretime başlaması bekleniyor.



Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
TT

Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)

Asya borsaları bugün keskin bir düşüş yaşadı. Wall Street'te teknoloji sektörlerinin öncülüğünde başlayan satış dalgası, yapay zekâ şirketlerinin aşırı değerlendiğine dair artan endişelerle daha da şiddetlendi.

Bu durum, yatırımcıların yapay zekâ yatırımlarının bir balon haline gelip gelmediğine dair heyecandan temkinli bir tutuma geçtiklerinin küresel bir göstergesi. Söz konusu düşüş, Wall Street yöneticilerinin zayıf piyasaların olası bir düzeltmeyle karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulunduğu ABD'deki Standard & Poor's ve Nasdaq endekslerindeki düşüşün ardından geldi. Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre yöneticiler, piyasaların ‘yüzde 10 veya yüzde 20 oranında yükseliştense, düzeltmeye uğrama olasılığının daha yüksek’ olduğunu belirttiler.

Fırtınanın merkezinde Asya teknoloji endeksleri

Yapay zekâ coşkusu sayesinde bu yıl güçlü bir performans gösteren Asya piyasaları en çok etkilenenler oldu. Bu yıl en iyi performans gösteren endekslerden biri olan Güney Kore'nin KOSPI endeksi, kayıplarını hafifçe azaltmadan önce yüzde 6,2 oranında keskin bir düşüş yaşarken, Japonya'nın Nikkei 225 endeksi işlemlerin başlangıcında yüzde 4,3 oranında düştü. Taipei'nin Taiex endeksi yüzde 2,4, Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’in CSI 300 endeksi ise yüzde 0,7 değer kaybetti. Bu daralma bugün ABD ve Avrupa piyasalarında daha fazla düşüş beklentisine yol açtı.

Çip üretimi devlerine doğrudan darbe

ABD'nin yapay zekâ ihtiyaçlarının ana tedarikçileri olan Asyalı çip üreticileri, en çok satılan hedefler arasındaydı. Yapay zekada kullanılan yüksek bant genişliğine sahip bellek çiplerinin en büyük üreticilerinden ikisi olan SK Hynix ve Samsung Electronics'in hisseleri sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 6,1 değer kaybetti. Dünyanın en büyük çip üreticisi Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) de değerinin yüzde 3'ünü kaybetti. Analistler, bölgesel çip üreticileri ile ABD yapay zekâ start-up'ları arasında yapılan bir dizi anlaşmanın desteğiyle, Kuzey Asya'da yapay zekâ beklentilerinin son zamanlarda önemli ölçüde arttığını belirtiyor.

Borsa piyasalarındaki çalkantıya rağmen, tahvil ve döviz piyasaları bir miktar istikrar gösterdi. 10 yıllık ABD hazine tahvillerinin getirileri hafifçe düştü ve dolar, bir dizi para birimi ve Japon yeni karşısında hafif değer kaybetti.


Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
TT

Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)

Yeni bir rapora göre Donald Trump'ın bu yıl göreve dönmesinden bu yana Birleşik Devletler'deki en zengin 10 kişinin serveti 700 milyar dolar artıı ve başkanın politikaları "eşitsizliği yeni zirvelere taşıdı".

Başkomutanın en önemli icraatlarından biri, kurumlar vergisi oranlarını ve milyarderlerin vergilerini düşüren Büyük, Güzel Yasa Tasarısı'nı imzalamasıydı. Öte yandan en düşük gelirli hanelerin vergilerinin artması bekleniyor.

Oxfam America, Trump'ın tartışmalı yasa tasarısının "onlarca yıldır görülen en büyük servet transferlerinden birini" kolaylaştırdığını söylüyor.

Rapora göre en üst yüzde 1 içindeki en düşük gelirli hane halkı, son bir yılda en alt yüzde 20’lik dilimdeki en yüksek gelirli hane halkından 987 kat daha fazla servet kazandı. Ayrıca Başkan Joe Biden dönemindeki bazı ayları da içeren geçen yıl içinde ABD milyarderlerinin serveti 698 milyar dolar arttı.

fty
Donald Trump döneminde milyarderlerin serveti 698 milyar dolar arttı (ABD)

En zengin Amerikalıların servetindeki bu muazzam artışa rağmen ülkenin yüzde 40'ından fazlası düşük gelirli olarak sınıflandırılıyor ve federal yoksulluk sınırının iki katından daha az gelirle yaşıyor.

Senatör Elizabeth Warren, raporun önsözünde, "Aramızdaki en zenginler neredeyse hiç vergi ödemeden hayal edilemez servetler elde edebiliyor" diye yazdı.

Partisinin başkan adaylığı için yarışırken servet vergisini destekleyen Demokrat, raporun yeni bir yol sunabileceğini de öne sürdü.

Warren, "Bu rapor, Amerika'daki eşitsizliğin şiddetini inceliyor ve ileriye dönük bir yol çiziyor" diye yazdı.

Neyin işe yaradığını biliyoruz. Sıkı rekabet için büyük şirketleri bölmek, çalışanlarımızı desteklemek, vergi mevzuatını düzeltmek ve hizmetlere yatırım yapmak sadece ailelere yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm ekonomimizi de güçlendiriyor. Halkımıza yatırım yaptığımızda, kuralları adilce uyguladığımızda, en zenginlerden kendi paylarına düşeni yapmalarını istediğimizde hepimiz daha iyi olacağız.

grthy
Elizabeth Warren, "büyük şirketleri bölmenin" ABD ekonomisini güçlendireceğini söylüyor (AP)

Oxfam America Başkanı ve CEO'su Abby Maxman da Warren'la aynı fikirde.

Yaptığı açıklamada, "Veriler, ülkemizdeki insanların içgüdüsel olarak zaten bildiği bir şeyi doğruluyor: Yeni Amerikan oligarşisi burada" dedi.

Milyarderler ve mega şirketler hızla büyürken, çalışan aileler konut, sağlık hizmeti ve market alışverişi için para bulmakta zorlanıyor.

Ancak milyarderler, Trump'ın ikinci başkanlığında kilit bir rol oynadı.

Yemin töreni sırasında sahnede Elon Musk, Mark Zuckerberg, TikTok CEO'su Shou Zi Chew ve Jeff Bezos gibi CEO'lar da vardı.

Öte yandan Palantir, OpenAI, Google ve Lockheed Martin gibi şirketler, süregelen hükümet kapanmasına rağmen Trump'ın devam eden 300 milyon dolarlık projesinin en büyük fon sağlayıcıları arasında yer alıyor.

Hatta bir haberde Trump ailesinin, iki başkanlık dönemi boyunca kripto paralardan, MAGA markalı ürünlerden ve Mar-a-Lago konutundan gelen kârlar sayesinde 3,4 milyar dolar gibi dudak uçuklatan bir kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Başkomutan, milyarder arkadaşlarının görev süresi boyunca kazandıkları parayla neşeyle övünmüştü.

Trump, sırasıyla 12,9 milyar dolar ve 5,6 milyar dolar servetleri olduğu tahmin edilen Charles Schwab ve NASCAR takımı sahibi Roger Penske'yi işaret ederek, onların hatırı sayılır servetleriyle böbürlenmişti.

Nisanda Oval Ofis'te düzenlenen bir basın toplantısında, "2,5 milyar dolar kazandı ve 900 milyon dolar kazandı! Bu hiç de fena değil!" demişti.

The Independent, yorum için Elizabeth Warren, ABD Hazine Bakanlığı ve Beyaz Saray'la iletişime geçti.

Independent Türkçe


OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
TT

OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays bugün yaptığı açıklamada, örgütün petrol talebine ilişkin olumlu işaretler görmeye devam ettiğini ve piyasada herhangi bir sürpriz beklemediğini söyledi.

El-Gays, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı (ADIPEC 2025) kapsamında düzenlenen bir oturumda, petrol ve gaz talebinin devam edeceğini ve yakın zamanda talepte bir doruk beklemediklerini vurguladı. Bu nedenle, petrol ve gazın güvenli olduğunu ve piyasada arzlarının bol bulunduğunu belirtti.

OPEC+ ittifakının aralık ayı için petrol üretiminde hafif bir artış ve gelecek yılın ilk çeyreğinde artışların geçici olarak askıya alınması konusunda anlaşmaya varmasından bir gün sonra konuşan el-Gays, “Arz ve talep arasında bir denge sağlamak istiyoruz” dedi.

OPEC+ ittifakının sekiz üyesi dün, aralık ayı için petrol üretimini günde yaklaşık 137 bin varil artırma konusunda anlaştı.

Suudi Arabistan, Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Irak, Kuveyt, Umman, Kazakistan ve Cezayir olmak üzere sekiz ülke, ‘mevcut elverişli petrol piyasası temelleri ve istikrarlı küresel ekonomik görünüm ışığında petrol piyasasını istikrara kavuşturma ve üretimlerini ayarlama taahhütlerini’ yineledi.

OPEC Sekreterliği, toplantının ardından yaptığı açıklamada, ‘küresel ekonomik beklentilerin istikrarlı olması ve piyasanın mevcut olumlu temel göstergeleri, bunun da petrol stoklarının düşüşüne yansıması ışığında’, Nisan 2023’te açıklanan gönüllü ek üretim kesintileri olan günde 1,65 milyon varil içindeki 137 bin varillik bir üretim ayarlamasının sekiz katılımcı ülke tarafından uygulanmasına karar verildiğini bildirdi. Açıklamada, bu ayarlamanın Aralık 2025’te yürürlüğe gireceği belirtildi.

Açıklamada, “Aralık ayından sonra, mevsimsel faktörler göz önüne alındığında, sekiz ülke ayrıca 2026 yılının ocak, şubat ve mart aylarında aylık üretim artışlarını askıya almaya karar verdi” denildi.

Diğer yandan BP CEO'su Murray Auchincloss, OPEC+ ittifakı dışındaki ülkelerden gelen petrol arzındaki artışın nisan ayına kadar duraklayacağını söyledi.

Auchincloss, petrol yatırımının uzun vadeli bir değer taşıdığını ve sektörün talep artışına ayak uydurmak için Abu Dabi, Irak ve Libya gibi bölgelerde genişlemesi gerektiğini ifade etti.