Suudi Arabistan'daki Gazze zirvesinde neler konuşulacak?

Hamas'ın yanında savaşan İslami Cihad, zirveden "bir şey beklemediklerini" bildirdi

(SPA)
(SPA)
TT

Suudi Arabistan'daki Gazze zirvesinde neler konuşulacak?

(SPA)
(SPA)

Gazze'deki savaş tüm şiddetiyle sürerken, gözler Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) bugün Suudi Arabistan'da yapılacak ortak zirvesine çevrildi. 

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, normalde ayrı düzenlenecek iki zirvenin, Gazze'deki acil durum nedeniyle birleştirildiği ifade edildi.

Açıklamada, kararın "Gazze ve Filistin topraklarında yaşanan benzeri görülmemiş gelişmelere karşı Arap ve İslam ülkelerinin ortak iradesini göstermek için alındığı" belirtildi.

Suudi analist Aziz Algaşyan zirvenin önemine dikkat çekerek, Fransız haber ajansı AFP'ye "Durum sadece İsrail ve Filistin'le ilgili değil. İsrail'in bugüne dek yaptıklarını kolaylaştıran ABD ve Batı ülkeleriyle de ilgili" dedi. 

Zirveye katılacak isimler arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad es Sani ve Irak Cumhurbaşkanı Abdüllatif Reşid yer alıyor.

Erdoğan'ın Hamas'ı "mücahitler grubu" diye nitelemesi özellikle Batı medyasında büyük yankı uyandırmıştı (AA)
Erdoğan'ın Hamas'ı "mücahitler grubu" diye nitelemesi özellikle Batı medyasında büyük yankı uyandırmıştı (AA)

Görüşmelere İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi de katılacak. Böylelikle Reisi, İran ve Suudi Arabistan'ın Çin arabuluculuğunda martta ilişkileri normalleştirme sürecine girmesinden bu yana ilk kez Riyad'ı ziyaret etmiş olacak.

AFP, Suudi Arabistan'ın "ABD'yle yakın bağları ve savaştan önce İsrail'le normalleşme süreci yürütmesi nedeniyle potansiyel saldırılara açık olduğunu" da yazdı. Haberde, Tahran yönetiminin Filistin'de Hamas'a, Lübnan'da Hizbullah'a ve Yemen'de Husi isyancılara destek verdiği hatırlatıldı.

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, dünkü açıklamasında "Gazze'deki savaşın kapsamının genişlemesi artık kaçınılmaz hale geldi" demişti.

Suudi Arabistan-İran arasında denge politikası

Lübnanlı gazeteci Kim Ghattas, İran ve Suudi Arabistan'ın dengeli bir pozisyonda durmaya çalıştığına dikkat çekerek, şunları söyledi: 

Suudiler henüz İsrail'le ilişkileri normalleştirmemelerinin ve İranlılarla bir iletişim kanalına sahip olmalarının, kendilerine bir miktar koruma sağlayacağını umuyor. İranlılar da Suudilerle temas halinde olmalarının ve bu kanalı tutmalarının, kendilerine biraz koruma sağlayacağını düşünüyor.

Reisi, ABD'nin İsrail'e desteğinin bölgedeki çatışmaların durdurulmasını engellediğini söylemişti (Reuters)
Reisi, ABD'nin İsrail'e desteğinin bölgedeki çatışmaların durdurulmasını engellediğini söylemişti (Reuters)

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'nın 7 Ekim'de başlattığı Aksa Tufanı operasyonunun ardından, Riyad ve Tel Aviv'in Washington arabuluculuğunda yürüttüğü normalleşme süreci de askıya alınmıştı. Tahran ise başından beri süreci sertçe eleştirmişti. 

Netanyahu normalleşme sürecinden umutlu

Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD'nin önde gelen televizyon kanallarından Fox News'e perşembe günü yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan'la normalleşme sürecinin yeniden başlayacağını düşündüğünü söyledi.

Netanyahu, "Bence bu süreç somut bir gerçeklik kazanacak. Koşullar elverişli hale gelecek. Hatta biz savaştan zaferle çıktığımızda tüm koşullar olgunlaşmış olacak" dedi.

İsrail lideri, açıklamasında "savaşın sandığından daha uzun sürdüğünü" de itiraf etti.

Riyad merkezli İngilizce yayın yapan haber sitesi Arab News'deki analizde, Suudi Arabistan yönetiminin savaşın başından beri ateşkes talebinde bulunduğuna işaret edildi. 

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, dün Riyad'da ilk kez düzenlenen Suudi Arabistan-Afrika Zirvesi'nde yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: 

Gazze Şeridi'ndeki askeri saldırıyı, sivillerin hedef alınmasını ve işgalci İsrail yönetiminin uluslararası hukuku sürekli ihlal etmesini kınıyoruz.

Suriye'deki iç savaşın ardından Arap Ligi'nden çıkarılan Esad yönetimi, bu yıl mayısta birliğe tekrar kabul edilmişti (Reuters)
Suriye'deki iç savaşın ardından Arap Ligi'nden çıkarılan Esad yönetimi, bu yıl mayısta birliğe tekrar kabul edilmişti (Reuters)

Tel Aviv yönetiminin yanaşmadığı ateşkes seçeneğiyle ilgili zirveden somut bir sonuç çıkıp çıkmayacağıysa merak konusu. 

İzzeddin Kassam Tugayları'nın yanında savaşan Filistin İslami Cihad Örgütü'nün genel sekreter yardımcısı Muhammed Hindi, görüşmelerden "bir şey beklemediklerini" söyledi. 

Hindi, dünkü açıklamasında Arap liderleri geç kalmakla eleştirerek, şunları söyledi: 

Bu tür toplantılara bel bağlamıyoruz çünkü sonuçlarını uzun yıllar boyunca gördük. Bu konferansın savaşın 36. gününde yapılması da nasıl sonuçlanacağına dair fikir veriyor.

İsrail, Hamas'ın saldırılarına Demir Kılıçlar operasyonuyla yanıt vermişti.

Filistin Sağlık Bakanlığı'nın paylaştığı rakamlara göre, İsrail ordusunun bombardımanlarında Gazze'de 4 bin 506'sı çocuk, 3 bin 27'si de kadın 11 bin 78 kişi öldürülürken, yaralananların sayısıysa 27 bin 490'a yükseldi. 

İsrail ise Gazze'den düzenlenen saldırılarda 354'ü asker en az 1200 kişinin öldürüldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını duyurdu.

Independent Türkçe



Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

TT

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, İran'a gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında Perşembe günü Tahran'da İran Lideri Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi.

Suudi yönetiminin direktifleri doğrultusunda Hamaney ile görüştüğünü ve kendisine İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını ilettiğini belirten Suudi Savunma Bakanı, “X” platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda liderle ortak ilgi alanlarına giren konuları ele aldıklarını ve iki ülke arasındaki ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini ifade etti.

İran'ın Tasnim haber ajansı Hamaney'in görüşme sırasında “Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz her iki ülke için de faydalı ve birbirimizi tamamlayabiliriz” dediğini aktardı.

Ajans, Hamaney ile yapılan görüşmeye İranGenelkurmay Başkanı General Muhammed Bakıri'nin de katıldığını belirtti.

Dün Tahran'da General Bakıri ile bir araya gelen Prens Halid bin Selman, İran haber ajanslarının aktardığına göre Pekin Anlaşması'nın imzalanmasından bu yana Suudi Arabistan'la ilişkilerin giderek güçlendiğini ve geliştiğini söyledi. Bakıri, Tahran ve Riyad'ın bölgesel güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynayabileceğini belirterek ülkesinin Suudi Arabistan'la savunma ilişkilerini geliştirmeye hazır olduğunu ifade etti. Tasnim'e göre İran, Suudi Arabistan'ın Gazze ve Filistin konusundaki tutumunu memnuniyetle karşılıyor.

sdfgrthyu
Prens Halid bin Selman Perşembe günü İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a vardığında İran tarafından resmi törenle karşılandı (AP)

Ziyareti değerlendiren siyasi çevrelere göre Suudi bakanın ziyareti her iki ülkeyi de ilgilendiren bölgesel ve uluslararası gelişmelerin yaşandığı bir döneme denk geliyor.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Prens Halid bin Selman'ın resmi bir ziyaret için geldiği ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ve ortak ilgi alanlarına giren konuların ele alınacağı bir dizi görüşme gerçekleştireceği belirtildi.

Suudi siyasi analist Abdüllatif el-Melhem, Suudi Savunma Bakanının İran ziyaretinin, Suudi yönetiminin Pekin anlaşmasına bağlılık çerçevesinde iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve geliştirme, ortak çıkarlarını gerçekleştirmek ve iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin pekiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla Riyad ve Tahran arasındaki koordinasyon ve işbirliği düzeyini yükseltme isteğini yansıttığını düşünüyor.

sxcdfrgt
Prens Halid bin Salman dün (Perşembe) Tahran'da İran Cumhurbaşkanı ile bir araya geldi. (EPA)

Suudi liderliğinin bölgede barış ve refahı sağlamayı ve bölgeyi çatışmalar aşamasından istikrar ve güvenlik aşamasına taşımayı ve bölge halklarının daha iyi bir refah, zenginlik ve ekonomik entegrasyon geleceğine yönelik özlemlerini gerçekleştirmeye odaklanmayı amaçladığını belirten Melhem, Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesinin, Suudi Veliaht Prensi'nin “bölgede barış, güvenlik, istikrar ve refahı sağlama ve halklarının özlemlerini karşılama” çabalarının meyvelerinden biri olduğunu kaydetti. Melhem, ziyaretin Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkileri güçlendirmeye yönelik devam eden diplomatik çabaların bir parçası olduğunu belirtti.

Bir dizi toplantı

Ziyaret, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman ile bölgedeki gelişmeleri ele aldıkları ve ortak ilgi alanlarına giren bir dizi konuyu gözden geçirdikleri bir telefon görüşmesi gerçekleştirmesinin üzerinden iki haftadan kısa bir süre geçmesinin yanı sıra Suudi Dışişleri Bakanı'nın Pazartesi günü İranlı mevkidaşıyla yaptığı telefon görüşmesinde bölgedeki gelişmeleri ve sarf edilen çabaları gözden geçirdikleri ikili istişarelerin ardından gerçekleşti.

dfgthy
Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref arasında Kasım 2024'te düzenlenecek Arap-İslam Zirvesi çerçevesinde gerçekleşen görüşme (SPA)

Suudi Savunma Bakanı'nın Tahran ziyaretinde bölgedeki son gelişmelerin ele alınması ve bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili görüş alışverişinde bulunulması bekleniyor. Resmi haber ajansı IRNA'ya göre ziyaret öncesinde, geçtiğimiz Cumartesi günü Umman'ın başkenti Muskat'ta gerçekleştirilen ABD-İran görüşmelerinin ilk turu ve 48 saat önce yine Cumartesi günü Muskat'ta yapılacak bir sonraki turun yanı sıra Suudi ve ABD taraflarının geçtiğimiz hafta beş istasyonda gerçekleştirdikleri bir dizi siyasi ve güvenlik istişaresi gibi bir dizi gelişme yaşandı.

Ziyaret, merhum Prens Sultan bin Abdülaziz'in Mayıs 1999 başında Tahran'a yaptığı ve dört gün süren ve üst düzey İranlı yetkililerle bir araya geldiği ilk ziyaretin ardından, 1979'dan bu yana bir Suudi savunma bakanının İran'a yaptığı ikinci ziyaret olması bakımından tarihi bir önem taşıyor.

Suudi Savunma Bakanı, “Pekin Anlaşması” ve 10 Mart'ta iki ülke arasındaki tarihi uzlaşı ve ilişkilerin Çin himayesinde yeniden başlatılmasının duyurulmasının ardından İran'ı ziyaret eden en önemli Suudi yetkililerden biri.

dfgt
Prens Halid bin Selman Perşembe günü Tahran'da General Bakıri ile bir araya geldi (AP)

Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Tahran'a ilk ziyaretini Haziran 2023'te gerçekleştirmiş ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ilişkilerin normal olduğunu ve iki ülkenin İslami kardeşlik ve iyi komşuluk bağlarıyla birleşmiş, bölgenin önemli ülkeleri olduğunu vurgulayarak bağımsızlık ve egemenliğe tam ve karşılıklı saygı, içişlerine karışmama, uluslararası hukuk ilkeleri, Birleşmiş Milletler Şartı ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi açık bir temele dayandığını belirtmiştir.

Eski Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, dönemin Dışişleri Bakanı adayı Ali Bakıri Kani ve şimdiki Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin yanı sıra Kasım 2023'teki Ortak Arap-İslam Zirvesi'ne katılmak üzere eski İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve 2024 Ortak Arap-İslam Takip Zirvesi'ne katılmak üzere Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref de dâhil olmak üzere bir dizi İranlı yetkili Pekin Anlaşması'nın ardından Suudi Arabistan'a benzer ziyaretlerde bulundu.

“Pekin Anlaşması” Taahhütleri

Pekin Anlaşmasını takip etmek üzere kurulan Suudi-Çin-İran Üçlü Ortak Komitesi, ilki Aralık 2023'te Çin'in başkenti Pekin'de, diğeri ise Kasım 2024'te Riyad'da olmak üzere iki toplantı gerçekleştirmiş ve bu toplantılarda iki ülke Pekin Anlaşmasını tüm maddeleriyle uygulama kararlılıklarını ve Birleşmiş Milletler Şartı, İİT Şartı ve devletlerin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliğine saygı da dâhil olmak üzere uluslararası hukuka bağlılık yoluyla ülkeleri arasında iyi komşuluk ilişkilerini teşvik etme çabalarını sürdürdüklerini vurgularken, Çin de Suudi Arabistan ve İran'ın Pekin Anlaşmasını geliştirme yönünde attıkları adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etmeye hazır olduğunu açıklamıştır.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte İran ve Suudi Arabistan'ın büyüyen ve istikrarlı bir bölgede barış ve huzuru tesis etme niyetinde olduğunu, bunun da “mevcut tehditlerin üstesinden gelmeyi amaçlayan ikili ve bölgesel işbirliğinin sürdürülmesini ve geliştirilmesini” gerektirdiğini belirterek “İran-Suudi eylemlerinin kalkınma, barış, bölgesel ve uluslararası güvenlik çerçevesinde başarılı bir uluslararası ikili ve çok taraflı işbirliği modelini taçlandırdığını” ve iki tarafın tarihi bağlara dayanarak çeşitli siyasi, güvenlik, ekonomik, ticari ve konsolosluk alanlarında işbirliğini geliştirmeye devam ettiğini söyledi.