UNDP Başkanı Steiner: "(Gazze'de) İnsanların hayatta kalabileceği koşulların çöküşüne tanık oluyoruz"

Fotoğraf: Hakan Akgün/AA
Fotoğraf: Hakan Akgün/AA
TT

UNDP Başkanı Steiner: "(Gazze'de) İnsanların hayatta kalabileceği koşulların çöküşüne tanık oluyoruz"

Fotoğraf: Hakan Akgün/AA
Fotoğraf: Hakan Akgün/AA

 Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Achim Steiner, Gazze'de artık çocukların ve insanların açlıktan öldüğünü belirterek "Ek tedarik ve işleyen bir altyapının olmaması nedeniyle, kelimenin tam anlamıyla insanların hayatta kalabileceği koşulların çöküşüne tanık oluyoruz." dedi.

Temaslarda bulunmak üzere İstanbul'a gelen Steiner, İnsani Gelişme Raporu, Gazze ve Ukrayna'ya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

UNDP'nin İstanbul'da Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgesindeki çalışmalarını destekleyen "büyük bir bölgesel merkez" kurduğunu kaydeden Steiner, buradaki varlıklarının önemli olduğunu vurguladı.

Steiner, Türkiye'deki temaslarında, atılacak adımları ve bölgede yaşanan gelişmeleri değerlendireceklerine işaret ederek zor bir dönemden geçildiğini, kalkınmanın sekteye uğradığını, daha fazla çatışma ve baskının mevcut olduğunu kaydetti.

UNDP'nin İnsani Gelişme Raporuna değinen Steiner, UNDP'nin İnsani Gelişme Endeksi'nin Kovid-19 salgınından sonra toparlandığını belirtti.

Steiner, öte yandan düşük gelirli, en az gelişmiş ülkelerin aslında toparlanamadığını söyleyerek "(Bu ülkeler) Sıkışmış durumdalar. Ekonomik anlamda toparlanamıyorlar. İnsanlar halen gelirlerinin 2019'daki seviyelerin altında olduğu bir durumda." ifadelerini kullandı.

Söz konusu ülkelerin çoğunun ağır borçlu olduğunu kaydeden Steiner, salgının ardından oluşan yüksek enflasyon ve yüksek faiz oranları nedeniyle borçlarını ödeyebilme konusunda zorluk çektiklerini dile getirdi.

Steiner, bu ülkelerin yenilenebilir enerji ve dijital kamu altyapısına yatırım yapamadıklarını belirterek "Bu nedenle çok endişeliyiz. Çünkü daha fakir ve daha zengin ülkeler arasında onlarca yıldır süren yakınlaşmanın ardından, şu anda potansiyel olarak yön değiştiren durumla karşı karşıyayız." değerlendirmesini yaptı.

- "Türkiye'nin çok güçlü bir ortağı olduk"

6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından UNDP'nin çalışmalarına ilişkin de Steiner, depremde yakınlarını kaybedenlere başsağlığı diledi.

Steiner, UNDP'nin deprem sürecinde Türkiye'nin yanında olduğunu belirterek, "Depremden bu yana ülkeleri desteklemek, aileleri, küçük işletmeleri desteklemek için hayata geçirilen programlarla Türkiye'nin çok güçlü bir ortağı olduk." dedi.

Öte yandan kültürel mirasın sadece deprem sırasında hasar gören bir şey olmadığını, aslında korunması gereken bir şey olduğunu da fark ettiklerini aktaran Steiner, "Kültürel mirasa olan bu sevgiyi ve tutkuyu harekete geçirerek gerektiğinde korunmasına ve rehabilitasyonuna da destek olabileceğimizi göstermenin bir yolu olduğunu kanıtlamak istiyoruz." diye konuştu.

- "(Gazze'de) Çocuklar, insanlar artık açlıktan ölüyor"

UNDP'nin Gazze'deki yardımlarına da değinen Steiner, BM'nin ve BM kurumlarının neredeyse her gün ateşkes ve Gazze'ye insani yardım ulaştırılması yönünde çağrılarda bulunduğunu dile getirdi.

Steiner, Gazze'deki mevcut duruma ilişkin şunları kaydetti:

"Bugün karşılaştığımız durum giderek daha umutsuz hale geliyor. Bu hafta da kıtlık koşullarıyla ilgili son derece endişe verici istatistiklere tanık olduk. Çocuklar, insanlar artık açlıktan ölüyor. Açıkça görülüyor ki, bu, Genel Sekreter'in de belirttiği gibi, insan yapımı bir felakettir. Yani çözüm de aynı şekilde insan yapımı, yani yeterli insani yardım malzemesinin Gazze'deki insanlara ulaşması anlamına geliyor."

Gazze'de altyapının yüzde 70'inin tahrip edildiğini ve çoğu insanın yerinden edildiğini kaydeden Steiner, bu insanların bombardıman ve çatışmalardan kaçmak zorunda kaldıklarını söyledi.

Steiner, Gazze'de öte yandan kanalizasyon arıtma tesisleri, elektrik ve su kaynaklarının gelecekte yeniden inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.

"Siyasi müzakere ve siyasi çözüm tartışılırken erken toparlanma açısından çok şey yapabiliriz" diyen Steiner, bunların enkazları kaldırmak, küçük işletmelerin yeniden başlatılmasına yardımcı olmak, 100 bin kişiye temiz içme suyu sağlayan güneş enerjili kanalizasyon arıtma tesisleri kurmak gibi şeyler olduğunu ifade etti.

- "Gerçekten gidecek hiçbir yer kalmadı"

UNDP'nin Gazze'deki yerleşkesinde de, 30 yılı aşkın süredir UNDP'de çalışan bir meslektaşlarını kaybettiklerini aktaran Steiner, aynı saldırıda çoğu akraba olan 50 ila 70 kişinin öldürüldüğünü söyledi.

Steiner, savaşın "büyük bir sefalete yol açtığına" işaret ederek "Trajik bir şekilde, çoğu zaman kadınları, çocukları, olaya seyirci kalan insanları öldürüyorlar. Onlar masum kurbanlar, siviller." dedi.

BM olarak şu anda "Gazze'de yerlerinden edilen ve neredeyse her gün çatışmalardan kaçmak zorunda kalan insanlara nasıl yardım edebilecekleri" konusuna odaklandıklarını ifade eden Steiner, "Burada açıkça büyük bir gerilim var çünkü gerçekten gidecek hiçbir yer kalmadı. Ek tedarik ve işleyen bir altyapının olmaması nedeniyle, kelimenin tam anlamıyla insanların hayatta kalabileceği koşulların çöküşüne tanık oluyoruz." değerlendirmesini yaptı.

Steiner, kasım ayında Gazze'deki UNDP yerleşkesinin bombalanmasına ilişkin de "Yerleşkemize dönemedik. (Yerleşkenin) Ağır hasar gördüğüne dair ikinci el raporlara sahibiz." ifadesini kullandı.

- "Ukrayna'nın olağanüstü sayıda mayınlı alanı var"

UNDP'nin Ukrayna'daki çalışmalarının sorulması üzerine Steiner, UNDP'nin Rusya-Ukrayna Savaşı'ndan önce Ukrayna'da oldukça aktif olduğunu, bu nedenle Ukraynalı yetkililerle ulusal ve yerel düzeyde hükümetin işlevselliğini sürdürmesine yardımcı olmak için kapasitesini ve altyapısını hemen harekete geçirebildiğini belirtti.

Steiner, Ukrayna'da savaş alanları dışında, hem ulusal hükümetin hem de belediye yönetiminin hizmetlerinin sürdürülmesinin çok önemli olduğunu kaydetti.

Ukraynalılarla birlikte mayın temizleme konusunda yaptıkları çalışmalara da değinen Steiner, "Ukrayna'nın olağanüstü sayıda mayınlı alanı var. Bunlar, bildiğimiz gibi, erken müdahale edilmezse savaşın sona ermesinden yıllar sonra bile insanları öldürmeye devam edebilen trajik savaş silahlarıdır. Bu nedenle, aynı zamanda ülkenin önemli kısımlarını kara mayınlarından temizleme kapasitesini artırmak amacıyla Birleşmiş Milletlerdeki lider kuruluş olarak Ukrayna ulusal mayın temizleme servisiyle birlikte çalışmak üzere yatırım yapıyoruz ve çalışıyoruz." diye konuştu.

- "Afrika'da yenilenebilir enerji için yatırımı ve sermayeyi nasıl harekete geçireceğimize odaklanmalıyız"

İklim değişikliğinin savaşlar nedeniyle arka planda kalıp kalmadığına ilişkin soruya da Steiner, 2023'te dünya genelinde yenilenebilir enerji altyapısına 1,8 milyar dolar yatırım yapıldığını kaydederek "Bu, petrol, gaz, kömür ve nükleerin birleşiminden oluşan yeni altyapıdan daha fazlasıdır. Temiz enerji devrimi ilerlemeye devam ediyor." ifadelerini kullandı.

Steiner, ancak bunun yoksul ülkeler ve dünyanın belirli bölgeleri için endişe verici bir alan olduğuna işaret ederek bu yatırımın onlara ulaşmadığını, çünkü bunların çoğunun özel sektör yatırımı olduğunu dile getirdi.

Afrika'nın, dünya çapında yenilenebilir enerji altyapısına yapılan 1,8 milyar dolar yatırımın yalnızca yüzde 2-3'üne sahip olduğunu söyleyen Steiner, "Dolayısıyla artık Afrika gibi yenilenebilir enerjiye yönelik muazzam bir talebin ve potansiyelin olduğu bir kıta için yatırımı ve sermayeyi nasıl harekete geçireceğimize odaklanmalıyız." diye konuştu.

Steiner, iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik eylem finansmanının hala ülkelerin taahhüt ettiği seviyenin altında olmasından endişe duyduklarını dile getirdi.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.