OpenAI'a göre telifli eserleri bedavaya kullanmadan yapay zekayı eğitmek "imkansız"

The New York Times gibi şirketler ve George R.R. Martin gibi yazarlar, metinlerini kullandığı için OpenAI'yı dava etmişti

(AFP)
(AFP)
TT

OpenAI'a göre telifli eserleri bedavaya kullanmadan yapay zekayı eğitmek "imkansız"

(AFP)
(AFP)

ChatGPT'nin şirketi OpenAI'ın Britanya parlamentosundan, telifli eserleri ücretsiz kullanmasına izin vermesini talep ettiği bildirildi.

OpenAI bir komiteye, bu tür verileri kullanmadan yapay zeka modelini eğitmenin "imkansız" olduğunu ifade etti.

The Telegraph'a göre OpenAI, "Bugün telif hakkı; blog yazıları, fotoğraflar, forum gönderileri, yazılım kodu parçaları ve hükümet belgeleri de dahil neredeyse her türlü insan ifadesini kapsadığından, günümüzün önde gelen yapay zeka modellerini telifli materyalleri kullanmadan eğitmek imkansız olur" diye belirtti.

Şirket, Lordlar Kamarası İletişim ve Dijital Komitesi'ne sunduğu kanıtlarda şu ifadeleri kullandı:

Eğitim verilerini bir asırdan daha uzun süre önce üretilmiş kamu malı olan kitap ve çizimlerle sınırlamak ilginç bir deney ortaya çıkarabilir ama bugünün yurttaşlarının ihtiyaçlarını karşılayan yapay zeka sistemlerini sunmaz.

OpenAI'ın ChatGPT adlı yapay zeka aracı, geniş yelpazadeki kullanıcı sorgularını anlayıp insan benzeri yanıtlar üretebilen bir dil modeli olarak Kasım 2022'de piyasaya sürülmesinden bu yana popüler.

Yapay zeka modeli kısa sürede, araştırma çalışmalarını özetleme, mantık sorularını yanıtlama ve hatta işletme ve tıp fakültesinin giriş sınavlarını geçme gibi önemli başarılar gösterdi.

Öte yandan ChatGPT'nin piyasaya sürülmesinden bu yana The New York Times gibi birçok şirketin yanı sıra Sarah Silverman, Margaret Atwood, John Grisham ve George R.R. Martin gibi ünlüler ve yazarlar, yapay zeka sistemini eğitmek için metinlerini izinsiz kullandığı gerekçesiyle yapay zeka şirketine dava açmıştı.

Times, gazetenin fikri mülkiyetinin "muazzam bir telif hakkı ihlali, ticari sömürü ve suiistimale" maruz bırakılarak "milyonlarca" haber metninin ChatGPT'yi eğitmek için kullanıldığını ve yapay zeka aracının artık bir bilgi kaynağı olarak gazeteyle rekabet ettiğini öne sürmüştü.

The New York Times "Microsoft ve OpenAI çalışmalarımızı ticari amaçlarla kullanmak istiyorsa, yasalar önce bizden izin almalarını gerektiriyor. Bunu yapmadılar" diye belirtmişti. 

Authors Guild (Yazarlar Birliği) ve 17 yazar tarafından OpenAI'ya karşı açılan toplu davanın avukatlarından Rachel Geman, telif hakkıyla korunan bu tür çalışmaların kullanılmaması halinde OpenAI'ın "muazzam derecede farklı bir ticari ürüne sahip olacağını" söylemişti.

Geman şöyle demişti:

Davalıların herhangi bir seçenek sunmadan ya da herhangi bir tazminat ödemeden yazarların eserlerini kopyalamaya karar vermesi, yazarların rolünü ve geçim kaynaklarını bir bütün olarak tehdit ediyor.

Öte yandan OpenAI, yayıncılarla yeni ortaklıklar kurmaya çalıştığını ve içeriklerine erişim sağlamak üzere Associated Press ve medya devi Axel Springer'la anlaşmalar yaptığını belirtmişti.

OpenAI'ın bir sözcüsü de geçen ay yaptığı açıklamada, "İçerik üreticilerinin ve sahiplerinin haklarına saygı duyuyoruz ve yapay zeka teknolojisiyle yeni gelir modellerinden faydalanmalarını sağlamak için onlarla birlikte çalışmaya kararlıyız" demişti.

Yeni başvuruda OpenAI, telif hakkı yasalarına uyduğunu belirterek "hukuki olarak telif hakkı yasasının eğitimi yasaklamadığını" düşündüğünü ekledi.

Independent Türkçe



Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
TT

Örümcekler okyanuslardan çıkmış olabilir

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)
Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

Erin Keller Son dakika haberleri ve gündem muhabiri 

Arizona Üniversitesi araştırmacıları, daha önce at nalı yengeçlerinin atası olduğuna inanılan ve soyu tükenmiş bir Kambriyen türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini inceledi (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)

500 milyon yıllık bir fosilin analizine dayanan yeni araştırma, örümcekler ve diğer araknidlerin denizden gelmiş olabileceğini öne sürüyor.

Bilim dergisi Current Biology'de salı günü yayımlanan araştırmaya göre, "mükemmel şekilde korunmuş" örnek, bu canlıların kara hayatına uyum sağlamadan önce yüzdüğü fikrini destekliyor.

Arizona Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, bir zamanlar at nalı yengeçlerinin atası olduğu düşünülen ve nesli tükenmiş bir Kambriyen dönemi türü olan Mollisonia symmetrica'nın fosilleşmiş beynini analiz etti. Bununla birlikte çalışma, bu canlının sinir yapısının modern örümcekler ve akrabalarına daha çok benzediğini ortaya koydu ki bu da araknidlerle daha önce düşünülenden daha yakın bir evrimsel bağa sahip olduğunu işaret ediyor.

Mollisonia'nın vücudunun prosoma adı verilen ön kısmı, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri örüntüsüne sahip. İlaveten örümceklerde ve diğer araknidlerde bulunan dişlere benzeyen bir çift kıskaç benzeri "pençelere", bölünmemiş beyninden kısa sinirler uzanır.

Araştırmacılar, fosilin bir ilk araknid olarak tanımlanmasını sağlayan en önemli özelliğin, beyninin benzersiz organizasyonu olduğunu söyledi: Modern kabuklular, böcekler, çıyanlar ve at nalı yengeçlerinde görülen önden arkaya düzenlemenin tersi, bu fosilin beyninde var.  

Arizona Üniversitesi'nde ders veren Nick Strausfeld başyazarı olduğu araştırma hakkında yaptığı açıklamada, fosilin beyninin modern örümceklere benzer şekilde "geriye doğru çevrilmiş" gibi göründüğünü söyledi.

Bu arkadan öne beyin düzenlemesi, hareket kontrolünü artıran sinir kısayolları sağlayan, çok önemli bir evrimsel adaptasyon olabilir.

Araştırmaya göre bu keşif, çeşitlenmenin yalnızca ortak bir atanın karaya geçişinden sonra gerçekleştiğine dair yaygın inancı sorgulanmasına neden oluyor. Daha önceki fosil kanıtları, araknidlerin yalnızca karada yaşayıp evrimleştiğini öne sürüyordu.

Görsel kaldırıldı.Mollisonia'nın vücudunun ön kısmı ya da prosoma, beş çift uzantıyı kontrol etmek üzere yayılan bir sinir demetleri düzenine sahip (Nick Strausfeld/Arizona Üniversitesi Sinirbilim Bölümü)


Strausfeld, "Araknidlerin ilk ne zaman ve nerede ortaya çıktığı, atalarının ne tür keliserliler olduğu ve bunların at nalı yengeçleri gibi deniz türü veya yarı sucul olup olmadığı hala şiddetle tartışılıyor" dedi.

Mollisonia benzeri araknidler karadaki yaşama adapte olurken, muhtemelen ilk böcekler ve kırkayaklarla beslendi. Bu ilk araknidler, önemli bir savunma mekanizması olan böcek kanatlarının evrimini de etkilemiş olabilir.

Araştırmacılar, Mollisonia'nın soyunun muhtemelen örümceklere, akreplere, böğlere, kırbaç akreplerine ve kamçılı akreplere yol açtığını söylüyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news