Chat GPT yapay zekanın hakimiyeti

Lansmanının ilk yılı için dersler

Chat GPT yapay zekanın hakimiyeti
TT

Chat GPT yapay zekanın hakimiyeti

Chat GPT yapay zekanın hakimiyeti

Chat GPT, 30 Kasım 2022'de piyasaya sürüldü. Birçok kişinin yapay zekanın yayılma yılı olarak adlandırdığı yılın başlangıcına işaret etti. "Chat GPT" yayınlandıktan birkaç gün sonra herkesin diline düştü ve yaptığı konuşmaların fotoğrafları sosyal ağ sitelerini doldurdu ve kullanıcı sayısı onu geliştiren şirketi şaşırtan seviyelere yükseldi. Ocak 2023 itibariyle bot günde 13 milyon ziyaretçi kaydederek bir tüketici uygulaması için en hızlı büyüyen kullanıcı platformu rekorunu kırdı.

Yapay zekanın gücü

Bu yayılma yılı boyunca Chat GPT, iyi bir mecranın gücünü ve abartı ile coşkunun tehlikelerini ortaya koyarak yeni bir insan davranışı tarzının tohumlarını attı.

Teknoloji ve insan bilgi davranışını inceleyen bir araştırmacı olarak, Chat GPT’nin toplumdaki gücünün, insanların teknolojiyi görme ve kullanma biçimlerinden kaynaklandığını gördüm.

Chat GPT’ye benzer yapay zeka sistemleri kayda değer bir çoğalmaya tanık oluyor. Sonuncusunun lansmanından bu yana sunumlarda, konuşmalarda ve makalelerde yapay zekadan bahsetmek bir nevi zorunlu hale geldi. Bugün, Chat GPT’nin geliştiricisi Open AI, botu her hafta 100 milyon kişinin kullandığını iddia ediyor.

İnsanlar evlerinde GPT sohbet ile etkileşime giriyor ve her türden çalışan bunu kullanıyor. Teknoloji dünyasında, jeneratif yapay zeka, 2007 yılında doğan iPhone'dan bu yana en büyük platform olarak anılmaya başlandı. Tüm büyük oyuncular bu teknoloji üzerine bahis oynuyor ve gelişmekte olan yapay zeka şirketlerine yapılan yatırımlarda bir patlama yaşanıyor.

Öte yandan Chat GPT sohbeti, yanlış bilgilendirme, dolandırıcılık, fikri mülkiyet sorunları ve ayrımcılığın sonuçları gibi birçok endişeyi de beraberinde getiriyor.

Özellikle lisansüstü eğitim dünyasında, kopya çekmeye karşı uyarı sesleri daha yüksek çıkmaya başladı.

İlk yıl dersleri

ChatGPT'nin ilk yılından ne gibi dersler çıkardık? Chat GPT’nin başarısı her şeyden önce iyi bir aracının gücünü yansıtmaktadır.

Yapay zeka, Spotify ve Netflix gibi platformlardan Facebook ve Google Maps'e kadar günlük kullanımdaki pek çok üründe yer alıyor. Chat GPT'ye güç veren yapay zeka modeli GPT'nin ilk sürümü 2018 yılına dayanıyor. Şirketin DAL gibi yapay zeka destekli diğer ürünlerinin, GPT'nin ulaştığı etkileyici yayılma dalgasına ulaşamadığını belirtmek de gerekiyor. "Chat GPT” lansmanından hemen sonra, yayılmanın arkasındaki nedenin sohbet ortamı olduğu anlamına geliyor.

Sohbetin çekici bir yanı bulunuyor. İnsanlar dil konusunda yetenekli ve sohbet, insanların birbirleriyle akıllı bir şekilde etkileşime geçmelerinin birincil yolu. Sohbet ortamı, doğal bir etkileşim aracı ve insanların bir yapay zeka sisteminin "akıllılığını" deneyimlemesinin de bir yolunu teşkil ediyor. ChatGPT'nin olağanüstü başarısı, kullanıcı medyasının Mac'lerden tarayıcılara ve iPhone'lara kadar teknolojinin yaygın olarak benimsenmesini sağladığını ve farkı yaratanın tasarım olduğunu bir kez daha gösteriyor.

Öte yandan, teknoloji ikna edici bir dil üretme konusunda önemli bir güce sahip ve bu da onu yanlış veya yanıltıcı bilgi üretebilir hale getiriyor. Chat GPT, sohbet ve diğer üretken yapay zeka sistemleri, suçluların ve propaganda yapanların savunmasız kullanıcıları avlamasını kolaylaştırıyor. Kısacası, bu teknolojinin dolandırıcılık ve dezenformasyonu artırma potansiyeli, bir tür yasal düzenleme gerektiriyor.

Üretken yapay zekanın vaatleri ve riskleri arasında bu teknoloji, yutturmacanın gücüne dair bir başka ders daha verdi. Geçtiğimiz yıl, yapay zekanın toplumun her alanında yaratacağı dönüşümden ve teknolojinin yayılmasının nasıl bir gerçeklik ve kaçınılmaz olduğundan bahseden çok sayıda makalenin yayınlanmasına tanıklık etti.

Chat GPT "bir sonraki kuantum sıçraması" olarak tanımlanan ilk teknoloji değil ancak muhtemelen aynı zamanda varoluşsal bir tehdit olarak tanıtılan tek teknoloji. Birçok teknoloji devi ve yapay zeka araştırmacısı, süper zeki yapay sistemlerin insanların yerini alması tehlikesine karşı uyarıda bulunuyor.

Medya ortamı, yapay zeka konusunda bugünün abartısını ve ek yatırımları destekleme eğiliminde.

Gelecek beklentileri

Yapay zeka akışı 2023 yılında başladı ancak önümüzdeki yıl bu alanda bir yavaşlamaya tanık olabiliriz çünkü gelişimi muhtemelen teknik engellerle ve çip üretimi ve sunucu kapasitesindeki eksiklikler gibi altyapısındaki engellerle karşılaşabilir. Aynı zamanda, muhtemelen yapay zeka konusunda bir düzenleme yılı ile karşı karşıyayız.

Bu yavaşlama, Chat GPT’nin kullanılacağı sosyal olarak kabul edilebilir yer ve zamanı belirleyen görgü kuralları düzeyinde ve verimlilik düzeyinde, yani ChatGPT’nin yararlı olduğu yer ve zamanda, insan davranış standartlarının oluşmasına yer açmalı.

"Chat GPT” ve benzerleri olan üretken yapay zeka sistemleri, insanların çalışmalarında önemli bir yer tutacak ve çalışanların bazı görevleri daha hızlı ve daha az hatayla gerçekleştirmelerine olanak sağlayacak. Tıpkı insanların bilgi aramak için Google'ı kullanmayı öğrendikleri gibi, üretken yapay zeka araçlarıyla çalışmak için de yeni uygulamalar öğrenmeleri gerekecek.

Ancak 2024 için beklentiler tamamen pembe değil, çünkü dünya çapında seçimler açısından tarihi bir yıl olacak ve üretken yapay zeka ile yapılan içeriğin kitlelerin görüşlerini etkileyeceğine ve bölünmelere yol açacağına şüphe yok. Meta, siyasi reklamlarda üretken yapay zeka kullanımını yasaklamış olabilir ancak muhtemelen Chat GPT’nin ve benzerlerinin yanlış veya yanıltıcı içerik üretmek ve yaymak için kullanılmasını engellemeyecektir.

Siyasi yanlış bilgi 2016 ve 2020'de sosyal medya ağlarında yayıldı ve 2024'te bu çabaları tamamlamak için üretken yapay zekanın kullanılacağına şüphe yok, özellikle de Chat GPT ve benzerleriyle yapılan konuşmalar sosyal medyadan uzakta bile yanlış bilgi kaynağı olacaktır.

Sonuç olarak, Chat GPT kullanan ve kullanmayan herkesin öğrenmesi gereken bir başka ders daha var; o da herhangi bir teknolojinin ömrünün ikinci yılında her türlü dijital medya söz konusu olduğunda dikkatli olunması gerektiği.

Tribune Medya Hizmetleri



Astronot idrarından üretilen uzay yemeği, UUİ'de denenecek

Solar Foods, solein tozunun "havadan" üretilebileceğini söylüyor (Solar Foods)
Solar Foods, solein tozunun "havadan" üretilebileceğini söylüyor (Solar Foods)
TT

Astronot idrarından üretilen uzay yemeği, UUİ'de denenecek

Solar Foods, solein tozunun "havadan" üretilebileceğini söylüyor (Solar Foods)
Solar Foods, solein tozunun "havadan" üretilebileceğini söylüyor (Solar Foods)

Avrupa Uzay Ajansı (ESA), gelecekte Ay veya Mars'ta uzun süreli görevler gerçekleştirecek astronotlarının "hava" ve idrardan üretilen protein tozuyla hayatta kalabileceğini duyurdu.

Üretimi için yalnızca mikrop, hava ve elektrik gereken Solein adlı protein tozunun imalat olasılığı, yeni pilot programda test edilecek.

Finlandiyalı girişim Solar Foods'un geliştirdiği besleyici toz, protein sentezinin azot kaynağı olarak kullanılan, idrarda bulunan üreye dayanıyor.

ESA, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (UUİ) bu yeni uzay gıdası türünün üretimini test etmek üzere bir projeyi finanse edecek.

Gaz fermantasyon teknolojisinin temelleri ilk kez uzay ortamında kullanılacak ve bu, astronotların gelecekteki beslenme düzenleri üzerinde büyük etkilere sahip olabilir.

Solar Foods Uzay ve Savunma Kıdemli Başkan Yardımcısı Arttu Luukanen, "Yerçekimsiz ortamda gazların ve sıvıların davranışı, Solein mikropları için besin ve gazların taşınmasını büyük ölçüde etkileyebilen kaldırma kuvveti eksikliği nedeniyle büyük ölçüde farklı" dedi.

Bu proje sadece bir başlangıç. Operasyonel kapasiteye ulaşmak için çalışıyoruz: Uzayda çeşitli imalat ölçeklerinde Solein üretebilmek. Vizyonumuz, 2035'e kadar Solein'in uzay araştırmacılarının temel proteini olması.

HOBI-WAN (Besin Kaynağı Olarak Ağırlıksız Ortamda Hidrojen Oksitleyen Bakteriler) projesinin ilk aşaması, yerçekimsiz ortamda üretim kapasitelerini test etmeden önce, teknolojiyi yerde geliştirmeye odaklanacak.

ESA'nın baş keşif bilimcisi Angelique Van Ombergen, "Bu proje, insanlı uzay uçuşlarının otonomisini, dayanıklılığını ve ayrıca astronotlarımızın refahını iyileştirmemizi sağlayacak önemli bir kaynak geliştirmeyi amaçlıyor" dedi.

İnsanların Ay'da uzun süreli görevler gerçekleştirebilmesi ve hatta bir gün Mars'a gidebilmesi için, sınırlı kaynaklarla hayatta kalabilmek adına yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler gerekecek. Bu projeyle, ESA olarak uzay araştırmalarının geleceği için son derece önemli bir kabiliyet geliştiriyoruz.

Independent Türkçe


ChatGPT neden "Bilmiyorum" demiyor?

(Unsplash)
(Unsplash)
TT

ChatGPT neden "Bilmiyorum" demiyor?

(Unsplash)
(Unsplash)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırma ChatGPT gibi yapay zeka modellerinin "halüsinasyon görmesi", yani gerçekleri uydurmasının asıl nedeninin, bilgi eksikliğini kabul etmek yerine tahmin yürütmek üzere eğitilmelerinden kaynaklandığını saptadı.

Halüsinasyon, üretken yapay zeka modellerinde önemli bir endişe kaynağı çünkü konuşma becerileri sayesinde yanlış bilgileri kendilerinden çok emin bir şekilde sunabiliyorlar.

Yapay zeka teknolojisindeki hızlı gelişmelere rağmen, halüsinasyon en yeni modellerde bile sorun yaratmaya devam ediyor.

Özellikle bu teknolojinin tıp ve hukuk alanlarında giderek daha fazla kullanılması nedeniyle sektördeki uzmanlar, yapay zeka halüsinasyonuyla mücadele etmek için daha derin araştırma ve eylemlere ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.

ChatGPT'nin yaratıcısı OpenAI'dan araştırmacılar yeni bir çalışmada, yapay zeka halüsinasyonuna hatalı eğitim verileri ve model karmaşıklığı gibi çeşitli faktörler katkıda bulunsa da asıl nedenin, algoritmaların "yanlış teşviklerle" çalışması olduğunu belirtiyor.

Araştırmacılar, "Çoğu değerlendirme model performansını, belirsizlik karşısında dürüst davranmaktan ziyade tahmin yürütmeyi teşvik eden bir şekilde ölçüyor" diye açıklıyor.

Bu, bir öğrencinin çoktan seçmeli bir testte boş bırakmak puan getirmediği için kafadan atmasına benziyor.

Araştırmacılar şu ifadeleri kullanıyor: 

Aynı şekilde modeller yalnızca doğruluk, yani tam olarak doğru cevapladıkları soru yüzdesi üzerinden puanlandığında, 'Bilmiyorum' demek yerine tahminde bulunmaya teşvik ediliyorlar.

Yapay zeka modelleri, büyük metin bloklarında bir sonraki kelimeyi tahmin etme süreciyle öğreniyor.

Bazen tutarlı kalıplar olsa da çoğu durumda eğitim verileri rasgele olabiliyor.

Halüsinasyon, yapay zeka modellerine özellikle bilgi eksikliği veya belirsizlik gibi nedenlerle cevabı kesin olmayan sorular sorulduğunda yaygın görülüyor.

Yapay zeka modelleri, belirsizliklerle dolu bu tür sorularda stratejik tahminler yürütüyor. Bu, zamanla daha fazla veri elde ettikçe doğruluklarını artırabilir ancak aynı zamanda hata ve halüsinasyon oranlarını da artırır.

Araştırmacılar, "Daha çok gelişseler de modellerin belirsizliği kabul etmektense kendilerinden emin bir şekilde yanlış cevaplar vererek halüsinasyon görmeyi sürdürmelerinin bir nedeni de bu" diyor.

Ancak bu sorunun basit bir çözümü olabilir. Araştırmacılar, yapay zeka modellerinin belirsizlikten ziyade "kendinden emin hatalarını" cezalandırmanın ve belirsizlik uygun bir şekilde ifade edildiğinde biraz puan vermenin bir dereceye kadar yardımcı olabileceğini söylüyor.

Bu, bilmeden yapılan tahminleri caydırmak için yanlış cevaplara eksi puan, boş bırakılan sorularaysa az da olsa puan verilen standart testlere benziyor.

Araştırmacılar üretken yapay zeka için "yaygın olarak kullanılan, doğruluk temelli değerlendirmelerin güncellenmesi ve puanlamanın tahmin yürütmekten caydıracak hale gelmesi gerektiğini" söylüyor. 

Bu, halüsinasyonların bastırılmasının önündeki engelleri kaldırabilir ve nüanslı dil modelleri üzerine gelecekteki çalışmalara kapı açabilir.

Independent Türkçe, independent.co.uk/tech


Çin ve ABD uzayda nadir görülen bir işbirliğine imza attı

Dünya etrafındaki yörüngede bulunan enkazın illüstrasyonu (NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi/JSC)
Dünya etrafındaki yörüngede bulunan enkazın illüstrasyonu (NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi/JSC)
TT

Çin ve ABD uzayda nadir görülen bir işbirliğine imza attı

Dünya etrafındaki yörüngede bulunan enkazın illüstrasyonu (NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi/JSC)
Dünya etrafındaki yörüngede bulunan enkazın illüstrasyonu (NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi/JSC)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Uzay trafiğini yönetmek için nadir görülen bir işbirliği yaparak yakın zamanda birlikte çalışan Çin ve Amerikan uzay ajansları, birbirleriyle çarpışmasınlar diye uydularını hareket ettirdi.

NASA'nın uzay sürdürülebilirliği programı direktörü Alvin Drew, Sidney'deki Uluslararası Uzay Kongresi'nde, "Biraz kutlama yaptık çünkü Çin Ulusal Uzay Ajansı ilk kez bize ulaşarak 'Uydularımız arasında bir kavuşum görüyoruz. Hareketsiz kalmanızı öneririz. Manevrayı biz yapacağız' dedi. Ve bu ilk kez gerçekleşti" diye konuştu.

Çin ve ABD, Dünya yörüngesine mega takım uydular halinde son derece yüksek sayıda uydu yerleştiriyor ve bu da çarpışma olasılığını artırıyor.

Uyduların işgalindeki alçak Dünya yörüngesinde, 1 cm ila 10 cm boyutunda 200 bin, 10 cm'den büyük de onbinlerce cisim olduğu tahmin ediliyor.

Alçak Dünya yörüngesindeki 12 bin 955 aktif uydunun 8 bin 500'ü, yani yüzde 66'sından biraz fazlası, SpaceX'in Starlink takım uydusunu oluşturuyor.

SpaceX patronu Elon Musk, Starlink'teki uydu sayısını 42 binin üstüne çıkarmayı umduğunu söylerken, şirketin halihazırda 12 bin uydu fırlatma izni var.

Çin de 2030'lara gelindiğinde Dünya yörüngesinde 10 binden fazla uydu bulundurma planını yakın zamanda duyurmuştu.

Artan uzay trafiğine ve bunun acilen yönetilmesine ihtiyaç duyulmasına rağmen, Çin ve Amerikan uzay ajansları arasında nadiren işbirliği kuruluyor.

2011 tarihli Wolf Yasa Değişikliği, NASA'nın ABD Kongresi tarafından özel olarak onaylanmadığı sürece Çin veya herhangi bir Çinli şirketle iki taraflı işbirliği yapmak için federal fon kullanmasını kısıtlıyor.

Diğer yandan devlete ait çeşitli sondaların birbirleriyle ve önceki fırlatmalardan kalan uzay çöpleriyle çarpışma riski her geçen gün artıyor ve astronotları bile tehdit ediyor.

Bu hafta üç astronot, dönüş kapsüllerine uzay çöpü olduğundan şüphelenilen bir şey çarptığı için Çin'in Tiangong Uzay İstasyonu'nda mahsur kalmıştı.

Araştırmacılar alçak yörüngedeki uydular nedeniyle astronominin de artan bir tehditle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor.

Hukuk uzmanı David Koplow, "Uydular gözlemevlerinin üzerinden uçarken, uzak cisimlerin ve olayların görüntüsünü engelliyor, toplanan görüntülerde tahrip edici beyaz çizgiler bırakıyor ve uzak kozmik ışık ve radyo dalgalarından gelen hayati verilere erişimi engelliyor" diyor.

Bilimsel dergi Vanderbilt Journal of Transnational Law'da yazan Koplow, onbinlerce yeni uydu ve ilgili görev enkazının Dünya yörüngesine fırlatılmasıyla birlikte, "sıkışıklık, çarpışma ve parazit tehlikelerinin de buna bağlı olarak artacağını" belirtiyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/space