Bruce Willis, gişe canavarı Armageddon'da "mecburen" rol almış

Aksiyon yıldızının, kariyerindeki en büyük filmlerden biri olan Armageddon'da rol almasının bambaşka bir sebebi var

Armageddon, 4 dalda Oscar adaylığı kazanmıştı (Touchstone Pictures)
Armageddon, 4 dalda Oscar adaylığı kazanmıştı (Touchstone Pictures)
TT

Bruce Willis, gişe canavarı Armageddon'da "mecburen" rol almış

Armageddon, 4 dalda Oscar adaylığı kazanmıştı (Touchstone Pictures)
Armageddon, 4 dalda Oscar adaylığı kazanmıştı (Touchstone Pictures)

Michael Bay'in filmleri, aksiyon ve patlamalarla eşanlamlı sayılıyor. 1998 yapımı uzay filmi Armageddon, yönetmenin gişedeki ilk büyük başarılarından biriydi. 

Bruce Willis, Ben Affleck ve Liv Tyler'dan oluşan yıldızlarla dolu oyuncu kadrosunun yanı sıra Steve Buscemi, Billy Bob Thornton, Owen Wilson ve Michael Clarke Duncan'ın da yardımcı rollerde yer aldığı film, tam bir gişe canavarıydı. 

Başarısız proje Willis'i Armageddon'a bağladı

Ancak Bruce Willis'in filmdeki rolü, bir aksiyon yıldızından beklenmeyecek bir geçmişe sahipti.

Armageddon gibi gişe canavarı bir Michael Bay filmi, Zor Ölüm (Die Hard) ve devam filmlerindeki John McClane rolüyle tanınan Willis için kaçınılmaz bir seçim gibi görünse de gerçek çok farklıydı.

Hollywood yıldızının filmle bağı, aslında bir başka projenin başarısızlığından kaynaklanıyordu.

Bruce Willis'in adı, Armageddon'dan önce Broadway Brawler adlı filmle anılıyordu. Başrolünde Maura Tierney'nin yer alacağı romantik spor komedisinde Willis'in canlandıracağı karakter emekli bir buz hokeyi oyuncusu olacaktı. 

Willis'e 17,5 milyon dolarlık dava

Film, 1996'da gösterime giren ve büyük başarı kazanan Yeni Bir Başlangıç'a (Jerry Maguire) benzer bir ruh yakalamayı amaçlıyordu. 

Oyuncu kadrosu ve ekipten memnuniyetsizliğini dile getiren Willis'in davranışları nedeniyle Disney filminin setinde büyük sorunlar yaşandı. Bu da ekipten birkaç kişinin kovulmasına yol açtı. Prodüksiyonun durmasının ardından ödemelerin yeniden yapılamaması üzerine film rafa kaldırıldı.

Disney, Broadway Brawler projesinin çöküşü için yasal olarak Bruce Willis'i sorumlu tuttu. 

Willis, 17,5 milyon dolarlık bir davayla karşı karşıya kalınca, düşük bir ücret karşılığında üç Disney yapımında rol almak için anlaşma yaptı.

Dev gişe hasılatına rağmen sadece 3 milyon dolar kazandı

Bu üç filmden ilki olan Armageddon'dan sadece 3 milyon dolar kazanan Willis, filmin 553,7 milyon dolarlık gişe hasılatına ve her zamanki 20 milyon dolarlık fiyatına kıyasla mikroskobik bir gelir elde etmiş oldu.

Disney'le yapılan üç filmlik anlaşma Bruce Willis'in Altıncı His'in yanı sıra İçimdeki Çocuk'ta (The Kid) da rol almasını sağladı. İçimdeki Çocuk, gişede 110,3 milyon dolar hasılat elde ederek kendi çapında başarılı olsa da Altıncı His fenomeninin yanına bile yaklaşamadı. 

Sözleşme Willis'in önünü açtı

M. Night Shyamalan'ın tüm dikkatleri üzerine çeken filmi, eleştirmenlerden tam not aldı ve sadece 40 milyon dolarlık bütçeyle 672,8 milyon dolar kazanarak 90'ların en çok hasılat yapan filmlerinden biri oldu. 

Bruce Willis'in sözleşmesi gereği yapmak zorunda kaldığı filmlerden ikisi, belki de ona kariyerinin en büyük başarılarını sağladı.

Independent Türkçe



Tilda Swinton kendisine İskoç yerine İngiliz diyen arkadaşına tokat atmış

Tilda Swinton kendisini İskoç olarak tanımlıyor (AP)
Tilda Swinton kendisini İskoç olarak tanımlıyor (AP)
TT

Tilda Swinton kendisine İskoç yerine İngiliz diyen arkadaşına tokat atmış

Tilda Swinton kendisini İskoç olarak tanımlıyor (AP)
Tilda Swinton kendisini İskoç olarak tanımlıyor (AP)

Tilda Swinton, dostu ve çalışma arkadaşı kendisinden yanlışlıkla "İngiliz" diye bahsedince onu tokatladığını itiraf etti.

Olay gerçekleştiğinde Hollywood yıldızı 1992 filmi Orlando'yu çekiyordu.

The Guardian'la yeni bir röportajda muhabirin, ortak Amerikalı arkadaşları "yanlışlıkla Swinton'a Britanyalı veya İskoç yerine İngiliz deyince tokat atarak karşılık verdiğini" anlatmasıyla Swinton hikayeyi hatırladı.

Swinton "Öyleyse kendimi tebrik ediyorum" diyerek cevap verdi, "Yani, bilmesi lazımdı" diye ekledi.

Amerikalıları bilirsiniz, onlara derslerini vermek gerek. Kesinlikle doğru!

İngiliz aksanıyla konuşan sanat filmi oyuncusu Swinton, Londra'da doğmuş ve çeşitli İngiliz okullarında okumuş olsa da milliyetini İskoç diye tanımlıyor.

İskoç aristokrat Kimmerghameli Sör John Swinton'un kızı ve İskoç siyasetçi George Swinton'un torunu Oscar ödüllü oyuncu, çocukluğunun büyük bir kısmını sınırın kuzeyinde geçirdi ve 1997'den beri Kuzey İskoçya'da yaşıyor.

"İskoçluğu" geçmişte sorgulanmıştı, 2018'de Trainspotting yıldızı Kelly Macdonald, Swinton'u İskoç olmak için fazla "elitlikle" suçlamış ve "gerçekte İngiliz" olduğunu söylemişti.

Amerikan televizyonunda Macdonald "İskoç olduğu halde öyle duyulmayan kişilerle derdim var" demişti. "Çok, çok kafam karışıyor. Elit bir İskoç o. Elit İskoçlar aslında İngilizler. Ben elit değilim."

Swinton, İskoç kimliğini BBC'ye kendisini hiçbir zaman Britanyalı veya İngiliz olarak görmediğini ve İskoçya'nın bağımsızlığına destek verdiğini açıklayarak savundu.

Son 20 yıldır tam zamanlı İskoçya'da yaşıyorum, çocukluğumu İskoçya'da geçirdim, yüzyıllardır İskoçya'da yaşayan bir aileden geliyorum.

Hiçbir zaman İngiliz gibi hissetmedim ve hiçbir zaman siyasi olarak Britanyalı hissetmedim.

Kendimi İskoç olarak tanımlamaktan mutluyum ve pek çok kişi gibi İskoçya'nın doğal olarak bağımsız bir ülke olduğunu düşünüyorum.

Independent Türkçe