Napolyon, Ridley Scott'ın 46 yıllık kariyerindeki şaşırtıcı gerçeği ortaya çıkardı

Bazıları filmi "başyapıt" diye överken kimileri de tarihi yanlışlıkları nedeniyle eleştiriyor

Türkiye'de 24 Kasım'da gösterime giren film, ilk hafta sonunda dünya çapında 78,8 milyon dolar hasılat yapmayı başardı (Apple TV)
Türkiye'de 24 Kasım'da gösterime giren film, ilk hafta sonunda dünya çapında 78,8 milyon dolar hasılat yapmayı başardı (Apple TV)
TT

Napolyon, Ridley Scott'ın 46 yıllık kariyerindeki şaşırtıcı gerçeği ortaya çıkardı

Türkiye'de 24 Kasım'da gösterime giren film, ilk hafta sonunda dünya çapında 78,8 milyon dolar hasılat yapmayı başardı (Apple TV)
Türkiye'de 24 Kasım'da gösterime giren film, ilk hafta sonunda dünya çapında 78,8 milyon dolar hasılat yapmayı başardı (Apple TV)

Ridley Scott'ın son tarihi destanı Napolyon (Napoleon) daha gösterime girmeden adından söz ettirmeye başlamıştı. Tecrübeli yönetmenin merakla beklenen yeni filmi, eleştirmenleri ikiye böldü.

Başrolünde Joaquin Phoenix'in yer aldığı film, Fransız İmparatoru'nun saltanatını ilk eşi ve sırdaşı İmparatoriçe Joséphine'le olan ilişkisi üzerinden anlatıyor. 

Düşük puan izleyicileri etkileyecek mi?

Napolyon'da başroldeki Phoenix'e Joséphine rolündeki Vanessa Kirby eşlik ediyor. İkilinin performanslarından övgüyle bahsedilse de film hakkında negatif yorumlar da yapılıyor.

Film Apple TV+'ta gösterime girmek üzere üzere hazırlandı ama yayın platformuna ulaşmadan önce sinemalarda da gösteriliyor. 

Ancak eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'daki puanı filmi izlemeyi düşünenleri vazgeçirebilir. 

Scott'ın Gladyatör (Gladiator) ve Cennetin Krallığı (Kingdom of Heaven) gibi filmleri göz önüne alındığında Napolyon için beklentiler yüksekti. 

Napolyon'un hem gişede hem de ödül sezonundaki başarısını garantilemesi için, Oppenheimer ve Dolunay Katilleri (Killers of the Flower Moon) gibi 2023'ün prestijli filmlerinde olduğu gibi yüksek bir Rotten Tomatoes puanı toplaması gerekiyordu. Ancak öyle olmadı.

Scott, ilk kez hayal kırıklığıyla karşılaşmadı 

Düşük puanlar eleştirmenlerin filmden pek etkilenmediğini göstererek hayal kırıklığı yaratıyor. Ama yine de olumsuz yorumlar ve düşük puanlar 85 yaşındaki yönetmen için yeni bir şey değil.

1977 yapımı Düellocular'la (The Duellists) ilk uzun metrajını çeken Scott'ın kariyerinde onlarca yıl öncesine dayanan bu eğilim uzun süredir devam ediyor. 

Scott'ın 2006'da çektiği İyi Bir Yıl (A Good Year) 100 üzerinden 26 puan alarak yönetmenin en düşük puanlı filmi olmuştu.

2010 tarihli Robin Hood 44, Russell Crowe ve Leonardo diCaprio'nun başrolleri paylaştığı Yalanlar Üstüne'yse (Body Of Lies) 55 puan almıştı.

Napolyon'un Rotten Tomatoes puanı 100 üzerinden 61. Bu skor film için övgü işareti değil. Yine de Scott'ın kariyer ortalamasının üzerinde.

Napolyon'un eleştirilerinin bu kadar karışık olmasının birkaç nedeni var. 

"Kazara komik"

Eleştirmenler öncelikle filmin süresi konusunda kutuplaştı: Bazıları filmin şişirildiğini ve kısaltılması gerektiğini düşünürken, diğerleri anlatılacak çok hikaye olduğunu ve filmin aceleye geldiğini ifade ediyor. 

Phoenix ve Kirby'nin performansları genel olarak övülse de bazı eleştirmenler güçlü oyunculukların filmi kurtarmaya yetmediğini düşünüyor. 

En büyük tartışma noktalarından biriyse filmin tarihsel yanlışlıkları. GQ France, Fransız askerlerinin Amerikan aksanıyla "Vive La France" diye bağırdığı sahnelerden dolayı filmi "son derece beceriksiz, doğallıktan uzak ve kazara komik" diye nitelendirmişti.

"Fransızlar kendilerini bile sevmiyor"

BBC News'a yakın zamanda verdiği bir röportajda bu eleştirilere değinen Scott şu yanıtı vermişti:

Fransızlar kendilerini bile sevmiyor.

Yine de eleştirmenler, Scott'ın kötü filmlerinin unutulmaya mahkum olduğu ama bunun onun mirasını ve harika yapımlarla sinemaya katkılarını değiştirmeyeceği konusunda hemfikir. 

Independent Türkçe



Japon okullarında üstsüz sağlık kontrolü krizi

Velilerden biri "Kızım eve gelip okulda göğsünü göstermek zorunda kaldığını söylediğinde şoke oldum" diyor (Unsplash/Temsili)
Velilerden biri "Kızım eve gelip okulda göğsünü göstermek zorunda kaldığını söylediğinde şoke oldum" diyor (Unsplash/Temsili)
TT

Japon okullarında üstsüz sağlık kontrolü krizi

Velilerden biri "Kızım eve gelip okulda göğsünü göstermek zorunda kaldığını söylediğinde şoke oldum" diyor (Unsplash/Temsili)
Velilerden biri "Kızım eve gelip okulda göğsünü göstermek zorunda kaldığını söylediğinde şoke oldum" diyor (Unsplash/Temsili)

Ortaokula giden bir kız çocuğu "Göğsüm tamamen göründü ve utandım" yazarken bir diğeri "Kontrolden önce öğretmenimiz 'Üstünüzü ve sütyeninizi çıkarın' dedi. Yapmak istemesem de hayır diyemedim" diyor. 

Birleşik Krallık'ın Guardian gazetesinin ulaştığı bu ifadeler, 13 yaşındaki Japon öğrencilere ait. 

Asya ülkesindeki 5 ila 18 yaşlarındaki kız ve erkek öğrencilerin, vücutlarının üst kısmındaki tüm kıyafetleri çıkarmasını gerektiren sağlık kontrollerine karşı veliler harekete geçti. 

Bir araya gelen ebeveynler ve hak savunucuları, nisanda başlayacak yeni eğitim ve öğretim yılından itibaren bu uygulamanın sonlandırılması için çağrı yapıyor. 

Bazı okullarda yapılan sağlık kontrollerinin kimseyi soymadan gerçekleştirildiğini vurguluyorlar. 

Anketler çoğu öğretmenin çıplak sağlık kontrolü uygulamasına karşı çıktığını ortaya koyarken öğrencilerdeyse oran daha çarpıcı: 12-16 yaşındaki katılımcıların yüzde 95,5'i kıyafetlerini çıkarmak zorunda kalmaktan rahatsız. 

Uzmanlar da bu olayın çocuklarda travmaya neden olabileceğini savunuyor. 

Eylemcilere tıpçılardan itiraz var. Pek çok sağlıkçı iyi bir kontrol için çocukların soyunması gerektiğini vurguluyor. 

Kobe Üniversitesi Hastanesi'nden bulaşıcı hastalıklar uzmanı Kentaro Iwata'ysa "Başta yaşlılar olmak üzere doktorların çoğu muhafazakar ve yöntemlerini değiştirmek istemiyorlar" diyor. 

Eğitim Bakanlığı, mevcut öğretim yılı öncesinde "Öğrencilerin mahremiyetine ve duygularına dikkat edilsin" deyip kız ve erkek çocuklarının ayrı yerlerde kontrole girmesi gerektiğini söylese de eylemciler bunlara uyulmadığını ve daha net kurallar konması gerektiğini savunuyor. 

Independent Türkçe, Guardian, Mainichi